Dolar 32,5910
%0.36
Euro 34,8187
%0.25
Altın 2.497,710
%0.53
Bist-100 9.446,00
%-0.82

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Soyer’den iktidara 3 bin TL tepkisi: 'İzmir cezalandırılıyor'

Soyer’den iktidara 3 bin TL tepkisi: 'İzmir cezalandırılıyor'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Halkapınar-Otogar metrosu için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın ayırdığı 3 bin TL bütçeye katıldığı bir canlı yayında tepki gösterdi. İzmir’in hükümet yetkilileri tarafından cezalandırıldığını belirten Soyer, ‘’Geçen sene yine 3 bin TL ile geçilmişti. Bu İzmir halkına reva görülen bütçe. Bütçenin adil paylaştırılması lazım. 81 ile yayılan bir mantığın olması lazım. Siz 9 yıl önce önemini tespit ettiğiniz yatırımı 9 yıl boyunca ertelerseniz insanların bize niye bunu reva görüyorsunuz demesi normal. Bunu İzmir’e yapmayın. İzmir’in cezalandırıldığı bir tablo. Siyaseten ders vermek isterseniz bir çok argüman bulabilirsiniz ama İzmirliyi mağdur etmek bu kabul edilemez. Bu siyasi kararsa İzmir için çok yazık’’ dedi.

  • Ege Postası
  • 18.01.2023 - 10:42

EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, FOX TV ekranlarında yayınlanan Çalar Saat programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. 

Başkan Tunç Soyer, Halkapınar-Otogar metrosu için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın ayırdığı 3 bin TL bütçeye tepki göstermişti. 

İZMİR CEZALANDIRILIYOR 

Soyer Halkapınar- Otogar projesinin 9 yıldır yatırım programına alınmadığına değinerek, ‘’Biz buna alışığız. Cumhurbaşkanlığı yatırım ve bütçe başkanlığına kent ile ilgili projeler gönderiliyor. O dairede yapılıp, yapılmayacağına karar veriliyor. Bu metro 2014 yılında yatırım programına alınmış yani 9 yıldır orada duruyor. 9 yıldır her sene buraya bütçe ayırmadan pas geçiliyor. Bu rakamı ilk gördüğümde şaka zannettim, rakam hatası olduğunu düşündüm. Geçen sene yine 3 bin TL ile geçilmişti. Bu gerçekten çok üzücü bir şey. Bu İzmir halkına reva görülen bütçe. Bütçenin adil paylaştırılması lazım. 81 ile yayılan bir mantığının olması lazım. Siz 9 yıl önce önemini tespit ettiğiniz yatırımı 9 yıl boyunca ertelerseniz insanların bize niye bunu reva görüyorsunuz demesi normal. Ben bu sorunun cevabını bulamıyorum. Bunu kararı verenlere sormak lazım. Bunu İzmir’e yapmayın. Objektif olmayan bir bakış açısı var. Bir takım siyasi şekillerle şekillenen. Sonuç itibariyle İzmir’in cezalandırıldığı bir tablo. Siyaseten ders vermek isterseniz bir çok argüman bulabilirsiniz ama İzmirliyi mağdur etmek  bu kabul edilemez. Bu siyasi kararsa İzmir için çok yazık’’ dedi. 

BUCA METROSU KENDİ KENDİNİ ÖDEYECEK 

Buca Metrosu’nun İzmir tarihinin en büyük yatırımı olduğuna dikkat çeken Soyer, ‘’Buca Metrosu için bu yıl ayıracağımız rakam 1.45 milyar, toplam bütçesi 1 milyar Euroluk bir yatırım. Biz 490 milyon Euro için uluslar arası bir sendikasyon kredisi hazırladık ve 3.20 faiz ile 4 yıl ödemesiz 12 yıl vadeli bir rakam. Bununla ilgili çalışmaya başladık. Kazıklar çakımı tamamlandı ve biz önümüzdeki günlerde tünel açma makinaları yerin altına indirmeye başlayacağız. Buca Metrosu İzmir tarihinin en büyük yatırımı. Bizim aldığımız bu finansman ile 4 yıl geri ödemesiz dönemde inşaatı bitireceğiz. Yani işletme başladıktan sonra ödemeler başlayacak. Günde 400 bin yolcu taşıyacak bir proje. Buca İzmir’in en kalabalık ilçelerinden biri ve betona çok sıkıştırılmış bir ilçe. Bir kere yer üstünde trafik hafifleyecek ve insanlarımız çok daha konforlu bir yolculuk etmeye başlayacak. Kimsenin cebinden 5 kuruş para çıkmadan kendi kendini geri ödeyecek bir yatırım. Bu bankalar bu parayı İzmir’e verdi, çünkü İzmir’in olağanüstü bir güvenilirliği var. Uluslararası finans kuruluşları da her türlü desteği veriyor’’ ifadelerini kullandı. 

GÖLGE ETMESİNLER BAŞKA İHSAN İSTEMEZ 

Çiğli Tramvay projemizi 2023 senesinde açılacağını belirten Başkan Tunç Soyer, ‘’ Narlıdere Metro’sunu 2023 Kasım ayına yetiştirmeyi planlıyoruz. Milyon Euroları harcadığımız ve dev yatırımlardan bahsediyoruz. Bütün bunları İzbb kendi kaynaklarıyla yetmediği yerde Uluslararası finans kuruluşlarından bulduğu destek ile yapıyor. İzmir kendi ayakları üzerinden durmayı başaran bir şehir. Bunu depremden biliyoruz. Depremden sonra 1 ay içinde binlerce insanın çadırda kaldığı bir şehirde o insanların başını sokacağı bir ev bulmuştu. Tüm İzmirliler, o insanların 5 ay boyunca dışarıda kalmayacağı bedelleri yatırdı. 1. ayın sonunda bir kişi bile çadırda kalmadı. İzmir, olağanüstü bir şehir ve birbiri ile dayanışma içinde olan bir şehir. Gölge etmesinler, başka ihsan istemem. Engel olmasında, İzmir kendi ayakları üzerinde durmaya devam edecek’’ dedi. 

ELEKTİRKLİ FERİBOTLARA RET 

Kuraklık ve iklim krizine dikkat çeken Soyer, ‘’Biz elektrikli feribot almaya karar verdik. Dünyada büyük bir enerji krizi var. Bizim elektrikli feribotlar kullanmamız ciddi bir tasarruf ve karbon salınımını azaltacağız için iklim krizi ile mücadelede önemli bir hamle olacak. 6 elektrikli feribot alımı için 38 milyon Euro bir kaynağa ihtiyaç var. Biz bunun 23 milyonunu  uluslararası kuruluşlarından bulduk. 10 milyon Euro hibe bulduk. Büyükşehir’e 5 milyon Euro yükü olacak. Bu proje için Cumhurbaşkanlığı Yatırım Bütçe Başkanlığı yatırım programına almadı. Ben 4 yıldır elektrikli araç kullanıyorum, makam aracım o. Dünyamız bu kadar büyük bir iklim krizi ile karşı karşıya olduğu için bir farkındalık yaratmak istiyoruz.  Sünger kent diye bir proje başlattık. 5 bin binaya 5 bin yağmur suyu depolama imkanı veriyoruz. 10 bin yağmur suyu bahçesi yapıyoruz. Senelerdir kuraklığa dikkat çekiyoruz ve Türkiye’de ilk kez böyle bir proje başlattık. 1 yılda İzmir’de yağan yağmur suyu miktarı bizim en büyük barajından aldığımız ve bir yıl içinde tükettiğimiz toplam su miktarından daha fazla bizim o suyu korumamız lazım’’ dedi.  

BİR ŞEY DEĞİŞECEK HER ŞEY DEĞİŞECEK 

Türkiye’nin içinde bulunduğu derin ekonomik kriz karşısında yapılan sosyal yardımları anlatan Soyer, ‘’İyi bir başlangıç yapmak her çocuğun hakkıdır. Yoksul mahallelerde doğan çocukların çoğu küveze alınıyor. Annesi yetersiz beslendiği. Bu çok ağır bir yoksulluktur. Bizim bu yoksullukla başa çıkmak ve  her çocuğun hayata eşit başlaması için İzmir 95 adıyla yürüttüğümüz bir proje var. Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte yürütüyoruz bu çalışmayı. Annelerin gebelikten itibaren belli gıdaları alması için gıda paketleri götürüyoruz. Gebelik ile başlayan çalışmalarımız tüm çocuklarımızla ilgili devam ediyor. Doğduktan sonra Hoşgeldin paketi ile karşılıyoruz. Çocukların beslenme çantasına kuru üzüm, kuru kayısı ve fındık koymaya başladık. 115 bin çocuğa her ay 8 litre süt veriyoruz. Üniversite öğrencilerimize de üniversite kapılarında sıcak yemek vermeye başladık. Olağanüstü bir yoksulluk var ve giderek derinleşiyor.  Çocukların beslenme çantalarına anneleri bir lokma koyamıyor. Üniversitede öğrenciler yemek için para ayıramıyor, aç bir gün geçiriyorlar. Çok az kaldı, bir şey değişecek, her şey değişecek’’ dedi. 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.