Soyer'den çarpıcı açıklamalar

Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer "Türkiye’de tarım politikası küçük üreticiyi yok etmek üzerine. Hükümet, köylü köyü terk etsin, büyük şirketler tarım yapsın, köylü de ucuz maden işçisi, inşaat işçisi olsun istiyor. SODEM çatısı altında CHP Belediyecilik kriterlerini belirleyip, Türkiye’ye sosyal demokrat belediyeciliği anlatacağız" dedi. CESUR OLMAMIZ GEREKİYOR

Ege Postası
08.02.2015 - 11:45

Seferihisar Belediyesi ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ortaklığıyla yazar, ekonomist Prof.Dr. Türkel Minibaş'ın ölümünün 6. yılında çok sevdiği Gödence Köyü’nde düzenlenen anma programında çarpıcı açıklamalar dikkat çekti.

“Tarım Hayvancılık, Kooperatifleşme, Köylerin Tüzel Kişiliği” panelinde Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Ege Üniversitesi Tarım Politikası ve Yayım Bilim Dalı -Öğretim Üyesi Prof.Dr Tayfun Özkaya, Gödence Kooperatifi Başkanı Özcan Kokulu konuşmacı olarak yer aldı.

Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkel Minibaş’ın neden unutulmadığıyla ilgili örnekler verdiği konuşmasında; “Türkel Hanım, bilim insanı olmakla kalmayıp, vicdanıyla, merhametiyle tüm Türkiye’ye örnek olmuştur. İnsan hakları, kadın hakları, çocuk hakları ve çevrenin doğanın korunması ile ilgili çok başarılı çalışmalar yapmıştır. Günümüzde değil 6 yıl 6 gün bile kimse, kimsenin yasını tutmazken, Türkel Minibaş bu yüzden unutulmuyor” dedi.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin adının Çağdaş Yaşam İçin Direnme Derneği olarak değişmesi gerektiğini söyleyen Başkan Soyer; “Önümüzde direneceğimiz günler var. Çok güçlü bir direnç göstermeliyiz. Cesur olmak zorundayız. Artık aramızdaki farklıları unutup, kol kola girmeli ve gücümüzü arttırmalıyız” dedi.

BAŞKAN KENTİN EKONOMİSİNDEN KENDİNİ ZORUNLU HİSSETMELİ
Başkan Soyer; “Yerel yönetimler yol döşemekle, çöp toplamakla başarılı olamaz. Artık o devir bitti. Şehremini yani kentin emanet edildiği kişi, kentin ekonomik yapısıyla ilgilenmeli, kendini bundan sorumlu hissetmeli. Biz Seferihisar Belediyesi olarak kentin dinamiklerinin tarım ve turizm olduğunu tespit ederek çalışmalar yaptık. Tarımda üretici pazarları kurarak tekrar köylümüzün üretime yönelmesini sağladık. Ürünün yan ürünlerini geliştirme çalışmaları yaparak, mandalina likörü, lokumu, şarabı gibi ürünlerle çeşitlendirerek ürününü raf ömrünü uzattık, katma değerini arttırmaya çalıştık. Tohum takas şenliklerinde yerel tohumun yaşaması için mücadele verdik. 2006 yılında çıkartılan yasayla satılması yasaklanan yerel tohumun takasla var olmasını sağlamaya gayret ettik. Son olarak üreticimizle birlikte örgütlendik. Üretici birlikleri kurduk. Bu birlikler sayesinde üreticimiz her hasat döneminde, tüccarlardan, büyük güçlerden darbe yemekten kurtuldu” dedi.

ARTIK KÖYDE DE AHIR YAPAMAYACAKSINIZ
Köylerin kapatılmasıyla ilgili sözlerine devam eden Başkan Soyer; “Biliyorsunuz bir gecede 16 Bin köyü kapattılar. Nasıl siz Karşıyaka’da, Alsancak’ta evinizin bahçesinde ahır yapamıyorsanız, artık köylerde de yapamayacaksınız. Köylüler dört yıl sonra emlak, çevre-temizlik vergileri ödemeye başlayacaklar. Çünkü bunlar köylerde üretim dursun, büyük şirketler gelsin onlar üretim yapsın istiyor. Türkiye’de hakim olan tarım politikası küçük üreticiyi yok etmek üzerine. Tarım işçisi köyünü terk etsin, şehirde potansiyel ucuz maden işçisi, ucuz inşaat işçisi olsun isteniyor. Biz buna karşıyız. Köylünün bahçesiyle şehirlinin sofrası arasındaki ilişki hiçbir zaman kopmamalıdır. Bu bağ koparsa hem her iki taraf da yoksullaşır, hem de köklerimizle beraber geleceğimizin aydınlığını da kaybetmiş oluruz.” dedi.

SODEM ÇATISI ALTINDA ORTAK CHP’Lİ BELEDİYE DİLİ KURACAĞIZ
Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği Başkanı görevinde de bulunan Tunç Soyer dernek olarak ortak bil kuracaklarını belirterek, Tunceli’ye yaptıkları ziyaretten bahsetti. Başkan Soyer; “Geçtiğimiz hafta Tunceli’deki CHP’li Belediyeler Pülümür, Nazımiye, Hozat ve Çemişgezek’i ziyaret ettik. CHP’li belediyeler olarak SODEM çatısı altında buluşuyoruz. Aslında her belediyenin çok güzel projeleri var. CHP’li belediyeler arasında dayanışmayı arttırmak, ortak bir dil kullanmalarını sağlamak ve aynı ilkeler doğrultusunda projeler üretmelerini sağlamak istiyoruz. Bu şekilde Türkiye’ye CHP’li belediyelerin başarılarını konuşturup, sosyal demokrat belediyecilikle ilgili tüm ülkeye yayılan olumlu bir algı oluşturacağız” dedi.