Dolar 32,5547
%0.21
Euro 34,9466
%-0.07
Altın 2.445,000
%0.36
Bist-100 9.717,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
En büyük tarım fuarı İzmir'de açıldı

En büyük tarım fuarı İzmir'de açıldı

İzmir'in fuarcılıktaki yükselişi 11. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı'yla bir kez daha kanıtlandı. Fuar İzmir'de düzenlenen Türkiye'nin en büyük tarım ve hayvancılık fuarı, 54 ülkeden bin 1400 katılımcıyla rekor kırarken, fuarın yapıldığı alan da bu yıl iki kat büyüdü. Türkiye'nin en büyük tarım ve hayvancılık fuarı İzmir'de açıldı

  • Ege Postası
  • 11.02.2016 - 14:51
İZMİR - Fuarın açılış töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir'de uygulanan ve başarıya ulaşan kırsal kalkınma modeli konusundaki tecrübelerini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile paylaşmaya hazır olduklarını söyledi.
 Tarım ve hayvancılık sektörünün dev isimlerini 11. kez buluşturan “Agroexpo Eurasia Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı”, Türkiye’nin en büyük fuar alanı Fuar İzmir'de açıldı. 4 gün boyunca sektörün buluşma adresi olacak fuarın açılış törenine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve dünyanın bir çok ülkesinden tarım sektörü temsilcileri katıldı.


 
Gıda savaşları yaşanacak
Açılış töreninde konuşan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik kırmızı et fiyatlarını düşürmek için ithalat yoluna gidilmeyeceğini bir kez daha vurguladı ve "İthal ederek et fiyatlarını aşağı çekebiliriz ama bu bizim üretimimiz ve hayvan varlığımız açısından doğru bir politika değil. Aslolan üreticinin girdilerini düşürmek ve et fiyatlarını da düşmesini sağlamaktır" dedi.

Bakan Çelik, dünyanın betonlaştığını, tarım alanlarının elden çıktığını belirterek, önümüzdeki yüzyılda gıdaya erişim savaşları yaşanabileceğini söyledi. Bakan Çelik, "Günümüz dünyasında 77 trilyon dolar olan küresel hasılanın yüzde 5'ini tarım oluşturuyor. Dünya nüfusunun yüzde 40'ı geçimini tarımdan sağlıyor. Bu iki rakam bile tarımın ne kadar stratejik öneme sahip bir sektör olduğunu anlamamız açısından yeterlidir. Bugün dünyada 5 milyar hektar tarıma elverişli arazi var. Ancak yüzde 28'i, 1.3 milyar hektarı kullanılabiliyor. Dünyada bugün 1 milyar insan aç, 1 milyar insan yoksul. 7 milyar insanlığın 2 milyarı açlık ve yoksullukla karşı karşıya. Tarım ve hayvancılığın öneminin her geçen gün arttığını ve artacağını görmekte zorlanmayız. Gıda ihtiyacı dünyanın çeşitli yerlerinde sosyal patlamalara neden oluyor. İnsanlar yokluk bölgelerinden varlık bölgelerine canları pahasına göçüyor. Teknolojiden uzak bir yaşam düşünebiliriz ama yeterli besin alamıyorsanız yani telefonunuz varsa ekmeğiniz yoksa yaşama şansınız yok. Geçen yüzyıl petrol savaşları yüzyılı olarak geride kaldı. Bugün karın tokluğu pahasına gıdaya erişim savaşlar yılı olarak karşı karşıya olduğumuz tehlikeler var. Önümüzdeki savaşlar tarım ve gıdayla ilgili olacaktır diyorlar. Gerek ülkemiz gerek dünya betonlaşmaya devam ediyor. Tarım alanlarının sağlıklı bir şekilde kullanılması konusunda bir irade ortaya konamıyor. Her yıl elimizden tarım arazileri çıkıyor. Dünyada bir yıl içinde 12 milyon arazi tarım alanı olmaktan çıkıyor. Artık ekilemiyor, biçilemiyor. Böyle bir dünya 2 milyar yoksul ve aç insan varken 12 milyon arazi tarım dışına çıkıyorsa varın geleceği sizler tahmin edin" dedi.

"İNSANLIK ARANIYOR"
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Afrika'da yaşanan açlık ölümlerini, mültecilerin suda boğulmasını hatırlatarak, "İnsanlık ölüyor, boğuluyor insan çok ve insanlık yok" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Tarım vasıf gerektirmeyen bir alanmış gibi takdim ediliyor. Tarımı vasıfsız insanların yapacağı bir işmiş gibi takdim etmek tarıma yapılabilecek olan en büyük kötülüktür. Aksine bizim geleceğimizi varlığımızı ilgilendiren bu sektör yaptığımız her işin örgütlü bir şekilde yapılmasının önemini ortaya koyuyor. Böyle bir dünyada bir tarafta safahat, bir tarafta sefalet ile dünya karşı karşıya. Bir yılda 1 milyar 300 milyon ton gıda israf ediliyor. Diğer tarafta ekmeğe muhtaç insanlar var. Sularda boğulan insanlar değil insanlık Afrika'da hayatını kaybediyor, insanlık boğuluyor. İnsanlığın boğulduğunu görmemiz gerekiyor. İnsanlık göç ediyor. İnsanlık gözle görülmeyecek kadar uzağa gitmiştir. İnsan çok 7 milyar insan var ama insanlık aranıyor ve insanlığı bulmakta zorlanıyoruz. 3 milyar Suriyeli bizim misafirimiz. Onlarla ekmeğimizi bölüşüyoruz. Son 10 yılda 122 bin ton unu bu kardeşlerimize verdik. Birilerinin bomba yağdırdığı Suriye'ye 10 bin ton unu göndermeye devam ediyoruz. Biz tarımsal üretimimizi hayvansal üretimimizi sadece 78 milyonla değil daha geniş vizyonla değerlendirmek durumundayız. Neyi ne zaman nasıl ekeceği? Teknolojiden nasıl yararlanacağı? Gıda güvenliğini nasıl sağlayacağı? Teknolojiyi iyi kullanarak 10 yıl içinde gübre kullanımında yüzde 28'lik azalma gerçekleştirdik. Organik tarımın geliştirilmesi için ciddi destekler veriyoruz. Sertifikalı tohum konusunda 2018 yılında 1 milyon ton hedefimize çok yaklaştık. Hayvan sağlığında önemli çalışmalarımız var. Gıda üretiminde markalaşma dönemine geçmemiz gerekiyor. Küreselde rekabet ancak markalı ürünlerle gerçekleştirilebilir." 

"İTHAL EDEREK ET FİYATINI AŞAĞI ÇEKMEYECEĞİZ" 
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik, sebze ve meyvenin rafla tarla arasındaki fiyat farkında üreticinin mağdur olduğunu vurgulayarak, kırmızı et ithal ederek fiyatı düşürme yoluna da gitmeyeceklerini açıkladı. Bakan Çelik, şöyle konuştu:



"2016 yılında 11.6 milyar liralık destek vereceğiz. Amacımız üreticinin kazanmasıdır. Çünkü üretmek zordur. Bugün rafla tarla arasındaki fiyatlara baktığımızda üreticinin aleyhine bir tablo olduğunu söyledim. Bunun ciddi takipçisi olacağız, pazarın kontrolü açısından üretim zincirlerindeki aksaklık açısından sorumluluğumuzu biliyoruz. Kırmızı et üreticileriyle aldığımız karar var. Türkiye et ithal etmemeli. Türkiye kendi hayvan varlığını oluşturmalı. Spekülatörlere piyasayı bırakmayalım. Hayvan varlığımızı artıralım ve kendi yağımızla kavrulalım. Tavan fiyatları konusunda hiçbir baskı sözkonusu olmadan son derece demokratik bir belirleme yaptık. Bu fiyatlar iç piyasaya göre biraz daha pahalıdır. Üreticiyi üretimden çekmeyecek, ahırları doldurmaya devam edeceksiniz. Sizin yanınızdayız yanınızda olacağız. Sizi ne merde ne namerde muhtaç etmeyeceğiz. 50 bin ton et ithal etme imkanımız var. İthal ederek et fiyatlarını aşağı çekebiliriz ama bu bizim üretimimiz ve hayvan varlığımız açısından doğru bir politika değil. Aslolan üreticinin girdilerini düşürmek ve et fiyatlarını da düşmesini sağlamaktır. Ucuz üreteceğiz, ucuz satacağız, 78 milyon kendi üreticimizin ürettiği ürünü yiyecek." 

  
Kırsal kalkınmada model olduk
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise konuşmasında Büyükşehir Belediyesi'nin tarım, hayvancılık ve kırsal kalkınma ile ilgili çalışmalarından örnekler vererek, şunları kaydetti:
"Bayındır'da o dönemin tek çiçekçilik kooperatifi ile birlikte yürüttüğümüz sözleşmeli üretim modeli ile Bayındır'da çiçekçiliğin gelişmesini sağladık. Bugün Bayındırlı çiçekçiler Türkiye'nin her yanında olduğu gibi yurt dışına da çiçek satmaya başladı. Ödemiş Bademli'de fidancılık kooperatifinden yapılan alımlar sayesinde bu bölgedeki üretici Türkiye pazarının çok büyük kısmına hakim oldu ve ihracata başladı. Sütlerin Küçük Menderes'e döküldüğü, süt ineklerinin kesildiği bir dönemde okul sütü projesine başladık. Bu proje süt üreticilerine, Tire Süt Kooperatifi ortaklarına can suyu oldu. Bu projenin merkezi hükümetimiz tarafından ülke geneline yaygınlaştırılması sonrası, Süt Kuzusu Projesi'ni hayata geçirerek, 0-6 yaş grubu çocukların evlerine ayda 8 litre süt dağıtmaya başladık. İzmir Büyükşehir Belediyesi, senede 1 milyon meyve fidanı dağıtarak, ova yollarını asfaltlayarak, üreticilere koyun ve keçi dağıtarak, ziraat odalarıyla birlikte tarım makineleri ve araç gereci dağıtarak kırsalın kalkınması için bir model uygulamıştır. Bu model İzmir'de tüm kırsalda tutmuştur."



 Tecrübelerimizi paylaşmaya hazırız
Başkan Aziz Kocaoğlu, tüm bu çalışmaları yaparken aklı ve bilimi rehber aldıklarını belirterek, "20'yi aşkın uzman ve akademisyenle birlikte sorunlara çözüm yolları aradık ve önemli yol kat ettik. İzmir'in 597 köy 30 ilçe 1200 mahallesinde tarım ve hayvancılık denildiğinde Büyükşehir Belediyesi ile hemşerilerimiz arasında bir güven ortamı oluşmuştur. Bunu kooperatiflerimizle, ziraat odalarımızla, üreticilerimizle birlikte başardık. Şimdi daha ileri gitmek istiyoruz. Hedefimiz pazar olanaklarını artırmak, organik tarım uygulamaları ile dünyaya açılmak. Bugüne kadar başardıklarımızın verdiği güven ve hemşerilerimizin desteğiyle bunu başaracağımıza inanıyoruz" diye konuştu. Başkan Aziz Kocaoğlu, kırsalın kalkınması konusunda başarıya ulaşan yerel ölçekteki tecrübelerini diledikleri takdirde Bakanlık yetkilileri ile de paylaşabileceklerini söyledi. 



 İzmir Valisi Mustafa Toprak ise İzmir'in bugün dünya çapında ürün değerlerine sahip olduğunu belirterek, kırsal kalkınma yatırımları açısından sektöre önemli destekler verildiğini dile getirdi. Toprak insanları doyurma ve sağlıklı üretimle buluşturma noktasında tüm emeği geçenlere teşekkür etti.



Açılış törenine katılan Kosova Tarım Bakan Yardımcısı Vezir Jonuzaj ise Avrupa Birliği ile süren üyelik görüşmeleri çerçevesinde ülkesinin ürünlerinin Avrupa pazarında yer bulma şansı yakaladığını belirterek, bu tür uluslararası organizasyonlara önem verdiklerini söyledi. 
Dünya Arıcılar Birliği Başkanı Philip McCabe doğanın dengesini yürütmesinde arıların büyük önem taşıdığını vurgulayarak, bal arılarının yok olması durumunda tüm insanlığı korkunç bir sonun beklediğini söyledi. McCabe, Türkiye'de 58 bin birlik üyesinin yılda 104 bin ton bal ürettiğini ifade ederek, bal arıları ile ilgili en büyük gen çeşitliliğinin Türkiye'de bulunduğunu dile getirdi.

Orion Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tan, Türkiye'nin kendi alanında en büyük fuarı olan “Agroexpo Eurasia Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı”nın, düzenlendiği alanın bu yıl geçtiğimiz yıla göre iki kat büyüdüğüne dikkat çekerek, Bu fuar alanını sektöre hediye eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na sonsuz teşekkür ediyorum" diye konuştu.


 
İki kat büyüdü
Her yıl katılımcı sayısını katlayarak artıran 11. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı'nda bu yıl 54 ülkeden 1400’den fazla katılımcı yer alıyor. Fuar, geçtiğimiz yıla göre de metrajını ikiye katladı. Fuara 230 bin ziyaretçinin gelmesi bekleniyor.
Fuar kapsamında renkli organizasyonlar da gerçekleştiriyor. Süt inekleri arasında düzenlenen güzellik yarışmasını Melih Kırkpınar Çiftliği'nden Damla isimli inak kazandı. Damla'nın ödülü altın çanı Bakan Faruk Çelik taktı.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.