Kılıçdaroğlu’ndan çağrı: Helalleşmemiz lazım

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kırıkkale'de bir dizi ziyaretlerde bulundu. Kılıçdaroğlu, esnaf ziyaretlerinin ardından Kırıkkale Kültür Merkezi'nde düzenlenen Kanaat Önderleri Buluşması'nda konuştu.

“UMUTSUZLUĞA KAPILMAK BİZİM KİTABIMIZDA YOK”

Kimsenin asla umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Umutsuzluğa kapılmak bizim kitabımızda yoktur. Nefes alıyorsak demek ki umudumuz var. Çözülmeyecek hiçbir sorunumuz yoktur. Hepsi çözülebilir. Kavgayla mı çözülür? Hayır efendim kavgayla değil. Kavgadan kimse yarar görmüş değildir. Uzlaşarak, bir araya gelerek bu işi en iyi kim yapar? Kendi cebini değil de vatandaşın cebini kim düşünür? Ahlaklı, temiz bir siyasette bu işi kim çözer? Kararı siz vereceksiniz, ben değil” ifadelerini kullandı.

“SİYASET ZENGİNLEŞME ARACI DEĞİLDİR”

Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Diyorsanız ki; ‘efendim siyasetçi oturdu hazinenin başına, önce o bir karnını doyursun, cebini doyursun, hanı, hamamı, akrabaları doysun sonra sıra bize gelir.' O zaman sıra size hiç gelmiyor… Siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset; millete, halka hizmet etme aracıdır. Bundan daha değerli ne olabilir?”

“HER BİRİMİZİN HATALARI OLABİLİR, HEPİMİZ İNSANIZ”

Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi;

*Herkes huzur içinde yaşayabilir. Geçmişte kavgalarımız olabilir. Herkesin geçmişinde kavgalardır, şudur, budur; benim öğrencilik yıllarım da dahil olmak üzere. Her birimizin hataları da olabilir, hepimiz insanız yani. Kusurumuz da olabilir.

*Ama geriye dönüp bir helalleşmemiz lazım. Bırakmamız lazım artık onları. Önümüze, geleceğe bakmamız lazım, ufka bakmamız lazım. ‘Dünya nereye gidiyor, biz nereye gidiyoruz?', buna bakmamız lazım.

*Buna baktığımız andan itibaren o zaman Türkiye çok hızlı büyür. Müthiş bir potansiyeli var.

“BAYRAĞI VE VATANIYLA SORUNU YOKSA…”

CHP'ye, “Milliyetçi değilsin” diyenler olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi;

*Hayır efendim. Milliyetçilik, vatanseverliktir. Ben kimsenin kimliğine bakmam. Bayrağı ve vatanıyla sorunu yoksa herkes benim kardeşimdir. Hiç ayırmam. Bayrak ve vatan, bunlar benim kutsallarımdır. Hepimizin ortak kutsalları. Bunları savunuyoruz.

*Herkes rahat geçinsin, herkes huzur içinde yaşasın. Bereketli topraklarımız var. Yozgat'ın kokulu mercimeğini unuttuk, Kanada'dan mercimek alıyoruz yahu. Düşünebiliyor musunuz? Bu topraklar, pek çok endemik bitkinin ilk kaynağıdır. Onları bile unuttuk biz.

“YENİ BİR SİYASET ANLAYIŞININ BİRLİKTE İNŞA EDECEĞİZ”

*Yeni bir siyaset anlayışını birlikte inşa edeceğiz. Etmek zorundayız. Bunu yaptığımız takdirde her şeyi çözeriz. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur.

“BU VERGİLER NEREYE GİDİYOR?”

Kemal Kılıçdaroğlu, Kırıkkale temasları kapsamında Hacılar kasabası ve Hasandede köyüne ziyarette bulundu. Kasaba meydanında vatandaşlara seslenen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin iyi yönetilemediğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, “Her biriniz vergi veriyorsunuz, şu küçük çocuk da vergi veriyor. Ekmek alırken vergi veriyorsunuz, süt içerken vergi veriyorsunuz, otobüse binerken vergi veriyorsunuz. Tek, teneffüs ettiğiniz hava dolayısıyla vergi vermiyorsunuz. Peki bu vergiler nereye gidiyor? Esnaf perişan vaziyette, Kırıkkale’de anlatıyorlar. O zaman bu devlet neden sosyal devlet değil? Bunu sorgulamamız lazım” dedi.

Kılıçdaroğlu, daha sonra vatandaşlarla fotoğraf çektirdikten sonra Hacılar Belediyesi’ni ziyaret etti. Ardından da bir mandıraya giren Kılıçdaroğlu, mandıracıların sorunlarını dinledi.

Hasandede köyünde bulunan Hasandede Türbesi’ni ziyaret eden Kılıçdaroğlu, köylülere de seslendi. Hasandede Türbesi’nde Hz. Muhammed’in Veda Hutbesi’nden bir bölüm olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Veda Hutbesi’ndeki amacı, aslında insanlık tarihinin çok önemli ifadelerinden bir tanesidir. İlk İnsan Hakları Beyannamesi olduğu da söylenir. Bunun ne kadar değerli olduğunu, belgelerin ne kadar değerli olduğunu hepimiz bilmeliyiz, öğrenmeliyiz ve anlatmalıyız” açıklamasında bulundu.

Kılıçdaroğlu, Kırıkkale ziyaretinin ardından İstanbul’a doğru hareket etti. (Sözcü)