CHP’li vekillerden ‘tezkere’ eleştirilerine yanıt

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Türkiye’nin Suriye'ye 2, Lübnan'a 1 yıl asker gönderme süresinin uzatılmasını öngören tezkere önergesi dün TBMM’de gündeme geldi. Büyük tartışmalara neden olan tezkere, CHP, HDP ve TİP'in ‘hayır’ oylarına karşı AK Parti, MHP, İyi Parti ve Memleket Partisi ‘evet’ oylarıyla birlikte oy çokluğuyla kabul edildi. 

Tezkere kabul edilmiş olsa da iktidar partisi AK Parti ve Memleket Partisi’nin eleştiri okları CHP’ye yöneldi. Yapılan eleştirilerde CHP, HDP işbirliği göndermeleri yapılırken 2019 tezkeresine CHP’nin ‘evet’ oyu vermesi hatırlatıldı. 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, “Açıkçası bu şunu gösteriyor: Seçime kadar CHP, HDP'yi kızdırmamak için her türlü tavizi vermeye hazır olduğunu, aslında bugün almış olduğu kararla göstermiş oldu. CHP'nin yuları HDP'nin elindedir. HDP çektiğinde oraya gider, ittiğinde oraya gider" ifadelerini kullanırken CHP'den istifa ederek Memleket Partisi'ne geçen İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, "CHP'nin 'hayır' oyu vermesi, bizim partiden istifa gerekçelerimizi netleştirmiş oluyor. Çünkü 2019'da 'evet' verilmişti" diyerek CHP’ye tepki gösterdi.

Öte yandan; CHP İzmir Milletvekilleri Atila Sertel, Tacettin Bayır ve Ednan Arslan, tezkereye ‘hayır’ oyu vermelerinin nedenini açıklarken gelen eleştirilere de yanıt verdiler. 

“BİLAL ERDOĞAN KOMUTAN OLARAK GİTSİN ORAYA” 

Tezkerenin birçok Türk gencinin hayatına mal olabilecek bir karar olduğunun altını çizen Sertel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Partili bakan ve vekillerin oğullarının askerlik durumlarını da hatırlattı ve “Genel Başkanımız bu konuda gerekli şeyleri söyledi. Eğer orada savaşmayı çok istiyorlarsa eğer kahramanlarsa TÜGVA’cılar başta olmak üzere Bilal Erdoğan komutan olarak gitsin oraya. Ayrıca kendi çocuklarını askerlikten alı koyanlar, AKP’li bankaların, vekillerin ve başta başımızdaki cumhurbaşkanının çocukları bedelli askerlik yaparken Türkiye’nin evlatlarını sorumsuzca ölüme yollayanlar bence çok büyük yanlışlar yaptı. Türkiye’yi yönetenlerin durumu çok iç açıcı değil. O açıdan kim kimin peşinde kim kimin değil ona bakmasınlar ama Türkiye’nin evlatlarını kendi evlatlarından daha değersiz görenler, kendi evlatlarına evlerinde askerlik yaptıranlar, bedelli askerlik yaptıranlar, banka dekontlarıyla askerlik yaptıranlar Türk halkının evlatları üzerinden kahramanlık türküleri söyleyemezler. İnsanda biraz utanma olur. Utanmazca konuşuyorlar. Kimse kimsenin arkasına takılmış değil. Türkiye’deki vatandaşlarımızın lehine alınmış bir karardır tezkereye ‘Hayır’ demek. Çünkü Türkiye’de akıl ve ruh sağlığının da korunduğu bir dönemi yaşamak gerekiyor” dedi.

“MEHMETÇİĞİMİZİN CANINI TEHLİKEYE ATMAYI DOĞRU BULMUYORUZ”

Tezkerenin içeriğindeki yabancı askerlerin Türkiye topraklarına girmesi maddesine dikkat çeken Arslan ise eleştirilerin kendileri nezdinde önemi olmadığın belirtti ve “Kimin ne düşündüğü bizi çok ilgilendirmiyor. Bizim tezkereye ‘hayır’ dememizin çok haklı gerekçeleri var. O tezkerenin içeriğinde yabancı askeri, Türk topraklarında bulundurmayla ilgili bir madde var. Kim bu yabancı asker, niye Türkiye’de bulunur, neden cumhurbaşkanına bu yetki verilir? Tabii ki de Türkiye, kendisinin terörle mücadele konusunda meşru haklarını sonuna kadar kullanır. Eğer sınırlarımızın ötesinden ülkemize terör saldırısı olursa kaynağına kadar sıcak takip yapma yetkisi zaten uluslar arası anlaşmalarda da var. Onda bir sorun yok. Bu tezkerenin kabul edilmemesi bizim terörle mücadelemizi sıkıntıya sokmaz ki! Zaten yıllardır şanlı ordumuz bu konuda en büyük mücadeleyi veriyor. Biz CHP olarak terörle mücadele konusunda ordumuzun ve polisimizin yanındayız. Ama tezkerenin içeriğine baktığınızda öncelikle 1 yıl gelen teskere neden 2 yıl geldi? İkincisi, 2023’te cumhurbaşkanlığı seçimi var. Şu anki görev süresini de aşan bir süreyi kapsıyor. Ayrıca yabancı askerin gerektiğinde Türk topraklarında bulundurulmasını içeriyor. 1 Mart teskeresini hatırlayın. O teskere bu nedenle iptal edildi. Yanlış hatırlamıyorsam 90 küsur AKP’li milletvekilinin ‘Hayır’ demesiyle iptal edilmiş bir tezkere. Sonuç itibariyle AKP ilk yıllarında tezkereye ihtiyaç duymadan terörle mücadeleyi ordumuz yapıyordu zaten. Bu soru işaretleri giderilmeden bizim tezkereye ‘Evet’ dememiz doğru değil. Evet Suriye’de bir savaş var. Her geçen gün orada yeni yeni terör örgütleri ortaya çıkıyor. Biz kendi Mehmetçiğimizin canını tehlikeye atmayı doğru bulmuyoruz” diye konuştu. 

“CHP BÜTÜN PARTİLERİN ANASIDIR”

Hamza Dağ’ın “yularlı” eleştirisinin yakışıksız bir ifade olduğunu söyleyen Bayır ise, geçtiğimiz yıllarda Türk askerinin başına çuval geçirildiği zamanları da hatırlatarak şunları söyledi; “Hamza Dağ’ın bu yakıştırması çok yakışıksız olmuş. Yular benim bildiğim hayvanların boynuna takılır, çekilir. Çok yakışıksız bir ifade. Bu ifadeydi hele hele bir de AKP Genel Başkan Yardımcısı söylüyorsa… Bizim yularımız kimsenin eline geçmez. Öncelikle biz hayvan değiliz. Bu bilinmeli. Çok yakışıksız bir ifade. İkincisi, CHP bütün partilerin anasıdır. Cumhuriyetle kurulmuş, cumhuriyetle yaşıt bir partidir. Hiç kimseye yularını vermeyecek kadar büyük ve güçlü bir partidir. Öyle bir şey kabul edilemez. Bence o gündemi değiştirmeye ve saptırmaya çalışıyor. Türkiye’de Türk ordusu, TSK var iken dışarıdan yabancı askerlerin gelip Türkiye’de konuşlanması, görev yapması… Yine onların iktidarında Türk askerinin başına çuval geçirilmesini biz daha unutmadık. Tekrar kınalı kuzularımızın askerlerimizin kafasına çuval geçirilmesin diye biz bu teskereye ‘hayır’ oyu verdik. Yularımız birini elinde olduğu için değil.”