Eylül ayının ‘olaylı oturumu’ yeniden gündemde: MHP’li Şahin’den Yücel’e uyarı

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı ikinci bileşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. 

Oturumda Eylül ayı son meclis bileşiminde yaşanan tartışma yeniden gündeme geldi. 

Son oturumda, oturumun başlamasından 2,5 saat sonra salonda sadece 48 meclis üyesinin kalmış olması ise dikkat çekti. Salonda hazır bulunan meclis üyesi sayısının 48 olduğunun tespit edilmesinin ardından karar için yeterli evet sayısı üzerine tartışma çıkmıştı.

Tartışmaların ardından oturuma 1 saat ara verildi. Arada süresince salonda hazır bulunan CHP’li 30 meclis üyesinin bulunduğu ve meclisten giden CHP’li meclis üyelerinin aranarak geri çağrılmışlardı. 

ŞAHİN: MECLİS ÜYELERİNİN MECLİSİ NEDNE TERK ETTİKLERİNİ İRDELEMELİDİR

Gündem dışı konuşmalarda konuyu yeniden gündeme getiren MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in meclis üyelerine “tehditvari” konuştuğunu belirtti ve “Sayın başkanım geçtiğimiz günlerde CHP meclis üyelerinin yoklamayı imzaladıktan sonra meclisi terk ettikleri hatta karar yeter sayısının altına düşüldüğü görülmüştür. Kamuoyunda takip ettiğimiz kadarıyla CHP İzmir İl Başkanı Sayın Deniz Yücel meclis üyelerine yönelik bir uyarıda bulunmuş. “Siyaseten bedeli olacak” çıkışını yapmıştır. Bu meclisin her bir üyesi onuruyla sorumluluklarını yerine getirmektedir. Sayın il başkanının çıkışını doğru bulmadığımızı, bu uyarının İBB yönetimine yapılmasını gerektiğini ifade ediyoruz. Çünkü kendisi de İBB Meclis üyeliği yapmış olan sayın Yücel, öncelikle meclis üyelerinin meclisi neden terk ettiklerini irdelemelidir. Tekrar ediyorum, hepsi birbirinden onurlu ve liyakatli meclis üyelerini istisnalar hariç keyfi bir tutumla meclisten ayrılmıyorlar. Sayın Yücel meclis gündemlerini ve oylanan konuları incelerse ne demek istediğimizi çok iyi anlayacaktır. Her bir meclis üyemiz attığı imzalardan hukuki olarak hesap verme durumunda kalabilir. Nitekim geçmiş dönem İBB Belediye başkanımız Aziz Kocaoğlu döneminde alınan meclis kararlarından bazıları ile ilgili soruşturmalar devam etmektedir. İnandığı değerler ve İzmir’in gelişimine yönelik çalışan tüm partilere mensup meclis üyesi arkadaşlarımı yürekten kutluyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.

AYDIN: CHP GRUBUNUN ÇALIŞMALARIYLA İLGİLENMEK YERİNE…

Şahin’in sözlerine yanıt veren CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ise grup içerisinde olanların meclisin konusu olmadığını belirtti ve “Siyasetin polemik üzerinden yürütülmesine hep tereddütle baktım. Çünkü birçok kişi emek veriyor ve bazen bu zamanı etkin kullanamıyoruz. Bugün ilk kez bir partinin grup başkanvekili, başak bir grup çalışmalarına yönelik yorum yaptı. Sayın Şahin’in İl başkanımız olan ve aynı zamanda grubumuzun başkanı olan Deniz Yücel hakkında söylediklerini kabul etmiyoruz. Grupta söylendiği iddia edilen, söylenip söylenmediği belli olmayan sözlere dayalı olarak bir yorum yapmak bu meclisin konusu değildir. Bu yorumun bir grup başkanvekili tarafından yapılması daha üzücüdür. Sayın grup başkanvekilini CHP grubunun çalışmalarıyla ilgilenmek yerine kendi partisinin daha önceden söyledikleriyle bugün söyledikleri arasındaki çelişkiyi değerlendirmeye davet ederim” diye konuştu. 

YILDIZ: ASIL SORGULANMASI GEREKEN…

Aydın’ın ardından söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise hem bir önceki ayda yaşanan olay hem de bir önceki oturumda yaşanan olaylara değindi ve “Sayın Aydın’ın söylediği ifadeler için teşekkür ederim. Anlaşılan kendisi Pazartesi’den bugüne büyük yol kat etmiş. Şunu söylemek isterim. Polemikler bizim işimiz değil. Biz bugüne kadar hep bir konuyu gündeme getirerek o konu üzerinde konuşmaya çalıştıysak da CHP’li meclis üyeleri hep genel gitme ve polemik yaratma çabasında oldular. MHP Grup Başkanvekilimiz grupta yapılan konuşmalar üzerinden değil basına yansımış ifadeler üzerine yorum yaptı. Burada asıl sorgulamanız gereken basına bu bilginin servis edilmesi. CHP için zor olan şu: AK Parti bugüne kadar neyi eleştirdiyse bir temel dayanağı vardır. Sizden istirham ediyoruz. Son 1,5 yılımız kaldı. İzmir meselelerini tartışırken temeli üzerinden tartışalım ve sorduğumuz sorunun temeli üzerinden yanıt verin. Pazartesi günkü tavrınız noktasında sizi eleştirmek istiyoruz. Hakkınızı da telsim etmek isterim. Sayın Tunç Soyer’e göre meclis yönetme anlamında sizi daha demokratik buluyorum. En demokratik meclis İzmir meclisi dediniz. O gün söz istedik bize söz hakkı vermeyip meclisi kapattınız. 3,5 yıl boyunca bu dilek ve temenniler ne kadar çok değişti. Şimdi de imzadan sonraya koydunuz. Bugün meclis üyelerimiz imzadan sonra bulunma mecburiyeti yok. Uğultu çıkarma mecburiyetleri hiç yok. Eğer dinlemeyeceklerse zaten imza attıkları için dışarı çıkabilirler. Demokratik bir meclis diyorsanız bir istikrar olur. Bize 10 dakika süre veriyorsunuz. Ama eyleme baktığınızda bunu uygulayamıyorsunuz. Umarız ki bundan sonra istikrarlı bir şekilde uygularsınız. Demokratik olma eyleminizin mecliste de vücut bulmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
 

ÖZUSLU: SÖZ KISITLAMASI OLMUYOR

Yıldız’ın “demokratik yönetim konusunda yaptığı eleştiriler üzerine konuşan Meclis Başkan Vekili Özuslu ise şunları söyledi; “Yönetmeliğe göre yönetmeye çalışıyoruz bu meclisi. Gündem dışı konuşmalarda 10 dakika süre doğrudur deniyor. Bakarsanız yönetmelik. Meclis yöneten başkan ya da başkan vekili söz verip vermeme ya da süresini belirleme konusunda serbesttir diyor.  Gündem dışı konuşmak isteyen arkadaşlarımıza söz veriyoruz ve verilen süreyi aşmamalarını istiyoruz. Çünkü gündem dışı. Ama maddeler üzerine konuştuğumuzda sayın grup başkanvekilleri hak ettikleri konuşma sürelerini kullanıyorlar. Zaten yapılan tartışmalara baktığımız zaman ilgili maddeyle ilgili söylenecek her şey söyleniyor. Yani o konuda herhangi bir söz kısıtlaması olmuyor. Asıl olan şey şudur. Ben o sözü söylediğimde herhangi bir grup ya da kişiye yönelik değildi. Söz kısıtlaması, ifade edilmemesi gibi bir durum olmadı. İnsanların yaptıkları ile değerlendirmek gerekiyor.”

KÖKKILINÇ: HİÇBİR ZAMAN PARTİLERİNİN SİYASETLERİNİ BURAYA TAŞIMADIK

Son olarak konuşan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise “siyasi etik” vurgusu yaptı ve şunları söyledi; “Hakan arkadaşımız grubumuza yönelik bazı eleştiriler getirdi. Öncelikle bunları çok yersiz buluyorum. CHP çoğulcu ve katılımcı demokrasiye inanmıştır. Mecliste de bunu gerçekleşmesi için elinden geleni yapmıştır. Dolayısıyla bu konuda demokratik olmamakla meclis üyelerimizin ve meclis grubumuzun itham edilmesini çok yanlış buluyorum. Genel siyasete çekme konusunda ithamı oldu. Ama genel siyaset zaten hayatımızın içinde. Bu nedenle meclisimizi de etkiliyor .Biz siyasi etik konusunda çok önem veriyoruz Hiçbir zaman partilerinin siyasetlerini buraya taşımadık. Ama kendilerinin partimize ve grubumuza yönelik sözlerini her ne kadar basından aldık dedilerse de bunu siyasi etiğe yakıştırmıyorum. Basında da yer alsa CHP’nin kendi içindeki iletişimi hiçbir şekilde bu şekilde mecliste gündeme getirilemez.