Dolar 32,5083
%-0.1
Euro 34,9353
%0.31
Altın 2.431,970
%0.36
Bist-100 9.808,00
%0.88

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Meclis’te gündem Başkan Soyer’in Ardahan gezisi: AK Partili Boztepe’den ‘şapkalı’ tepki

Meclis’te gündem Başkan Soyer’in Ardahan gezisi: AK Partili Boztepe’den ‘şapkalı’ tepki

İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü bileşiminde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Ardahan gezisi gündem oldu. Geziye ilişkin AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe’nin yaptığı eleştiriler mecliste tansiyonu yükseltirken Boztepe’nin “şapkalı” eleştiri sidikkat çekti.

  • Ege Postası
  • 18.06.2021 - 20:41

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü bileşimi Meclis Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.

Oturuma, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Gaziantep’te düzenlediği 'Belediye Başkanları Çalıştayı' nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP’li ilçe belediye başkanları katılmadı.

Oturum başlangıcında dün HDP İzmir İl Başkanlığı’na yapılan ve bir kişinin ölümüne neden olan saldırı hakkında konuşan Özuslu, saldırıyı sert bir dille kınarken bireysel silahlanmanın engellenmesi gerektiğine de dikkat çekti ve “Dün İzmir ve Türkiye menfur bir hadiseyle sarsıldı. İBB çok önemli bir irade göstererek bütün parti gruplarımızın grup başkanvekillerinin imzasıyla ortak bir metin hazırladı. Bu kıymetli bir şey. Çünkü İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin bu konudaki hassasiyetini, yürekliliğini ve kararlığını ortaya koyduğu ve demokrasiyi savunduğu için önemli. Şiddeti her koşulda reddettiği için bu metin çok önemli. Ben kişisel olarak da şiddetin, siyasetin her alanından arındırılması ve şiddetin yerine siyasette barışın ve sözün hakim kılınmasının doğru olduğuna inanıyorum. Söz söylenecek, eleştireler yapılacak. En aykırı sözler bile söylenecek. Ama sonuçta millet iradesine saygı gösterilecek. Başka yolu yok. Diğer bir konuda bireysel silahlanmanın da insanların silaha bu kadar kolay ulaşmasının da engellenmesi gerektiğine inanıyorum. Kendini ya da birini öldürmeye karar vermiş biri bunu elbette ki önlem alınsa da yapar. Ama biz ülke, devlet ve partiler olarak silahlanmanın karşında net ve açık durursak önemli bir caydırıcılığa imza atmış oluruz diye düşünüyorum. Bu nedenle demokrasimize yapılan bu alçakça saldırıcı kınıyorum. Orada sadece çalışmaktan başka amacı olmayan kardeşimizin katlini ifade edecek kelime bulamıyorum. HDP camiasına, milletimize ve İzmir’e başsağlığı diliyorum. Hepimizin demokrasiye sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Özuslu’nun konuşmasının ardından CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç tüm parti grupları adına ortak kınama metnini okudu.

SEYYAR SATICI FAALİYETLERİNE DÜZENLEME YOLDA

Oturumda, İzmir’de faaliyet gösteren seyyar satıcıların satış faaliyetlerine yönelik düzenleme de gündeme getirildi. Tüm seyyar satıcıları kayıt altına alınmasını öngören önerge kapsamında, seyyar satıcılar, Büyükşehir’in hazırlayacağı modern tezgahlarda, işgaliye ödeyerek satış yapacak. Sokaktan geçimini sağlayan herkesin faydalanabileceği uygulamanın pilot bölgesi olarak ise Bayraklı seçilmişti. 

Gündemde, “İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan, Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı ve Zabıta Dairesi Başkanlığınca birlikte yürütülmesi planlanan “Geçici Süreli İzinlendirilen Seyyar Satış Faaliyetlerinin Düzenlenmesine ilişkin Yönetmelik Taslağı”nın görüşülmesi” ifadeleriyle yer alan önerge görüşülüp karara bağlanmak üzere Hukuk Komisyonu’na gönderildi.

SALEPÇİOĞLU KAMULAŞTIRILDI

Oturumda ayrıca bir önceki mecliste gündeme gelen ve dünyanın ilk açık hava çarşısı olan Kemeraltı Çarşısı’nda sınırlarında vatandaşların dinleneceği ve nefes alacağı yeşil alanların pek bulunmaması nedeniyle düğmeye basan İzmir Büyükşehir Belediyesi,  "Salepçioğlu Parkı Düzenleme Projesi" kapsamında kalan Ahmetağa Mahallesi'ndeki Salepçioğlu Vakıf Çarşısını kamulaştırma kararı görüşüldü

Gündemde, “Salepçioğlu Parkı Düzenleme Projesi" kapsamında kalan; Konak ilçesi, Ahmetağa Mahallesi, 187 ada, 73 parselin Belediyemizce kamulaştırılması amacıyla Belediyemizin 2020-2025 yıllarını kapsayan 10. Beş Yıllık İmar Programına ek olarak alınmasının oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonu Raporu” ifadeleriyle yer alan önerge oybirliğiyle kabul edildi.

“ARDAHAN’LI HEMŞERİLERİME ‘DİKKATLİ OLUN’ DİYORUM”

Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, Başkan Soyer’i Ardahan gezisi üzerinden eleştirdi ve “Aslında Pazartesi günü konuşmam gereken bir konuydu bu. Belediye başkanımız geçen hafta bir Ardahan gezisi yaptı. Bu kent meclis kararıyla kardeş ilimiz oldu. Fakat gittiği zaman CHP grup başkanvekilinin dışında hiçbir grup başkanvekilinin haberinin olduğunu sanmıyorum. Bir il ya da ilçe kardeş şehir olmasının kararı belediye meclisinde verilir. Herhangi bir yardım yapılacaksa o da belediye meclisinden geçer. Fakat oraya bir çıkarma yapılıyor. CHP’li birkaç meclis üyesi ve bazı şirketlerin genel müdürleri de oraya gidiyor. Orada ‘Biz saman yollayacağız oradan da bize et yollayalım’ çok büyük bir projeyi dile getiriyorlar. Nasıl olacak bilmiyorum. Değerli belediye başkanımız daha önce Seferihisar belediye başkanlığı yaptı. Oranın durumunu hepimiz biliyoruz. Batak içinde borç içinde 10 sene belediye başkanlığı yaptı. Ardahan’a gidince orada büyük projeler yapıp orayı da kurtaracak ya…  Ardahan’lı hemşerilerime ‘dikkatli olun’ diyorum. Elinizde avcunuzda ne varsa o da gider” dedi.
Boztepe’nin “Dikkatli olun” sözlerinin ardından CHP sıralarından Boztepe’ye “Ayıp”, “Bu kadar da olmaz” gibi tepki sesleri yükseldi.

“GECE RÜYASINDA NE GÖRÜYORSA SABAH ONU SÖYLÜYOR”

Konuşmasına devam eden Boztepe,  Başkan Soyer ile özdeşleşen kaskete benzer bir kasket takarak Başkan Soyer’e şapkalı gönderme yaptı ve “Böyle bir şapka takmakla çiftçi ya da köylü olunmuyor. Bir kucak ot alınca reçber olunmuyor. Belediye başkanımız gece rüyasında ne görüyorsa sabah onu söylüyor. Nasıl ki bir katil bir kravat takmakla suçsuz olunmuyorsa burada şapka takmakla da çiftçi olunmuyor. Kendisini Ardahan konusunda ayıplıyorum. Ortak akıl diyorsunuz. Ortak akıl böyle olmaz. Sen bizim kardeş şehrimize gidiyorsun ama muhalefetten bir tane grup başkanvekilinin haber yok. Niye haberleri yok? Kardeş şehirse haber vereceksin. Tekrar söylüyorum Ardahanlı kardeşlerime ‘Aman dikkat edin’ diyorum” diye konuştu. 

“BELEDİYE BAŞKANIMIZ YÜRÜTME GÖREVİNİ İCRA ETMİŞTİR”

Boztepe’ye yanıt veren CHP Grup Sözcüsü Kökkılınç, “Türkiye’nin doğusu da batısı da bir. Sadece yoksulluk farkı var. Türkiye’nin her şehrinin bir olması lazım ve insanları ayrıştırmamak lazım. Siyah beyaz ayrımında ne İzmir Büyükşehir Meclisi’nde biz böyle bir ayrıştırma yapmayız. Sayı Büyükşehir Belediye Başkanımız yürütme görevini icra etmiştir Dolayısıyla bazı bürokratlar da kendisine eşlik etmiştir. Orada da 200 bin 865 lira tutarında sosyal yardımda bulunmuşlar ve 4 milyon 557 bin lira tutarında da yol yapımını gerçekleştirmişler. Ayrıca bir adet itfaiye arasözü verilmiş. Ardahan Belediyesi’nin kardeş şehir olması Türkiye kentlerine örnek olması gereken bir şey. Dolayısıyla bu konunun burada bu kadar çok bağırarak eleştiri durumunu aşan bir üslupla konuşma yapmasını Hüsnü Bey’e yakıştırmadım” ifadelerini kullandı.
CHP’li meclis üyesi Murat Aydın ise söz alarak, Boztepe’nin sözlerine yanıt verdi. Aydın ayrıca, Bozteye’yi ve AK Parti grubunu 

“KARDEŞ ŞEHİRLİĞİN SİYASİ ÜSTÜNLÜĞÜ VARDIR”

Konuşmalar üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, üslup konusunda yanıt verdi ve “Murat Bey grubumuzun tarzı ve söylemleriyle ilgili eleştiride bulundu. Cumhur İttifakı kimseden üslup dersi alacak değil. Biz nasıl konuşacağımızı biliriz. Evet dönem dönem burada hepimizin sesinin yükseldiği olmuştur. Söz almadan konuştuğu da olmuştur. Ama bu mecliste ‘Dışarı atarım’ diyen bir belediye başkanı ve ‘Demokrasi birilerine fazla geliyor’ diyen başkan vekili de olmuştur. Bu yüzden tekrar ediyorum AK Parti grubu kimseden üslup ve tarz dersi almaz, bu konuda sınırlarımızı iyi biliriz. Hüsnü Bey bir takım eleştiriler getirildi. Sayın Başkan Ardahan’a tabii ki de gidebilir. Elbette ki gittiği şehirlerde, köyler ve beldelerde İzmir Büyükşehir Belediyesi ya da Seferihisar Belediye Başkanlığı dönemindeki tecrübelerini aktarabilir. Bunda sorun yok. Hüsnü Bey’in söylediği şey: kardeş şehirliğin manevi bir değer vardır, siyasi üstünlüğü vardır. Bu nedenle en azından haber verilebilirdi. Ülkenin her şehrine gidilmesi mümkün ama ben 2019 yılı faaliyet raporunu eleştirirken bir hususu eleştirdi. Ama İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden biri çıkıp İzmir’de tarım ve hayvancılıkla ilgi büyük büyük laflar ettikten sonra Ardahan’dan et ya da kavurma alırsa ben bunu eleştiririm. Çünkü bu şehrin Kiraz’ı, Bayındır’ı, Ödemiş’i, Beydağ’ı var” dedi.

“İZMİR’DE SON 2 YILDA SADECE HAYAL SATILDI”

İzmir’in almaya hak kazandığı Citta Slow unvanına da değinen Hızal, İzmir’in sorunları üzerinden eleştirilerine devam etti ve şunları söyledi; “Bir de son dönemlerde Başkan Tunç Soyer’in çok popüler ve hem ulusal hem de yerel medyada ortaya koyduğu bir söylem. Citta Slow. Bu ifadenin ne amaç taşıdığını biliyorsunuzdur. Bundan gururu duyacaksınız, bunu elde etmek zafermiş gibi ortaya çıkacaksınız ama gideceksiniz Ardahan’dan et alacaksınız. Yok öyle bir şey Gideceksiniz Ödemiş’ten alacaksınız. Oraya et entegre tesisi kuracaksınız. Ama iki yıldır bir şey yok. İşte söz ve eylem birliği dediğimiz şey bu. Sonucu olmayan vaatler ve sonucu olmayan söylemler… Mesela biz seyyar makam aracını en son ne zaman gördük? Seyyar Makam aracı nerede? Yok. Yine Sayın Tunç Soyer tarafından İzmir’de markalaşma adına İzmir mozarellasından bahsedildi. Mandalar dağıtıldı. Nerede? Yok. Mandalardan süt gelmedi galiba. Elbette ki ‘Yavaş şehir’ meselesi İzmir’e katkı sunacaksa biz de katkı sunarız. Ama bizim oradaki amaç ve hedeflere ulaşmamız gerekiyor. İzmir Citta Slow meselesinde herhâlde metropol olarak ilk aday olacak şehir. Kriterleri de İzmir belirleyecek ya da İzmir’in kriterleri doğrultusunda hareket edilecek. İzmir’de trafik çok yavaş. Trafiğe çözüm: Araçlar trafiğe çıkmasın. Bir kriterimiz bu. İzmir’de turizm çok yavaş. Çevre… İzmir’de adeta kendine has bir koku var. Yani İzmir’de bir koku sorunu var. Bunu da kriterlere yazın arkadaşlar. Bütün bunları toplayınca şunu söyleyebiliriz: İzmir’de son 2 yılda sadece hamaset yapıldı ve sadece hayal satıldı. İzmirlilerin sorunlarını ortadan kaldırmak adına yeterli adım yapılmadı. Yerel siyasetçiler sorunu çözecek olan kişilerdir. Ama bakıyorsunuz İzmir’de sorunu çözmek değil, sorun üst üste binerek devam ediyor. Biz kaç aydır meclis olarak göçebe gibi geziyoruz. Binamıza ne oldu bilmiyoruz. Yıkılacak mı, güçlendirilecek mi bilmiyoruz. İzmir özellikle son 2 yıl olmak üzere 25 yıldır tarihsel kimliğini hızla yerel yönetimler nedeniyle kaybediyor.”

KÖKKILINÇ'TAN ÜSLUP VURGUSU

Yapılan eleştirilere yanıt veren CHP’li Kökkılınç, üslup konusuna bir kez daha dikkat çekerek, “Hüsnü Bey’in ‘kasket takarak belediye başkanı olunmaz’ sözlerini doğru bulmuyorum. Kasketi çiftçi neden takar? Bütün gün güneşin altında çalıştığından güneşten korunmak için takar. Sayın Başkanımız göreve geldiğinden bu yana İzmir’in kuzeyinden güneyine, doğrusundan batısına her alanda durmaksızın çalışıyor. O yüzden bu tarz söylemleri artık terk etmemiz gerektiğini düşünüyorum. İzmir esasında küçük bir Türkiye. Kentimizde Türkiye’nin her noktasından insan yaşıyor ve biz uyum ve birlik içinde yaşıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde hiçbir şekilde ayrım yapılmaması ve herkesi kucaklamamız gerekiyor. Ardahan seyahatine ilişkin eleştiriler getirildi. Daha önce yurt dışı seyahatlerine belediye meclis üyelerinin katılması istendi ve artık her gruptan bir temsilci gidiyor. Ardahan bizim kardeş şehrimiz. İlk ziyaretimizdi. Keşke hüsnü bey eleştirilerini daha düzgün ve seviyeli bir üslupla dile getirseydi de bu tartışmalar olmasaydı” diye konuştu. 

“TRAFİĞİ YÜZDE 80 ORANINDA AZALTACAK”

Hızal’ın trafik eleştirilerine de değinen Kökkılınç, ulaşım konusunda yapılan çalışmalar sonucunda trafiğin yüzde 80’e varan oranlarda rahatlayacağını söyledi ve “Başkanımızın trafikle ilgili yaptığı açıklamalarda İzmirlileri suçladığına ilişkin ithamlar geldi. Ben buna demagoji ve konuşmanın belli bir kısmının alınarak algı yaratmak olduğunu düşünüyorum. Ben o konuşmayı biliyorum. Başkanımız İzmirlilere şu çağrıyı yapıyor, o çağrıyı ben de yapıyorum. Siz de yapın. İzmir 4,5 milyonduk bir kent. Bugün trafikte olan araç sayısı 1,5 milyon. Bugün Avrupa’ya, Rusya’ya, Amerika’ya gidin. Orada insanlar kent merkezlerinde özel araçlarıyla hareket etmiyor. Toplu ulaşım kullanıyorlar. Evet pandeminin etkisi var. Ama toplu taşıma kullanılmalı. Çok güzel raylı sistemimiz, aktarma istasyonlarımız ve deniz ulaşımımız var. Eğer İzmirli vatandaşlar toplu ulaşımı kullanırlarsa hem trafik azalmış olacak hem de çevreye zarar azalmış olacak. Belediye Başkanımızın çağrısı buydu. Ayrıca İzmir Büyükşehir Beldiyesi’nin trafik konusunda yaptığı çalışalar trafiği yüzde 80 oranında azaltacak çalışmalar. Ayrıca seyyar makam aracından da bahsedildi. Geçtiğimiz günlerde Karabağlar’da bu araçla birtakım çalışmalar gerçekleştirildi. Bu eleştiriler de son derece temelsiz” dedi.

ÖZUSLU'DAN METAFORLU YANIT

Son olarak konuşan Özuslu, hem yerelde hem de genel siyasette eleştirilere yanıt verdi ve şunları söyledi; “Bu mecliste çok metafor kullanıldı. Biz de kullanacağız. Deveye demişler boynun eğri o da demiş ki nerem doğru. Boztepe buyursun memleketim dediği Şenkaya’ya gitsin ama oranın kendisinden soracağı hesaba da hazır olsun. Ayrıca evin camdansa komşuna taş atmayacaksın. Bu ülke tam 20 yıldır tarihsel, kültürel kimliğini kaybederek yaşıyor. Eğer biz her mecliste belediyemizin yaptığı hizmetleri, yolları, su ayrıştırma kanallarını, hatları anlatacaksak bu meclis sabaha kadar devam eder. Çünkü yaptığımız icraatlar 1 saate sığacak icraatlar değil Muhalefet eleştirsin ama biz de yanıtını vereceğiz. Sapla samanı birbirine karıştırmayacaksın. Karıştırınca böyle oluyor. Sayın Başkan’ın icraatlarıyla alakası olmayan söylemler ortaya çıkıyor. Biz kooperatiflerden bir şeyler alacağız. Eğer bu eti Ardahan’da bir kooperatiften aldıysa ne olmuş? İyi ki almışız. Oradaki topraklar ekilmiyor. Kim bunun sorumlusu? Ben miyim, Tunç Soyer mi? O kentler büyümeli, oralardan kimse göç etmemeli. Aksi takdirde metropollerin nüfusları durmadan artar. Kim iktidarsa çözümleri, çareleri onlar bulacak. Evet trafik sorunu var. Biz yok demiyoruz. Ama büyük metropol olmanın bedelinin olmayacağını kim söyleyebilir? Çözüm için çalışıyoruz. Ne diyoruz? Raylı sistem. Ezcümle… Citta Slow İzmir’in yararına olacak. Biz bunu hafife almayalım, destekleyim. Oradan herkese pay çıkar.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.