Dolar 32,5018
%-0.12
Euro 34,9176
%0.26
Altın 2.439,860
%0.69
Bist-100 9.710,00
%-0.12

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Sandal’dan mesaj yağmuru

Sandal’dan mesaj yağmuru

Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal Büyük İzmir TV’de gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Parti içerisinden ve dışarıdan gelen eleştirlere yanıt veren Sandal, ‘’ Ben bu tür eleştirilere bakarken, lafa bakıyorum laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye? Beni eleştiriler ilgilendirmez. Bu ülkede belediye başkanı olmanın sıkıntısını herkes bilir. Pandemiden, depremden, ekonomik krizden, siyasi baskıdan dolayı bilir’’ dedi. Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in her ilçeye eşit hizmet götürdüğünü belirterek, ‘’ Keşke merkezi hükümette, Tunç Başkanın kendisine oy vermeyenlere götürdüğü hizmetin yüzde birini İzmir’e yapsaydı’’ ifadelerine yer verdi.

  • Ege Postası
  • 16.12.2022 - 19:07

EGEPOSTASI- Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, Büyük İzmir TV’de yayınlanan Mithat Umutoğulları ile 8. Gün programında önemli açıklamalarda bulundu. 

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasını değerlendiren Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, ‘’Herkesin tahmin ettiği süreçlerden birini yaşadık, belki zamanlamalar farklı olabilirdi ama beklenen bir durumdu. Bu tür şeylerin olabileceğini Genel Başkanımız sürekli gündeme getiriyordu. Hukukun, siyaseten nasıl karar verdiğinin en somut örneklerinden biriydi. İktidar, İstanbul seçimi kaybetmeyi hazmedemedi. İmamoğlu’nu her alanda sıkıştırmak onların asli görevlerinden olmuştu’’ dedi. 

6’LI MASA KUVAYİ MİLLİYE RUHUDUR 

 CHP Lideri Kemal Kılıçdarolu önderliğinde kurulan 6’lı masanın Kuvayi Milliye ruhu olduğunu belirten Başkan Serdar Sandal, ‘’Genel Başkanımızın, İYİ Parti’nin meclise taşınması ile ilgili çabalarını hatırlıyoruz. Kılıçdaroğlu, İYİ Parti’ye yakın olduğu için sosyal medya üzerinden linç bile edildi. 6'lı masa raslantısal bir şey değil. Genel Başkanımız ana muhalaefet stratejisini bırakıp toplumsal muhalefet stratejisini geliştirdi. Bu aslında Kuvay-ı Milliye’dir. Toplumun bütün dinamiklerini toplayarak bunlarla hareket etmek ve ülkenin selameti için yola çıkmaktır. Bunun taçlandığı alanda, 'helalleşmedir'. Bugün Genel Başkanımız olağanüstü çabasıyla toplumun tamamının güvenini alan bir Kuvayi Milliye kahramanıdır. Bunu doğru algılamak lazım. Bir devlet adamının nasıl olması gerektiğini bence sadece Türkiye’ye değil, dünyaya gösterdi’’ ifadelerini kullandı. 

BİZİM GÜNDEMİMİZ ÜLKENİN GELECEĞİDİR 

6’lı masanın adayının kim olacağı tartışmaları gündemdeki yerini korurken, tartışmalara yönelik eleştiriler getiren Serdar Sandal, ‘’Genel Başkanlar parlamenter sisteme nasıl geçilecğini anlatıyor, yol haritamızı anlatıyorlar. Sonra bir ortak metin açıklayıp Cumhurbaşkanı olacak isme bu metni imzalatacaklar. 6’lı masa süreç tamamlanıp, yol haritası netleştiğinde adayı açıklayacak. İktidar bir kaos istediği için tepkiler veriyor. Sadece iktidar değil bizim içimizde de bazı arkadaşlar var. Her şeyin bir yeri ve zamanı vardır. Bizim gündemimiz ülkenin geleceğidir. 100 yıllık geleneği olan bir partiyiz. Bizim tarihsel ve ahlaki geçmişimiz var. Kim partinin tarihsel mirası ve ahlaki yapısı ile oynamaya kalkarsa onun faturası o arkadaşa aittir’’ dedi. 

LAFA BAKARIM LAF MI DİYE, SÖYLEYENE BAKARIM ADAM MI DİYE?

Parti içerisinden ve dışarıdan gelen eleştirlere yanıt veren Sandal, ‘’Bugüne kadar pozitif olan yaptıkları bir kaç şeyi sıralayacaklar. Ben partim adına şunları yaptım diyecekler. Ben bu tür eleştirilere bakarken, lafa bakıyorum laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye? Beni eleştiriler ilgilendirmez. Bu ülkede belediye başkanı olmanın sıkıntısını herkes bilir. Pandemiden, depremden, ekonomik krizden, siyasi baskıdan dolayı bilir. Her partili seçime kadar üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeli. Önce iş yapacaksınız, sonra aday olursunuz. Partililerin örgütlerde görev almak ya da başkanlık istemesi en doğal hakkıdır, kimsenin bir itirazı olmaz Bunu yaparken ahlaki çerçeveyi unutmamak ve partiyi kamuoyunla tartıştırmamak gerekiyor’’ ifadelerine yer verdi. 

YENİ İL BAŞKANI UYUM İÇERİSİNDE ÇALIŞACAK BİRİ OLMALI 

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in olası istifası sonrasında kimin il başkanı olacağı tartışmaları devam ederken, aday için kendi düşüncelerini dile getiren Başkan Sandal, ‘’İki alternatif var. Biri yönetimden, diğeri dışarıdan birinin gelmesi. Şu an dışarıdan bir formülün daha güçlendiği ve böyle bir durumda atanacak arkadaşın mevcut ya da yeni bir yönetim ile bu sürecin tamamlayacağına inanıyorum. Atanacak arkadaşımız kendi çalışabileceği arkadaşlarla yeni bir alan yaratabilir, mevcut arkadaşlarla da çalışabilir. Benim fikrim şu; il başkanı olacak arkadaşımızın Genel Merkezin, Genel Başkanın ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanının olurunu alabilen biri olmalı. Aday, nitelikli, eğitimli, ideolojik donanımı ve temsil kabiliyeti olan biri olmalı.  Seçime kadar çalışmaları hızlandırarak, partinin tamamını barış içerisinde sahaya sürebilecek bir il başkanına ihtiyacımız var’’ dedi. 

YÜCEL’İN ANKARA’DA BİZİ TEMSİL ETMESİ İZMİR ADINA DOĞRU OLACAKTIR

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel hakkında görüşlerini açıklayan Sandal, ‘’Nezaketi ve hoşgörüsü ile bildiğimiz ve 5 yıl partiye hizmet etmiş bir il başkanımız. Genel merkez ile de çok uyumlu çalışmış bir il başkanımız. İl başkanımızın istifa edip milletvekili adayı olması en doğal haklarından bir tanesidir. Bu durum bizi de mutlu eder. Örgütten gelen bir vekilin Ankara’da olması hem parti hem İzmir adına doğru olacaktır’’  dedi. 

TUNÇ BAŞKANIN YAPTIKLARININ YÜZDE BİRİNİ…

Başkan Serdar Sandal, ‘’Belediye başkanı bir ilçeden aday olduğunda o kentin röntgenini doğru çekmeli. Borcunu, personel yapısını, kentin temel sorunları ile ilgili hakimiyeti olmalı. Daha sonra karşılacağı şokları da hesaplayabilmeli. Belediye başkanları her ne pahasına olursa olsun bir yol bulacaklar ya da yeni bir yol yapacaklar. Kentin buna ihtiyacı var. Bizde ekonomik krizde, pandemiden etkilendik. İzmir’deki belediye başkanlarını düşündüğümüzde biz bir gol de depremden yedik. Ben diğer başkanların hizmetlerinin gerisinde kalmadık, kalmayacağız. İzmir’e kamunun nasıl baktığı ve yatırımların neler olduğunu, bütçeden ne aktarıldığını biliyoruz. Somut rakamlarla toplanan vergiler , ödenenler ve kamunun yaptığı yatırımlar belli. Tunç Başkanı eleştirenlere şunu söyleyebilirim.  Keşke merkezi hükümette, Tunç Başkanın kendisine oy vermeyenlere götürdüğü hizmetin yüzde birini İzmir’e yapsaydı. Başkanımız Kiraz’a, Kınık’a, Menemen’e, Bergama’ya da hizmet götürüyor’’ dedi. 

TUNÇ BAŞKANI ELEŞTİRMENİN VİCDANİ BİR BOYUTU YOK

AK Parti cephesinden gelen borç eleştirilerine, dolar hatırlatması yapan Başkan Sandal, ‘’Büyükşehir’in borçlarının katlandığını söylüyorlar. Borçların yüzde 90’ı dolar bazlı. Dolar arttıkça borç artar. Burada senin borcun artıyor demek ne kadar ahlaki ne kadar vicdani?  İlçe belediyeleri pandemiden 1 etkileniyorsa, büyükşehir 10 etkileniyor. Bu krize rağmen kredi bulamazken, ya da bulduğu krediler onaylanmazke,n bir belediye için sadece temel belediyecilik hizmetlerini yapmak ve personelin parasını ödemek büyük bir başarı iken Tunç başkanı eleştirmenin vicdani bir boyutu yok.  Bu eleştirileri tamamen yersiz ve haksız buluyorum’’ dedi. 

DEVLET BÜTÜN HALKTIR, DEVLET BİR SİYASAL PARTİ DEĞİLDİR

Sandal açıklamasında, ''Ben Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanıyım. Bugün bize oy veren, vermeyen her insana hizmet götürüyorsam o yakamdaki rozet sebebiyle götürüyorum. O rozetin yüklediği ahlaki, tarihsel miras çerçevesinde götürüyorum. Bunun ilk aşamasını Cumhurbaşkanı deprem konutlarının açılışına geldiğinde yaptı. Kamusal tören bittikten sonra siyasete gitti. İki kimliği var. Birisi Cumhurbaşkanlığı, diğeri ise AK Parti Genel Başkanlığı. Ben orada alandan çıktım. Cumhurbaşkanını protesto ettiğim söylendi, ben protesto etmedim, kamu görevlisiyim. Cumhurbaşkanının bir talimatı varsa yerine getiririz ama benim AK Parti Genel Başkanına karşı bir sorumluluğum yok. Cumhurbaşkanı, devlet olduğunu iddia ediyor. Devlet bütün halktır, devlet bir siyasal parti değildir. Devlet AK Parti değil. İçişleri Bakanlığı da bizim, Çevre Şehircilik Bakanlığı da bizim. Bugün bir siyasal hareket yönetiyor, 6 ay sonra bizler yöneteceğiz’’ ifadelerini kullandı. 

‘ABİN GELSİN’ SÖYLEMİMDE CUMHURBAŞKANINI KAST ETMEDİM 

‘Abin gelsin’ tartışmalarına açıklık getiren Serdar Sandal, ‘’Benim, ‘abileriniz gelsin’ söylemim, Cumhurbaşknını kast ederek söylenmiş değil. Siyasal olarak mücadele ben varım, kaygım ve korkum yok ama böyle bir nezaketsizlik yapmam. Bir afet yaşandı, 20 vatandaş mağdur oldu ve 117 canımızı kaybettik. Orada yerel, genel ve merkezi hükümet ile el ele vermekti. Ben gövdemi koydum altına. Vatandaş size oy veriyorsa, artık negatif düşünceleri bir tarafa koyup kanaat önderi gibi hareket etmeniz gerekiyor’’ ifadelerini kullandı. 

SİYASETTEN ARINDIRILMIŞ BİR EĞİTİM MODELİ 

Bayraklı Belediyesi’nin ‘Her mahalleye bir kreş’  projesini anlatan Sandal, ‘’Eğitim olmazsa olmazlarımızdan birisir. Kreşler bunun can damarı. Önümüzdeki dönem 2 kreşimizi daha eğitime açacağız. Bir kaç tane daha kreşimizin temelini atacağız. Her mahalleye kreş yapacağız deyince arkadaşlarımız bizi eleştiriyor. Kreş açarken, klasik bir yer açmıyoruz. Belki de Türkiye’de ilk defa bir belediye siyasetten arındırılmış bir eğitim modelini ortaya koydu. Öğretmenlerimizin tamamını Ege Üniversitesi ile yaptığımız protokol kapsamında aldık. Mülakatına önemli üniversitelerden hocalar getirttik. O çocuklarımızın da en nitelikli öğretmenlerle çalışma hakkı var. Bu noktada taviz vermedik. Kreşten 8 bin lira istediğimiz var, hiç para almadığımız da var. Geliri asgari ücret ise ücret almıyoruz, asgari ücret üstüyse çok minik bir ücret alıyoruz. Çocuğun bütün ihtiyaçları belediye tarafından veriliyor. Kar amacı gütmüyoruz. Üst gelir grubuna da bir rakam koyuyoruz. Amacımız yoksul aile çocukları buradan yararlansınlar. Üniversite kurslarımız pandemide ilk online eğitime geçen kurumuz. Tablet meselesini cozen bir kurumuz. Şu an Bayraklı Belediyesi öğrencilerden kitap ücreti dahi talep etmiyor. Ekonomisi iyi olmayan ailelerin çocuklarını doğru yayın ve doğru öğretmen ile buluşturmak asli görevlerimizden biridir’’ ifadelerine yer verdi. 

BAYRAKLI’DA 4 BİNE YAKIN ÇOCUK BİR ÖĞÜN YEMEK BULMAKTA PROBLEM YAŞIYOR

CHP, HDP ve İYİ Parti’nin, ‘Okullarda bir öğün yemek verilsin’ önerisi AK Parti ve MHP gurbu tarafından reddedildince, CHP lideri  Kılıçdaroğlu, CHP’li Belediyelere, yemek verilmesi için talimat vermişti. Sandal konuya ilişkin açıklamasında, ‘’2023 itibariyle yaklaşık bin öğrencimize yemek vereceğiz. Bunu kademeli olarak 4 bine çıkaracağız. Bunu söylerken utanıyorum ama Bayraklı’da 4 bine yakın çocuk bir öğün yemek bulmakta problem yaşıyor. Burada problemli bir durum var biz araştırılsın diyoruz, reddediliyor. yemek verelim diyoruz yine reddediliyor’’ dedi. 

EMLAK VERGİSİ İÇİN HÜKÜMETE ÇAĞRI: BU SORUNU YASA İLE ÇÖZELİM 

İzmir'de 117 yurttaşın hayatını kaybettiği 30 Ekim 2020 depreminin üzerinden iki yıldan fazla süre geçmesine rağmen, depremzedelerin emlak vergisi konusunda yaşadığı sorun çözülemedi. Konuya ilişkin yaptığı açıklamada AK Parti iktidarına tepki gösteren Sandal, ‘’Bazı harçları bizler koyuyoruz ama bu bir harç değil, bir vergi. Kanun ile oluşmuş bir vergi. Belediyelerin bunu tahsil etmeme gibi bir durumu yok. Biz biraz esnek duruyoruz. Ama Sayıştay bunun tahsilatını yapmadığımızda bunu yazıyor. Depremzede yurttaşlarımıza ağırlık olarak bu haciz işlemlerini yapmıyoruz. Evleri çökmüş ama emlak vergisi faizi ile beraber duruyor. Belediyede ruhsatla ilgili bir işi olduğunda bu harçları ödemek zorunda kalıyor. Burada bütün külfet belediye üzerinde. Bu yaklaşık 20 milyon liraya yakın bir rakam. Ben Bayraklı Belediye Başkanı olarak 20 milyondan vazgeçiyorum, gelin bir yasa ya da kararname ile bu sorunu çözelim. İnşaat sektörü, ya da ihracat sektörü ile ilgili onlarca teşvik verildi. Belediyeler kamu hizmetine rağmen biz kamu bankalarından kredi alamıyoruz. Ben pandemiye rağmen 102 milyon kredimi bir saat bile geciktirmeden günü günü yatırdım ve kredi notum BB+ olmuş ama ben kredi alamıyorum. Belediyeye iş yapan arkadaşların ücretlerini güncelliyorsunuz ama karşılığında belediyeye ne veriyorsunuz? Belediyenin kendisini haciz uyguluyorsunuz, gayrimenkullerine el koyuyorsunuz. Yani bizim paraya erişimimizi engelleyerek, tek ulaşım yolu olan emlak satışını da buy olla durduruyor. Vatandaşı cezalandırıyorlar. Cumhuriyet tarihinde böyle bir süreç yaşanmadı’’   dedi. 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.