Dolar 32,4375
%-0.15
Euro 34,7411
%-0.66
Altın 2.441,870
%0.23
Bist-100 9.916,00
%2.05

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Büyükşehir’de yüksek tansiyonlu meclis: ‘Çöp’ tartışmaları ‘demokrasi’ gerginliğine döndü

Büyükşehir’de yüksek tansiyonlu meclis: ‘Çöp’ tartışmaları ‘demokrasi’ gerginliğine döndü

İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın ilk oturumuna CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla açılışı gerçekleştirilen Ödemiş’teki katı atık bertaraf tesisi tartışmaları damgasını vurdu. Tesise ilişkin AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’ın tesisinin faaliyet göstermediği ifadelerine CHP grubundan yanıt verildi. Gündeme gelen tesis konusu mecliste gerginliğe neden olurken CHP ve AK Parti grupları arasında tansiyon yükseldi. Konuşmalar esnasında meclis üyelerinin birbirinin sözünü kesmesi üzerine Başkan Soyer AK Parti grubuna uyarıda bulununca AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ve Başkan Soyer arasında yüksek perdeden tartışma başladı. Hızal Başkan Soyer’e antidemokratiklik eleştiriş yaparken Başkan Soyer ise Hızal’a sert yanıt verdi. 

  • Ege Postası
  • 12.07.2021 - 21:42

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı Olağan Meclis Toplantısı ilk oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in idaresinde gerçekleştirildi. Meclise damgasını vuran konu ise geçtiğimiz hafta Ödemiş’te faaliyete giren katı atık bertaraf tesisi üzerine yapılan tartışmalar oldu. 

‘K ALANLARI’ KOMİSYONLARDAN DÖNDÜ

Oturumda ayrıca, 30 Ekim depremi sonrasında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaşanan hak kayıplarını engellemek amacıyla hayata geçirdiği 'parsel bazlı plan değişikliği önerisi’ kapsamında ilçe belediyeleri tarafından belirlenen ‘K alanlarına’ ilişkin kritik bir gelişme gündeme geldi. 

Gündeme gelen önerge kapsamında  Konak, Karşıyaka ve Bornova belediyeleri tarafından gönderilen ‘K alanı’ planları, İmar ve Bayındırlık – Hukuk –  Kentsel Dönüşüm – Deprem ve Afet Komisyonu’na gönderilen planlar, komisyonlar tarafından reddedildi. Redde gerekçe olarak, ruhsatlı olarak yapılaşmasını büyük oranda tamamlanmış, planlı ve sağlıklı kentsel mekânların oluştuğu yürürlükteki imar planı kararlarının genel olarak korunması öngörülen alanları kapsaması gerektiği belirtildi. Komisyon kararıyla; mevcut Plandaki Durumu Korunacak Alanlar (K)” sınırı ve plan notu önerisinin, söz konusu usul ve esaslar doğrultusunda ve belirtilen süre içerisinde yeniden etüt edilerek hazırlanması gerektiği gerekçesi ile üç ilçeye iade edildi.

MECLİSTE ‘PAGOS’ GERGİNLİĞİ

Oturumda gündeme gelen ve Konak ilçe sınırları içerindeki bazı bölgelerde kat sınırlamasına ilişkin gündem maddesinde Kadifekale bölgesinin yanında parantez içinde Pagos yazılması mecliste tartışmaya neden oldu. Konuya ilişkin söz alan MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin, ilgili önergeden Pagos ifadesinin çıkarılmasını istedi. 

Konuya ilişkin söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, bir algı yaratılmak istendiği mesajını verdi ve “Komisyonda bu konuyla ilgili sunum yapılırken Kadifekale’den bahsedildi. Yüzyıllarca böyle bildik. Tarihsel ismi Pagos. Pagos isminin özellikle son dönemlerde kullanılıyor olması manidar diye düşünüyorum. Dolayısıyla sizin tabirinizle Pagos olarak değerlendirdiğiniz alan, bizim Kadifekale olarak bildiğimiz ve öyle olacak olan alan. Açıkçası biz bu alanın Pagos olarak adlandırılmasını uygun bulmuyoruz” dedi.

Hızal’ın ardından söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, turizm odaklı bir bakışıcısı geliştirdi ve “Pagos tarihi bir isim. İzmir bir turizm kendi ve biz dünyayı kentimize davet ediyoruz. Dolayısıyla Kadifekale sadece bizim bildiğim bir isim ama turizme hizmet noktamız da var. Zaten burada Pagos ismi parantez içerisinde tarihi bir isim olarak belirtilmiş. Bu sebeple komisyonlardan geldiği şekliyle onaylansın istiyoruz.

Son olarak konuşan Başkan Soyer ise konuya ilişkin şunları söyledi; “Kimse ne Kadifekale ismini değiştirmek istiyor ne tarihi silebilirsiniz ne Agamemnon’u ne Homeros’u yok sayabilirsiniz. Buraya da tarih boyunca Pagos denmiş ve bunu tartışmayı abes buluyorum. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ne de yakıştıramıyorum.”

İlgili gündem maddesi mecliste, Cumhur İttifakı’nın Pagos ifadesi nedeniyle ‘ret’, Millet İttifakı’nın ‘kabul’ oylarıyla oy çokluğu ile kabul edildi. 

ZORLU GÖKDELENİ İÇİN MECLİSTEN OY BİRLİĞİ

Konak Belediye Meclisi tarafından 159 metreden 130 metreye düşürülen gökdelen projesi Büyükşehir Belediyesi komisyonlarına havale edilmişti. Komisyon yaptığı değerlendirmede gökdelen projesinin Hilton’n yüksekliğini geçmemesi yönünde karar kıldı. Buna göre 130 metre olarak belirlenen yükseklik 84 metreye indirildi. Temmuz ayında olağan Meclis oturumunda meclis üyelerinin onayına sunulan ilgili gündem maddesi, komisyonlardan geldiği şekilde oy birliği ile kabul edildi.

ALPARSLAN TÜRKEŞ BULVARI’NA MECLİSTEN VİZE ÇIKTI

Oturumda ayrıca, daha önce gündeme gelen ve Millet İttifakı oylarıyla komisyonlara geri gönderilen, Kiraz Belediye Başkanlığının 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında gösterilen Yeni Mahallesinde bulunan Menderes Caddesinden başlayarak kuzeydoğuya doğru, Cumhuriyet Mahallesinde bulunan Atatürk Caddesinde son bulan, yapımı Karayolları tarafından yürütülen ve genellikle Çevre Yolu olarak belirtilen bulvar niteliğindeki yeni açılan yola “Alparslan Türkeş” isminin verilmesi önergesi ikinci kez gündeme geldi.

ÖZUSLU’DAN HIZAL’A ATIK BERTRAF TESİSİ YANITI

Gündem dışı konuşmalarda söz alan CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’ın geçtiğimiz haftalarda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla açılışı gerçekleştirilen Ödemiş’teki katı atık bertaraf tesisinin faaliyet göstermediği eleştirilerine yanıt verdi.

Özuslu, "Bazı konular vardır ki siyaset üstü konulardır. Evet bizim binamız ile ilgili ortaya konulan rapordan ortaya çıkarak bir takım tespitlerde bulunuldu. Sonrada neden buna şimdiye kadar mücadele ettiniz, onca zamandır burada 2 bin kişi çalışıyor dedi. Tamam da bugün sadece İBB binası mı deprem konusunda bu derecede riskli. Bugün çıkalım dolaşalım deprem fay hataları üzerine nasıl binaların yapıldığını birlikte görelim. Bunu her ilde görebiliriz. Siyasetin görevi bir an önce Türkiye'nin bir an önce ve can yakıcı deprem konusunda ortak önlemler, ortak projeler ve yasalar ne gerekiyorsa birlikte çalışabilme azmini ve iradesini ortaya koymalıdır. Siyaset yapacağız tabii ki, AK Parti Grup Başkanvekili arkadaşımız değişik zamanlarda değişik meclis dışındaki ortamlarda basına İBB'nin icraatları ile ilgili eleştirilerde bulunmaktadır. Bu hakkıdır tabi ki. Bizde bunları yakinen takip ediyoruz. Bu doğru mu değil mi, haklı mı haksız mı diye dikkat gösteriyoruz. Sayın Hızal'ın açıklamalarına benzer bir şekilde tekrarladığını görüyoruz. Bunun için her eleştirisine verdiğim cevapları tekrarlamak istemiyorum. Yeni ve haksız bir eleştirisi var. Geçen haftalarda Sayın Genel Başkanımızın da iştirakleri ile Ödemişte katı atık tesisimizin açılısını yaptık.  Buraya Kiraz'ın çöpü gidiyor… Beydağ, Ödemiş ve Tire'nin gidiyor. Bunu yapmak mecburiyetindeyiz, doğrusu bu. 350 ton günlük çöp üretiyor 5 ilçemiz. Sayın Hızal diyor ki kurdelesi kesildi faaliyete geçmedi, yüzde 15'lik atığın bir yere depolanması lazım, çöp tesisinin faaliyete geçmesi için yeni bir alana ihtiyacı var denildi. O faaliyete geçmedi denilen tesis çalışıyor! Halka, vatandaşa siyasetçi doğru bilgi vermesi gerekiyor. Görmek istemeyen göz görmez. Kendisi arzu ederse ödemişe kadar birlikte gider ve tesisi birlikte görürüz” dedi.

“BİR BİNAYI YAPARKEN TEMELDEN DEĞİL ÇATIDAN YAPIYORSUNUZ” 

Özuslu’nun ardından söz alan Hızal, tesisin makine artıklarının döküldüğü alana ilişkin sert eleştirilerde bulundu ve “Bu şehrin bir çöp problemi var ve biz bunu hep birlikte çözmek istiyoruz. Ama siz birçok konuda olduğu gibi bu konuda da sınıfta kaldınız. Siz 2,5 yıldır görevdesiniz ve bu sürede yapılan tüm işler yarım yantalak. Harmandalı Çöp Tesisi’nin yolların altından köpükler çıkıyor. Bir video var elimde. Bu video bana o bölgeden bir vatandaş gönderdi. Çaresizliğinin göstergesiydi bu video. Ödemiş konusunda ise… Söylediklerimizin arkasındayız. Ödemiş’te bir tesis yapıldı. Ben açıklamamda o tesisin çalışmadığını söyledim. Bu sözlerimle tesisin bozuk olduğunu ima etmedim. Şimdi vatandaşa yalnız bilgiyi neden veriyorsunuz? Böyle komplike tesisiler yapılırken çöple ilgili önce o bölge inanının ikna etmeniz gerekiyor. Baktığımızda Menderes’te bir çöp tesisi yapacaktınız. Her ey tamam dediniz itiraz ettik. ÇED süreci bitmeden imar planlarını geçirdiniz. Ödemiş ile ilgili meseleye gelelim. Bizim iddiamız bu tesisi giden çöpün tamamı sıfır atık olacak şeklinde değildi. Burada yüzde 10-15 makine atığı olacak. Siz bunu Tire’ye koyacaksınız. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar komisyonu olarak neyi tartışıyoruz? Orası bir mera alanı. Biz o halde karar almayalım. Bu onuyla ilgili Tarım Bakanlığı görüş verdi mi? Demek ki burada siz bir binayı yaparken temelden değil çatıdan yapıyorsunuz. O yüzden çöküyor. Sistem çöküyor. Siz, burada birtakım faaliyetler yapıyorsunuz oradan çıkan makine atığını kaçak yollarla bir yere döküyorsunuz. Eper durum böyleyse biz İmar Komisyonu olarak neden karar alıyoruz? Onlar plansız bir yere mi döküyorsunuz? Sorun burada. Yoksa çalışı çalışmaması değil. O şirket elbette ki çalışacak ve para kazandıracak. Size rağmen şirket elbet para kazanacak. Ama siz sistemi doğru kurgulamadınız. Ben de sizi buradan Harmandalı’ya davet ediyorum” ifadelerini kullandı. 

“MEHMET ERİŞ’İN KİM OLDUĞUNU GÖSTEREYİM”

Hızal’ın basın üzerinden tesise yönelik eleştirilerine yanıt veren Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, Hızal’a yaptığı çağrıyı yineledi ve “Özgür Bey’in basındaki sözü neyse ben onu kabul ederim. Kendisi ‘Ödemiş’teki çöp tesisi faaliyete geçmedi’ dedi. Çünkü biz rüya gördük. ‘O yatırımların bir bölümü önceki dönemden geliyor.’ Ne zamandan geliyor? Bunu yapan firma 2019 Haziran ayında bir önceki firmadan devraldı. Yani önceden geliyordusu nu? Kazması 2019’un Ekim ayında vuruldu. Ne zaman bitmiş? Aralık 2002’de. Pandemi dönemde böyle bitmiş 350 trilyonluk bir tane tesis gösterin. Gösteremezsiniz. ‘Burada faaliyete geçebilmesi için artan yüzde 15 ne olacak?’ Yüzde 15 uzak hedef daha. Bu da eksik bilgi. Yüzde 40-45’lerde. Ve diyorsunuz ki  ‘Yalan söylüyorlar.’ Ben de şimdi soruyorum. Yalanı söyleyen kim ben de Özgür Bey’den duymak itiyorum. Bensem bana söylesin, isim versin. Ben de Mehmet Eriş’in kim olduğunu göstereyim. Arkadaşlar siyaset yapalım, başımızın üstüne. Ama siyaset yapalım derken 20 yerden dolanıp insanlara…  Bir gün de gelin. Gelin önce kebabı yiyelim kahvemizi içelim sonra da tesisi görelim. Bununla ilgili evet benim de tereddüttüm vardı. Kolay mı? 5 ilçe. Ama sonra Selçuk’un Torbalı’nın ve Kemalpaşa’nın da çöpünü istiyoruz. O tesisin çalışması için var olan 350 tonluk çöp yeterli değil. Kapasitesi bin 200 ton. Sonuç bu sıfır atık tesisi yılbaşından önce kuruldu. Bu projenin hamisi Türkiye’de Emine Erdoğan’dır. Bu Ödemiş’te de bir şekilde uygulanmıştır. Nereye gidecek? Gittiği yer bellidir. Vahşi depolama yaptığınız yere şimdi de atık olarak gidiyor. Arındırıldıktan sonra gübre salınacak, suyu tekrar alınmış ve hemen sonra yanındaki tesise sonra da üreticiye verilecek. Evet eksiği olabilir ama basından yalan söylüyorlar derlerse bunu kabul etme” dedi. 

BOZTEPE’DEN MANDALLI ELEŞTİRİ

AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Arkadaşlar canlı yayına çıkınca herkes bir şeyler konuşma ihtiyacı duyuyor diyorsun. Mandallarımızı renklidir, birazdan bunu çizme ile birlikte başkanımıza hediye edeceğim. Sayın başkanımızı 2 gün önce lavanta festivali yaptınız. Rica ediyorum sizlerde başkanın attığı twittin altını okuyun. Olabilir ya bizim gençlik kolları yapmış olabilir diye bakayım dedim. Dönüp baktım da bizi öven birileri de değil. Lağım kokuyor diyorlar.  Bok kokuyor diye yazmışlar. Gerçekken İzmir çok kötü kokuyor. Bundan sonra İBB başkanımıza, Başkanvekilimizi çağırıyorum. Hepinizi İzmir'in en iyi yeri olan ve 1-2 milyonluk yere davet ediyorum. Hayatım boyunca hiç kimse Hüsnü Boztepe'yi yalanlayamadı. Ben yalan söylemeyi bilmem fakat tabii ki bazı şeyleri överek anlatabiliriz.  Sizden rica ediyorum, bir vatandaş olarak benim evimin önü leş gii kokuyor, ne hakkınız var. Burası İzmir'in en güzel yeriydi. Bakıyoruz başkan Salda gölünde. Tamam gez ancak İzmir'e bak biraz. Giyeceksin bu çizmeyi. Eğer bir belediye başkanı çizme giyip yağmur yağdığında sokağa çıkmıyorsa, güneş tam sıcakken çıkamıyorsa belediye başkanlığı yapamıyordur. Burada Mustafa Özuslu çok bağırmıştır, ben sesimi kısacağıma ancak biri bağırsın bende buradan bağıracağım. Bu mandalları bundan sonra burnumuza takarak gezeceğiz. Başka da çaremiz yok. Çünkü dağıttığınız maskelerde kesmiyor artık" diye konuştu. 

Soyer ise Boztepe'nin mandalı burnuna takmasının ardından, 'Çekmeyen kaldıysa çeksin çünkü şov yapmayı hiç sevmez" dedi.

Soyer'in sözleri sonrası açıklamalarına devam eden Boztepe, "Ben şov yapmayı sevmeme ben siyaset yapmayı severim. Başkanın paylaşımın altına bakın kim ne yazmış sonrada bakın hangi partili. Turgutlu Köyünde 15 dönüm lavanta ekiliyor. 2015 yılında başlanmış 6 yıldır festivali yapılıyor. Tire'de çöp illegal dökülüyor deniliyor. Bu konuda sizi destekliyoruz, tebrik veriyoruz.  Bu kendin her tarafı kokuyor. Burdurun, Ardahan, Iğdır'ın tarım başkanlığına soyunacağınıza gelin İBB başkanlığı yapın. Sadece tek bir şey istiyoruz İBB başkanlığı yapın. Demiştiniz ki körfez kendi kendini temizler demiştiniz. Bende dedim ki bilimsel raporları açıklayın diye ancak 1,5 yıldır bekliyorum" ifadelerini kullandı.

KARŞILIKLI TARTIŞMALAR TANSİYONU YÜKSELTTİ 

Yapılan konuşmalar esnasında meclis üyelerinin sürekli birbirinin sözünü kesmesi dikkat çekerken Başkan Soyer, Hızal’a hitaben, “Özgür Bey siz grup başkanvekilisiniz. Sürekli bir şey atmaya ne gerek var. Arkadaşlarım isyan ediyor. Size değil onlara isyan ettiğimi söylüyorlar. ” dedi. Bunun üzerine Başkan Soyer ve Hızal arasında karşılıklı tartışmalar başladı

AK Parti Grup Başkanvekili Hızal, konuşarak “Yaklaşık bir saattir sürekli olarak isim zikrederek bizi susmamız için uyardınız” ifadelerini kullandı.
Başkan Soyer ise; “Çünkü siz konuşuyorsunuz. Oturun” dedi.

Hızal ise bu sözler üzerine, “Hayır. Oturmuyorum, size sormayacağım” diyerek Başkan Soyer’e çıkıştı. Soyer ise, “Bana soracaksınız” dedi. Bunun üzerine Hızal Başkan Soyer’e, “Siz demokrat bir meclis yönetimi yapmıyorsunuz” ifadelerini kullandı. 

Başka meclis üyeleri konuşurken yeniden söze girilmesini üzerine Başkan Soyer, Hızal’a hitaben, “Özgür Bey, gerçekten her söylenen cevap vermek zorunda değilsiniz. Susmanız lazım. Adet budur” diyerek sert bir uyarıda bulundu.
Hızal ise; “O zaman grubunuzu da susturun” diyerek yanıt verdi. 

“Zaten susturuyorum. Siz bana işimi öğretemezsiniz. Ben grubu susturmayı biliyorum. Arkadaşlarımın isyanı şu: Onları değil sizi susturmam” dedi.

“UTANACAĞIZ”

Tüm konuşmaların ardından son konuşmayı yapan Başkan Soyer, tüm eleştirilere yanıt veri ve şunları söyledi; “Gerçekten insanın sabrını zorlayan bir üslup var ve biz bunu maalesef aşamıyoruz bunu bir kere daha idrak ediyorum. Yani şu yönetimi demokratik bulmayan arkadaşlar var. Demokrasi daha ne olabilir? Bu, bu kadar zor bir şey mi? Bir arkadaş konuşurken sessizce dinlemek. Her söylenen laf yetiştirmeye çalışmak… Bunlar meclis üyelerimize yakışmıyor. Bundan vazgeçelim. Yani bunlar tarihe geçiyor ve utanacağız. Körfez kirleniyor diyoruz. Eğer müsilaj denilen illet İzmir Körfezinde gözükmüyorsa Büyük Körfez projesinin bunda payı var. Benim şehir dışına gitmeme sinirlenen arkadaşlarımız var. Ben yarın Kütahya'ya gidiyorum ve Gediz'in doğduğu noktadan su içeceğim. Ben Çevre ve Şehircilik Bakanı mıyım? Hayır ancak buna şehirci kalmak  içime sinmiyor. Ben çalışmaya devam edeceğim, belki gözden kaçırdıkları bir çözüm önersi götüreceğim. Gediz nehir akıyor, ergene zehir akıyor. Bu gelen felaketler 3-5 yılın sorunu değil onlarca yıldır uygulanan hataların sonucu. Göller kurumuş, yağmur yağdığında sevinmeyin kuraklık bitmeyecek. Yanlış tarı politikalar soncu iklim değişikliği ile birleşerek buğun çok büyük tehdit altındayız. Yarın İzmir'imize gelecek. Kiraz'da 300 metre de su çekemiyor arkadaşlar. Bu meseleyle uğraşmak için tarım bakanı olmayı mı bekleyeceğiz. Kuraklık kapımızda ve bende seçilmiş bir belediye başkanı olarak buna çare üretmek mecburiyetindeyim. Zor bir dönmeden geçiyoruz. Türkiye de pandemiden nasibini aldı ve şimdi bu yaraları sarma zamanı. Bunu cazgırlıkla olmamalı. Bizim sorunlarımız bu seviyede siyaset yaparak çözülebilecek sorunlar olmaktan çıktı artık. Sorunları ciddiyetle ele alıp kafa yormamız ve birlikte çözüm üretmemiz lazım. Bu memleketin ve şehrin sorumluluğu bizim üzerimizde. İBB İzmir'in seçilmiş en büyük organıdır. Bu sorumluluğu omuzlarımızda hissetmek mecburiyetindeyiz. Siyaseti sadece bu nedenle yapıyoruz. Yolsuzluk, yoksulluk bu topraklarda olmasın diye. Buna sebep olan ve görmezden gelen herkesle de mücadele edeceğim. Bu toprağın insanları daha iyisine layık. Bizim bir tek kırmızı çizgimiz var, hırsızlar ve haramiler."

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.