Recep Yazıcıoğlu’nun mirası görev başında! Tokat’ta sessiz devrim
Bugün sizlere İzmir siyasetinin, İzmir belediyelerinin, İzmir’deki kurultay kavgalarının dışına çıkıp sınırların biraz ötesine, Tokat’a uzanmak istiyorum.
Hem örnek olması açısından…
Hem de belediye başkanlığı koltuğuna oturur oturmaz işe koyulan, çalışkanlığıyla dikkat çeken ve en önemlisi, merhum babasının mirasını sadece soyadında değil, vizyonunda da taşıyan genç bir siyasetçiyi sizlere anlatmak için…
Mehmet Kemal Yazıcıoğlu’ndan bahsediyorum.
Evet, doğru tahmin ettiniz…
Türkiye’nin “Süper Vali”si olarak tanıdığı, halkın sevgilisi merhum Recep Yazıcıoğlu’nun oğlu.
Ama sadece “oğlu” değil…
Kendi ayakları üzerinde duran, kendi belediyecilik anlayışını inşa eden, Tokat’ta hem sandığı hem gönülleri kazanan genç bir başkan…
Tokat’ta halkla iç içe samimi tavırlarıyla merhum babası Recep Yazıcıoğlu’nu andıran Tokat Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu’nu Tokat bağrına bastı.
İşte bugün…
“İcraat varsa laf yoktur” diyerek yola çıkan bu ismi mercek altına alalım.
Tokat’ın “süper başkanı” olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
1982 doğumlu. Bilkent mezunu. Anadolu Üniversitesi’nde eğitim tamam.
Ve 2024 yerel seçimlerinde öyle bir başarı elde etti ki…
Tarihe geçti.
Tokatta bu güne kadar seçilmiş en yüksek oyla seçilen belediye başkanı oldu.
Ama mesele bu değil.
Asıl mesele şu: Bu genç Başkan koltuğa oturur oturmaz “afiş” değil, “icraat” derdine düştü.
Daha üç beş ayda bakın neler yaptı neler...
Taş üstüne taş koydu
Toplu iş sözleşmesi yaptı, işçiyle memurun maaşını eşitledi.
“Önceliğimiz kentsel dönüşüm” dedi ve ilk kepçeyi vurdu.
Çavdaroğlu içme suyu hattını yeniledi, Kışlabağları ve Hubyar’daki su krizine neşter attı.
Barbaros Caddesi’ni genişletti, Danişmend Gazi kavşağının altyapısını bitirdi.
Bey Sokağı ve Beyhamam Sokak'ta tarihi dokuyu koruyarak sağlıklaştırma çalışmaları başlattı.
Yeni otobüs terminalinin yenilenmesine hız verdi.
Halk otobüslerini yeniledi, ilk kadın şoförünü göreve başlattı.
TOKBÜS seferlerini devreye soktu, Tokat Yıldızeli hattı vatandaşa nefes aldırdı.
Trafikte “yeşil dalga” uygulamasına geçti, OKA’dan 600.000 TL destek alarak bilimsel bir altyapı kurdu.
Belediye araç filosunu 14 yeni araçla güçlendirdi.
Motorize zabıta ekipleri kurdu, denetimlere hız verdi.
Park bahçelerde peyzaj çalışmalarıyla şehir nefes almaya başladı.
Hayvan barınağı ve hayvan hastanesi projelerini gündeme aldı.
Biyogazla elektrik üretimine geçildi, atık su arıtmayla %30 tasarruf sağlandı.
Sosyal belediyecilik mi?
Dolu dolu!
“Evde bakım ve sosyal destek hizmetleri” başlattı, tam 250 yaşlı vatandaşa destek verdi.
Sosyal market kurdu, içinde paranın geçmediği bir dayanışma zinciri ördü.
Aşevi çalışıyor, aş kaynamaya devam ediyor.
Alzheimer hastalarına akıllı takip cihazı verildi.
Özel eğitim merkezine oyun grubu, bank, kamelya gibi küçük ama kıymetli dokunuşlar yaptı.
Tokat Belediyesi Akademisi’ni kurdu, öğrencilere eğitim desteği verdi.
Kitap günleri, kültür sanat etkinlikleri, Yeşilırmak Proje Yarışması, Down Futsal Milli Takımı ziyareti, Engelliler Günü kampanyaları...
Liste uzayıp gidiyor.
Ama asıl mesele şu: Bu adam sadece altyapıyla, projeyle, araç filosuyla değil, Gönüllerle uğraşıyor.
Her hafta bir mahallede…
Her gün başka bir vatandaşın sofrasında, düğününde, cenazesinde.
Mahalle ziyaretleri, muhtar toplantıları, kahve buluşmaları…
Halkla arasında artık öyle bir bağ kuruldu ki…
Tokatlılar artık onu “başkan” diye değil,“Bizim Kemal” diye çağırıyor.
Beyaz Masa’yı büyüttü, vatandaşın sesi artık daha gür çıkıyor.
Sosyal medyada her mesajına dönüş alınıyor.
Öyle bir ulaşılabilirlik, öyle bir samimiyet var ki…
“Belediye binasında oturan değil, Tokat sokaklarında yürüyen başkan” modeli yaratmış durumda.
Siyaset değil, samimiyet kazanıyor
Kimileri afiş bastırır,Kimileri sosyal medya videosu çeker…
Mehmet Kemal Yazıcıoğlu ise sadece şunu yapıyor: Söz veriyor ve yapıyor.
Siyaset yapmıyor, hizmet üretiyor.
Makamlara değil, vatandaşın gözünün içine bakıyor.
Yani “başkanım” diye değil, “hemşerim” diye konuşuyor.
Velhasıl…
Recep Yazıcıoğlu’nun ismini sadece duvarlara çerçeve yaptırmakla kalmadı.
O ismin hakkını veriyor.
Ve açık konuşayım:
Ve şimdi…
Bu başkanlık sadece Tokat’a değil, Tüm Türkiye’ye örnek olacak türden.
Babasının “devlet millet içindir” sözünü bugünün belediyeciliğine tercüme etmiş bir isim.
Güçlü, samimi, vizyoner…
Ve bence…
Tokat’ı aşar. Türkiye’ye model olur.