Dolar 32,3654
%0.15
Euro 34,9546
%-0.32
Altın 2.325,560
%0.22
Bist-100 9,08
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Umutoğulları'ndan 'Deniz Yücel' iddiası: Soyer'e karşı olursa...

Umutoğulları'ndan 'Deniz Yücel' iddiası: Soyer'e karşı olursa...

Gazeteci Mithat Umutoğulları, Büyük İzmir TV’de yayınlanan 8. Gün programında CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in son dönemdeki yakın ilişkisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Umutoğulları, "Deniz Yücel özellikle Büyükşehir Meclisi CHP Grup Başkanvekili seçimiyle birlikte masaya yumruğunu vuran Tunç Soyer’e yanaştı. Deniz Yücel, Tunç Soyer’e olası bir muhalifliğin karşısında Büyükşehir Belediye Başkanı’nın karşısında olursa kendisinin milletvekili olamama ihtimalini görüyor. Yücel bu yüzden finale az bir süre kala Soyer’e yanaştı ve beraber hareket ediyor" dedi. Umutoğulları ayrıca Yücel'in İl Başkan Yardımcısı Cumhur Dereli'nin istifasını istemesiyle ilgili de "Yücel il yönetiminde birçok il başkan yardımcısıyla tartışma zemini yaratıp, sanki kaos varmış gibi bir algı oluşturacak. İçeriden il başkanı seçilmemesi için CHP Genel Merkezi’nden il yönetimini komple görevden alıp, yeni bir yönetim yaratılmasını isteyecek. iddiasında bulundu.

  • Ege Postası
  • 04.07.2022 - 18:51

EGEPOSTASI – Gazeteci Mithat Umutoğulları, Büyük İzmir TV’de yayınlanan 8. Gün programında Refik Pak’la birlikte İzmir siyasetindeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Umutoğulları, CHP İzmir İl Örgütü’ndeki seçim hazırlıkları ile İl Başkanı Yücel’in milletvekili adaylığı için istifa edeceği söylentilerinin kulislerde konuşulmasının ardından açıklamalarda bulundu.

Umutoğulları, CHP İzmir Basın, Medya ve Kurumsal İletişimden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Cumhur Dereli’nin ‘yandaş medya’ kuruluşlarına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'le ilgili bilgi sızdırıp, aleyhine haber yaptırttığı iddialarını da yorumladı. 

Umutoğulları’nın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

DENİZ YÜCEL – TUNÇ SOYER İLİŞKİSİ

“CHP’de seçim startına girildikçe örgütlerin durumu da en çok merak edilen konuların başında geliyor. Kim istifa edecek, kimler aday olacak diye soruluyor. Deniz Yücel’in istifa edip milletvekili adayı olacağı konuşuluyor. Deniz Yücel İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Sözücsü’yken Aziz Kocaoğlu’nun desteğiyle il başkanı adayı oldu ve Utku Gümrükçü’ye karşı seçimi kazandı. Genel seçimlere yakın Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı Muharrem İnce imza süreci başlattı. Aziz Kocaoğlu ve Alaattin Yüksel aktif rol aldılar bu süreçte. Deniz Yücel de kendisini koltuğa oturtan Aziz Kocaoğlu’na sırtını dönerek Genel Başkan’dan yana tavır aldı. Siyaseten ilk vefasızlığı orada başladı. Daha sonra Abdül Batur ve Tuncay Özkan’la birlikte hareket etit. İl kongresinden hemen sonra Tuncay Özkan’ı terk etti. Kurultayda da İstanbul ve Ankara İl Başkanlarıyla birlikte Tuncay Özkan’ın üzerini çierek kazık attı. Sonra Abdül Batur’la birlikte hareket etti. Bir ara Mustafa İduğ’a döndü. Şimdiki yeni durağı da Tunç Soyer… Özellikle Büyükşehir Meclisi CHP Grup Başkanvekili seçimiyle birlikte masaya yumruğunu vuran Tunç Soyer’e yanaştı. Deniz Yücel, Tunç Soyer’e olası bir muhalifliğin karşısında Büyükşehir Belediye Başkanı’nın karşısında olursa kendisinin milletvekili olamama ihtimalini görüyor. Yücel bu yüzden finale az bir süre kala Soyer’e yanaştı ve beraber hareket ediyor. 

“YÜCEL İSTİFA ETTİĞİNDE PANDORANIN KUTUSU AÇILACAK”

Tunç Soyer’le Deniz Yücel arasındaki ilişki ne kadar samimi veya tutarlı olabilir onu sorgulamak gerekiyor. Deniz Yücel’le arasındaki ilişki ne kadar samimi veya tutarlı olabilir onu sorgulamak gerekiyor. İki taraf da birbirine güvenmiyor. Tunç Soyer bu kadar istasyon değiştirmiş bir il başkanına güvenir mi? Biraz Soyer’I tanıyorsak bence güvenmiyor. Soyer’in etrafındaki ekip de Yücel’I istemiyor. Soyer’in etrafındaki ekip de Yücel’i istemiyor. Tunç Soyer’in Deniz Yücel’in istifasına kadarki süreci Yücel’le beraber götüreceğini düşünüyorum. Ama Pandora’nın Kutusu Deniz Yücel istifa ettiğinde açılacak. Eski defterler tekrar karıştırıalcak. Tunç Soyer bu kadar samimi olmasına rağmen Deniz Yücel il kongresinde Soyer’e kazık atmıştı. Tunç Soyer’in CHP İzmir İl Kongresi’nde yaşanan süreci unutmayacağını düşünüyorum. Dolayısıyla bu birliktelikten çok sağlıklı bir ilişki doğmayacak. 

“TUNÇ SOYER İL BAŞKANLIĞI KONUSUNDA AĞIRLIĞINI KOYACAK”

Deniz Yücel ilk kongresini yaptığında Çetin Özdemir, Fulya Alçay, Özkan Tice, Şener Akdemir gibi birçok isimle beraberdi. İl Sekreteri Fulya Alçay milletvkeili olmakla ilgili bir şey hissettirdiğinde ilk işi görevden almak oldu. Özkan Tice’nin güçlendiğini görünce görev yetkilerini kıstı. Şener Akdemir de milletvekili adayı olma ihtimali olan isimlerden birisiydi, onun da pozisyonunu değiştirdi. İl yönetimiden biri mi seçilecek, yoksa dışarıdan biri mi atanacak? En çok kafa kurcalayan durum bu. Deniz Yücel, Abdül Batur ve Tunç Soyer ortaklığı grup başkanvekilliği seçimiyle başladı. Ama il başkanlığı seçiminde devam etmesini zor görüyorum. Üçünün bir araya gelerek aday belirleme ihtimali yok. Bir sonraki adımda farklı hesaplaşmalar var.  Tunç Soyer o koltuğa oturduğu günden beri Abdül Batur’u hissediyor. Batur’un Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olmak istediğini bütün İzmir biliyor. Mustafa İduğ ve Filiz Ceritoğlu Sengel’in de bir süre kendisinin büyükşehir belediye başkan adayı olabileceğini yakın çevresine söylediğini biliyoruz. Aday çok olunca Soyer de kendisiyle beraber hareket edecek il başkanı adayı arıyor. Kendisiyle iyi anlaşabileceği bir aday üzerinde yoklama yapıyor. Grup başkanvekliliğine Utku Gümrükçü ‘Adayım’ deidğinde ‘Ben çalışmak istediğim adayla yol yürümek istiyorum’ dedi ve tercihini Murat Aydın’dan yana kullandı. Burada da çalışabileceği bir il başkan adayı isteyecek. Tunç Soyer’in il başkanlığı konusunda ağırlığını koyacağını düşünüyorum. 

“İÇERİDEN İL BAŞKANI SEÇİLMEMESİ İÇİN ALGI YARATACAK”

İl yönetimi içinde kriz çok nadirdir. Bir il yöneticisinin istifasını istemek Deniz Yücel’e özgü bir davranış değil. Hikaye şu: Cumhur Dereli, Tuncay Özkan’a yakın. Dolayısıyla Cumhur Dereli’nin disipline verilmesi ya da istifasını alınması özellikle Tuncay Özkan cephesinde ciddi bir tepki doğuracak. Milletvekili seçimlerine yaklaşıldığı sırada Deniz Yücel’in istifası konuşulurken Cumhur Dereli’yi disipline verdikten sonra karşı cepheyi oyun dışında tutmak istiyor. Milletvekili adaylığıyla ilgili bir kamplaşma ve kutuplaşmayı sağlamak istiyor. İkinci hamlesi de il yönetiminde birçok il başkan yardımcısıyla tartışma zemini yaratıp, sanki kaos varmış gibi bir algı oluşturacak. İçeriden il başkanı seçilmemesi için CHP Genel Merkezi’nden il yönetimini komple görevden alıp, yeni bir yönetim yaratılmasını isteyecek. Bunu da muhtemelen beraber hareket ettiği Büyükşehir cephesi istiyor. Mevcut il yönetimi gitmesini isteme sebebi Tunç Soyer’in bir talebinin olmasından kaynaklanıyordur. 

“TUNÇ SOYER NE DERSE ONU YAPACAK”

Kesinlikle şunu söyleyebilirim. Deniz Yücel, Tunç Soyer’in desteğini alabilmek için artık Soyer ne derse onu yapacak. Bugüne kadar Yücel yönetiminden hiç taviz vermedi. Hiç çatlak ses çıkmadı. Cumhur Dereli’nin ismi de tesadüf değil. Dereli’nin Karşıyaka ve Çiğli’de açıkhava billboard’ları var, bunları kiraya veriyor. Büyükşehir’in de yaptığı reklam anlaşması var. İhaleye çıkmıştı. İhaleyi kazanan firma da kendi hakkını arıyor. ‘Bunlar sözleşmenin dışında olan yerler. Biz milyonlarca lira para verdik, dolayısıyla bu reklamları durdurmanız gerekir’ diyor ve Büyükşehir bunları söktürüyor. Asıl kıyamet ondan sonra kopuyor. Tabloya baktığınızda birçok yerde buna benzer krizler olmuş ama bugüne kadar Deniz Yücel’in müdahale olduğunu duymadık. Bir il başkan yardımcısının, kendisinden rüşvet isteyen bir belediye müdürünü tokatlamıştı. Bu durum il başkanına kadar gitmişti. Bu tip olayları kamufle eden bir il başkanından bahsediyoruz. Konak eski İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu’nun ses kaydı olayı patladı ve istifası istendi. Gruşçu istifa ettikten sonra ses kaydını alan kızı partiden attılar. Peki küfür eden gitti mi? Gitmedi. İl başkanı bununla ilgili bir işlem yapmadı. Bütün bunların üstünü kamufle etmiş bir il başkanı niye böyle bir dönemde kendi il başkan yardımcısını disipline veriyor? Sadece kendi koltuğunu güvence altına almak için.

YÜCEL SONRASI KİMLERİN İSMİ GEÇİYOR?

Adaylar içerisinde çok farklı isimler geliyor. Altan İnanç ismi geçiyor. Altan İnanç uzun yıllar Aziz Kocaoğlu’yla beraber siyaset yaptı. Kılıçdaroğlu’na karşı bayrak açmış isimlerden birisiydi. Genel Başkan’ı koltuğundan etmeye çalışan, bulunduğu bütün başarılı çalışmalara rağmen parti içi siyasette etkili olmak için bu çalışmaya destek vermiş birisini nasıl il başkanı yapacaklar çok merak ediyorum. Şenol Aslanoğlu İzmir’de iş dünyaında başarılı bir isim ama İzmir il başkanlığına geleck ismin her şeyden önce örgütü çok iyi bilmesi gerekiyor. Büyükşehir’le örgüt arasında köprü olması gerekyor. Dağılmış, parçalanmış CHP örgütlerini toparlaması gerekiyor. Bu kişi Şenol Aslanoğlu değil. Aytekin Tunus’un kız kardeşi Leman Tunus’un adı geçiyor. Ama Tunç Soyer’in de kadın aday ismine sıcak bakmadığını düşünüyorum. Leman Tunus’un isminin bu kadar geçmesini sebebi Rıfat Nalbantoğlu’na yakınlığından kaynaklı. Rıfat Nalbantoğlu’nun bu işe sıcak bakabielceği, ancak Tunç Soyer’i ikna edemeyeceğini düşünüyorum. Adı geçen birçok isim var. Hüseyin Saygılı, CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat’ın kardeşi Ulaş Polat’ın da ismi geçiyor. Ama Ulaş Polat’ın il başkanlığı gibi bir düşüncesi olmadığını biliyorum. Mahir Polat bir kere ona izin vermez. Bir de eski milletvekili Ali Yiğit’in oğlu Onur Yiğit var. Büyükşehir Meclis Üyesi ve çok zeki bir siyasetçi ama onun da isminin yazılması bile çok saçma. 30 yaşında bir genç, il başkanlığına oturup bu süreci idare edebilecek bir isim değil. Olgun Atila’yı il başkanlığı için özelilkle Ali Engin’in desteklediğini biliyoruz."

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.