Dolar 34,2620
%0.06
Euro 37,6450
%0.12
Altın 2.912,590
%0.1
Bist-100 9.032,00
%-0.85

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

CHP Kadın Kolları Kurultayı: Erkeklerin gölgesinde bir demokrasi mücadelesi

"Eşitlik ve adalet..."

Ne güzel iki kelime değil mi?

İşte bu iki kelime, CHP 15. Olağan Kadın Kolları Kurultayı’nın teması olarak seçilmişti. Ankara ATO Congresium’da öğlen saat 12’de başlayan kurultayda, herkes büyük bir heyecanla yeni başkanın kim olacağını bekliyordu. Ancak beklenmedik gelişmeler, bu kurultayı adeta bir demokrasi mücadelesine dönüştürdü.

Başkanlık yarışında Asu Kaya ile Aylin Nazlıaka karşı karşıya geldi.

Ama ne yarış!

Sandıklarda delegelerin isimlerinin alfabetik sıraya göre değil, illere göre düzenlenmesi, oyların hangi illerden kullanıldığının deşifre edilmesi için mi diye protesto edildi.

Demokrasi mi dediniz?

Seçim sonuçlarına göre, Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, CHP Kadın Kolları Başkanı seçildi. Kaya’nın listesi ‘kırmızı liste’ 487 oy alırken, Aylin Nazlıaka’nın beyaz listesi ise sadece 139 oyda kaldı. Asu Kaya’nın seçimi, “değişimciler” olarak anılan grubun zaferi olarak görülüyor. Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu'nun da desteğiyle adaylığını garantilemişti Kaya. Peki, kadın kollarının başkanı gerçekten kadınlar tarafından mı seçildi, yoksa erkeklerin müdahalesi mi devredeydi?

Kurultayda gerginlikler yaşandı. "Erkekler ellerini çeksin" ortak sözü, adaylık ve oylama sürecinde yapılan müdahaleler karşısında tüm adayların birleştiği bir noktaya dönüştü. Birsen Temir Saraç ve Merve Kır, Aylin Nazlıaka lehine adaylıktan çekildi ve bu kararı alırken erkeklerin kadın kollarından ellerini çekmesi gerektiğini vurguladılar. Saraç, “Biz bugün burada Kadın Kolları Kurultayı yapıyoruz. CHP Erkek Kolları seçimi yapmıyoruz. CHP’li erkekler çok heveslendilerse, biz onlara bir erkek kolu kurabiliriz” dedi.

İroni değil, acı bir gerçek...

Nazlıaka'nın adaylıktan çekilmemesi üzerine, kulislerde MYK için pazarlık yapacağı iddiaları dolaştı. Nazlıaka’nın partinin üst yönetiminde kalma karşılığında adaylıktan çekileceği söylentisi, kurultayın ne kadar demokratik bir ortamda gerçekleştiği konusunda soru işaretleri yarattı.

Adaylık sürecinde yaşanan tüm bu müdahaleler, kurultayın ortak paydasını belirledi: Kadınlar. Birsen Temir Saraç ve Merve Kır’ın açıklamaları, kadınların seçimlerine yapılan müdahaleleri protesto eden güçlü sesler olarak yankılandı. Merve Kır, “Erkekler Kadın Kolları’ndan ellerini çeksinler. Zaten ana kademe seçimlerine bizi karıştırmıyorlar, bıraksınlar emek verdiğimiz yerde istediğimiz gibi oylayalım” dedi.

Hangi devirde yaşıyoruz?

Kurultayda yaşanan bir diğer olay ise kürsü işgaliydi. Aylin Nazlıaka, Birsen Temir Saraç, Merve Kır ve Birsen Bayar kürsüye çıkarak, oy kullanma sisteminin genel merkez tarafından son dakika değiştirildiğini ve bunun fişleme veya delegeler üzerinde basınç yaratabileceğini dile getirdiler.

CHP Kadın Kolları Kurultayı, sadece kadınların değil, aslında partinin en güçlü figürlerinden Veli Ağbaba’nın da gövde gösterisine sahne oldu. “Gölge Genel Başkan” olarak anılan Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu’nun müdahil olduğu süreç, Osmaniye Milletvekili Asu Kaya’nın adaylığını ve ardından gelen zaferini belirledi.

Özgür Özel’in, Asu Kaya’ya “İlin tek vekilisin, aday olma” dediği ve bu konuşma üzerine adaylık meselesinin kapandığı söyleniyordu. Ancak, Veli Ağbaba ve Ulaş Karasu’nun yoğun baskıları Asu Kaya’yı adaylığa zorladı. Ağbaba ve Karasu, Özel’i de ikna edince, Merve Kır’ın yerine Genel Merkez’in desteklediği aday olarak Asu Kaya bir anda sahneye çıktı. Siyaset sahnesinde baskının ve ikna süreçlerinin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha görmüş olduk.

CHP Seçim ve Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Meryem Gül Çiftçi Binici’nin, Merve Kır’ı telefonla arayarak adaylıktan çekilmesini istemesi ise, sürecin ne kadar sancılı geçtiğinin bir başka göstergesiydi. Kır’ın bu teklifi kabul etmeyip adaylıktaki kararlılığını yinelemesi, kadın siyasetçilerin direncini ve kararlılığını ortaya koydu. Ancak, ne yazık ki, bu direnç sandıklarda yeterli olmadı.

Asu Kaya’nın adaylığı CHP içinde çeşitli tepkilere neden oldu. “TBMM’de hem Katip Üye hem de Osmaniye’nin tek vekili... Kadın Kolları Genel Başkanı seçilirse vekilliği kim yapacak” eleştirileri, Kaya’nın adaylığının ne kadar tartışmalı olduğunu gösterdi. Ancak, Veli Ağbaba’nın “değişimciler” arasında yer almış olan Asu Kaya’nın adaylığını desteklemesi ve onun üzerinden gücünü ispatlama çabası, bu eleştirileri gölgede bıraktı.

Asu Kaya’nın kurultayı kazanması, Veli Ağbaba’nın CHP Genel Merkezi üzerindeki gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Ağbaba’nın kendisine “Abi” diyen Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner’in adaylığı için gösterdiği çaba ve Kadın Kolları Genel Başkanı’nı belirlemesi, onun CHP içindeki tartışılmaz gücünü ispatlama isteğinin bir yansıması olarak değerlendirildi.

Ağbaba’nın “Elimi değil, vücudumu sokmaya geldim” dediği son yerel seçimlerde 'AK Parti adayına karşı kaybetmiş olması,' onun güç mücadelesinin ne kadar acımasız ve kararlı olduğunun bir başka örneği. CHP Kadın Kolları Kurultayı, bir kez daha siyasetin erkek egemen yapısını ve bu yapının kadınlar üzerindeki etkisini gözler önüne serdi. Kadınların kendi iradelerini ortaya koyma mücadelesi, erkeklerin gölgesinde ne kadar zorlu geçerse geçsin, CHP’nin geleceği için umut verici bir örnek oldu. Ancak, erkeklerin elini çektiği günler ne zaman gelir, bekleyip göreceğiz.

CHP Kadın Kolları Kurultayı’ndaki olayları ve Veli Ağbaba’nın gücünü gözler önüne serdik. Erkeklerin siyaset üzerindeki etkisi ve kadınların bu etkiyi kırma çabası, bir kez daha dikkat çekici bir şekilde ortaya çıktı. Erkekler elini çekerse, kadınlar da kendi iradelerini daha güçlü bir şekilde ortaya koyabilir.

Siyasetin erkek egemen yapısı değişmeye yüz tuttu mu?

Bunu zaman gösterecek.