Bornova’da Çamur Atan Utanmazlık: 50 Binle Hem Koltuk, Hem Ahlak Satın Alınmaz!
Recep Solugan diye biri çıkıyor, CHP Bornova İlçe Başkanı Ertürk Çapın’ı ve CHP İl Başkan Yardımcısı Zeki Çağın’ı “meclis üyeliği karşılığı 50 bin lira aldılar” diye savcılığa şikâyet ediyor.
Savcılık da durur mu?
Soruşturmayı başlatıyor.
El mahkûm…
Başlattı başlatmasına ama...
Ertürk Çapın kimdir, bilir misiniz?
Bornova siyasetinde adı geçen her dosyanın kapağında onun izi vardır. Öyle derin ilişkiler kurmamış, öyle arka kapılardan geçmemiştir. Bildiğin açık açık, dobra dobra, yüzüne baka baka siyaset yapmıştır.
Adam;
- Kamil Okyay Sındır’ın adaylığında yüzde 50,
- Mustafa İduğ’un adaylığında yüzde 50,
- Ömer Eşki’nin adaylığında ise yüzde yüz etkili olmuş.
Ama gelin görün ki...
Hayatı değişmiş mi?
Hayır.
Ne villası var, ne belediye kaynaklı özel plakalı arabası.
Ne danışman maaşıyla lüks ofis tutmuş, ne de ihale kovalayan bir işi oldu.
Hala aynı mütevazı büro, hala aynı cübbe, hala adliye koridorlarında mesai...
Evet, Başkan Çapın’ın eminin “50 bin liraya ihtiyacı vardır” ama vicdanında tek bir leke bulamazsınız.
Dürüstlük dersi almak isteyen buyursun gelsin
Bakın, bu şehirde herkesin birbirini tanıdığı bir yerde yaşıyoruz.
Ertürk Çapın'ı sorun Bornova'da; CHP’lisinden AK Partilisine, belediye personelinden kasaptaki vatandaşa kadar herkesin cevabı aynıdır:
“Ertürk dürüst adamdır.”
Evet, belki sivridir, belki dik konuşur.
Ama eğilmez, yamulmaz, satmaz, satılmaz.
Onun adı son zamanlarda unutulmaya yüz tutmuş bir kavramla özdeşleşti:
İlkeli siyaset.
Şimdi siz kalkıp böyle bir adamı, siyaseti ‘kariyer planı’ sanan birinin iftirasıyla lekelemeye çalışıyorsunuz. Olmaz efendim!
Gelelim meselenin esas yerine...
Evet, Ertürk Çapın’a iftira atan Recep Solugan’a da birkaç kelam etmeden geçmeyelim.
Asıl sorulması gereken soru şu: “Recep Bey, siz neden meclis üyesi olabilmek için 50 bin lira verdiniz?”
Madem o kadar “ahlaklı”sınız, neden 1,5 yıl boyunca sesiniz çıkmadı?
Neden delege seçimleri bitti, ilçe kongreleri yaklaştı, tam da bu dönemde ortaya çıktınız?
Ve en kritik soru: Eğer meclis üyesi olsaydınız, bugün gidip savcılığa suç duyurusunda bulunacak mıydınız?
Ahlaksızlık sadece almakta değil, vermekte de değil midir?
Peki bu 50 bin lirayı verirken içinden şöyle mi geçiyordun: "Ben bu parayı birine rüşvet niyetiyle veriyorum, ama aslında çok dürüstüm..."
Yok artık!
Bugün meclis üyesi olsaydın ki olamadın bu şikayeti yapacak mıydın?
Elbette hayır.
Çünkü mesele para değil…
Üstelik bu olayın üzerinden geçmiş 1.5 yıl!
Şimdi tam da delege seçimleri bitmiş, ilçe kongreleri başlayacak, CHP örgütleri yeniden yapılanacak…
Hop!
Recep Bey çıkıp geliyor:“Bana haksızlık yapıldı, 50 bin liramı aldılar.”
Bir de ne hikmetse...
Savcılık jet hızıyla işlem başlatıyor.
Normalde adliyede bir şikayetin üstüme düşmesi için dilekçeye kan damlaması gerek.
Ama mevzu siyaset olunca savcılık bir anda "hızlı çözüm merkezi"ne dönüşüyor.
Şimdi herkesin merak ettiği soru: Ertürk Çapın ilçe başkanlığı koltuğuna oturacak mı?
Bu soru, Bornova’nın siyaset kulislerinde dilden dile dolaşıyor.
Ama bana sorarsanız...
Benim tanıdığım Ömer Eşki, bu iftiraların karşısında Ertürk Çapın’ın yanında beton gibi durur.
Bu iftiralara asla prim vermez.. Çünkü Başkan Eşki Başkan Çapını herkeseten çok daha iyi tanıyor…
Parti içi entrikaları bilen, siyasetin hamle gücünü tanıyan herkes bilir:
Eşki, çapı olan adamlarla yürümeyi sever.
Ve çap…
Bu işte Çapın’da fazlasıyla var.