Dolar 32,3599
%-0.37
Euro 34,6824
%-0.36
Altın 2.395,520
%-1.12
Bist-100 10.157,00
%1.11

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Gazeteci Umutoğulları’ndan İGC’ye salvo: Cemiyet özerkliğini kaybetti

Gazeteci Umutoğulları’ndan İGC’ye salvo: Cemiyet özerkliğini kaybetti

Gazeteci Mithat Umutoğulları, Selçuk ilçesinde kaçak villaların son durumunu yerinde tespit etmek için inşaat bölgesine giden Büyük İzmir ve Ege Postası ekibine gerçekleştirilen saldırı sonrası uzun bir süre sessiz kalan İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ne tepki gösterdi. Umutoğulları, ‘’ Cemiyetin sizi savunması ya da uğradığınız haksızlığı anlaması için ölmeniz mi gerekiyor? Basın şehidi mi olursak ciddiye alacaklar? ‘’ ifadelerine yer verdi. Öte yandan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen karara tepki göstererek, ‘’ Erdoğan, rakibini kendi çıkardı. Türkiye’deki siyasi atmosfer muhalefetin adayını ortaya çıkaracak. Adayı önümüzdeki günlerde gelişmeler belirleyecek. Bu iş ne Kılıçdaroğlu’nun, ne Akşener’in elinde’’ dedi.

  • Ege Postası
  • 15.12.2022 - 18:57

EGEPOSTASI- Gazeteci Mithat Umutoğulları, Büyük İzmir TV’de yayınlanan 8. Gün programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. 

Selçuk ilçesinde kaçak villaların son durumunu yerinde tespit etmek için inşaat bölgesine giden Büyük İzmir ve Ege Postası ekibine çirkin bir saldırı gerçekleştirilmişti. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Gazeteci Mithat Umutoğulları, ‘’ Çok uzun zamandır Selçuk bölgesinde kaçak yapılaşmanın olduğu bir tarım arazisi ile ilgili bir haberimiz vardı. Bu haber üzerine yetkililer inceleme başlattı, inceleme sonucunda kaçak yapıların yıkılması için Selçuk Belediyesi’ne bir yazı gönderdi. Belediye oranın mühürleme işlemini yapmasına rağmen oradaki yapıların tamamen bittiğini gördük. Oranın sahibinin kim olduğunu bilmiyorum ama hiçbir yargı makamının verdiği karara uymuyor. Belediye Başkanı ya da ilgili kişiler burası ile ilgili yaptırımda bulunuyor ama bu yerin sahibinin nasıl kudretli bir gücü varsa yapımı durdurulamadı. Vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine oraya gittik. Çekimler esnasında saldırı gerçekleştirildi’’ dedi. 

FİLİZ SENGEL CERİTOĞLU’NA: KURUM ADINI YAZMADAN…

Selçuk Belediye Başkanı Filiz Sengel Ceritoğlu’nun paylaşımının samimyetsiz olduğunu belirten Gazeteci Umutoğuları, ‘’İlk paylaşımı Selçuk Belediye Başkanı Filiz hanım yaptı. Filiz hanım beğenir beğenmez ama ben 25 yıldır mesleğimi icra etmeye çalışıyorum. Filiz hanım daha sokakta gezerken biz gazetecilik yapıyorduk. İnsanların kişisel hesaplaşmaları ayrı bir şey. Kurumun adını yazmadan sadece gazetecilere yapılan saldırıyı kınadı. Çok hassas bir tavrınız varsa telefon açar konuşursunuz’’ ifadelerine yer verdi.  

İGC’YE SALVO: CEMİYET ÖZERKLİĞİNİ KAYBETTİ

İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin bir gün sonra açıklama yapmasını eleştiren Gazeteci Mithat Umutoğulları, ‘’Meslekte eskimiş ve mesleğin ahlakını bilen insanlar hemen reaksiyon gösterdi. Bazı gazeteler bu durumu yok saydılar. İzmir’de meslektaşların rekabet içerisinde olmasıyla kendilerine yapılan eylemleri görmezden gelmek ne gazetecilik ahlakı ile ne insanlık ile bağdaşır. Bu gibi eylemler karşısında hangi kurum olursa olsun elimden ne geliyorsa yaptım. Bu mesleki bir dayanışmadır. Bunu görmezden gelen insanlıktan nasibi almamış, kendi duygularını dünyaya kapatmış ve kendilerini mesleğe adamış insanlar. Zaten bu insanlar bize destek olmasınlar. Beni de geçtim kadına uygulanan bir şiddet var. İnsanlar, insan haklarından, özgürlüklerden ve kadın haklarından dem vuruyorlar. Bunları savunan gazeteciler, bir kadına yapılan şiddeti yazan ve bunu işleyen gazeteciler neden bayan bir muhabire bu saldırı yapılınca görmezden geliyorlar?  İzmir Gazeteciler Cemiyeti bütün kurumları temsil eden bir cemiyet olması gerekiyor. Olay akşamüstü meydana geldi. Cemiyet açıklamayı ertesi gün yaptı. Cemiyeti eleştiren bir paylaşım yapıldığı için açıklama yaptılar. Ben zaten cemiyeti tanımıyorum. Ben İzmir’de Cemiyet başkanlarının gazetecilerin sorunlarını dile getirdiğine inanmıyorum. Meslek birlikleri neden var? Bir cemiyet başkanı ve yönetim kurulu yapılan eylemi kiiye göre yorumlayabilir mi? Kadına şiddet vakası var ve cemiyet başkanı arayıp sormadı. İzmir Gazeteciler Cemiyeti seçildiği günden beri verdiği kararlar ile çok tartışılan, gazetecilik itibarını ve onurunu hiçe sayan ve gazetecilik faaliyetleri içerisinde kendi meslektaşlarını onursuzlşatırmaya çalışan insanları koruyan, ahbap-çavuşilişkisi ile yürüyen bir kurum haline geldi. Cemiyet, cemiyet olalı böyle bir başkan görmedi. Siz reklamcıyı getirip, cemiyete başkan seçerseniz, sonuç bu olur. Gazetecilik psikolojisini bilmeyen bir cemiyet başkanı o duyarlılığı göstermez. Muhabirimiz Tenzile Aşçı, CHP Gençlik Kolları kongresinde saldırıya uğradığında misket hanım elli defa aradı. Bir şekilde destek oldu. Şu anki cemiyet başkanının tek derdi milletvekili olmak. Bir kurumun yaşadığı ve gazetecilerin yaşadığı sorunları görmeyen bir kişiyi ben bizim temsilcimiz olarak görmem ve tanımam. Cemiyet kendi özerkliğini kaybetti. Üzerimizde ekonomik baskı var ve gazetecilik mesleğini gazeteci olmadan icra etmeye çalışan ve bu mesleği kirleten bir sürü insan var. İşini icra eden meslek kuruluşları ile ilgili nasıl bir çalışma yaptı? Cemiyet sadece 70 yaşına gelmiş üyelere nasıl 200 TL veririm derdine düşmüş. Ulusal medyaya mal olmuş biro lay hakkında 20 dakika içinde açıklama yapıyor ama kendi bölgesinde dayak yiyen gazeteci için açıklama yapmıyor’’ dedi. 

BASIN ŞEHİDİ OLURSAK MI CİDDİYE ALACAKLAR? 

İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin, Gazete 35 imtiyaz sahibi Uğur Şener ve Gaziemir Belediyesi basın danışmanı Emre Döker arasında yaşanan olaya ilişkin yaptığı açıklamayı hatırlatan Umutoğulları, ‘’ Bir gazeteci arkadaşımızın, Gaziemir Belediyesi basın danışmanı Emre’nin masasına bıraktığı not üzerine açıklama yapan cemiyet, kadın muhabirin darp edilmesi hakkında açıklama yapmıyor. Kadına yönelik şiddet ile ilgili yapacağı hiçbir açıklamanın hükmü kalmamıştır. Siz oturduğunuz kurumları doğru temsil edemiyor ve hemcinsleriniz sorun yaşadığında siz tek cümle kurmuyorsunuz. Cemiyet başkanı olarak buraya gelmiyorsanız, koşup o muhabirin yanında olmuyor, ilgili kurumları aramıyor ve gazetecilere sahip çıkmıyorsanız ne işe yarıyorsunuz? Cemiyetin size savunması ya da uğradığınız haksızlığı anlaması için ölmeniz mi gerekiyor? Basın şehidi mi olursanız ciddiye alacaklar? ‘’ ifadelerine yer verdi. 

İMAMOĞLU HAKKINDA VERİLEN KARAR HUKUKİ DEĞİL SİYASİDİR 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen hapis cezasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Gazeteci Umutoğulları, ‘’Bu karar tamamen siyasi bir karar. Kimse İmamoğlu’nun aldığı cezayı hukuki bir karar olarak algılamasın. Tarih tekekkürden ibarettir. Cumhurbaşkanımız aynı belediyede, aynı meydanda halka seslenmişti. Türkiye’nin içinde olduğu duruma ve yargının geldiği noktaya bakıyoruz, artık insanların yargıya inancı ve güveni kalmadı. Her şey bir politik malzeme haline geldi. Hükümet iktidarını korumak için kendisine rakip gördüğü bütün siyasiler ile hesaplaşıyor. İmamoğlu çok önemli bir aktör. İsmi Cumhurbaşkanı adayları arasında geçiyordu. Erdoğan kendine rakip gördüğü İmamoğlu’nu etki altına aldı. Süreç daha uzun. Bu tip yargılamalara baktığımızda bu yargılanma 1 yıldan uzun sürüyor eğer siyasi müdahale olmazsa…’’ dedi. 

KILIÇDAROĞLU, İMAMOĞLU’NUN YANINDA OLMALIYDI 

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Almanya ziyaretine ilişkin eleştirileri dile getiren Umutoğulları, ‘'Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’nu kendisine rakip gördüğü senaryoları var. Kılıçdaroğlu çıktığı bir canlı yayında, mahkemeden karar çıkacağını tahmin etmiyordum o yüzden Almanya’ya gittim dedi. Ben Genel Başkan olsam benim belediye başkanım yargılanıyorsa, ki bu kent İstanbul ise ben gitmezdim. Bu Kılıçdaroğlu için büyük bir hanfdikap oldu. Meral Akşener’in konuşması çok etkiliydi. Akşener’i otobüsün üstünde görenler Kemal beyi bombardımana tuttu. İmamoğlu’nun yanında  CHP’nin Genel Başkanı olmalıydı. CHP liderinin enteresan bir yapısı var.  Yargı sistemini çok eleştiriyor ve yargının siyasallaştırıldığını söylüyor . Diğer taraftan yargısal anlamda iktidara rest çekiyor. Dokunulmazlıkların kaldırılması… Türkiye’de yargının doğru işlenmediği söylendi ve bir çok siyasinin yargılanmasının önünü açarsınız eleştirilerine rağmen dokunulmazlıkları kaldırdı. Yine aynı Kılıçdaroğlu, buradan siyasi bir karar çıkacağını biliyordu buna rağmen Almanya’ya gitti. Sansür yasası çıktığında yine yurtdışındaydı. Senin yurtdışına çıkman senin seçimi kazanmana yetmez ki. Sen evinin içindeki yangını bırakıp başka evin yangınına koşuyorsun. CHP liderinin hep yanlış zamanlamaları var.  Ben Kılıçdaroğlu’nun aday olması gerektiğini düşünüyorum. Bugün muhalefetin sahip olduğu bütün strateji Kılıçdaroğlu’nun mimarisidir. CHP içerisinde karşılıklı bir çekişme var. Bunun da önüne CHP’nin kurmayları geçecek’’ ifadelerini kullandı. 

İKTİDAR KENDİ KARŞISINA ADAY ÇIKARDI

İmamoğlu’nun mahkeme kararından sonra adaylık için ismi geçen tek insan olduğuna değinen Gazeteci Umutoğulları, ‘’Mahkemenin hakimi Mehdi Komşul’un AK Parti’ye yakın 
olması, yargıda verilecek kararın üzerinde bir gölge oluşturacağı kaygısı yaratıyor. Bütün mahkemelerde taraflardan biri b u kaygısını mahkemeye ilettiğinde redid hakim talebi oluyor, İmamoğlu’nun talebi kabul edilmedi. Siyasilerin yargı içerisine girdiği bir durum Türkiye yargısı açısında çok büyük handikap. Bugün muhalefetin eleştirdiği iktidar yargısı… Bu kaygıları görmezden gelmememiz lazım. İmamoğlu’nun ağzından YSK ile ilgili kelime çıkmıyor. İktidarın en çok şikayetçi olduğu kumpas davalarıydı. Bugün yapılan bu yargılama kumpas değil de nedir? Cumhurbaşkanımızın Muhalefet liderlerine söylediği cümleleri hatırlıyoruz. Hangisine dava açıldı? İmamoğlu bugün Cumhurbaşkanı adaylığı için ismi geçen en güçlü isim. İktidar kendi karşısına aday çıkardı. İstanbul seçimleri en güzel örnektir. Mağduriyetten gelip Cumhurbaşkanı olan bir insan bunu nasıl görmez? İmamoğlu ilçe belediye başkanıyken tanınırlık oranı yüzde12’ydi. Ne zaman Erdoğan eleştirmeye başladı, bütün Türkiye tanıdı. Erdoğan, rakibini kendi çıkardı. Türkiye’deki siyasi atmosfer muhalefetin adayını ortaya çıkaracak. Adayı önümüzdeki günlerde gelişmeler belirleyecek. Bu iş ne Kılıçdaroğlu’nun ne Akşener’in elinde… 6’lı masanın elinde de bir şey kalmadı. Dün alınan karardan sonra İmamoğlu olası bir Cumhurbaşkan Adayı… Türkiye’nin 2 önemli siyasetçisi olacak. Biri Ekrem İmamoğlu diğer isim ise Selahattin Demirtaş…  Bu iktidar hangi mağduriyet ile geldiyse 20 yıl sonra aynı şeyleri yaşatıyor. İnsanların korkmamaları gerekiyor. AK Parti ilk 10 yılı özgürlükleri alabildiği kadar savunan bir partiydi. Artık gemi su almaya başladı. Bu saatten sonra iktidar ne yaparsa yapsın, gemide durma şansı yok. Bu hamleler iktidarın işine yaramayacak’’ dedi. 

SELMAN GÜNAYDIN’A FETÖ TAKTİĞİ İLE KUMPAS KURULDU

AK Parti Torbalı İlçe Başkanı Selman Günaydın’ın istifasını değerlendiren Umutoğulları, ‘’Selman Günaydın AK Parti açısında değerli ve kıymetli isimlerdir. Partinin geleneklerini özümsemiş biri. Selman Günaydın, bundan 2 yıl önce bir asker uğurlamasında bir eğlence düzenleniyor ve burada çekilen görüntüler basına servis edildi. AK Parti herkesin birbirine kumpas kurduğu bir parti haline geldi. Buna benzer bir kumpas Aydın Şengül’e yapıldı. Selman bey çok aktif çalışmış ve teşkilatı harekete geçiren ve çalışmalarında İzmir’deki en başarılı ilçe başkanlarından biriydi. Mahmut Atilla Kaya’ya yakın olmasına rağmen bunu kullanmadı. Gelen bütün eleştirileri göğüsleyerek, sürekli sokakta olan genç bir siyasetçiye tam bir FETÖ taktiği ile kumpas kuruldu. Daha ilçe başkanı olmadan önce çekilmiş bir videoyu servis ederek itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Yüce bir tavır sergiledi. AK Parti ismi zarar görmesin diye istifa etti. Bütün siyasetçilerin  bu kadar onurlu, şerefli ve haysiyetli olmasını bekliyorum. Şu bir gerçek, ben Selman Günaydın’ın siyasete dönüşünün daha güzel olacağını düşünüyorum. Bu kadar önemli bir siyasetçinin kumpasla, insan onuruna yakışmayacak bir tavır ile siyasetten uzaklaştırılmasını üzüntü ile takip ettim. Umuyorum ki Günaydın, siyasete kaldığı yerden devam eder’’ ifadelerine yer verdi. 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.