Dolar 32,5819
%0.29
Euro 35,0455
%0.21
Altın 2.459,070
%0.94
Bist-100 9.799,00
%0.84

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Susam'dan ekonomiye 13 maddelik reçete!

Susam'dan ekonomiye 13 maddelik reçete!

CHP’li Susam gergin siyasi gündemin piyasalarda durgunluğa neden olduğunu söyledi, ekonomide canlanma için 13 maddelik reçete verdi.

  • Ege Postası
  • 19.04.2014 - 10:25
CHP İzmir Milletvekili ve Sanayi Ticaret Komisyonu Sözcüsü Mehmet Ali Susam, 17 Aralık’ta başlayan sürecin ve ardından yaşanan yerel seçimindeki gergin atmosferin ülkeyi ekonomide yaşanan durgunluktan uzaklaştırdığını söyledi.
Ülkedeki gerginlik ve güvensizlik duygusunun yatırım ve risk iştahının azalttığını öne süren Susam, “Reel sektör piyasalardaki durgunluktan şikayet ediyor. Ülkeyi hızla gergin siyasi atmosferden çıkartarak ekonominin konuşulduğu bir gündeme geri getirmeye ihtiyaç var. Cumhurbaşkanlığı seçimi başlamadan ekonomi alanında tedbirlerin alınması gerekiyor” dedi.
Ekonomide yaşanan durgunluğun Dünya Bankası ve IMF gibi kurumlar tarafından da görüldüğünü ifade eden Susam,”Türkiye’nin potansiyel büyüme gücü yıllık 5 beş civarında olduğu halde uluslar arası kuruluşlar bu yıl için yüzde 2’lik büyüme öngörüyor. Yılın ilk aylarındaki TÜİK verileri de bunu destekler nitelikte. Türk insanının kişi başı milli geliri 2007 yılından bu yana 10 bin dolar kıskacında takılı kaldı. Kısa vadede enflasyonun yüzde 8’in, işsizliğin ise yüzde 10’un altına inmesi olası görünmüyor. Bu tabloya bir de yaklaşık 163 milyar doları kısa vadeli olmak üzere 390 milyar doları bulan dış borç eklendiğinde gündemi ekonomiye çevirmenin ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor” diye konuştu.
13 maddelik reçete
Türkiye ekonomisindeki kırılganlıkların, seçim döneminde iyice yükselen siyasi ve sosyal tansiyonla iyice arttığını ifade eden Susam, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ekonomik konuları ve sorunları yeniden ülkenin baş gündem maddesi haline getirerek son aylarda kaybolan yatırım iştahını arttırmazsak Türkiye ekonomide küçülme ve artan işsizlik gibi ciddi sorunlarla yüzleşmek durumunda kalabilir.
Bu noktada kısa ve orta vade hedeflerini doğru koyarak bir eylem planı yapmaya ihtiyaç bulunmaktadır. Türkiye’nin orta vadede daha adaletli bir vergi sistemi, ucuz enerji tedarikini sağlama, küçük işletmeleri güçlendirme ve tüketim yerine üretimle büyüyen ekonomi modeline geçiş gibi orta vadeli hedeflerini hayata geçirmelidir.
Hukuk devleti
Ancak kısa vadede atması gereken çok önemli adımlar da bulunmaktadır.
Bunların en başında hukuk sisteminde ve demokratik yaşamda son yıllarda meydana gelen aşınma giderilmelidir. Çünkü yerli ya da yabancı her yatırımcı, yatırımının güvencede olacağı bir hukuk sistemi ve demokratik ister. Bu güveni sağlayacak yasal ve psikolojik ortam oluşturulmalıdır.
Finansmana erişim
KOBİ’lerin ucuz krediye ulaşmasının önünü hızla açılmalıdır. Bunun için kamu bankalarının özel krediler tahsis etmesinden KGF’nin daha etkin kullanılmasın kadar bir dizi tedbir alınmalıdır.
Vergi ve SGK borçları
Kamu, bu dönemde elindeki kaynakları devreye almalıdır. Bunun için özel sektöre ihracattan ya da yurt içinde kullanımdan kaynaklanan KDV borcunu hızlı ödeyerek piyasaya para pompalamalıdır.
Diğer yandan yaşanan durgunluk nedeniyle ödenemeyen SGK ve vergi borçlarında artış bulunmaktadır. Devlete olan borçlarda indirim ve taksitlendirmeye gidilmeli, özel sektörün mevcut nakdinin piyasada kalması sağlanmalıdır.
Hipermarket yasası
Organize perakende şirketleri bir yandan haksız rekabet yaparak esnaf ve sanatkarı yok ederken, diğer yandan raf kirası, uzun vadeler ve düşük fiyatlarla sanayiciye darbe vurmaktadır. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi bir hipermarket yasası oluşturarak organize perakende şirketlerinin ekonomiye zarar vermesi önlenmelidir.
Çeke güven
Çek, piyasalarda güvenilir bir değişim aracı olmaktan uzaklaşmıştır. Kısıtlı sermayeyle ticaret yapan KOBİ’lerin yaşamını sürdürmesi için çekin itibarını arttıracak yol ve yöntemler oluşturulmalı, bu çerçevede sigorta getirilmesi düşünülmelidir.
Döviz kuru
Döviz kuru, ihracatçıların rekabet gücünü destekleyecek bir düzeyde istikrar kazanmalıdır. Kurda böyle bir istikrar, bazı yapısal reformlarla da desteklenirse ihracatçı sektörlerin rekabet gücünü önemli biçimde arttıracaktır.
Enerji ve istihdam
Dünya ortalamasının çok üzerinde olan enerji ve işgücü maliyetleri aşağı çekilmelidir. Enerji üzerinde yüzde 60’ları bulan vergi ve diğer masraflar, özellikle üretimde kullanılan enerjide minimuma çekilmelidir. Diğer taraftan başta asgari ücret olmak üzere istihdam üzerindeki vergi yükü azaltılarak hem iş yaşamının kayıt altına alınması, hem de işveren yükünün azaltılması gerekmektedir.
Teşvik sistemi
Teşvik sistemi yeniden ele alınmalı, komşu iller arasında uçurum oluşturmayacak biçimde havza bazında planlama yapılmalıdır. Ekonomik görünümün zayıfladığı ve finansman maliyetinin önemli ölçüde arttığı dikkate alındığında teşvik miktarının arttırılması ve süresinin uzatılması da büyük önem arz etmektedir.
Tarıma özel ilgi
Bir yandan kısa vadede 74 milyonluk nüfusun yeterli ve ucuza beslenmesi ihtiyacı, diğer yandan önümüzdeki dönemde enerji ve temiz suyla birlikte dünya üzerindeki tartışmalar arasında en önemli alanlardan birinin tarımsal üretim olmasının beklenmesi nedeniyle tarımsal üretime özel önem verilmelidir. Türkiye verimli toprakları, uygun iklimi, bilgili ve deneyimli çiftçisiyle bu alanda lider konumda olabilecek durumdadır.
Hızla ülke çapında tarımsal üretim planlaması yapılmalıdır. Tohum, gübre ve sulama gibi girdi maliyetlerinin aşağı çekilmesi için devlet desteğine ihtiyaç bulunmaktadır. Diğer yandan tarımsal ürünlerin yüzde 25’i pazara çıkmadan bozulmaktadır. Ürünlerin soğuk hava depolarında saklanması ve uygun biçimde nakledilmesi konularına teşvikler verilerek kaybın en aza indirilmesi,  çiftçinin gelirinin arttırılması sağlanmalıdır.
Turizm
Yaklaşan turizm sezonundan en üst düzeyde faydalanmaya ihtiyacımız bulunuyor. Turizm işletmecisine başta ecrimisil olmak üzere ihtiyaç duyduğu desteği sağlamak gerekmektedir. Diğer yandan komşularla ilişkilerde turistin gözünü korkutacak yeni gerginliklerden uzak durmamız gerekmektedir.
OSB’lere ilave destek
Mevcut avantajlarının yanı sıra vergi avantajları ve nakliye kolaylıkları gibi ilave desteklerle sanayi tesislerinin Organize Sanayi Bölgelerinde toplanmasını sağlamaya ihtiyaç bulunmaktadır. OSB’lerin boş parsellerinin küçük sanayi sitelerine tahsis edilerek KOBİ’lerin büyük sanayiyle entegrasyonunun arttırılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.