Dolar 32,2020
%-0.22
Euro 35,0069
%-0.22
Altın 2.498,740
%1.32
Bist-100 10.644,00
%3.14

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Türeli'den yoksulluk değerlendirmesi

Türeli'den yoksulluk değerlendirmesi

CHP İzmir Milletvekili, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Rahmi Aşkın Türeli, AKP iktidarları döneminde yoksulluğun daha da derine indiğini belirterek, “Sadece işi olmayanların değil çalışanların da yoksulluk yaşadığına üzülerek şahit oluyoruz” dedi.

  • Ege Postası
  • 10.11.2014 - 11:23
2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile 2013 yılı Kesin Hesap Kanun tasarılarının geneliyle Sayıştay tezkereleri üzerindeki görüşmeler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sürüyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi üzerinde söz alan Türeli, yoksulluğun, “temel ihtiyaçları karşılayamama, asgari yaşam standartlarına erişememe durumu” olarak tanımlandığını ifade etti.

Yoksulluğun mutlak ve göreli yoksulluk olarak ikiye ayrıldığını belirten Türeli, mutlak yoksulluğun, gıda yoksulluğu ve gıda + gıda dışı yoksulluktan oluştuğunu anlattı. Gıda yoksulluğu, temel gıda maddelerine duyulan yoksulluk iken gıda + gıda dışı yoksulluğun temel ihtiyaçları; yani barınma, sağlık ve eğitimi kapsadığını belirten Türeli, “Ancak şu anda hem gıda hem de gıda dışı yoksullukta nerede olduğumuzu bilmiyoruz. Çünkü TÜİK 2009 yılında bu hesaplamaları yapmayı bıraktı” dedi.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani Gelişmişlik Raporu’na da değinen Türeli, endeks belirlenirken Türkiye’de olduğu gibi sadece kişi başına düşen milli gelire bakılmadığına dikkati çekti. Türeli, endeks kriterleri arasında, ortalama yaşam beklentisi, okullaşma oranı, okur-yazarlık oranı gibi konuların da değerlendirildiğini söyleyen Türeli, şöyle devam etti:
“Yani endeks hesaplamalarında metodoloji değişti. O nedenle, ‘Türkiye 90’ıncı sıradan 69’uncı sıraya yükseldi’ diyemezsiniz. Zaten BM de endeks hesaplamada metodolojinin değiştiğini belirtiyor.
AKP iktidarları döneminde yoksulluk daha da derine inmiştir. Sadece işi olmayanların değil çalışanların da yoksulluk yaşadığına üzülerek şahit oluyoruz. Türk-İş’in Ekim ayında açıkladığı açlık sınırı için bin 205 TL, yoksulluk sınırı için ise 3 bin 926 TL rakamları yoksulluk gerçeğini apaçık bir şekilde gözler önüne sermektedir.”
 
SOSYAL YARDIMLAR YERİNİ BULMUYOR
 
Sosyal koruma sistemine ilişkin görüşlerini de paylaşan Türeli,  bu alanda da önemli sorunlar yaşandığını vurguladı. Türeli, “Sosyal sigorta, sosyal hizmet ve sosyal yardım sisteminin birlikte işlemesine ihtiyaç var. Yani yapı bütünleşik olmalı. Primli sistemlerle primsiz sistemlerin bir arada olmasına ihtiyaç bulunuyor. Türkiye’de böyle bir şey yok” dedi.
Hükümet üyelerinin sürekli kullandığı,  “yoksulluk yardımları, sosyal yardımlar, sosyal hizmetler en düşük gelir gruplarına gidiyor” ifadesinin de gerçeği yansıtmadığını belirten Türeli,  şunları kaydetti:
“Kalkınma Bakanlığı’nın 2015 yılı programı var. Orada, ‘Sosyal transferlerin büyük bir bölümünün primli sistem kapsamındaki transferlerden oluşmasından ve yoksul kesimin primsiz transferlerden yeterli ölçüde yararlanamamasından dolayı sosyal transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi sınırlı olmuştur’ cümlesi yer almaktadır. Burada yardımların gerçekten faydalanması gereken kesimlere ulaşmadığına dair itiraf bulunmaktadır. Yardımlar yoksul kesime ulaşmadığı için sınırlı etki yaratıyor.
Ülkemizde sosyal yardımların toplamı 2015 yılı programlarında 16 milyar TL olup milli gelirin yüzde 1,8’ine tekabül etmektedir. Bu oran OECD ülkelerinde yüzde 2,5 civarındadır hatta birçok ülkede daha yüksektir.”
 
HOŞGELDİN AİLE SİGORTASI
 
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bütçe sunuşunda,  “Sosyal yardımların hak temelli yapılması ve istihdam, eğitim gibi şartlara bağlı olarak uygulanmasının yaygınlaşması için, ‘Aile Gelir Desteği Modeli’ ni geliştiriyoruz’ ifadesinin yer aldığını anımsatan Türeli, “Ben de diyorum ki ‘hoş geldin aile sigortası’ Biz bunu zaten aile sigortası projemizde söylemiştik. Bu zaten bizim önerdiğimiz sistemin ta kendisi. Şartlı nakit desteği. Hak temelli bir sistem.  Yardımı öyle yapacaksınız ki sağ elin verdiğini sol görmeyecek” diye konuştu.
Türeli, 2010 yılı Eylül ayında yapılan Anayasa değişikliğiyle, “kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engeliler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile gaziler lehine yapılacak pozitif ayrımcılığın Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olmayacağının hüküm altına alındığını ifade etti. CHP’li Türeli, “Ancak buna ilişkin uyum yasalarında halen ciddi problemler var. Bunlar bir an önce neden yaşama geçirilmiyo? Bu tip düzenlemeler kağıt üzerinde kalıyor” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı “Öncelikli Dönüşüm Programı Eylem Planı”na ilişkin görüşlerini paylaşan Türeli, “Bunlar zaten önceden de açıklanmıştı. Yeni gibi takdim ediliyor ama değil. Öncelikli dönüşüme ilişkin zaten 25 madde vardı. Bu açıklananlar oradan alınan 9 madde, yeni değil. Birileri Sayın Başbakan’a bunu söylemedi mi” şeklinde konuştu.
 
ŞEREF AYLIĞI
 
Komisyonda, muharip gazilere verilen “şeref aylığı”na ilişkin yaşanan sıkıntılara da değinen Türeli, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam’ın sorunu çözeceğine dair söz verdiğini vurguladı. Türeli, “Muharip gazilere verilen şeref aylığına ilişkin yaşanan sorunların giderilmesine yönelik söz verilmişti. Biliyorsunuz muharip gazilere verilen şeref aylığı sosyal güvencesi olan ve sosyal güvencesi olmayan şeklinde iki farklı sistemde veriliyor. Sayın Bakan siz bu sıkıntının giderileceğine dair söz vermiştiniz. Ne oldu, bununla ilgili bir çalışma yapıldı m? Muharip gaziler sizden müjde bekliyor” diye konuştu.

 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.