Umutoğulları'ndan kurultay değerlendirmesi: Kazanan Soyer, kaybeden Özkan!

EGEPOSTASI- CHP Kurultayı sonrasında yeniden genel başkanlık koltuğuna oturan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçilmesinin ardından belirlenen PM listesine İzmir’den giren isimleri değerlendiren Mithat Umutoğulları, kurultayın kazananının Tunç  Soyer, kaybedeninin ise Tuncay Özkan olduğunu söyledi.

Umutoğulları, kurultayda PM listesine giren Rıfat Nalbantoğlu’na geç kalınmış iade-i itibar yapıldığını, Ednan Arslan’ın ise kendisine verilen destekle bir başarı hikayesi yazdığını kaydederek, “Kurultay bittiğinde, Tunç Soyer destek verdiği Devrim Barış Çelik, Mahir Polat ve Rıfat Nalbantoğlu, bu 3 isim oy patlamasıyla seçiliyorlar. Soyer’in CHP örgütü üzerinde nasıl karşılık bulduğunun göstergesidir. Dolayısıyla kendi rüştünü ispatlamış oldu” dedi.

İzmir’de kartların yeniden karıldığını ve yeni bir sayfa açıldığını dile getiren Mithat Umutoğulları, “Bundan sonra İzmir’de her şey eskisi gibi olacak. Bu kongrenin kazananı kim derseniz, bu kongrenin kazananı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’dir. İl kongresinden sonra kurultayda karizmayı düzeltip yeni bir sayfa açtı. İzmir’de kartlar yeniden karılıyor. Bundan sonra CHP’nin genel merkezde daha güçlü ve iradeli olacaktır” ifadelerini kullandı.

KONUŞMANIN SATIR BAŞLARI:

Salona gittiğinizde bir genel başkan problemi yoktu. Özellikle yerel seçimlerde yakalanan başarılardan sonra. Kemal Beyin tekrar genel başkan olmasını istiyordu bütün örgüt. Adaylar da imza toplayamadı. Kılıçdaroğlu bin 251 oyla genel başkan seçildi. İlk gün bile PM adayları konuşuluyordu. PM ile ilgili konuşulacak çok şey var. İzmir’de siyaset kabuk değiştiriyor. Özellikle il başkanlığı seçiminden sonra. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan buradan çok güçlenerek çıktı. Hatta birçok gazeteci arkadaşımız tarafından İzmir’in patronu diye lanse ediliyordu. Fakat saltanat çok uzun sürmedi. Patron olmak da çok uzun sürmedi.

Tuncay Özkan’a müthiş bir tepki vardı

Salona gittiğimizde Tuncay Özkan’a karşı müthiş bir tepki vardı. bu tepkinin sebebi şu, Tuncay Özkan önceki dönem büyükşehir belediye başkanı Aziz Kocaoğlu ile gidilen kongrede Kocaoğlu ile kavga etmişti. Kocaoğlu ve Alaattin Yüksel  büyükşehir imkanlarını kullanarak kongreye müdahale etmişlerdi. Aslında Özkan’ı oraya getiren mağduriyetti. Kocaoğlu’nun örgüte yaptığı baskı ve bunu dile getiren de Tuncay Özkan’dı. Dolayısıyla Kocaoğlu ve Yüksel’e muhalif olan yapı lider olarak Özkan’ı seçti. Fakat yerel seçimlerden sonra hem kendi atadığı belediye başkanlarıyla birlikte hem de genel başkan yardımcısı gücünü kullanarak örgüt üzerinde bir hakimiyet yaratmaya çalıştı. İş böyle olunca bu kez kendisi tepki almaya başladı. İzmir’de 52 delege var, Tuncay Özkan bir nolu sandıktan 11 oy almış. Kendi seçtiği 4 belediye başkanı kurultay delegesi, ilçe başkanları da oy verse on kişi yapar. Yani beraber çalıştığı ekip kendisine oy vermemiş.

Kaftancıoğlu il başkanlarını tek tek arayarak…

Ve İstanbul İl Başkanı açık açık il başkanlarını arayarak Tuncay Özkan’ı çizeceksiniz diye ricalarda bulundu. İstanbul örgütü tamamen çizdi, üzerinden geçti. İzmir’de de çok ciddi sıkıntı yaşadı. Düşünün kongre yapıyorsunuz, kongrede istediğiniz isimleri yazıyorsunuz, hatta ve hatta büyükşehir belediye başkanına listeyi göstermeyerek ona yakın isimlere operasyon yapıyorsunuz, bütün listeyi kendiniz yazıyorsunuz ve kendi yazdığınız liste size oy vermiyor. CHP tabanının ciddi bir vicdanı var. Kurultaya gitmiş bir genel başkan yardımcısı, partide en etkin isimlerden birisi. Bundan sonra ne olaca? Özkan’ın seçimi kaybetmesi İzmir’de bir seçim kabuğunu değiştirecek.

Soyer’in tüm CHP örgütü üzerindeki karşılığı görüldü

İl kongresi sonrası yapılan eleştiriler neyd? İBB Başkanı Soyer’in örgüte müdahale etmediği ve siyasi arkadaşlarına fazla destek vermediği, siyasete çok müdahil olmadığı eleştirileri vardı. hatta bazı partililer Soyer’in siyaseti bilmediğini söylüyordu. Ama bugün bakıyoruz; kurultay bittiğinde, Tunç Soyer destek verdiği Devrim Barış Çelik, Mahir Polat ve Rıfat Nalbantoğlu, bu 3 isim oy patlamasıyla seçiliyorlar. Destek verdi. Bu, Soyer’in CHP örgütü üzerinde nasıl karşılık bulduğunun göstergesidir. Dolayısıyla kendi rüştünü ispatlamış oldu. Nalbantoğlu ile ilgili bir vefa duygusunun olduğunu, yoldaşı olduğunu, Nalbantoğlu’nu destekleyeceğini ve taşıyacağını söylemişti. Vefanın bir semt adı olmadığını ortaya koydu ve Nalbantoğlu PM’ye girdi. Belki de yarın genel başkan yardımcısı olacak, MYK’ya girecek. Ki ben girebileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla Tunç Soyer il kongresinin rövanşını almış oldu.

Özkan’ın ekibinde kopuş yaşanacak

Genel merkez nezdinde daha güçlü ve ayakları yere basan bir yapı oluşturdu. Bugüne kadar İzmir siyasetinde sadece ve sadece Tuncay Özkan etrafında şey olmuş bir grup ve gidip derdini anlatacak yer yoktu. Bu aşıldı. Bundan sonraki yokluğu ne olaca? Tuncay Özkan ile adı özdeşleşmiş belediye başkanları var. Çiğli Belediye başkanı Utku Gümrükçü, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran vs. yapılan bütün operasyonların içinde olmuş. İkisi de eski ilçe başkanı. Yaptıkları kongrelerde ve il kongresinde aktif rol almış, Özkan’ın İzmir yapılanmasında ciddi etken olmuş isimler. Bundan sonra ne olaca? Ben hem Gümrükçü’nün hem Oran’ın Nalbantoğlu ve Soyer yapısına entegre olmak için çaba göstereceklerine inanıyorum. Kesin kopuş yaşanacak. Hatta Gümrükçü ile ilgili Özkan ile çalışırken bile Nalbantoğlu ile görüştüğü söyleniyor. Utku Gümrükçü’yü koltuğa oturtan isim Tuncay Özkan’dır. İddialar doğruysa ikili farklı görüşmeler yapıp, Özkan’a rakip olan Nalbantoğlu ile görüşerek seçim çalışması yaptıysa sıkıntı.

Ednan Arslan da bir hikaye yazdı

İkinci mevzu da il başkanı Deniz Yücel. Deniz Yücel de kongrenin yıldızlarındandır. Yerel seçimlerde yakaladığı başarının mimarıdır. Bu kurultayda il başkanının istediğini alamadığını düşünüyorum. Çok başarılı olmadığını düşünüyorum. Bir hikaye yazan isim var, Ednan Arslan. İzmir milletvekilidir. Gençlik kollarından ilçe başkanlığı, milletvekilliği ve PM’ye girdi. Bunun arkasında iki tane mimar var. Birisi Konak Belediye Başkanı Abül Batur. Diğeri de Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin’dir. Buna Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce’yi ekleyebiliriz. Ednan Arslan kendisinden beklenmeyen oranda oy aldı ve PM’ye girmeyi başardı. Bence İzmir çok önemli bir siyasetçi kazanıyor. İzmir açısından öneml ibir figür oldu.

Nalbantoğlu’na geç kalınmış itibar iadesi oldu

Nalbantoğlu önemli bir siyasetçidir. 2009 yerel seçimlerinde 30 ilçenin 29’unu kazanarak büyükşehir dahil 30 yeri kazanmıştır. Fakat o dönemin genel başkanı Deniz Baykal’ın ‘aday olma’ çağrısından sonra aday olmamış bir isimdir. Geç kalınmış bir itibarın geri verilmesi söz konusu. Onun da bundan sonra yapacağı işler önemli. Özellikle büyükşehir cephesinde, eleştirilere daha üretken, daha çabuk cevap verecek. Soyer’in de elini rahatlatacak bir yapı oluşacağına inanıyorum.

İzmir’de kartlar yeniden karılıyor, kongrenin kazananı Soyer’dir

Rıfat Nalbantoğlu ve Devrim Barış Çelik arasında bir sıkıntı var. Bütün CHP kamuoyu biliyor. Bu iki arkadaşın özellikle bu süreçten sonra ki Soyer ciddi destek vermiştir Devrim Barış Çelik. Bu süreci Devrim Barış, Tunç Soyer ve Nalbantoğlu birlikteliğinin yeniden olacağını düşünüyorum. Dolayısıyla İzmir’de kartlar yeniden karılıyor. Bundan sonra çok şey değişecek. İzmir’de siyasetin kabuğu değişecek. CHP Kurultayının İzmir açısından kabuk değiştirme olduğunu görüyorum. Bundan sonra CHP daha aktif ve üretken bir PM olacağını, İzmir’i daha çok konuşan ve siyaset yapan bir tablo oluşacak. Bundan sonra İzmir’de her şey eskisi gibi olacak. Bu kongrenin kazananı kim derseniz, bu kongrenin kazananı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’dir. İl kongresinden sonra kurultayda karizmayı düzeltip yeni bir sayfa açtı. İzmir’de kartlar yeniden karılıyor. Taze bir sayfa açıldı. Bundan sonra CHP’nin genel merkezde daha güçlü ve iradeli olacaktır.