CHP’li Torun’dan iktidara ‘şov’ salvosu: Acıdan bile siyaset yapan bir anlayış

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI-Bakanların ve AK Partili yetkililerin afet bölgesindeki çalışmalarda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve diğer belediyelerin çalışmalarının görmezden gelmesi eleştirilirken iktidarın ve bakanların afet üzerinden şov yapmaya çalıştıkları söyleyen CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Gün birlik ve dayanışma günü. Gün bu acıdan siyaset yapma günü değil. Ama görüyoruz ki acıdan bile siyaset yapan bir anlayışla karşı karşıyayız” dedi.

İzmir’de 30 Ekim tarihinde merkez üssü Seferihisar olan 6.9 şiddetinde deprem meydana geldi. Deprem çevre iller başta olmak üzere İstanbul, Yalova ve Kocaeli’de de hissedildi.

İzmir’de ise depremin en yıkıcı olduğu bölge Bayraklı ilçesi oldu. İlçede 5 bina yıkılırken 19 bina ağır, 50’ye yakın bina da orta dereceli hasar aldı.

Depremden hemen sonra parti liderleri ve bakanlar başta olmak üzere birçok siyasi afet bölgesine gelerek yetkililerden bilgi aldı.

Bölgeyi ziyaret edenlerden CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Enerji ve Altyapı Projelerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın ve Çevre ve Doğa Olaylarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç Bayraklı Belediyesi Afet koordinasyon Merkezi’nde bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.

Açıklamalarda, bakanların ve AK Partili yetkililerin afet bölgesindeki çalışmalarda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve diğer belediyelerin çalışmalarının görmezden gelmesi eleştirildi. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu ve bunun depremler olmadan hatırlanması gerektiğinin altının çizildiği açıklamalarda acilen Fay Yasası’nın çıkarılması için iktidara çağrıda bulunuldu.

“İHMALİ OLANLARIN PEŞİNE DÜŞECEĞİZ”

İlk konuşmayı yapan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, depremde hayatını kaybeden 83 vatandaşa rahmet dileyip şunları söyledi; “Günlerdir enkaz altından gelecek güzel haberleri bekliyoruz. Saatler geçtikte umutlar tükenirken bugün yaşlındaki kızımızın enkaz altından ağ kurtulası hepimize moral erdi. Depremden hemen sonra İBB ve bayraklı belediyesi ekipleri yıkım bölgesine gitti. Cumartesi günü depremin üzerinden saat geçmeden Genel Başkanımız Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu afet bölgesine gelerek incelemelerde bulundu. Ben öncelikle gecesini gündüzüne katarak çalışan belediye çalışanlarımıza ve AFAD ekiplerimize teşekkür ediyorum. Bu konuda minnettarız. Depremin, afetin, insan yaşamının siyaseti olmaz. Biz CHP olarak bu süreci siyasileştirmeden birlik ve dayanışma içerisinde yürütmek için çaba sarf ediyoruz.  İzmir milletvekillerimiz ilk günden itibaren yıkılan binanın olduğu bölgede nöbet sistemiyle saat nöbet tuttular. Biz bu çalışmaları siyasileştirilmeden yürütülmesi için olağanüstü özen gösterirken bakıyoruz bakanlıklar açıklamalar yapıyorlar. Bu acıkmalarda belediyelerimizin çalışmaları yok. Seçilmiş belediye başkanı kente sahip çıkar ve tüm imkanlarıyla onların zarar görmemesi için çabalar. Gerek İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer gerek Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal şehri emin olduğunu göstermişlerdir. En başından beri AFAD ve belediye ekipleri organize bir şekilde çalışmalar gösterdiler ve örnek bir kriz yönetimi gösterdiler. Covid pandemisi hala tehlikesini devam ettiriyor. Salgının yayılmaması için gerekli önlemler alınıyor. Bizler enkaz bölgesindeki her dakikamızı afet bölgesinde hasarı azaltmak ve bir daha böyle bir felaket yaşanmaması için çalışıyoruz. Yıkılan binalarda varsa ihmali olanların peşine düşeceğiz. Zarar gören tüm vatandaşlarımıza gereken tüm desteğin verileceğini de taahhüt ediyoruz.”

“HALKI KANDIRMAYIN”

Enerji ve Altyapı Projelerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, bugüne kadar deprem için toplanan vergilerin nereye gittiğini sorarak, “Bu işin ciddiyetinin farkında olmak zorundayız. Ancak yılında geçici denilerek bir vergi toplandı denilmişti. Bugüne kadar bu 70 milyar 894 milyon toplandı. Süleyman Soylu bir açıklama yaparak toplanan paranın bir kısmını köprü ve viyadüklerde kullandıklarını söyledi. Soruyoruz. Kalanı ne old? Dönemin maliye bakanı da paranın duble yollar için harcandığını söyledi. Halkı kandırmayın. O paralar bütçe açıklarında harcandı. İnsanlar canlarını kaybettikten sonra meclise getireceğiniz kanun yasalarının ne anlamı va? Buna ne hakkınız va? Kanun tasarısı neden ve hangi gerekçeyle bugüne kadar meclise gelmed? Hep -mışlarla götürürsek bugün geldiğimiz noktaya geliyoruz. Bizler bu konuda kanun tekli verdik. Hepsinin bir araya getirilip bir an önce gerekli kanunun çıkarılması lazım. Bizim bugüne kadar depremle ilgili verdiğimiz kanun tekliflerinin hepsi reddedildi. Verdiğimiz tekliflerin kanunlaşmamasından sonra alınacak önemler gecikiyor. Gerekli önlemlerin ve güçlendirmelerin yapılması gerekiyor. Bu konuyla ilgili kanunların da yapılması gerekiyor.  Ama bunu uyan bir iktidar yok. Burada İzmir Büyükşehir Belediyesi ve diğer büyükşehrimizle büyük bir aile olarak bütün başkanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

“TÜRKİYE’NİN DEPREM ÜLKESİ OLDUĞUNU DEPRMELE HATIRLAMAYALIM”

Çevre ve Doğa Olaylarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunun her daim hatırlanması gerektiğini iade ederek, “15 gün sonra herkes işine bakacak. Ta ki yeni bir deprem olana kadar yeni bir deprem olduktan sonra vergiler tartışılacak. Yapılması gereken yeni bir strateji. Deprem olursa enkazdan insanları nasıl canlı çıkartacağız ve deprem olduğunda binaların çökmesini nasıl engelleriz bunu da düşüneceğiz. Biz bunu için gerek tüm desteği vermeye hazırız. Türkiye’de binaların risk analizlerinin hemen yapılmalı. Türkiye bir deprem ülkesi ve bu gerçeği depremlerde hatırlamayalım. Hükümet artık bunu farkına varsın. İzmir Büyükşehir Belediyesi ilk anda enkazdan 55 kişiyi çıkarttı. Ama kimileri de şov yapıyor. Bizim amacımız şov değil. Yetkililer görevini iyi yapsın istiyoruz. Ama bakıyoruz ki bakanlar ve AK Parti yetkilileri görüntüye girme derdinde. Bırakın insanlar işlerini yapsınlar. Burası şov yeri değil. İlk müdahaleyi belediye yaptı. İnsanlar sağ çıksın diye çalışan belediye, vinç getiren belediye su ve gıda dağıtan belediye ama enkazın üstüne çıkıp şov yapan AKP. Bunu yapmayın. Depremde şov yapılmaz. Burada bir afet var ve dayanışma olması lazım. Tekrar AKP ‘yi uyarıyoruz artık şov yapmayı kesin” diye konuştu.

“ACIDAN SİYASET YAPAN BİR ANLAYIŞLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ise, Bu çalışma hep beraber gönlünü İzmir’e gönül vermiş ve kurtarma amacıyla büyük bir özveriyle toplumun tüm kesimleri emek veriyor. Herkes elinden geldiğince katkıda bulunmaya çalışıyor. Ama görüyoruz ki sanki bazılarına talimat vermiş gibi çalışmalarda AFAD ve AKP’li belediyeler var. Bu doğru değil. Gün birlik ve dayanışma günü. Gün bu acıdan siyaset yapma günü değil. Ama görüyoruz ki acıdan bile siyaset yapan bir anlayışla karşı karşıyayız. bunu reddediyoruz. Belediyeler ilk günden itibaren gerek arama kurtarma çalışmalarında gerekse vatandaşların her türlü ihtiyacında onların yanında oldu. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 6 bin 224 personeli görev yapıyor bunlar hep arama kurtarmada hem sahada her türlü ihtiyacı gidermek için çalışıyorlar. Bu süre içerisinde CHP olarak 106 araç ve bin 71 personelle destek veriyoruz. Bu süreçte birçok konuda da çalışmalar yapılıyor.  Şunu altını çizmek isterim. Depremin ilk gününden bu yana sahada arkadaşlarımızla birlikteyiz. Amacımız acıları sarmak. Amacımız afetin yıkıcı etkisini gidermek ve hiçbir şekilde görev ayrımı yapmadan bütün partililerimizle çalışma içerisindeyiz” diye konuştu.

“GÜN ŞOV YAPMA GÜNÜ DEĞİL”

CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke ise konuşmasında şunları söyledi; “Tek temennimiz şu anda çalışmaları devam eden arama kurtarma olumlu haberler almak. Gün şov yapma günü değildir. Gün yetkileri ve sorumlulukları yerine getirme günüdür. Cumhurbaşkanı'nın vesayetçi zihniyet dediği yük, iktidarın yüküdür .Çünkü bununla ilgili yasal değişiklikler yapılmıştır. Biz üzerimize düşen her sorumluluğu yapacağız. Rantçı ve çürümüş zihniyete Türkiye'de yer yok. Fay yasasının acilen Meclis'e gelmesi gerekiyor. Ruhsatlı ve ruhsatsız bütün binaların deprem karnelerini hazırlanması gerekiyor. Sorumlu iktidardır. Sanki hiç deprem olmayacak zihniyeti can kayıplarına neden oluyor. Çürümüş anlayışa Türkiye’de yeri yok. Tekrar ediyoruz. Fay yasasının acilen meclise gelmesi gerekiyor. Bir sonraki depremde can kayıplarının değil ne kadar sağlam yapılarımızın olduğunun konuşulması gerekiyor.”