Büyükşehir’de maraton gibi meclis: 2020 yılına kalem kalem eleştiri

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Nisan ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü bileşimi gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de salonda hazır bulunduğu oturumu, Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu yönetti. Oturumda, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESHOT 2020 Yılı Faaliyet Raporları görüşüldü.

ESNAFA KİRA DESTEĞİNE OY BİRLİĞİYLE ‘RET’

Oturumda, koronavirüs salgınında ekonomik olarak en büyük darbeyi alan esnaflardan belediye mülkünde kiracı olan vatandaşlardan kira bedelinin alınmaması hususu da gündeme geldi. Söz konusu önerge, meclisin yetki alanı dışında olduğu gerekçesiyle oy birliği ile reddedildi. “Çin’in Wuhan Şehrinde başlayan ve ülkemizde 11 Mart 2020 tarihinde ilk vaka görülen Covid-19 Virüsü maalesef giderek büyüyüp tüm dünyayı etkisi altına aldığından, İzmir Büyükşehir Belediyesi mülklerinde kiracı olan bazı hemşehrilerimiz de süreçten olumsuz etkilenmiş olup, etkilenen bu kiracılarımızdan yasakların başlama ve bitme tarihleri arasında olan dönemde kira bedellerinin Belediye olarak tahsil edilmemesine yönelik Yazılı Önergenin; Esnaf ve Meslek Odaları Komisyonunca oyçokluğu ile uygun bulunmadığına, Hukuk – Plan ve Bütçe Komisyonlarınca “Belediyemiz mülkiyetinde olup kira akdine konu edilen taşınmazların sektörel dağılımındaki çeşitlilik, bu çeşitlilik içerisinde pandemi etkisinin sektör etkilenmelerinde farklılıklar göstermesi, tüm kiralamaların ihale kapsamında Encümen eliyle yapılmış olması, ihale kapsamındaki bir işin yetkide paralellik ve tek taraflı değiştirilmeme zorunluluğu, dikkate alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 18/12/2020 tarihli ve 272696 sayılı (2020/27 sayılı Genelge hk. görüş) yazılarında zikredildiği üzere ilgilerinin ihale kapsamındaki kiralamalara yönelik başvurularının yasal çerçevede Encümence değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle Önergenin Meclis yetki alanı dışında olduğu gerekçesi ile” oybirliği ile uygun bulunmadığına ilişkin Müşterek Rapor.”

AKTEPE VE EMREZ’DE KENTSEL DÖNÜŞÜME START VERİLDİ

Gündemde ayrıca Gaziemir Aktepe ve Emrez bölgesinde başlaması planlanan kentsel dönüşüm maddesi de görüşüldü. “Gaziemir Aktepe ve Emrez Mahalleleri Kentsel Dönüşüm Alanında I. Etap olarak belirlediğimiz 2348 ada, 1 parseldeki mevcut yapıda "6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun" kapsamında yapılan "riskli yapı tespiti" doğrultusunda ihaleye hazır olan I. Etapta olası depremlere karşı inşaat yapım işini hızlandırıp, tamamlayarak hak sahiplerine yeni konutların teslimini hızlandırmaya yönelik, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İZBETON A.Ş. arasında imzalanmak üzere hazırlanan ve önerge ekinde yer alan “Protokol” ile eki olan “Özel Teknik Şartname”nin oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Hukuk - Plan ve Bütçe - Şirketler - Kentsel Dönüşüm - Deprem ve Afet Komisyonları Raporu” ifadeleriyle gündemde yer alan önerge oy birliği ile kabul edildi.

Konuya ilişkin söz alan Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, “Aktepe Emrez bölgesi İzmir’in tek parçada en büyük kentsel dönüşüm alanını kapsıyor burasıyla ilgili hazırlıklar 10 yıllar öncesine dayanıyor. 5 Ağustos 2012 tarihinde kentsel dönüşüm alanı ilan edilerek start veriliyor. Büyükşehir daha sonra buradaki hazne arazilerinin Büyükşehir’e devriyle ilgi yazışmalara başlıyor ancak devir geçekleşmiyor. Bu nedenle büyükşehir Milli emlak Müdürlüü2ne dava açıyor ve 2019 yılında bu devirler gerçekleşiyor. Bu devirlerin ardından kentsel dönüşüm daire başkanlığımız hızlı bir şekilde çalışmalara başlıyor. Seçimden sonra Tunç Başkanımız ile yaptığımız görüşmelerde bölgelerde yaşayan insanların mağdur olduğunu ilettim ve İZBETON ile start vermeyi teklif ettim. Kendisi kabul etti. Bu konuda kendisine çok teşekkür ediyorum. Müthiş bir çalışma yaptılar ve bölgemizde kentsel dönüşüm nihayet start alıyor. Bu bölgenin 2 değişik sorunu var. Biri vatandaşların tapularında bulunan hazine miktar fazlalıklarıydı Bu konuda vatandaşlarımızı kentsel dönüşüm başladığında sorunlar yaşanacaktı. Ben bu alanların cüz bir bedelle vatandaşlara devrini istemiştim. Bu vatandaşların sorunları hala devam ediyor. Umarım ki bu sorun da çözülür” dedi.

FAALİYET RAPORLARINDA DETAYLI İNCEMELEME

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESHOT 2020 Yılı Faaliyet Raporu birlikte görüşülüp ayrı ayrı oylandı. Raporlar, Millet İttifakı’nın ‘kabul’, Cumhur İttifakı’nın ‘ret’ oylarıyla oy çokluğu ile kabul edildi.

CHP Grubu adına raporlar hakkında konuşan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, şunları söyledi; “İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2020 yılında koronavirüs salgını deprem ve sel felaketinin açtığı yaraları sarmak için geliştirdiği kriz belediyeciliği modeli tarihe geçecek bir dayanışmanın öncülüğünü yaptı. Mart ayından baş gösteren salgınla kriz belediyeciliği uygulamalarını hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, tüm dünyada ve ülkemizde takdirle karşılanan örnek belediyecilik uygulamaları ile geride bıraktık. İzmir’de bu süreçte, ülkedeki genel ekonomik tablonun da etkisiyle sosyal yardımlara ilişkin talepler büyük ölçüde arttı. Her yıl devam edilen bu hizmetler, 2020 yılından sosyal belediyecilik sorumluluğu içerisinde öncelik vererek devam edildi. Pandemi sürecine rağmen sosyal ve alt yapı yatırımlarına bakalım. Örnekköy Sosyal Projeler yerleşkesinde engelli kentlilerimiz için bir farkındalık merkezi daha açıldı. Dünyada ilk ve tek İzmir Engelsiz Modern Sanat Müzesi kente kazandırıldı. Altı yeni masal evi daha açtık. Pandemi süresince STK’lar ve meslek odaları ile birlikte ortak akıl ile yürütülen çalışmalara bağlı olarak kadına karşı şiddetle mücadele kapsamında kadınlar için geçici barınma evleri açıldı. 7-24 açık, konuşma ve ihbar hattı hizmete sokuldu. İzmir Barosu ile imzalanan 2. protokol ile İzmir İnsan hakları başkenti projesi kapsamında başta kadına karşı şiddetle mücadele olmak üzere ihtiyaçlı vatandaşların ücretsiz hukuk hizmeti ile adalete erişim imkanının kolaylaştırılması sağlandı. Meslek Fabrikalarımızda istihdam garantili meslek edindirme kurslarımız çeşitlendirildi. 7-14 yaş arası çocuklarımız için online olarak faaliyetlere devam eden çalışmalar yapıldı. Spora, sporcuya, kültür sanata olan destekler 2020 yılında da devam etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi toplu taşımada raylı sistemin ağırlığına alacak yatırımlara devam etti. Bir yandan kent trafiği rahatlatırken bir yandan da doğaya katkı sunuyor.  Bun nedenle dış finansman kullanımı daha çok raylı sistemler projelerine ayrılmış durumda. 

YENİLENEBİLİR ENERJİ ADIMLARI

Yenilebilir enerji yatırımlarımızda enerji üretim kapasitemiz giderek artıyor. Toplamda 603 kw gücünde güneş enerjisi yatırımı devreye alındı. 7.8 megavat kapasiteyle elektrik üretimine başlanan biyogaz üretim tesisinde günlük üretim 24,99 megavata çıkarıldı. Bu miktar yaklaşık 112 hanenin günlük elektrik tüketim ihtiyacını karşılayacak miktarda üretim yapıldığını göstermektedir. 7 milyonun üzerinde ağaç ve bitki dikildi. 585 bin metrekare yeni yeşil alan oluşturuldu. Kentsel dönüşüm çalışmaları da 6 bölgede devam etti. İzmir’in tarım ve hayvancılığını geliştirilmesi de sürdürüldü. Başkan Sayın Tunç Soyer’in üretici ve tüketiciyi arcısız buluşturma hedefi ile Kadifekale ve Kültürpark’ta açtığı yerel üretici pazarlarının üçüncüsü Buca’da kuruldu. Halkın bakkalı ise bir yılda 8 şubeye ulaştı. 30 Ekim depremi sonrası depremin ilk gününde 3 bin 842 depremzedenin acil barınma sağlandı. Afet bölgesinde 366 araç ve 4 bin 500 personel ile acil müdahale çalışmaları yürütüldü. Bir ay içerisinde çadırlardaki tüm vatandaşlar evlere yerleştirilmesine yardımcı olunarak; depremzedelerin kışı olumsuz hava şartlarda geçirmeleri önlendi. Ayrıca deprem bölgesindeki salgın koşullarından korunması adına sağlık ve hijyen çalışmaları yapıldı.

“2020 YILI HARCAMALARININ YÜZDE 42’SİNİ YATIRIMLARA AYIRDI”

Tüm bu öngörülemeyen koşullara rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi 3 milyar 222 milyon lira yatırım harcamasıyla, 2020 yılı harcamalarının yüzde 42’sini yatırımlara ayırdı. İZSU ve ESHOT dahil toplam 4 milyarlık yatırım harcamasıyla yine İzmir’e en fazla yatırım yapan kurum oldu. 2020 yılı tahmini gelirlerini yüzde 97,17; giderlerinin yüzde 94,63 oranında gerçekleştirildi. İzmir’in ve Türkiye’nin tek belediye hastanesi Eşrefpaşa Hastanesi pandemi sürecinde de kentlilerimize hizmet vermeye devam etti.”

ESHOT faaliyet raporuna ilişkin de kısa bir değerlendirme yapan Kökkılınç, “İzmir Büyükşehir’e bağlı ESHOT Genel Müdürlüğü ise Covid-19 salgını nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kriz belediyeciliği modeline geçilince vatandaşlarımızın ve çalışanlarımızı salgının etkilerinden korumak amacıyla toplu taşımada bir dizi önlemler alınmış, hijyen dezenfektan sosyal mesafe ile güvenli alanlar oluşturulmuştur. HES kodlarının İzmirimkart ile eşleştirilmesi sağlanarak güvenli yolculuk koşulları oluşturulmuş. En büyük çabayı sarf eden sağlık çalışanların ücretsiz toplu taşıma imkanı sağlanmıştır. Halk taşıt uygulaması ile indirimli uygulama sağlanmıştır. ESHOT 2020 yılında tahmini giderlerini yüzde 97,17; giderlerini yüzde 94,63 oranında gerçekleştirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESHOT 2020 yılı başarılı faaliyetlerinde ötürü Tunç Soyer’e ve arkadaşlarına teşekkür eder. Faaliyet raporuna olumlu oy kullanacağımızı bildiririz” dedi. 

“YAPAMADIKLARINIZ BUGÜNDEN SONRA YAPAMAYACAKLARINIZ TEMİNATI”

Faaliyet raporuna ilişkin AK Parti grubu adına konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, eleştirilerinde salgın, deprem ve sel gibi felaketleri göz önünde bulunduracaklarını söyledi. Faaliyet raporu eleştirilerinde İzmirlilerin temel sorunlarından bahsettiklerinin altını çizdi ve “Biz o gün İzmir’in trafiği, yolu, kentsel dönüşümü, kültürü ve doğası yani İzmir’in temel sorunları dedik. Bunlar İzmirlilerin konuştuğu sorunlardı. Biz bu sorunların giderilmediğini söylemiştik ve sizler de bu sorunların bir kısmının 2020’de devamının da sonraki yıllarda giderileceği konusunda vaatlerde bulunmuştunuz. Göreve geldiğiniz günden bugüne 730 gün geçmiş. Toplam görev sürenizin yarısı neredeyse. Bu görev süresi boyunca kullanılan bütçe 14 milyar civarında. Bağlı kuruluş ve şirketleri saymıyorum. Birtakım olumsuzluklar yaşandı, biz de bunların varlığından rahatsızlık duyduk ama bu olumsuzluklar İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarını engelleyecek düzeyde miydi? Bakıldığında geçen yıldan farklı olarak ekonomik anlamda bir farklılık var mı? Nilay Hanım az önce bazı veriler verirken yatımların bir kısmını Covid ve deprem nedeniyle yapılamadığını söyledi. Baktığınızda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yılki gelir bütçesi 6 milyar 195 milyon. Geçen yılki bütçe 4 milyar küsur. Merkezi idareden gelen rakam 4 milyar 398 milyon olması gerekirken 99 milyonluk bir kesinti yapılmış. Gider bütçesi 7 milyar 584 milyon. Biz çok defa şunu dile getirdik: Sizin ortaya koyduğunuz yani Sayın Soyer2in seçim vaatlerinde dile getirdiği yollar, parklar, yeşil alanlar otopark vb. birçok konuyu burada çok fazla dile getirmeyeceğim. Çünkü şunu net bir şekilde anladık. 730 günde bu noktada ciddi adımlar atılmadı. Kalan süre içinde de bunların tamamlanmasını beklemiyoruz. Sayın Başkanım cemreler artık İzmir’de ne suya ne toprağa ne de havaya düşüyor. Bugüne kadar yapamadıklarınız bugünden sonra yapamayacaklarınız teminatı. Bütçenin 3.3 milyar lirasının yatırımlara ayrıldığı iddia edildi. Bu gerçekten böyle mi? Bunu aslında hepimiz sokağa çıktığımızda ve İzmirlilerle sohbet ettiğimizde bunun böyle olmadığını anlıyoruz. Ama burada birtakım kelimesel ve rakamsal oyunlarla bütçenin yüzde 43’ü yatırımlara ayrılmış. Her şeyden önce bu 3.3 milyarın 1.6 milyarı mal ve hizmet satın almaya ayrılmış. Hangi mallar ve hizmetler yatırım olarak gösterilmiş bunu değerlendireceğiz. Yatırım yapmadığını en başta söyledik. Çünkü yapılsaydı alternatif yollar yapılacaktı, yeni yeşil alanlar ve rekreasyon alanları ortaya çıkacaktı, yatırım yapılmış olsaydı otopark açılışları olacaktı ve kentsel dönüşüm çalışmaları yapılmış olacaktı” diye konuştu. 

“ÇÖZÜM ODAKLI YATIRIMLARINIZ 1 MİLYAR”

Yapılan yatırımları kalem kalem değerlendiren Hızal, şunları söyledi; “Bu yıl Buca Metrosu için hiç para harcanmamış. Sadece konsorsiyum yapılmış. Narlıdere Metrosu için 160 milyon, tramvay için 70 milyon harcanmış. Muhtelif yatırımlardan bahsedelim… Otoparklar için 14 milyon, Selçuk Semt Garajı için hiç para harcanmamış. Portakal Vadisi için 14 milyon civarı derken muhtelif yatırımlar için harcanana toplam tutar 200 milyon. Asfalt yapımı için 300-400 milyon lira harcanmış. Alt ve üst geçitler için 425 bin lira. Bağlantı yolları için 14 milyon lira. Yaklaşık 1 milyar lira. Bu da bütçenin yüzde 15’i yapar. Direk İzmirlilerin sorunlarını ilgilendiren çözüm odaklı yatırımlarınız 1 milyar. İzmir Büyükşehir Belediyesi, genel itibariyle yatırımsal anlamda bugüne kadar az önce saydığım benzer yatırımların yapılaması konusunda sürekli mazeret ortaya koyan bir kuruluş oldu. Yakın zamana kadar bu yalıtımları yapmak istediği ve merkezi iktidarın buna engel olduğu söylemleri vardı. Bunların bir karşılığı yok. Bu yol yeni bir mazeret gerekiyordu. O da koronavirüs salgını. Evet salgın bir sorun ama salgın nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu yatırmaları yapmadı bu yatırımları yapmamasından ötürü ayrılan bütçeyi sosyal yatırımlara mı kullandı? Bunu sormak lazım. 

“TIKIR TIKIR BELEDİYECİLİK TAKUR TUKUR BELEDİYECİLİĞE DÖNDÜ”

Altyapı denince akla gelen trafik…. Geçen faaliyet raporu görüşmelerinde bu eleştiriyi yaptığımızda Sayın Tunç Soyer, ‘Dünyanın her yerinde trafik var ‘ demişti. Bizi onlar ilgilendirmiyor. İzmir ilgilendiriyor. Siz burada da koronavirüsü bahane ediyorsunuz bazen. Bazen yağan yağmurlar, bazen kazalar bazen de başka gerekçeler oluyor. Ama bu trafiğin gerçek nedeni hiçbir zaman İBB olmuyor sizin için. Ama bu trafiğin asıl nedeni sizlersiniz. Bu sorunun çözümü için yapılması gerenler çok basit. Mevcut yolları düzenlemeniz, yeni yollar yapmanız ve raylı sisteler yapmanız gerekiyor. Yeni yolları geçtik, evet raylı sistemler için bir şeyler yapıyorsunuz. Mevcut yolların bakım ve onarımını dahi yapamadınız. Bunu halk CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na söylüyor. Tıkır tıkır belediyecilik takur tukur belediyeciliğe döndü. İzmir Büyükşehir Belediyesi, trafik sorununu ortadan kaldırmak adına yol yapmadı, mevcut yolların düzenlemesi konusunda iyi değildi. Ama dahiyane bir iş yaptı. Altınyol’daki trafik sıkışıklığının ortadan kaldırılması için birtakım hamleler yapıldı. Çekici hizmeti konuldu ve şeritlerin yönleri saatlere göre değiştirildi. Bu uygulamalar trafiği kısmen de olsa rahatlattı evet ama İzmir’de trafik sadece orada yok. İzmir’in her noktasında var. Bu hizmeti veren İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu güzergah üzerinde bir ihaleye çıkmış. Huni koyma ihalesi… Huniyi sabah saatlerinde koyup akşam saatlerinde kaldırıyorlar. 7,5 milyar bütçesi ve binlerce çalışanı olan İBB, yol yapmıyor ama huni koyma ihalesi yapabiliyor. Eğer siz yüzde 43’ün içerisinde bu huni koyma ihale bedelini de koyuyorsanız vay halimize. Yol denince bisiklet yolu da akla geliyor. Yapılsın ama bu, İzmir’in temle sorunu değil. Temel sorunuymuş gibi davranmayın artık. Önce trafik çilesini ortadan kaldırın. 

SOYER’E OTOPARK PARALARI SORUSU

Bir de otopark meselesi… Otopark için İzmirlilerden bedel toplanıyor. Belediyenin kasasında bu yıl otoparklarla ilgili kasasında ne kadar para var? Otopark harzaması yaklaşık 15 milyon ama yapılan otopark yok. Maalesef trafik problemi bu şekilde. Görülüyor ki 2020 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi trafik sorununu ortadan kaldırmak için ciddi adımlar atmadı. 

“İZMİR KOCAMAN PLANSIZ BİR ŞEHİR”

İzmir’in bir deprem gerçeği var. Bunun sizler tarafından tam manasıyla anlaşılması 30 Ekim’den sonra oldu. İzmir’de 30 Ekim’den önce de yapı stoku sorunu vardı, çarpık yapılaşma ve fay hatları vardı. Hiçbir şey değişmedi esasında. Evet bazı hususlarda geç kaldınız. İzmir’de planlama sorunu var. İzmir kocaman plansız bir şehir. İzmir plansız bir şehir olduğu için gelişme etkileniyor. Bunun müsebbibi İmar Barışı falan değil. Bunun müsebbibi 25 yıldır bu şehri yöneten yöneticiler ve sizlersiniz. Deprem sonrasında birtakım kentsel dönüşüm faaliyetlerini faaliyete soktuğunuz görüyoruz. Ama bugüne kadar yapmanız gereken kentsel dönüşümün yüzde 6’sını yapabildiniz. Yani kentsel dönüşümle ilgili performansınız da orta. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İBB binası konusunda bu ciddi zafiyetler ortaya koyuyor. Yıkılacak mı, güçlendirilecek mi? Sorarlar, kendi evinin dönüşümünü bile yapamayan İzmir Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşümde ne kadar başarılı olabilir? 

EŞREFPAŞA ELEŞTİRİSİ

Eşrefpaşa Hastanesi… Bu hastanenin 2020 yılı bütçesi 83 milyon. Bu hastane, Covid-19 salgını döneminde bir kez gündeme geldi. Salgınla mücadele için değil, bir açılışla gündeme geldi. Bu hastanede bir yılda yatan yatılı hasta sayısı 2.6. 83 milyon bütçe ayrıcasınız ve bu hastane salgın günlerinde sadece bir duvar resminin açılışında gündeme gelecek. Bu kadar basit olmamalı.”

“BAŞKA BİR TARIM MÜMKÜN DEĞİL”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Başka bir tarım mümkün” sloganıyla başlattığı hareketi de eleştiren Hıza, “Bizce göstermelik olarak 500 hektar araziye buğday ekerek kahraman olamazsınız. Tarımla alakalı, başka bir tarım mümkün değil. Hayvan dağıtımı için de 0 bin hayvan dağıtımı planlanıp 631 hayvan dağıtımı yapılmış. Gerekçe olarak salgın gösterilmiş ama plan yapıldığında da salgın vardır. Tarım ve Daire Başkanlığı’nın başına bir sosyolog getirerek başka bir tarım mümkün olmuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, kooperatiflere önem verdiğini söylüyor ve 156 milyonluk alım yapmış. Bu alımın yüzde 80’i iki ilçedeki 4 kooperatiften yapılmış. Diğer 28 ilçedeki kooperatiflerden yapılan alım ortada. Burada bir eşitlikten bahsedilemez” diye konuştu.

“90 DAKİKAMIZI GERİ VERİN”

Hızal, ESHOT 2002 Yılı Faaliyet Raporu’na ilişkin ise tek cümlelik bir eleştiri getirdi ve Evet ESHOT, salgından en çok etkilenen kurumlardan oldu. Biz bu konuda tek bir cümle söyleyeceğiz. 90 dakikamızı geri verin. 120 dakikaya çıkardık dediniz. Çünkü zam yaptınız. Tekrar tekrar söylüyoruz. 90 dakikamızı geri verin” dedi.

Hızal sözlerini şu şekilde sonlandırdı; “Biz bu faaliyet raporlarında maalesef başka bir İzmir göremedik. Bu yüzden faaliyet raporlarına ret oyu kullanacağız.”

KATI ATIK BERTARAF TESİSİNE TEPKİ

Oturumda ayrıca ilk olarak 2020 yılı Ocak ayı meclisinde gündeme gelen Menderes Katı Atık Bertaraf Tesisinin 1/5000 ve 1/1000 ölçekli plan önerileri oy çokluğu ile kabul edildi.

“İzmir ili Entegre Atık Yönetim Planı kapsamında, Güney 2 Entegre Katı Atık Yönetim Tesisi kurulması amacıyla koordinatları belirlenen alanda Belediye Hizmet Alanı (Katı Atık Bertaraf ve Depolama Tesisleri Alanı-Biyogaz Enerji Üretim ve iletim Tesisi Alanı) amaçlı hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının önerilerinin oyçokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin İmar ve Bayındırlık – Çevre ve Sağlık Komisyonları Raporu” ifadeleriyle gündemde yer alan maddeyle ilgili söz alan AK Partili meclis üyesi Ayşegül Duran Türker, tesisin ilçede yol açacağı olumsuzluklardan bahsetti ve “En önemlisi de çöp tesisinin gelişi ile ilçemizde oluşacak kaygıların psikolojik etkisi ve Menderes’imizin markasını olumsuz düşürmesi nasıl olacak. Hazirandan bu yana daha ÇED görülmelerinin olumlu sonuçları yok. ÇED görüşmeleri tamamlanmadan, kurum görüşleri tamamlanmadan, ulaşım güzergâhı net işlenmeden, hukuka aykırı onaylanmasına karşıyız. Halk ikna olmadan, halka rağmen bu planı acil adın altında oldu bittiye getirilerek onaylanmasına karşıyız. Halka rağmen iş yapılmaz” ifadelerini kullandı.

Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, ilçedeki katı atık bertaraf tesisi örneği üzerinden konuşarak Türker’e yanıt verdi ve şunları söyledi; “Bu tesis kırsal alanda, etrafında tarım ya da yerleşke yok ve bu nedenle uygun bir alan seçilmiş diye düşünüyorum. Ayrıca İzmir’in güney kanadında bizim de böyle bir tesisimiz var. Ben meclis üyesi arkadaşımızın kaygılarını gidermek için söz aldım. Bu tesis son derece modern bir tesis. Biz orada atıkların işlenmesiyle birlikte enerji elde edeceğiz. Ayrıca güne ortalama 100 ton gübre elde edeceğiz. Biz günde 100 ton üretilen bu gübreyi büyükşehirle değerlendirip bölgemizin topraklarına sahip çıkmak istiyoruz. Koku konusuna gelirsek… Dışarıdaki basınçla içerideki basıncın dengelenmesiyle kokunun dışarı çıkmaması gayet başarılabilir bir durum. Bin 200 tonluk bir çöp işleme kapasitesi var. Menderes meclis üyesi arkadaşımızın ilçesi adına kaygılanmasını saygıyla karşılıyorum. Ama bir soru sormak istiyorum. Yapılan bu tesislerin ÇED raporları nereden alınıyor? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan alınıyor.”

BAŞKAN SOYER’DEN ELEŞTİRİLERE YANIT

Mecliste son konuşmayı yapan Başkan Soyer, yapılan eleştirilere tek tek yanıt verdi. Başkan Soyer, eleştirelere yanıt olarak şunları söyledi; “2.9 milyar dolar yatırım İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımıdır. Bunu Valimiz Sayın Yavuz Selim Köşger söylüyor. Bu yatırımlara biz karar vermiyoruz. Bakanlık bize veriyor bu rakamları. Bu değerlendirmeyi biz yapmadık. Yani bütçemizin yüzde 43’ün yatırıma ayırıyoruz derken bunu yapan bakanlığımız. Sadece Narlıdere Metrosu için ayrılan bütçe 1.54 milyar liradır. … Gemiler, opera binası, Narlıdere Metrosu… Burada ESHOT harcamaları yok. Onları da eklediğimizde 3.9 milyarlık yatırımdan bahsediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin … borçlanma kapasitesi var. Bu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hakkı. Toplam borcumuz 7.8 milyar. Yani borçlanma kapasitemizin yüzde 48’ini kullanıyoruz. Bu borç 2030’lu yıllara kadar uzanan bir vadede. 2020 yılında lojman, konut ve arsa satışlarıyla 189 milyon lira gelir elde ettik. Bu konudaki harcamalarımız ise 180 milyon lira. 2020 yılında ilçelerimize ayırdığımız yatırım miktarı 100 milyon liradır. Bunu da belirtmek istiyorum. 

“KAHRAMANLIK PEŞİNDE DEĞİLİZ”

Küçükbaş hayvan dağıtımıyla ilgili rakamdan bahsedildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak küçükbaş hayvanı Damızlık koç ve Koyun Yetiştiriciliği Birliğinden temin ediyoruz ama pandemi nedeniyle oradan temin etmek mümkün olmadı. Ama yine de boş durmadık ve üreticilerden temin etmeye başladık. 150 milyon liralık bütçenin yetersiz bulunduğu ifade edildi. Ben bundan çok mutlu oluyorum. Çünkü tarıma daha çok harcamalıyız. Önümüzdeki günlerde daha yoğun harcamalar yapacağız. Bunu kahraman olmak için yapmıyoruz. Küçük üreticimizin canı yanıyor. Bunu o yüzden yapıyoruz. Yoksa kahramanlık peşinde değiliz. 

“HEM TEMİZLİK HEM ENERJİ HEM TASARRUF”

Menderes’e gelirsek… Menderes’te muhtarlarımızla bir araya geldik. Hepsini dinledik ve gördük ki sorunun aslında yapılacak tesisle değil ulaşım yoluyla ilgili sıkıntısı var. Bu nedenle arkadaşlarımız 3 ayrı alternatif üzerinde çalışıyorlar. Köylere temas etmeden doğrudan çevre yolu üzerinden çözülecek. İçiniz rahat olsun bu sıkıntılar çözülecek. Artık bütün dünya çöpü hammadde ya da enerji kaynağı olarak kullanıyor. Bunu yapmak mecburiyetindeyiz. Bu hem temizliği hem enerjiyi hem de tasarrufu sağlayacak. Onun için en az 4 noktada çöpün yeniden değerlendirilmesini mümkün kılacak katı atık bertaraf tesisini kurmak zorundayız. 

“TOZ KONDURMAK İSTEMEM”

Maske konusuna hiç girmeyeceğim. Biz 7 milyon maske dağıttık Toz kondurmak istemem. Hiç maskenin dağıtılamadığı dönemde İzmir Büyükşehir Belediyesi, bir ilk olarak maskematiği icat etmiştir.”

Başkan Soyer, eleştirilere verdiği yanıtların ardından 2020 yılı değerlendirmesini yaptı. Amaçlarının İzmir’in refahını artırmak olduğunun altını çizen Başkan Soyer, atılan adımlar hakkında temel bilgiler vererek şunları söyledi; “Göreve başladığımızda yüzde 12’si yapılmış olan Narlıdere Metrosu için hızla 125 milyon Euroluk finansman sağladık. İki yıl bile dolmadan, olağanüstü bir hızla bu hattaki çalışmalarımızı, yüzde 74 tamamlanma seviyesine getirdik. Çiğli ve Karşıyaka ilçeleri arasında önemli bir ulaşım alternatifi oluşturacak Çiğli Tramvayı’nın temelini attık. 441 milyon 182 bin liralık yatırımla toplamda 11 kilometre uzunluğunda ve 14 istasyondan oluşan Çiğli Tramvayı’nı, iki yıl sonra Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında hemşerilerimizin hizmetine sunmuş olacağız.

12 AYDA 338 MİLYONLUK ALIM

‘Başka Bir Tarım Mümkün’ anlayışıyla inşa ettiğimiz İzmir Tarımı ile aynı anda kuraklık ve yoksullukla mücadele ediyoruz. İzmir Tarımı ile ekonomik değeri yüksek ve suyu az tüketen stratejik ürünleri destekleyerek tarımda harcanan suyu, yüzde elli oranında azaltıyoruz. 2021 ve 2022 üretim dönemini kapsayan 12 ayda toplam 338 milyon 600 bin liralık alım yapacağız.

KEMERALTI AYAĞA KALKIYOR

Bu kapsamda Kemeraltı’nı, yaklaşık 200 milyon liralık yatırımla baştan sona yeniden ayağa kaldırıyoruz. 27 milyon liralık yatırımla Kemeraltı Kuşaklama Alt Yapı projesi çalışmalarımız devam ediyor. 153,7 milyon liralık yatırımla altyapı, üstyapı ve aydınlatma çalışmalarını içeren ikinci etabın ihalesini tamamladık ve çok yakında temel atıyoruz. Bu çalışma, İzmir tarihinde Kemeraltı bölgesine yapılan en büyük yatırım ve altyapıyla ilgili yıllardır dokunulmamış tüm sorunları çözecek.

“MUHTARLARLA YÜZ YÜZE BİRARAYA GELDİK”

İzmir’de şu ana 27 ilçede buluşmalar gerçekleştirerek, 1163 muhtarla yüz yüze bir araya geldik. Muhtarlarımızın kimi yeni otobüs hatları istiyor, kimi asfaltla ilgili talepleri dile getiriyor, kimisi su altyapısı, kimisi halı saha ya da çocuk oyun parkı ihtiyacından söz ediyor. İlgili bürokratlarımızla her talebi ve iletilen her sorunu tek tek not alıyor ve planlamamızda öncelikli hale getiriyoruz. 

"HALKIN BAKKALI DİJİTALE TAŞINIYOR"

Üretici ve tüketiciyi aracısız buluşturma hedefiyle Kadifekale ve Kültürpark’ta açtığımız yerel üretici pazarlarının üçüncüsü Buca’da kuruldu. Dördüncüsü Bergama’da açılıyor. Kooperatifler aracılığıyla üretilen ürünleri şehirdeki milyonlarla buluşturma hedefiyle açtığımız Halkın Bakkalı’nı, bir yılda sekiz şubeye ulaştırdık ve çok yakında Halkın Bakkalı üzerinden e-ticarete başlıyoruz.

PANDEMİDE KRİZ BELEDİYECİLİĞİ VURGUSU

Bir yılı aşkın bir süredir tüm dünya gibi, pandemi denen çok farklı bir süreci yaşıyoruz. Bu zor dönemde, ihtiyaç duyanlarla destek olmak isteyenleri buluşturduk. Halkın Bakkalı üzerinden gıda paketi, iftar yemeği, hijyen paketi satışları başlattık ve buradan sağlanan destekler belediyemizce ve gönüllülerimizle birlikte desteğe ihtiyaç duyan yurttaşlarımıza ulaştırıldı. Pandemi ve depremi de kapsayan bu süreçte 250 binden fazla haneye 380 bin gıda paketi, 130 bin hijyen paketi desteği sağladık. 380 bin gıda paketinin 230 bini yurttaşlarımız tarafından bizlere ulaştırıldı.  Yine pandemi sürecinde aralarında kahvehane esnafı, amatör spor kulüplerinin antrenörleri de olmak üzere 42 bin kişiye 20 milyon liranın üzerinde destek olduk. 2 bin 500 selzede hane ve işyerine ise 19 milyon lira destek sağladık. Askıda Fatura kampanyası ile 16 bin 496 hanenin 1 milyon 473 bin 825 liralık faturası yurttaşlarımız tarafından ödendi. Pandemi sürecinde üreticileri ve esnafı da unutmadık. İzmirli üreticilerden bu süreçte 200 milyon liralık ürün alımı yaptık, alımlarımıza devam edeceğiz. Eğitim yardımlarımız kapsamında çocuklarımıza toplam 2 bin 335 tablet, 20 bin bot ve mont desteğinde bulunduk. 27 bin 393 öğrencimize 130 liralık kırtasiye kartları dağıttık. Bu alımlarla kırtasiyeci, tekstilci ve ayakkabıcı esnafımıza toplam 7 milyon liraya yakın destek olduk.

CİTTASLOW HEDEFİ

Tüm bu paylaştıklarımı bir araya getiren yaklaşımımız, uzun süredir ekibimizin üzerinde çalıştığı Cittaslow Metropol programı. Cittaslow Metropol programı ile, 1999 yılında İtalya’da kurulan ve 30 ülkeye yayılan Cittaslow felsefesinin, metropollerde uygulanmasını ve İzmir’in dünyanın ilk Citta Slow Metropol’ü olmasını hedefliyoruz. 

İklim krizinin, depremin ve pandeminin faturasını en ağır şekilde yaşamış bir şehrin, İzmir’in Meclisi’nin dünyadaki bu büyük değişimin bayraktarlarından biri olması gerekir. Geleceğin siyasetinin bazı yönleri henüz tanımlanmamış olsa da, omurgasının ne olduğu çok açıktır. Geçtiğimiz iki yılda müşterek bir İzmir hayaline yürümek konusunda verdiğiniz destek için teşekkür ediyorum. Fakat pandemi, ekolojik ve ekonomik krizler, çok daha fazlasını yapmamız gerektiğini işaret ediyor. Hepinizi, yanımda görmeyi ve çok daha müreffeh bir İzmir için birlikte yürümeyi çok istiyorum. İzmir’in Büyükşehir Belediye Başkanı olarak en büyük temennim budur.”