Dolar 32,4600
%0.12
Euro 34,7694
%-0.1
Altın 2.427,790
%-0.3
Bist-100 10.083,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

AK Parti iktidarı kaybetti ama…

Herkesin sonucunu büyük bir merakla beklediği 7 Haziran genel seçimleri geride kaldı.  AK Parti’nin 3 dönem sürdürdüğü tek başına iktidar sonra erdi…

Türkiye sonuçlarında AK Parti %41.43, CHP %25.01, MHP %16.28, HDP ise %13.39 oy aldı. Vatandaş verdiği oyla hiçbir partiye tek başına iktidar şansını vermedi.
 Ve bu alınan sonuçlar ile AK Partiye vatandaş ‘kendine dikkat et’ mesajı verdi.
AK Parti iktidardan indi inmesine ama muhalefette olan partilerden iktidar sayısını yakalayan olmadı…

HDP’nin barajı aşaması bütün hesapları alt üst etti.  HDP’nin barajı aşması aslında Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP ve MHP ittifakının yapıldığı dönemlerde atıldı. İhsanoğlu’na destek veren CHP’de sosyal demokratlar ve solculara sırtını döndüğünü gören HDP söylem değiştirerek CHP’den boşalan o alana söylemler ile girdi… Ve 2015 seçimlerinde bu destek devam etti…

2015 genel seçimlerine emek ve özgürlük sloganı ile giren CHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde açtığı yarayı 2015 genel seçimlerinde kapatamadığını gördük.

Bu tablo ile seçimlere giren CHP’nin seçim startı verdiği zamanki heyecanının son viraja girilirken sürdürememesi ve son bir hafta içinde sürekli aynı şeyleri tekrarlaması 2011 yılında aldığı sonuçtan daha az oy almasına neden oldu…

CHP’de birçok yerde ön seçim oldu ancak; olmayan yerde ise, atanan adaylar maalesef o bölgede sevilen ve karşılığı olmayan adaylar olunca beklenen desteği de alamadı.
Şunu çok net ifade etmek gerekirse Kılıçdaroğlu dışında çalışan olmadığı için CHP Genel Başkanın nefesi iktidar olmak için yetmedi.

Diğer taraftan ise, geçtiğimiz dönem muhalefetin küçük ortağı olan MHP seçim sonuçlarına göre geçtiğimiz dönemde fazla vekil çıkarmış olsa da sadece Osmaniye’de 1. Parti olma başarısı ortaya koydu.  O da beklenen çıkışı yapamadı.

Diğer taraftan ise, seçimin en sürpriz sonucunu alan HDP’nin AK Parti’nin iktidarına son veren parti olarak tarihe geçti. Seçimden önce bütün partilerin umudunu HDP’nin baraj aşamasına bağlamıştı. Ve HDP’nin baraj aşamasına neredeyse bütün muhalefet partileri davul zurna takıp oynayacaktı. HDP’nin aldığı emanet oyları nasıl kullanacağını hep birlikte göreceğiz.

Bu sabah uyandığımızda hükümetin nasıl kurulacağı bütün herkesin merak konusu…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yasa gereği hükümeti kurma görevini en fazla oy alan partiye verecektir. Yani Başbakan Ahmet Davutoğlu’na verecektir.  Davutoğlu’nun önünde çok fazla seçeneğinin olabileceğine inanmıyorum. Nerdeyse bütün partiler AK Parti ile bir koalisyon yapmayacaklarını açıkladı…

Bu da seçimde vatandaştan oy almak uğruna AK Parti ile seçimlerden sonra koalisyon yapmayacaklarını söyleyen liderlerin sözlerine bir kenara bırakarak AK Parti ile bir araya gelmesi durumunda karizmayı çizdirecektir.  

Durum böyle olunca Eski Bakan Binali Yıldırım’ın gazete temsilcileri ile yaptığı toplantıda bize ifade ettiği AK Parti iktidar olmaması durumunda “Türkiye’de bir seçim hükümeti kurulur ve seçime gidilir” diyerek açıklama yapmıştı.

Yıldırım’ın bu sözünü yabana atmamak lazım,  Türkiye’nin oraya doğru gittiğini görüyoruz.  Benimde şahsi fikrim bir azınlık hükümeti kurularak, AK Parti dışında kalan partiler ile anlaşılarak Türkiye’nin 1 yıl içinde yeniden bir genel seçime gidileceği yönünde bir görüşümün olduğunu ifade etmek istiyorum.

Türkiye’de durum böyle iken, Gelelim İzmir’e…

İzmir’de seçimin iki kazananı MHP ve HDP’dir… Bunu çok açık bir şekilde ifade etmek yanlış olmaz. Kaybedenler ise, AK Parti ve CHP’dir…

Bunu biraz açmak istiyorum…

AK Parti’nin Türkiye’de düşüşte olduğunu düşünürsek, en sert düşüşü İzmir’de yaşaması çok doğal… Çünkü; İzmir’de seçmenin herhangi bir parti taraftarı olmasından ziyade bir AK Parti karşıtı olduğunu hepimiz biliyoruz.

 O neden ile İzmir’de hep derler ya ” CHP’den odun koysan seçilir” Ancak; bu alınan sonuçlara baktığınızda AK Parti üç vekil kaybetmesini ben çok büyük başarısızlık olduğunu düşünmüyorum… O neden ile AK Parti İl Başkanı Bülent Delican ve yönetim kurulunun çok başarısız olduğunu söylemek doğru olmaz…

AK Parti’de Delican’ın koltuğa oturmasından sonra teşkilat içinde bulunan İrlandalıları düşünürsek, İl Başkanı Bülent Delican’ın son dönem yaptığı hamlelerin İzmir’de yaşanan düşüşün önüne geçmeyi başardı. AK Parti’de an fazla sıkıntının seçim işlerinde yaşandığını ortaya koymam yanlış olmaz. Çıkan 50 bin üzerinde oya baktığınızda seçim işleri başkanlığının görevini yapmadığını düşünüyorum.

AK Parti genel merkezinde görüştüğüm üst düzey bir yönetici “İzmir’de alınan sonuçtan Genel Merkezin memnun olduğunu” ifade etmesi benim bu konuda yaptığı değerlendirmenin ne kadar doğru olduğunu ortaya koyuyor. Diğer taraftan ise, üç dönemdir İzmir’de iktidar olan CHP’nin AK Parti’nin oy kaybettiği bir dönemde İzmir’de oyunu beklenenden az bir şekilde arttırmasını ben başarısızlık olarak görüyorum…

Bu neden söylüyorum, öncelikle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den aday olması ve Büyükşehir Belediye ve 22 ilçe Belediye başkanlığının CHP’de olması beklentiyi arttırmıştı.  Birde buna İl Başkanı Bedri Serter’in İzmir’de 10+10 vekil çıkaracağız iddiasını eklerseniz, alınan sonucun CHP açısından çok iç açıcı olmadığını söylemek yanlış olmaz.

CHP İl Başkanı Bedri Serter’in “oyumuzu arttırdık“ açıklamasına rağmen CHP’nin 1 vekil kaybetmesi alınan soncun CHP açısından en net göstergesidir.

Diğer taraftan ise, Teşkilatlarda bu kadar kötü çalışan MHP’nin 2011 seçimlerine göre, iki vekil fazla alması tam anlamı ile şaşkınlık veren bir durum…

MHP’nin ikinci sırada bulunan adayların çıkmasının en büyük etkisi ise, 2. Bölge’de Murat Koç ve 1. Bölge’de 3. Sırada bulunan Senem Kılıç’ın olağan üstü çalışmasından kaynaklanan başarıdır. Bu başlarının mimarları kesinlikle bu iki isimden başkası değildir.

İzmir’de büyük bir sürpriz yapan HDP’nin yakaladığı başarıyı da açıkçası ben hem AK Parti hem de CHP’nin tabanın belli bölümünü tutamamasından kaynakladığını düşünüyorum.  
Bununda tek sorumlusunun Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin Ekmeleddin İhsanoğlu’nu desteklemesinden sonra CHP seçmenin HDP’ye oy vermesi ve ardından CHP’nin parti içinde yaşadığı sıkıntılardan dolayı sol ve Alevi seçmenin bu seçimde de HDP’ye oy vermesine neden oldu.

AK Partinin ise, dışardan fazla atama yapması ve adaylar içinde Doğu ve Güneydoğulu aday göstermesinden dolayı daha önce AK Partiye oy veren seçmenlerin HDP’ye oy vermesine neden oldu.

Birde buna HDP’nin gösterdiği adayların isabetli olmasını eklerseniz iki bölgeden adayların meclise gitmesini açıkçası çok sürpriz olmadığını görüyoruz…