Dr. Çamlı’dan uyarı: Martta 3. pik bekleniyor

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Türkiye yaklaşık bir yıldır koronavirüs salgınıyla mücadele ediyor. Ekim ayında vakaların kritik seviyeye ulaşmasıyla birlikte ikinci pik dönemi yaşanmış ve kasım ayında restoran ve kafe gibi işletmelerin sadece paket servis hizmeti vermeleri, hafta içi 21.00’dan sonra ve hafta sonu kısmı sokağa çıkma kısıtlaması tedbirleri hayat geçirilmişti.

Tedbirler kapsamında ülke genelinde vaka sayılarında gözle görülür bir düşüş yaşandı. Vakalardaki düşüşle birlikte tedbirlerde esnetilmeler bir kez daha gündeme geldi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamayla esnetilmelerin İl Hıfzıssıhha Kurulları tarafından alınan kararlar neticesinde il bazlı yapılacağı mesajını vermişti.

Bakan Koca’nın açıklamalarını yorumlayan İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, esnetilme ya da kısıtlama kararlarının bölgesel bazlı yapılmasının doğru olduğunu belirtirken esnemelerde mutasyon virüs uyarısı yaptı.

“TÜRKİYE’NİN İSTANBUL’UYLA MUĞLA’SI AYNI ORANDA VAKA AĞIRLIĞI TAŞIMIYOR”

Vaka sayılarında 1,5-2 ay öncesine göre ciddi bir düşüş olduğunu kaydeden Dr. Çamlı, pandeminin henüz bitmediğinin de altını çizdi ve “Kısıtlamalar devam ediyor. Anlayabildiğimiz kadarıyla önümüzdeki süreçte bu kısıtlamaların bir kısmında gevşemeler yapılacak. Böyle bir gevşeme ya da kısıtlama kararlarının, siyasi bir karar veya ekonomik kaygılarla değil, sahadan alınan epidemiyolojik verilerin bilimsel analiziyle alınması gerekiyor. Haziran ayında yapılan en büyük hatalardan biri, gevşeme kararının bütün ülkede aynı anda, her yerde kademesiz ve kontrolsüz bir şekilde yapılması oldu. Bölgesel birtakım özelliklere bakılmadan, bazı yerlerde devam etmesi, bazı yerlerde belki kademeli olarak gevşetilmesi gerekirken her yerde aynı anda kontrolsüz bir şekilde gerçekleştirildi. Halbuki bölgelerin epidemiyolojik özelliklerine, vaka sayılarına ve bulaştırıcılık oranlarına bakılarak bu tedbirlerin devam edip etmeyeceğine karar vermek doğru bir yaklaşım. Olması gereken buydu. Çünkü Türkiye’nin İstanbul’uyla Muğla’sı, Kırşehiri’yle Diyarbakır’ı aynı oranda vaka ağırlığı taşımıyorlar. O yüzden de bu karar doğru. Bölgelerden elde edilen epidemiyolojik verilere göre o bölgede gevşeme olup olmayacağı, olacaksa bunun hangi kademeye kadar olacağına karar vermek uygun bir durum. Bölge, il hatta belki ilçe bazında kararların alınması çok daha bilimsel olur. Yeter ki bu kararların dayandığı nokta sahadan alınan epidemiyolojik verilerin analiziyle olsun” dedi.

İZMİR’DE VAKA ORANLARI YÜZDE 10’LARA GERİLEDİ

İzmir’deki vaka sayılarının da Türkiye geneline paralel bir ivmede olduğunu belirten Dr. Çamlı, “İzmir’de iki ay öncesinde günlük yapılan PCR testlerin yüzde 37-38 pozitiflik oranı varken bu oran şu anda yüzde 8-10 arasında. Test pozitifliğine baktığımızda ciddi bir düşüşten bahsetmek mümkün ama yaklaşık 10-14 gündür bu veriler yatay bir plato çiziyor. Yani daha altına inmedi. Evet vakalar pandeminin pik yaptığı döneme göre ciddi oranda azaldı ama hala vakalar var ve pandemi hala devam ediyor. Pandeminin kontrol altına alındığını ya da her şeyin bittiğini söyleyemeyiz” diye konuştu.

MUTANT VİRÜSÜN ARTIŞ HIZI YÜZDE 70’E KADAR ÇIKIYOR

İzmir’de yaşanan düşüş, kısıtlamalardaki esnemelerin İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarına bağlanmasıyla birlikte kafe ve restoran gibi mekanların açılacağı düşüncelerini de beraberinde getirdi. İzmir’deki olası esnemeleri de değerlendiren Başkan Çamlı, mutasyon virüs konusunda uyarılarda bulundu şunları söyledi; “İzmir’de lokanta ya da restoranlar açılabilir mi bunun için daha kapsamlı verilere ihtiyaç var. Bahsettiğim veriler bizimle paylaşılan veriler değil. Veriler bizimle hala paylaşılmıyor. Bunlar bizim elde edebildiğimiz sınırlı veriler. Dolayısıyla daha kapsamlı verilerin bilim insanları tarafından yorumlanmasıyla, bir takım ek tedbirler alınarak durum değerlendirilebilir. Şu anda bütün dünyada mutasyon virüs konuşuluyor. Türkiye’de de şu anda hızla yayılan bir mutant virüs durumuyla karşı karşıyayız. İzmir’de de mutant virüs vakalarına rastlandı ve arttığını biliyoruz. Çünkü bu virüsün temel özelliği, hızlı bir yayılım göstermesi. Bir önceki virüse göre yüzde 30-70 arasında bulaştırıcılık hızında artış olduğu söyleniyor. Bundan dolayı, bazı bilim insanlarının mart ayında salgında üçüncü pikle karşılaşacağımız öngörüleri var. Bütün bunların çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Mutasyonlu virüslerdeki artış var mı bu test edilmeli. Bu nedenle restoran ve kafeler için açılabilir ya da açılamaz bütün bu geniş kapsamlı değerlendirmelerden sonra bilim insanlarının görüşleri çerçevesinde yeniden değerlendirme yapılmalı.  Özellikle mutasyon virüslerin temel özelliklerinden biri kapalı ortamlarda daha hızlı yayılmaları. Biz genellikle bu virüslerin damlacık  enfeksiyonu yani hapşırık ve öksürükle yayıldığını düşünüyoruz ama mutasyon virüslerinde bir süre havada asılı kalabilmeleri söz konusu. Bu nedenle mutasyon virüslerin kapalı alanlarda yayılabilme riski daha yüksek görülüyor. Bu yüzden restoran kafe gibi kapalı yerlerin sıkıntı oluşturabilmesi söz konusu. Bütün bunlar göz önüne alınarak değerlendirmeler yapılmalı. Yoksa sadece bir takım ticari kaygılarla karar vermek doğru değil. En azından eskisi gibi bir açılımın bir anda kontrolsüz yapılması uygun olmayacaktır.”