
Utku Gümrükçü’den acı reçete: 'Belediyelerin kurtuluşu öz kaynaklarında!
TR35'te Birol Soylu ile 10.Köy programına katılan geçmiş dönem Çiğli Belediye Başkanı ve ADD Yönetim Kurulu Üyesi Utku Gümrükçü gündeme dair konuları ele aldı. Başkanlığı döneminde ve şu an ki dönemi değerlendiren Gümrükçü çarpıcı açıklamalarda bulundu. İktidarın CHP'li belediyelere uyguladığı kaynak kesintisine ilişkin olarak, 'İktidar her dönemde kesintilerle silkeliyor. Ama ilçe belediyelerinde 2-3 belediye hariç İller Bankası payında parasını tam alabilen ilçe belediyesi yok. Sigorta primi ödenmediği için İller Bankası da yüzde 40 kesinti ile yatar. Solcu belediyeler devlete sigorta ve vergi ödemeyerek ordaki payı halkın yararına hizmet amaçlı kullanmyı tercih etmişlerdir 80 öncesinde. Sonrasında bunu anlayıp yüzde 40 kesinti çıkarttılar. Buna göre sizin çözüm bulmanız gerekir. Belediyelerin enkaz edebiyatı kimseyi kurtarmaz, kendi öz kaynaklarınızı geliştirmeniz gerekir.' diye konuştu.
- Ege Postası
- 13.05.2025 - 18:02
- Güncelleme: 14.05.2025 - 00:09
EGEPOSTASI- Birol Soylu ile 10.Köy program konuğu olan, geçmiş dönem Çiğli Belediye Başkanı ve Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Üyesi gündemde olan Utku Gümrükçü, Türkiye siyasetinin gündemine damga vuran gelişmeler, kent gündemi, eski ve yeni dönem belediyecilik sistemine dair değerlendirmelerde bulundu.
HATALARIMIZDAN DERS ALMIYORUZ
Soma faciasının 11. yıl dönümü ile ilgili konuşan Gümrükçü;’Çiğli ilçe başkanı olduğum dönem kampanya yaptık, mahkemelere katıldık acılı ailelerin yanında olmak için ama sonrasında Somalar devam etti, hatalarımızdan ders almıyoruz, yanlış işler yapmaya devam ediyoruz, doğru sonuçları Allah’tan bekliyoruz. Yeni somalar yaşanmasın diyoruz ama gerekliliklerini yerine getirmiyoruz, üzücü. Umarım yakın zamanda iktidar değişikliği olur, geçmişteki hatalardan ders alır ve yeni kanuni düzenlemelerle tüm dez avantajlı kişilerin yasal düzenlemesi olur.’ dedi.
PKK’nın silah bırakması ve fesihle ilgili açıklamaları değerlendirdi.
Gümrükçü,'' 40-45 yıldır varlığını sürdüren ve belli sosyolojiden beslenen hükümeti yönetenlerin hataları yaygınlaşmış silahla 40 yıldır çözülememiş, içinde demokratik taleplerde barındıran, bir noktadan sonra siyasilerin hatasıyla sanki etnisitenin özgürlük hareketiymiş gibi algılanan bir terör örgütü. Yaklaşık 10 yıldır ülke içerisinde silahlı faaliyeti yok, Orta Doğu coğrafyasında en az 4 ülkenin sınırlarında faaliyet gösteren Suriye’de Irak İran’da var yerine göre farklı mücadele araçları belirliyor. Bazen amerikayla iş tutuyor, dış bağlantı ile olduğu somut. Türkiye’de Cumhuriyetin içinde kalıcaz deniyor ama öbür tarafta bir pankürdizm var, büyük ortadoğu projesiyle birleşmesiyle oluşan realite var.'' diye konuştu.
LOZAN ÇIKIŞI
Bugün geldiğimiz noktada PKK’nın silahları bırakıyoruz açıklaması olumlu görünebilir, kulağa hoş geliyor, umuyorum ki sonucu da güzel olur. Ama son bildirgede yazdığı gibi Türkiye’nin kuruluş felsefesine, kurucu anlaşması Lozan’a eleştiriler getiren mevcut Türkiye Cumhuriyeti’nin bu şekilde devam etmemesini savunmaya devam edeceğini açıkça ilan eden bir örgüt. Dolayısıyla bu örgütle mücadelemizin ideolojik olarak devam edeceğini biz anlıyoruz. Örgütün geçmişte ittifak yaptığı yapılar gibi bazen tarikatlarla bazen cemaatlerle iş tutmuştu, cumhuriyeti yıpratmak için, aynı noktada devam edeceğini ben anlıyorum. Ben de bu yapıya, cumhuriyeti yıkmak isteyen bu düşünceye mücadele edeceğime burdan deklare ediyorum. Barış hepimiz istiyoruz , belki de askerler bile sevinmiştir, bunu yaparken üniter yapıdan taviz vermememiz gerekir.’dedi
Abdullah öcalan’ın süreç dahilinde serbest bırakılıp bırakılmama durumunu değerlendiren Gümrükçü;’Konuşmak için çok erken bu süreçleri daha öncede yaşadık, silahlar sussun dendi ama mücadele bitmedi ve sonuca ulaşamadı.’dedi.
TÜRKİYE’DE MUHALİF OLMAK ZOR
Tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında konuşan Gümrükçü;’ Siyasilerin Ekrem İmamoğlu gibi siyaset yaptığı için ama başka türlü suçlamalarla cezaevine atılıp belediye başkanlığı hatta cumhurbaşkanlığı adaylığının engellendiğini de görüyoruz, Türkiye’de muhalif olmak zor. Türkler’de Kürtler’de, Aleviler’de cezaevinde Sünnilerde zarar görüyor solcular zaten en başında, ülke de muhalif olmak zor.
İstanbul üzerinde cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecine girmiş bir belediye başkanı, Seçimin yapıldığı gün, başka maddelerden tutuklanıyor, dünyanın neresinde olursa olsun bunun kasıtlı ve siyasi olduğu açıktır. Elbette hukukun üstünlüğü vardır, kimse kanun üzerinde değildir, elbette yargılanabilirler. Tutukluma bir tedbirdir. Önce operasyon yapılıyor, tutuklama gerçekleştiriliyor, siyaseten adaylık sürecini kilitlemiş sonra arkasından o da vardı bu da vardı denildi, once delil toplanır sonra operasyon yapılır.
5 yıl belediye başkanlığı yapan ve süreci anlatan Gümrükçü;’ Birincisi ülkenin mevcut ekonomik durumunda kendi ayaklarının üzerinde duramaması aynısı yerel yönetimler için geçerli. Burada iki tane şey var; Bir büyükşehir belediyesi kanun gereği yüzde 97-98 oranında Ankara’nın verdiği paya bağımlıdır. Bu önemli bir sorundur. Özellikle İzmir Büyükşehir Belediyesi için. Bütçe gelirinden aldığın payın yüzde 10, yüzde 20’sinin 1 ay içinde kesilmesi büyük rakamdır. Buna özel şirkette dayanamaz. Genel bütçeden gelen pay, büyükşehir belediyelerinde yüzde 97-98’lere kadar ulaşan belirleyici rakamdır.
İLÇE BELEDİYELERİ İÇİN ‘ÖZ KAYNAK’ VURGUSU
İlçe belediyelerinde konu farklıdır. İlçe belediyeleri şunu yapması gerekir;
Merkezi hükümetten ve büyükşehir ekonomisinden bağımsız kendi öz kaynaklarının yeterli yere ulaşması gerekir. İlçe belediyesi bütçesinde merkezi hükümetin payının yüzde 25’lere çekilmesi gerekir. Bunu çekebilirseniz, ekonomik krizlerle de mücadele edebilirsiniz. Bunu yapamazsanız faiz artar, enflasyon artar. Kentte deprem olur, ulusal felaket yaşanır, önemli olan kendi ayakları üzerinde duran güçlü ekonomiyi yaratmak.
BELEDİYELERİN ENKAZ EDEBİYATI KİMSEYİ KURTARMAZ
İktidar her dönemde kesintilerle silkeliyor. Ama ilçe belediyelerinde 2-3 belediye hariç İller Bankası payında parasını tam alabilen ilçe belediyesi yok. Sigorta primi ödenmediği için İller Bankası da yüzde 40 kesinti ile yatar. Solcu belediyeler devlete sigorta ve vergi ödemeyerek ordaki payı halkın yararına hizmet amaçlı kullanmyı tercih etmişlerdir 80 öncesinde. Sonrasında bunu anlayıp yüzde 40 kesinti çıkarttılar. Buna göre sizin çözüm bulmanız gerekir. Belediyelerin enkaz edebiyatı kimseyi kurtarmaz, kendi öz kaynaklarınızı geliştirmeniz gerekir.
Bizim dönemimizde Çiğli Belediyesi nufüs başına belediye gelirinde belki de İzmir birincisidir. Bunu sağyalabilmek gerekir. Bir belediye bir iş yapmak istiyorsa 3 milyarın üzerinde geliri olması lazım. Enflasyon altında zam veremeyiz, zaten sosyal yardımları kısamayız.
Yorum Yazın