Dolar 32,4639
%-0.07
Euro 34,8475
%-0.36
Altın 2.446,330
%0.41
Bist-100 9.891,00
%1.79

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Karaburun'dan 26 vekile çağrı

Karaburun'dan 26 vekile çağrı

RES'ler ve kıyılarda artan balık çiftliklerine karşı açtıkları yurttaş davaları ile düzenledikleri eylemlerle yaşam alanlarını savunan Karaburun halkı direnişini Ankara'ya taşıdı. Geçtiğimiz günlerde MHP İzmir Milletvekili ve CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır'ın da destek verdiği Karaburun halkı tüm milletvekillerine Yarımada için direniş çağrısı yaptı Karaburun'dan 26 vekile çağrı

  • Ege Postası
  • 05.08.2015 - 13:17
EGEPOSTASI- Bölgede artan tesis izinleri ve yaşanan kriz sonrasında yazılı bir açıklama yapan Karaburun Kent Konseyi, yöredeki vatandaşların taleplerini TBMM'de görev yapan İzmir milletvekillerine gönderdiği açık mektupla iletti. Kurum tarafından 26 milletvekiline yapılan çağrıda şu ifadelere yer verildi:
 
Karaburun Yarımadası, 1'inci derece doğal SİT alanlarıyla Türkiye’nin 305 Önemli Doğa Alanı’ndan biridir. Zengin ekosistemiyle çok önemli bir biyolojik çeşitliliğe sahiptir. Yarımada uluslararası sınıflandırmalarda nesli tükenmekte olan kategorisinde yer alan türler de dahil olmak üzere nadir bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapmaktadır. Karaburun Yarımadası halen sürdürülen kadim kültürüyle, sahip olduğu doğal değerleriyle birebir örtüşen özgün tarım ve hayvancılık ürünleriyle, doğayla barışık turizm olanaklarıyla önemli bir yerel kırsal kalkınma potansiyeline de sahiptir. Karaburun Yarımadasının koruyarak kalkınma ilkesi çerçevesinde koruma altına alınması için Karaburun Kent Konseyinin, Yarımada üzerine araştırmaları olan bilim insanlarıyla birlikte yürütülen çalışma sonucunda hazırladığı “Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Ön Raporu” Karaburun Belediye Meclis Kararı olarak (Nisan 2013) Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğüne gönderilerek, Yarımadanın bütünsel bir yaklaşımla koruma altına alınması talep edilmiştir. Genel Müdürlüğün hazırladığı “ Karaburun Yarımadası Özel Çevre Koruma Alanı İnceleme ve Teklif Raporu’na tüm ilgili Kurumlar olumlu görüş bildirmiştir. Yalnızca T.C Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının rapora koyduğu şerh nedeniyle süreç askıda kalmıştır. Bu süreçte, Karaburun Yarımadasının 415 km²lık yüzölçümünün neredeyse tamamı, ÇED uygunluğu verilerek Rüzgar Enerjisi Santrallerine tahsis edilmiştir. Tek bir firmaya Yarımadanın %61’i (252 km²) RES kurulumu için tahsis edilmiştir. EPDK tarafından 6 firmaya verilen üretim lisanları ile 81 türbin kurulumu tamamlanmıştır. Toplam türbin sayısı ise şimdilik 236’dır. Rüzgar ölçüm direkleri yeni RES’lerin habercisidir.

 YAŞAMI SAVUNMAK İÇİN YARGI MÜCADELESİ
Bizler, iklim değişikliği sorunun ve bu çerçevede yenilenebilir enerji kaynaklarının öneminin bilincindeyiz. Ancak, RES’lerin nerede, ne yoğunlukta ve pahasına kurulduğu çok önemlidir. Karaburun Yarımadası örneğinde, nadir ve hassas coğrafya tümüyle enerji üretim sahasına dönüştürülmek isteniyor.   Yarımada’nın değerli doğal bitki örtüsü, koruma altındaki türler ve yaban hayatı ölümcül bir tehdit altına alınıyor. Kısıtlı tarım alanlarımız, otlak/mera alanları RES’lerin istilasına açıldı/açılıyor, tahrip edilen doğayla birlikte turizm imkanı da yok ediliyor. Böylece, yerel halkın memleketlerinde yaşama hakkı ellerinden alınıyor. Tüm köyleri 400-500 m yakına kadar kuşatan, 150-200 m yakınında kurulması planlanan türbinlerin gürültü, titreşim ve gölgeleme etkisiyle sağlıklı yaşam hakkımız elimizden alınıyor. Karaburun yaşayanları olarak,  Yarımadamızın, doğasını, tüm canlıların yaşamını, insan sağlığını, bugününü ve geleceğini, koruyarak kalkınma ilkesini hiçe sayarak sadece bir enerji üretim alanına dönüştürülmesine karşı bugünümüz ve gelecek kuşaklar adına davacıyız. Karaburunlular, yaşamı hiçe sayarak verilen RES izinlerine karşı, yaşam alanlarımızı/yaşam hakkını savunmak üzere “yurttaş davalarını” başlattı.
 
  
Bilim insanlarınca Doğu Akdeniz'in en temiz bölgesi olarak tanımlanan ve uluslararası anlaşmalarla Türkiye’nin korumayı taahhüt ettiği Akdeniz foklarıyla, deniz çayırlarıyla ve denizel biyo-çeşitliliğiyle korunması gereken Karaburun denizleri de balık çiftliklerinin işgaline açılmıştır. 530.000 m² deniz alanına yayılan balık çiftlikleri, denizlerde neden oldukları kirlilikle, kapladıkları geniş alanlarla bir taraftan denizel biyo-çeşitliliği yok ederken, diğer yandan, sürdürülebilir balıkçılığa zarar vermekte, turizmi baltalamaktadır.

BAYIR VE TANRIKULU'NA TEŞEKKÜR
CHP İzmir Milletvekili Sayın Tacettin Bayır, Karaburun Yarımadasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının verdiği ÇED kararlarıyla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ve EPDK’nın üretim lisansı uygulamalarıyla dünya mirasları ve ülke değerlerinin yok edilerek insanlık suçu işlendiği belirterek, RES’lerin ve balık çiftliklerinin Karaburun Yarımadası’ndaki tahribatının önüne geçilmesi için Meclis Araştırma Önergesi vermiştir. Sayın Tacettin Bayır ve MHP İzmir Milletvekili Sayın Ahmet Kenan Tanrıkulu tarafından, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Tarım Hayvan ve Su İşleri Bakanlığı’na konu ile ilgili soru önergeleri verildiği de bilinmektedir. Kendilerine içten teşekkürlerimizi sunarız. Doğanın ve insanın yaşam hakkını, yerel halkın yaşam alanlarında söz sahibi olmasını savunan, nadir yaban hayatı ve kadim kültürüyle Karaburun Yarımadasının, enerji ve çiftlik balığı üretim sahasına ve dönüştürülmeden koruyarak kalkınması gereğine inanan Sayın İzmir Milletvekillerini Karaburun Yarımadası’ndaki bu talanın durdurulması için göreve çağırıyoruz.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.