
Başbakan'a Urla'da kaçak villa sorusu
Mart 2014 tarihinde yapılacak yerel seçimlerle birlikte kapanacak olan İzmir İl Özel İdaresi’nin Şubat ayı meclisi üçüncü oturumunda İl Genel Meclis Başkanı Serdar Değirmenci zehir zemberek açıklamalar yaparak, Başbakan’ın Urla’da kaçak villası olup olmadığını sordu. Değirmenci’nin açıklamaları AK Parti cephesi tarafından sık sık kesilirken, CHP ve AKP arasında sert tartışmalar neden oldu.
- Ege Postası
- 06.02.2014 - 11:33
Polis destan yazdı
Başbakan’ın Gezi olaylarında “Polis Destan” yazdı sözlerini de hatırlatan Değirmenci, ‘’Aynı polis bakanları ve oğullarını suçüstü yakalayınca 5000 polis birden sürülüyor. Sahte CD’lerle, uyduruk senaryolarla Türk Ordusu esir alınıp, Genelkurmay Başkanları, ordu komutanları, müebbet hapse atılıp, ölüme mahkum edilirken, “Darbecilere iyi oldu, ben Ergenekon’un savcısıyım” diyen zihniyet, şimdi kalkıp “Cemaat orduya kumpas kurdu” diyebiliyor. AKP + Gülen paralel ortaklığı arasındaki iktidar mücadelesi o noktaya vardı ki; Anayasa referandumunda, “Mezarlarınızdaki ölüleri bile kaldırıp, oy kullanın” diyen Gülen, bugün “Evlerine ateş salsın, yuvalarını başlarına yıksın” diyerek beddua ediyor’’ diye konuştu.
Milletvekilleri tuzluk m?
Meclis Başkanı Değirmenci, Başbakan Erdoğan’ın ifadelerini hatırlatarak ‘’Hoca efendiye övgüler düzen, paralel ortaklık yapan, “Hocaefendi bizden dualarını eksik etmesin” diyen Başbakan, bugün “Darbeciler, Haşhaşiler, devlet içindeki paralel yapı, çete, inlerine gireceğiz” diyerek hakaretler yağdırıyor. “İn” ne demek arkadaşlar. “İn” hayvanların evi anlamına geliyor. Hakaretin, aşağılamanın vardığı son nokta bu. Maalesef Başbakanın üslubu bu. Şüphesiz başbakan bunu yeni söylemiyor. Hakkını arayan Mersinli çiftçiye: -“Artistlik yapma lan, al ananı git buradan” diyen bu başbakan değil m? -“Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” diyen bu başbakan değil m? -Görüşlerini açıklayan TÜSİAD’a hain diyen bu başbakan değil m? -İstifa eden milletvekillerine TUZLUK diyen bu başbakan değil m? Bu tuzluk dediği kişileri milletvekili yapan başbakanın ta kendisi değil mi'’’
Kocaoğlu’na atılan laf Meclisi gerdi
İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci’nin konuşmasına tepki gösteren AKP’li Meclis Üyesi Ali Fuat Yakın partisinin sıralarından ‘’Kocaoğlu’na gel sen, 397 yıla gel’’ ifadeleriyle bağırınca CHP ve AKP’de gerilim yükseldi. CHP’li Meclis Üyeleri yanlarında getirdikleri fotokopi kağıdına basılmış dolarları AKP saflarına doğru salladı. CHP ve AKP sıralarında tartışmalar devam ederken Değirmenci konuşmasını devam etti ve ‘tüm parfümleri sıksanız pis kokuları gideremezsiniz’ ifadelerini kullandı.
Erzincan’ın bütün parfümleri…
Bu iktidar ne yaparsa yapsın artık rüşvet ve yolsuzluğun üstünü örtemez diyen Değirmenci, “4 bakanın ve çocuklarının yaptığını, milyon dolarları, euroları, , para sayma makinelerini, evdeki çelik kasaları, 7000 bin dolarlık saatleri, bu millete unutturamazsınız. Erzincan’ın bütün parfümlerini sıksanız; İzmir liman soruşturmasını, Urla Zeytineli koyundaki kaçak villaların usulsüzlüğünü, ayakkabı kutularından yükselen pis kokuyu silemezsiniz. Hakimlerin, savcıların, polislerin yerlerini değiştirerek, soruşturma yapmasını engelleyerek, bakanlar hakkında düzenlenen fezlekeleri meclise göndermeyerek kendinizi aklayamazsınız, kurtaramazsınız” dedi.
İsminde Adalet olan parti…
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiçbir döneminde adalete, yargıya, hakime, savcıya bu günkü kadar baskı uygulanan bir dönemi yaşamadığını söyleyen Serdar Değirmenci, “Öyle ki Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve Adalet Bakanı bizzat İzmir Cumhuriyet Başsavcısına telefon ederek, Sn. Binali Yıldırım’ın bacanağının da soruşturulduğu dava için “Bu saatte git, Cumhuriyet Savcısını değiştir, tüm kararları iptal et, bu soruşturmayı durdur, bunu yapmazsanız sonuçlarına katlanırsınız” diyor. Yürekli Savcı bu kanunsuz emre direniyor ve bu konuşmaları tutanak altına alarak HSYK’ya şikayet ediyor. Bu tehditlerden sonuç alamayan iktidar, bu kez Sayın Vali ve emniyet müdürünü devreye sokarak, soruşturmayı yürüten polis amirine, savcının emrini dinlememesini söyleyerek kanunsuz emir veriyor. Sonuç alınamayınca, İzmir İl Emniyet Müdürü ve Başsavcısı ile yüzlerce polis İzmir’den sürülüyor. Başında Adalet olan partinin ülkemizi ve hukuku getirdiği son nokta işte bu” diye konuştu.
Türkiye’de adalet kayıp, hukuk öldü
AKP’li TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in ‘’Artık Türkiye de adalet kayıp, hukuk öldü’’ sözlerini hatırlatarak konuşmasını sürdüren Değirmenci son günlerde Türkiye gündeminde olan Urla’daki kaçak villarlara değinerek; “Bu memlekette ölmüştür diyerek itiraf ediyor. Yüksek yargı AKP+Gülen ortaklığında yeniden yapılandırılırken yeni seçilen Danıştay Başkanı için Bülent Arınç; “Yüce Mevlam verdikçe veriyor” diyordu. Şimdi de yüce Mevlam verdikçe veriyor, gökten yağmur düşer gibi yolsuzluk dosyaları yağıyor. Usulsüzlük İzmir Limanından sonra Urla’ya da uğramış arkadaşlar. Urla Zeytineli köyünün en güzel koyunda kaçak olarak yapılmış 16 villa var. Bu bölge 1. derece doğal sit. Başbakan zaman zaman tatilini yakın dostu Mustafa Latif Topbaş’ın yaptığı bu villalarda geçiriyor. Buradaki 2 villanın da başbakana ait olduğu ileri sürülüyor. Kızı Sümeyye’nin villalardaki tadilat için Latif Topbaş’la konuşmaları, Topbaş’ın 1. derecedeki doğal sit alanının 3. derece sit alanına çevrilmesi için başbakandan, Çevre ve Şehircilik bakanlığından yardım istediği ve ceza kesildiği için zamanın İzmir Valisi M. Cahit Kıraç’ı şikayet ettiği internette yayınlanan konuşma tapelerinde görülüyor” dedi.
Villaların durumu
Özel İdare ve İl Genel Meclisinin görev alanında olduğu için bildiği bazı gerçekler olduğunu söyleyen İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci, “Bu alan İzmir 1 numaralı Kültür ve Tabiat varlıkları Koruma Kurulu kararıyla 1. derece doğal sit alanıdır. Buradaki yapılar kaçak ve ruhsatsızdır. Yapı sahipleri 1. derece doğal sit olan bu alanın, 3. derece sit alanına döndürülmesi için çalışmalar yapmaktadırlar. Bu siteye giden yol Zeytineli köyünün içinden geçmektedir ve köy yolu valilik yedek ödeneğinden 300.000 TL ayrılarak yapılmıştır. Bu yapılar ruhsatsız olduğu için imar para cezası kesilmiştir. 3194 sayılın kanunun 32. maddesi uyarınca bu ruhsatsız yapılar için yıkım kararı alınmıştır. Yıkım parası gereği için ilgili kaymakamlığa gönderilmiştir. Yapı sahiplerinin yıkımın durdurulması için yaptığı başvuruyu İzmir 4. İdare Mahkemesi Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere reddetmiştir” dedi.
Bu yıkımı yapacak Babayiğit yok mudur'
Açıkladığı tüm işlemlerin usule ve yasalara uygun olarak alınan kararlar olduğunu dile getiren Değirmenci, “1. derece doğal sit olan bu alan, mahkeme kararlarına karşın 3. derece sit alanına çevrilecek midi? Bunu kitabına uydurmak için kimler ne gibi çalışmalar yapmaktadı? Böyle bir uygulama için hangi devlet görevlileri seferber olmuştu? Bu yıkım kararlarını uygulayacak bir babayiğit İzmir’ de yok mudu? 30 Marttan sonra bu alandaki imar yetkileri, ilgili belediyeye ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne geçecektir” diyerek yetkililere seslendi.
Binali Yıldırım’a sorular
AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ı da soru soran Başkan Değirmenci, “Sn Yıldırım; Belediye Başkanı seçilirseniz bu villaları yıktıracak mısınız yoksa Çevre ve Şehircilik eski Bakanı Erdoğan Bayraktar gibi; “Başbakan emretti biz yaptık. Soruşturma dosyasında yer alan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümünü sn başbakanın talimatıyla yaptım” mı diyeceksini? Binali değil yüz binali gelse seçimi alamaz. Hem İBB Başkanı Kocaoğlu, hem İzmir İl Genel Meclisi, İl Özel İdare Mallarının İzmir’de kalmasını, satılmamasını istiyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunu? Konak Meydanındaki Merkez Bankası, SGK ve İBB binasının yıkılarak, yeni bir meydan düzenlenmesi yapılması önerimize, yaptığımız ziyaretlerde CHP İl Başkanı, AKP İl Bşk, MHP İL Bşk ve İBB Bşk’nı Sn Kocaoğlu Önce devletin yıkması koşuluyla evet demişti. Bu konuda siz ne düşünüyorsunu? İl Başkanınız “Bu proje beni çok heyecanlandırıyor, İzmir ve hükümet nezdinde bu önerinin sonuna kadar destekçisi ve takipçisiyim” demişti. Siz bu konuda ne düşünüyorsunu? Hazır Özel İdarenin malvarlıkları paylaştırılırken bu tarihi fırsatı değerlendirerek, İzmir’e Yeni ve büyük bir Konak Meydanı kazandırmak ister misiniz'’’ dedi.
Binali değil Yüzbin Ali gelse İzmir’de seçimi alamaz
AKP’lilerin İzmir Büyükşehir Belediyesini sizlerden alacağız söylemine karşın Değirmenci, “Binali değil yüzbin Ali gelse seçimi İzmir’de CHP’den alamaz” dedi.
AKP’lilerin ‘’Kocaoğlu’na gel, Kocaoğlu’nun 397 yılına’’ eleştirilerine sert bir şekilde cevap veren Değirmenci, ‘’Ne Sayın Kocaoğlu ne de bürokratları Binali Yıldırım ve bacanağı gibi 5 gün kaçıp nöbetçi mahkeme ayarlandıktan sonra gelmedi. Yanlış yapan yamuk yapan varsa hiçbir CHP yöneticisi onun arkasında durmaz. Biz bu kültürü birinci genel başkanımız Mustafa Kemal Atatürk’ten, İkinci Genel Başkanımız İsmet İnönü’den aldık. İnönü bize bu ülkede namus erbabı insanlar en az namuslar kadar cesur olmazsa bu ülke kurtulmaz. Yolsuzlukları, usulsüzlükleri, kaçak yapıları, ruhsatsız binaları buradan bu kürsüden tabi ki konuşacağız. İzmir’in malını korumak bizim boynumuzun borcu. Sıra kapaklarına vurarak, bağırarak gerçeklerin söylenmesini engelleyemezsiniz” dedi.
Yorum Yazın