Yıl 19 Mayıs 1919. Şanı şöhreti yedi kıta’ya yayılan Osmanlı imparatorluğun yıkılışın başlangıcı, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşuna giden ilk adımın basamağıydı.
Osmanlı imparatorluğunun yıkılışıyla saltanat çökmüş, yeni yönetim biçiminin ilk basamağı olması sevindiriciydi. Adını daha ülke kurulmadan koymuşlardı. Yönetim şekli Cumhuriyet olacaktı. Coşkusu milli heyecanla yankılanıyor, cephelerdeki heyecanın namı, cephanesiz milli mücadeleyle hınca hınç devam ediyordu. Her kazanılan zaferin ardından yerden göğe sesler yükseliyordu. Yaşasın Cumhuriyet…Yaşasın Cumhuriyet diye…
19 mayıs 1919 ulusumuz için yeni bir dönüm noktası olmuş, artık yeni bir dönemin başlaması memleket meselesiydi. Son padişahımız Vahdettin Paşa’nın Mustafa Kemale görev vermesiyle vatansızlığı içine sindiremeyen atalarımızın bakışı, düşüncesi vatan…vatan…vatandı. Başka bir düşüncesi olamaz, vatan gitti mi…özgürlükle beraber gelecek nesil de gidecekti. Önce vatan dediler. Ya var olacaklar…Ya da bir hiç olmayı kabul edeceklerdi..Ya vatanları olacak..Ya da vatansız bir millet olarak boyunduruk altında yaşayacaklardı. Kabul etmediler..Canlarını, mallarını…her şeylerini ortaya koydular. Önce vatan dediler. Silahsız, cephanesiz harbe çıktılar. Kendilerini siper ettiler, vatanını siper etmediler. Çünkü biliyorlardı. Vatan gitti mi… Vatanla beraber her şey gidecekti…Namus, şeref, haysiyet, özgürlük hiçbir şey kalmayacaktı..
Mustafa kemalin örnek kişiliği ulusumuza yön vermesi cesareti, azmi, ileri görüşlülüğü, üstün devlet adamlılığı geleceğimizi aydınlığa taşımış, bağımsızlığa giden yolun ilk müjdeleyicisi oldu.
Üstün performans gayretleriyle, milli birlik ruhunun değişmez bir bütünlük olduğunu benimsemiş, vatana, millete umut oldu. Atatürk’ün Samsuna Bandırma vapuruyla ulaşması, kurtuluş mücadelesinin başlangıcı olmuştur.
Vatanseverlilik kişiliğinde asil insan faktörü yönü, toparlayıcı özelliklere sahip olan Atatürk, reformlarıyla günümüz gençliğine deha liderlik vasfını katarak örnek olmuştur.
Atalarımız kurtuluş savaşında Anadolu’nun işgal altındaki her yerinde savaşmış, kutsal toprakları canları pahasına bedel ödeyerek kazanmışlardı. Bu güzel vatanın tarih kokan her yerini bizlere emanet etmişlerdir.
Mustafa Kemalin gençlere verdiği önemi her defasında belirtmiş, bugünün anlam, önemini gençlik ve spor bayramı olarak gençlere hediye etmiştir.
Sonuç olarak atalarımız, Laz, Çerkez, Türk, Kürt, Alevi, ve adını hatırlamadığım bir çok milletten oluşmuş, kurtuluş mücadelesini kazanmışlardı.
Bizlerde İstanbul’dan Samsun’a giden Bandırma vapurunu dünyanın her yerine taşımalı, bayrağımızı her yerde dalgalandırmalıyız.
Atalarımızın bizlere emanet etmiş olduğu bu güzelim ülkemizin kutsal topraklarına sahip çıkmalı, nesilden nesle reformlarla ilerlemeliyiz.. Sağlıcakla kalın..Sevgilerimle..
Yorumlar