Dolar 32,4375
%-0.15
Euro 34,7411
%-0.66
Altın 2.441,870
%0.23
Bist-100 9.916,00
%2.05

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

CHP'de neler oluyor'

7 Haziran seçimlerinden sonra siyasi partiler arasında yapılan görüşmelerden sonra, uzlaşma olmayınca 1 Kasım erken seçim kararı alındı.

AK Parti’de büyük kurultaydan hemen sonra vekil adaylarının belirlenmesi çalışmaları başladı. AK Parti cephesinde hummalı bir çalışma yapılırken CHP’de ise deyim yerindeyse ortalık toz duman olmuş bir şekilde…

Geçtiğimiz günlerde Konak İlçe Başkanı Şakir Başak’ın ilçe başkanlarını arayarak “İl Başkanı Bedri Serter’in 7 Haziran'da yapılan seçimde başarılı bir dönem geçirmediği bu nedenle bir kan değişikliğinin örgüt için iyi olabileceğini ve bunun Ankara’ya anlatılması gerektiği” medyada yer almış... Bu organize girişimi gazeteciler tarafından ortaya çıkarılınca eylem başlamadan sona ermişti.
O gün yapılan girişime İl Başkanı Bedri Serter İl Başkanı havasında tepki göstermiş olsaydı bugün bu gelişmeler yaşanmazdı…  Basının gerçekleri yazdığını bildiği halde bunu yalanması kendisi için başlayan sıkıntıların önüne geçmesini engellemiş oldu…

O gün birkaç ilçe başkanını arayarak yazılanları doğrulamaya çalışan Serter’in böyle bir görüşme yapmadık cevabının üzerine konuyu kapatması bugün sorunların devam etmesine neden oldu.

O olaylardan sonra yaşanan sessizlik CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Erdal Aksünger’in çağrısı ile sona erdi… İlçe başkanlarının Ankara ziyaretinin ardından dünü sakin geçiren örgüt bugün detayların ortaya çıkmasıyla İl yönetiminin yaptığı olağanüstü toplantı sonrası bir anda iç çekişmelarin hesap sorulacağı bir arenaya dönüştü.

İl yöneticilerinden ilçe başkanlarını görevden alalım diyen mi arasınız, istifa edelim diyen mi'  Tepkiler aldı başını gitti. Ve il başkanlığı içinde yaşananlara baktığımızda “Allah CHP’ye yardım etsin” demekten başka bir şey gelmiyor içimden…
 
Ülkenin içinde bulunduğu, hergün şehit haberlerinin geldiği bir dönemde CHP iç çekişmeyle uğraşıyor ve bunun partiye ne kazandıracağını bilmiyorum.  Bu açıklamalardan sonra İl Başkanı Serter'le ilçe başkanlarının bir araya gelerek sağlıklı bir toplantı yapması neredeyse imkansız hale geldi... Bir de bu toplantılara il başkan yardımcılarının da katılacağını düşünürsek, bu toplantıda yumruklar konuşur…
 
Şimdi bu gelinen süreçte İzmir’de CHP’nin patronu olan Bedri Serter 'iğneyi başkasına çuvaldızı kendisine batırması” gerekiyor. Çünkü İl Başkanı olarak ilçe başkanları üzerinde otorite kurması gereken Seerter'in ta kendisidir.

Dün gazetelere “İlçe başkanlarının Ankara ziyaretinden haberim var” diyerek açıklama yapıp ardından bugün yapılan İl Yönetim Kurulu toplantısında her kafadan bir ses çıkacak tartışmaya müsaade etmemesi gerekiyor.

Aksi takdirde ilçe başkanlarının Ankara’ya giderek Genel Başkan'a seçimlerle ilgili bilgi alışverişi yapmaları nasıl il yöneticilerine göre yanlışsa il yöneticililerininde ilçe başkanları ile ilgili bu tip konuşma yapması o kadar yanlıştır.  Bir il başkan yardımcısı düşünün İl Başkanı'na ilçe başkanlarının görevden alınması için baskı yapabiliyorsa ve bu kadar ileri gidiyorsa o zaman ben çok şey konuşmaya gerek olmadığını düşünürüm…
 
Kimse kusura bakmasın ama bu işin tek sorumlusu ne ilçe başkanları ne de il yöneticileri bu işin tek sorumlusu İl Başkanı Bedri Serter’dir. Çünkü bu geminin kaptanı Bedri Serter’se gemi su almaya başlamışsa bu işin sorumluluğunu da kaptan alacaktır…
O nedenle ilk ilçe başkanları toplantısında yangına körükle giderse 'ben karizmayı çizdireceğini' düşünüyorum. Yok ön yargısız ilçe başkanlarından yaşananları dinler ağabeylik yaparsa olay büyümeden tatlıya bağlanır..
Benden söylemesi…