Sayıştay’dan İZSU raporu: Arıtılmamış su Körfez’e bırakılıyor!
Sayıştay’ın İZSU 2024 denetim raporunda, Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi ile ilgili üç kritik sorun tespit edildi. Tesisin kapasitesinin yetersiz olduğu ve arıtılmamış suyun Körfez’e bırakıldığı belirtildi. Ayrıca çevre izin belgesinin yenilenmemesi nedeniyle tesisin yıllardır elektrik teşvikinden yararlanamadığı ve bu durumun kuruma maddi kayıp oluşturduğu ifade edildi. Raporda, milyonlarca lira ve Euro harcanarak kurulan Çamur Kurutma Tesisi’nin 2022’den bu yana çalıştırılmadığı, bunun da kamu kaynaklarında verimsizliğe yol açtığı vurgulandı.
- Ege Postası
- 05.11.2025 - 10:20
- Güncelleme: 05.11.2025 - 11:46
EGEPOSTASI- Sayıştay, İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğü’nün 2024 yılına ilişkin düzenlilik denetim raporunu yayımladı.
SAYIŞTAY’TAN İZSU’YA ÇİĞLİ ARITMA TESİSLERİ HAKKINDA PEŞ PEŞE ÜÇ KRİTİK UYARI
Sayıştay’ın İZSU 2024 Denetim Raporu’nda, İzmir’in en büyük atık su arıtma merkezi olan Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi ile ilgili üç önemli bulguya yer verildi. Raporda, tesisin kapasite yetersizliği nedeniyle arıtılmamış suyun İzmir Körfezi’ne verildiği, elektrik teşvikinden yararlanılamadığı ve çamur kurutma tesisinin atıl duruma düştüğü belirtildi.
ARITILMAMIŞ SU KÖRFEZE DÖKÜLÜYOR
Sayıştay, tesisin mevcut kapasitesi olan 604 bin 800 m³/gün seviyesinin, tesise gelen atık suyu karşılamaya yetmediğini açıkladı. Bu nedenle suyun deşarj standartlarına ulaşmadan Körfez’e bırakıldığı vurgulandı.
Raporda, tesisin kapasitesini artırmayı hedefleyen 4. Faz inşaatının 2014’te başlamasına rağmen halen tamamlanmadığına dikkat çekildi. Ayrıca yetersiz arıtma nedeniyle ilgili bakanlık tarafından idari para cezaları uygulandığı belirtildi.
TESİS ENERJİ TEŞVİKİNDEN FAYDALANAMIYOR
Sayıştay, tesisin 2019 yılından bu yana, çevre izin belgesinin yenilenmemesi nedeniyle elektrik teşviğinden yararlanamadığını tespit etti.
2024 yılında tesisin enerji maliyetinin 129,9 milyon TL olduğu kaydedildi. Teşvikten yararlanılamaması nedeniyle kurumun önemli miktarda maddi kayba uğradığı belirtildi.
ÇAMUR KURUTMA TESİSİ ATIL DURUMDA
Raporda, 24,5 milyon TL + 14,9 milyon Euro harcanarak kurulan Çiğli Çamur Kurutma ve Çürütme Tesisi’nin sadece 2014–2020 yılları arasında sınırlı şekilde çalıştırıldığı, 2022’den bu yana tamamen kapalı olduğu ifade edildi.
Sayıştay, tesisin devre dışı kalması nedeniyle çamur birikiminin arttığını ve kamu kaynaklarının etkin kullanılmadığını belirtti.
Sayıştay, İZSU Genel Müdürlüğü’nde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerinin kanuna uygun şekilde kullandırılmadığını tespit etti. Denetim raporunda, işçilerin yıllık izinlerinin düzenli olarak kullandırılmadığı, bu nedenle kurumdaki izin birikimlerinin arttığı belirtildi.
EMEKLİLİKTE YÜKSEK MALİYET RİSKİ
Sayıştay, biriken izinlerin işçi emekli olduğunda veya iş sözleşmesi sona erdiğinde “ücrete dönüşeceği” için İZSU’nun ileride yüksek mali yüklerle karşı karşıya kalabileceğine dikkat çekti. Raporda, “İzinler biriktirildikçe ödenecek tutar işçinin son ücreti üzerinden hesaplanacağından idare için öngörülemeyen giderlere neden olacaktır” ifadelerine yer verildi.
“ZAMANINDA KULLANDIRIN” ÇAĞRISI
Denetim sonucu İZSU’ya, işçilerin yıllık izinlerinin birikmesine izin verilmemesi, planlamanın yapılarak izinlerin zamanında ve düzenli şekilde kullandırılması gerektiği uyarısında bulunuldu.
SAYIŞTAY’TAN İZSU’YA “EŞİT DAVRANMA İLKESİ” UYARISI
Sayıştay, İZSU Genel Müdürlüğü ile yetkili sendikalar arasında imzalanan toplu iş sözleşmelerinde, iş kanununda yer alan eşitlik ilkesine aykırı hükümler bulunduğunu tespit etti.
EHLİYETİ ALINAN ŞOFÖRE “KORUMA” DÜZENLEMESİ
Sayıştay, İZSU’nun imzaladığı üç ayrı toplu iş sözleşmesinde şoförlerin trafik suçları nedeniyle ehliyetlerinin mahkeme tarafından alınması halinde, ehliyetleri geri verilene kadar başka bir pozisyonda çalıştırılmalarına ilişkin düzenlemeye dikkat çekti.
Söz konusu hüküm şöyle yer aldı:
“Trafik suçlarından ehliyetleri mahkemece geri alınanlar, ehliyetlerinin iadesinden itibaren 7 gün içinde başvurmaları halinde eski görevlerine döner. Ehliyetlerinin alındığı süre boyunca işveren işçiyi branşına uygun bir işte çalıştırır.”
Sayıştay, bu düzenlemenin liyakat ve eşitlik ilkesini zedelediğini ifade ederek, ehliyetini kaybeden bir şoförün görevini yapabilme yeterliliğini kaybetmesine rağmen büro veya farklı bir pozisyonda korunmasının hukuki açıdan uygun olmadığını belirtti.
“DİĞER PERSONELE KARŞI EŞİTSİZLİK DOĞUYOR”
Raporda, bu uygulamanın aynı niteliklere sahip diğer personel açısından ayrıcalık yarattığı vurgulandı. Sayıştay, İZSU’nun kadro planlaması ve görev tanımlarının bu madde nedeniyle zedelendiğini belirtti.
SÖZLEŞME MADDELERİNDE DÜZENLEME İSTENDİ
Denetim raporunda İZSU’ya şu uyarı yapıldı:
“İdarenin taraf olduğu sözleşmelerde, eşit davranma ve liyakat ilkeleriyle bağdaşmayacak hükümlere yer verilmemelidir.”
İHALELER PARÇALARA BÖLÜNMÜŞ
Sayıştay, İZSU’nun bazı mal ve hizmet alımlarını, ihale yapmak yerine parasal limitlerin altında kalacak şekilde kısımlara bölerek doğrudan temin yöntemiyle gerçekleştirdiğini tespit etti.
BENZER HİZMETLER PARÇALANMIŞ
Sayıştay incelemelerinde, İZSU’nun:
-Malzeme alımları
-Araç bakım ve tamir hizmetleri
-Diğer bazı mal ve hizmet tedarikleri gibi alımları aynı yükleniciden, aynı dönemde, ancak parça parça satın aldığı belirlendi.
Bu yöntem, doğrudan temin limitlerini aşmamak için tercih edilmiş görünüyor.
Ancak Kanun, ihaleye çıkılması gereken durumlarda alımların bölünerek doğrudan temin yoluna gidilmesini açıkça yasaklıyor.
REKABET VE KAMU FAYDASI ZARAR GÖRÜYOR
Raporda, bu uygulamanın:
Rekabet ortamını engellediği, kamu kaynaklarının verimli kullanılmasını zayıflattığı, ihale süreçlerinde sağlanması gereken fiyat avantajlarının kaybedilmesine neden olduğu belirtildi.
SAYIŞTAY: “İHALE USULLERİNE DÖNÜN”
Sayıştay, İZSU’nun mal ve hizmet alımlarını parçalara bölerek doğrudan temin yerine, mevzuata uygun şekilde temel ihale yöntemleriyle yapması gerektiğini vurguladı.
Yorum Yazın