CHP Çiğli’de Gümrükçü’nün rakibi konuştu: Neden aday, neler yapacak'
Çiğli’de mevcut başkan Utku Gümrükçü’nün rakibi olarak çıkan aday Zeynel Mertoğlu, Ege Postası’nın sorularını yanıtladı. Çarpıcı açıklamalarda bulunan Mertoğlu, “İlçe başkanlığı, belediye arasında yaşanan sıkıntılar var, biz onu bitireceğiz. Koordineli, eş güdüm içerisinde çalışmayı sağlayacağız. Bundan sonra yeni bir ilçe olacak” dedi. CHP Çiğli’de Gümrükçü’nün rakibi konuştu:
- Ege Postası
- 23.11.2015 - 11:53
İŞTE O ROPORTAJ
Çiğli’de uzun süren delege seçimlerinden sonra Belediye Başkanı Hasan Arslan ve ona yakın olan bir grubun adayı oldunuz. Önce sizi bir tanıyalım. Aday olmak aklınızda var mıydı'
Ben bir yere aday olmadım. Yaptığımız ekip çalışması içerisinde orada ortak kararla aday oldum. Zaten bireysel olarak çıkıp aday olmayı doğru bulmam, siyaset ekip çalışması ile oluyor. Mücadele edersiniz daha sonra çıkan tabloda herkesin bir rolü vardır. Ekip görev bölümü yapar sizde üzerinize düşeni yaparsınız. Bu nedenle delege seçimlerinden sonra arkadaşlarımızla birlikte toplantılarımızı yaptık. Toplantıda yapılan görüşmelerden sonra arkadaşlarımız benim İlçe Başkanı adayı olmam konusunda uzlaştılar. Bana bu konuyla ilgili aday olmam istendiğinde ben de aday oldum. Delege seçimlerinde büyük bir başarı kazandık, bunu da ilçe başkanlığıyla taçlandırmak istiyoruz.
Bu süreçte kuracağımız yönetimde “ben değil biz” anlayışıyla olacak.
Sivil toplum örgütleri ve kitle örgütlerinin içerisinde mücadele vermiş bir isimsiniz. CHP Cumhuriyet’le yaşıt olan ve derin kökleri olan bir parti. Siz oradaki mücadele ile buradaki mücadele arasını nasıl görüyorsunuz'
CHP’nin demokrasi mücadelesindeki yeri farklıdır. CHP yıllarca demokrasinin teminatı olmuş bir siyasi oluşumdur. Bu nedenle CHP’de halkın yanında olmak ve onları asla yalnız bırakmamak gerekiyor. Bu gerekçeyle demokrasinin olduğu yerde, sivil toplumla ilişkileri iyi tutmak, birlik ve beraberlik içinde CHP’liler olarak olmak zorundayız.
Hem siyaset hem de demokratik kitle örgütleri birbirlerini besler. Demokratik kitle örgütleri talepleri noktasında yürüyüşlerini yaparlar. Bu taleplerin siyasette karşılık alması gerekir. İşte bu noktada bizim ilçe başkanlığımız döneminde de kesinlikle bu kitle örgütleri ile birlikte olan bir ilçe olacağız. Ve demokratik kitle örgütlerini besleyeceğiz. Onlarla beraber hareket edeceğiz, önemseyeceğiz, yok saymayacağız, ötekileştirmeyeceğiz.
Çiğli zor bir bölge siyasi anlamda da zor bir bölge. Farklı grupların, farklı ekiplerin uzun yıllardır yarıştığı ve parti içerisindeki muhalif grupların çok çatıştığı bir bölge, bir yer. CHP’de siyaset yapmak zor bir durum. Siz bunları çözebilecek misini? Parti içerisindeki barışın sağlanması için geliştirdiğiniz bir yöntem var mı'
Zaten bizim sloganlarımızdan bir tanesi “parti içi barış, parti dışı yarış” sloganıyla o şartla bu yola çıktık. Artık bizim ilçe başkanlığı dönemimizde kimseyi ötekileştirmeden, ilçe yönetimimiz, belediye başkanlarımızla, CHP’de emek vermiş üyelerimizle birlikte “barış” içinde olacağız. Geçmiş dönemlerde ilçe başkanlarıyla belediye arasında sıkıntılar yaşandı. Biz seçildikten sonra bu kırgınlığı bitireceğiz. Koordineli, eş güdüm içerisinde çalışmayı sağlayacağız. Bizim ilçe başkanlığımız döneminde yeni bir ilçe olacak. “Güzel günler göreceğiz” sloganını Çiğli’de hayata geçireceğiz. İlçe başkanlığı seçiminden sonra “CHP güzel günler görecek” diyebiliriz.Dışarıdan diğer siyasi partilerden Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanına bir saldırı gelecekse partimizin belediye başkının önünde duracağız. Siyasi sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Ve partimizin belediye başkanını kimseye yem etmeyeceğiz.
CHP’nin oyunun en çok arttığı ilçelerden bir tanesi Çiğli ve son seçimde de başarılı sonuçlar aldı. Aslında ilçe başkanı koltuğuna oturduğunuzda CHP’nin daha kurumsallaştığı bir ilçe ve her geçen gün daha da büyüyor. Bununla orantılı olarak seçimlerde bu kadar çok başarı alınırken, bir taraftan da örgütle belediye arasında yaşanan çelişkiler var. Belediye başkanıyla yakın olunca başkanın adamı ya da örgüt kendine göre bir özerklik ilan etmeli gibi bir durum var. Siz belediye ile aranızdaki koordinasyon konusunda nasıl bir yol izleyeceksiniz'
Çiğli’de alınan sonuçlara baktığınızda, yerel seçimle Genel seçim arasında farklı sonuçlar var. İlçe örgütü olarak genel seçimlerde gösterdiği çalışmayı belediye başkanlığı seçimlerinde gösterilmediğini görüyorum. Yani belediye seçimlerinde çok fazla yüklenmediğini gördüm. Bu nedenle bizim ilçe başkanlığımızda kesinlikle her dönem çok çalışan ve ister genel isterse yerel seçimler olsun gecemizi gündüzümüze katarak çalışacağız.
Çiğli’de oy oranımız artmış gibi görünse de bazı sıkıntılar oldu. Demek ki yerel yönetimlerde enerjimiz farklı genel seçimlerde çok farklı oluyor. Bunu da ortaklaştırmak, belediye ile ilçenin gücünü birleştirebilirsek daha iyi sonuçlar alacaktır. Hedef yükseltmek gerekir. Küskünlükler oluyor arada biz hiç kimseyi karşımıza almayacağız. Bütün partili arkadaşlarımızla ortak çalışacağız. Kapımız her zaman herkese açık olacak, parti içi barışı kesinlikle sağlayacağız.
Sadece yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımızla değil daha önce görev almış ilçe başkanlarımız, ilçe yöneticilerimiz, eski belediye başkanlarımız ve bütün üyelerimiz ile sokak sokak dolaşarak partimizin politikalarını anlatacağız. Çalışmaktan kavga etmeye fırsatımız olmayacak.
Birlik beraberlikten bahsettiniz. Bir sürpriz olmazsa iki aday görünüyor. Mevcut ilçe başkanıyla yarışacaksınız. Delegeler size neden oy vermeli. Bir partinin ilçe başkanlığı koltuğuna aday olan bir kişi olarak size neden oy versin. Delegasyondan ne bekliyorsunu? Onlar size oy verecek ama siz onlar için ne yapacaksınız'
Aday olmamızın en büyük sebeplerinden bir tanesi yıllarca sivil toplum örgütlerinde sol ve sosyal demokrat anlayışı yaymak ve bu düşünceyi daha fazla insana yaymak için değişik yerlerde mücadele verdik. Bu anlayışla Çiğli’de ki demokratik kitle örgütlerinde görev aldık. Biz artık Çiğli’de ”kavgayı değil, barışı önümüze koyacağız”. Belediye başkanı bu partinin belediye başkanı, bizim ilçe başkanlığımızda belediye başkanımız siyasi eleştirilerin muhatabı olmayacak. Partimizin siyasi sorumluluğunu biz alacağız. Elimizi taşın altına koyacağız. Bizim belediye başkanımızla karşı karşıya gelmemizi bekleyenler varsa şunu çok iyi bilmedirler “bizim olduğumuz yerde kesinlikle kavga olmayacak”
İlçe belediyeyi belediye de ilçeyi sahiplenecek. Bu olayı kapatacağız. Biz bölgedeki çalışmalarımızla, delege seçimlerinde bize verilen güven de bunu gösteriyor. Bölge bizi tanıyor, bizi benimsedi. Biz ilçe başkanlığı koltuğuna oturduğumuzda CHP’nin her kademesine barışı getireceğiz. Kavga olmayacak. Artık zıtlaşmayı, gruplaşmayı bırakacağız. Öyle bir başkanlık yapacağız ki tüm partililerimiz işte bizim ilçe başkanımız bu diyecek. Herkesin ilçe başkanı olacağız. Bölgede tanıyan insanlar bizi kadro olarak bilir.
Genel seçimlerden hemen sonra genel başkanlık tartışılmaya başlandı. Partinin genel başkan sorunu var mı'
Genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, geldiği günden beri ivmeyi devamlı yüksek tuttu. En son bu seçim programı tamamen iktidar hedefiyle hazırlanmış bir parti programıydı. Açıklanan seçim programı bu güne kadar açıklanan en başarılı seçim programıydı. Zaten 7 Haziran seçimlerinde bizim projelerimize “bu parayı nereden bulacaksınız” diyerek karşı çıkan AKP 1 Kasım seçimlerinde CHP’nin seçim programında olan birçok projeyi kendi seçim bildirgesine koydu.
Bizim iktidar olamamamızın sebebi ise, MHP’nin, HDP’nin aldığı tavırdır. Güneydoğu ve Doğu’da yaşanan sıkıntılar, Ankara katliamı bunlar neden olabilir. Kesinlikle CHP genel başkanlığı koltuğunda oturan Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun tartışılmaması gerekiyor. Bizim Genel Başkan sorunumuz yok.
Yorum Yazın