Başak Demirtaş için doğru karar!
HDP’nin Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan önceki dönem eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olup olmayacağı günlerdir konuşuluyordu.
Bugün yapılan açıklamada Başak Demir’taş’ın aday olmayacağı açıklandı.
Demirtaş’ın aday olmaması siyasi dengeleri elbette ki önemli oranda etkileyecek.
Selahattin Demirtaş, Kürt siyasetinin en önemli isimlerinden biri.
Sadece Kürtler için değil, Türkler için de karşılığı olan değerli bir siyasetçi…
Cezaevinde tutuklu bulunması onun siyasetteki başarısını zayıflatmak yerine her geçen gün daha da arttırıyor.
Her ne kadar aktif siyasette bulunmak istemediğini açıklasa da Demirtaş’a lider gözüyle bakan ve cezaevinden çıkacağı günü bekleyen büyük bir kitle var.
Dolayısıyla ‘Demirtaş’ isminin Türk ve Kürt siyaseti açısından kritik bir yeri var.
14 Mayıs Genel Seçimleri’nden sonra gözler yerel seçime çevrilmişti.
Millet ittifakı’nın yerel seçimlere ayrı ayrı girme isteği, iş birliği konusunda ortaklaşmamaları özellikle İstanbul ve Ankara özelinde CHP’nin seçimleri kaybedebilir mi? sorusunu gündeme getirirken, DEM Partisi’yle yapılan görüşmeler, DEM’in aday çıkarıp çıkarmayacağını daha da önemli kılıyordu.
Tam da böylesine bir anda Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın ‘İstanbul’da aday olabilirim’ açıklaması adeta bomba etkisi yarattı.
Demirtaş ailesinin AK Parti ile anlaştığı, İstanbul’un CHP’ye kaybettirilmek istendiği, Selahattin Demirtaş’ın ancak İstanbul kaybedilirse cezaevinden çıkabileceği ve benzeri birçok iddia söz konusuyken bugün yapılan açıklamada Başak Demirtaş’ın aday olmayacağı duyuruldu.
Neden böyle bir strateji izlendi, Başak Demirtaş ismi üzerinden ne yapılmak isteniyordu? Bunlar ayrı bir yazının soruları olsun.
Benim bugün üzerinde durmak istediğim konu Başak Demirtaş’ın adaylığından ziyade asıl özne kim? bunu konuşmak...
Başak Demirtaş kimdir, ne iş yapar diye sorduğumuzda aldığımız ilk yanıt; Selahattin Demirtaş’ın eşi olması…
Öğretmen olan Başak Demirtaş, aslında siyasetçi değil. Selahattin Demirtaş’ın eşi olması dışında Başak Demirtaş’ın siyasetle ilgili doğrudan bir ilişkisi yok.
Onu diğer adaylardan ayıran, gündem olmasına neden olan konu, önemli bir siyasetçinin eşi olmasından başka bir şey değil.
Bu Başak Hanım’ı küçümsemek, sıradanlaştırmak için söylenen bir cümle değil.
Bilakis ‘Başak’ Demirtaş olarak siyasette var olmayıp birinin eşi olarak önemli görülmesinden duyduğum üzüntüyle ilgili…
Aday olması durumunda çoğu insan, Başak Demirtaş’a Selahattin Demirtaş‘ın eşi olduğu için oy verecekti. Bu bana göre, Başak Demirtaş’ı yok sayan, onu nesneleştiren bir yaklaşım.
Nitekim, Başak Demirtaş, eşi Selahattin Demirtaş’dan bağımsız olarak siyaset yapmış olsaydı, kendi tavrı duruşu ve düşünceleri ile siyaset üretmiş olsaydı, aktif siyasetin içinde yer almış olsaydı, siyasi kariyeri nedeniyle aday gösterilseydi, kitleler de tüm bu nedenlerden dolayı Başak Demirtaş’a oy verecek olsalardı, Başak Hanım’ı adaylığı son derece anlaşılır olurdu.
Fakat durum ne yazık ki böyle değil.
Bu sadece Başak Demirtaş’la da sınırlı değil.
Emine Erdoğan, Dilek İmamoğlu, Neptün Soyer gibi birçok isim için de benzer durum söz konusu…
Başarılı erkekler ve onlara refakat eden eşleri…