CHP’li Purçu’dan hükümete çağrı: Dezavantajlı mahalleleri görmezden gelmeyin

EGEPOSTASI- CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Büyük İzmir TV’de yayınlanan Figen Avcıoğlu ile Gündeme Dair programında önemli açıklamalarda bulundu. 

ROMAN VATANDAŞLAR SAHİPSİZ 

Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntının yanı sıra Roman mahallelerinde yaşanan derin yokulluğa dikkat çeken CHP’li Özcan Purçu, ‘’Büyük bir çaresizlik ve yoksulluk var. Bizi yöneten devlet nerede?  İnsanlar icralarla, borçlarla, bankalarla boğuşuyor. insanlar artık evine ekmek götüremiyor. İnsanların elektrikleri, suları kesik. Çocukların önlerine ne koyacaklarını düşünüyorlar.  Roman mahallelerine bir tane devlet yetkilisi gelmiyor. Bizim vatandaşımız sahipsiz. Hükümet o acı tabloyu görmüyor. Sadece bir mahallede değil, bütün muhtarlıkları gezip ekonomik sıkıntıyı görebilirsiniz. Bu hükümet vatandaşına çare bulmuyor. Bu hükümet milletine, devletine zarar veren bir konuma gelmiştir’’ ifadelerine yer verdi. 

UYUŞTURUCU BAĞIMLISI ÇOCUKLAR TEDAVİ EDİLMEYİ BEKLİYOR 

Roman mahallelerinde uyuşturucu sorunlarının en üst seviyeye geldiğini vurgulayan Özcan Purçu, ‘’Mahallelerimizde uyuşturucu hatsafhada. Ben bunu mecliste dile getirdi. Önerge ve kanun teklifi verdim. Yüzdelik oranlarını belirleyip, araştırılmasını istedim. Kabul edilmedi. İçicilerin cezalandırılması için kanun  teklifi verdim, yine reddedildi. Uyuşturucunun en büyük sebeplerinden bir tanesi kanuni yetersizliklerdir. İçen insanlara ceza verilmemesi en büyük sebeplerden biridir. Satıcıların çoğu da bu yüzden serbest kalıyor. Polisin önünde içenler var. Restorantlarda, sokaklarda içen var. Gittiğimiz mahallelerde uyuşturucu ve madde bağımlılığı oranı yüzde 90’larda. Çocuklar zombi gibi tedavi edilmeyi bekliyor Hiçbir hükümet yetkilisi bunları neden tespit etmiyor’’ dedi. 

KADIN CİNAYETİ İŞLEYEN FAİLLERİN ÇOĞU BAĞIMLI 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde kadın cinayetlerine dikkat çeken Purçu, kadınların çoğunlukla uyuşrucu bağımlısı kişiler tarafından katledildiğini belirtti. CHP’li Purçu açıklamasında, ‘’Hiç kadınlarımızı öldürenlerin kimler olduklarına baktılar mı? Karşılarına uyuşturucu bağımlıları çıkıyor. Bu cinayetleri işleyenlerin çoğunluğu bağımlı kişiler. Kadınlarımız uyuşturucudan dolayı öldürülüyor. Hükümet bunu bilmiyor mu? Sokaktan geçerken bir tanesi bize, kadınlarımıza saldırabilir. Uyuşturucu bağımlıları kriz anında annesini, babasını bile tanımıyor’’ ifadelerini kullandı. 

DEZAVANTAJLI MAHALLELER İÇİN SEFERBERLİK ÇAĞRISI 

Hükümet yetkililerinin roman mahalleleri başta olmak üzere dezavantajlı mahallelerde yaşanan sorunları görmezden geldiğini iler süren Purçu, ‘’Ben her hafta o mahallelerdeyim. Sadece İzmir’de değil ülkenin her ilinde bu şekilde. Dezavantajlı mahalleler hep bu şekilde. Bir devlet görevlisi, görevini yapmıyorsa, destekliyor demektir. Hükümet gereğini yapmadığından dolayı kullanım ve satıcılık artıyorsa hükümet suç işliyor. Devlet vatandaşını nasıl takip etmez. O mahallelerde yaşayan çocuklar potansiyel madde bağımlısı ve suçlu olacaklar. Biz o çocuklara nasıl bir gelecek vaad ediyoruz. Ben herkesi göreve davet ediyorum. Devletin bütün kurumları dezavantajlı mahallelerde görevlerini yapsınlar. İzmir’den sorumlu bir bürokrat, İzmir’in içinde bir yerde sorun varsa o sorumludur. Biz gelip size yardımcı olalım, birlikte sorunları tespit edelim. O gençler tedavi olmak istiyor, iş isteyen gençler var, iş verilmiyor. Gelin, İzmir’de seferberlik başlatalım. Yarın öbür gün bu madde bağımlılığı size de bulabilir’’ dedi. 

KENTSEL DÖNÜŞÜMDE KONUT PLANI YAPILMAZSA 50 BİN ÇADIR KURULUR 

Roman vatandaşların en büyük sorununun barınma olduğunu vurgulayan ve hala çadırda yaşamak zorunda olan insanların barınma haklarından yoksun bırakıldığına dikkat çeken CHP’li Purçu, ‘’Romanların en büyük sorunlarından biri barınma sorunu. İzmir’de 300 bin roman vatandaşımız var. 40’a yakın roman mahallesi var. Bu mahallelerin en büyük sorunu evsizlik. Roman mahalelleri İzmir’de merkezde kaldı. Roman mahallesi gökdelenlerin ortasında kaldı. Kentsel dönüşümde en büyük sorunu biz kendi mahallelerimizde yaşıyoruz. Nufüs artınca bir parsel içinde 5-6 tane ev yapıldı. Kentsel dönüşüm olunca planlamalarda devlet bir parsele 1 daire veriliyor. Diğer hak sahiplere nereye gidecek? İzmir’de kentsel dönüşüm olursa ekstradan en az 100 bin konuta ihtiyacımız var. Devlet olarak bu konutları planlamazsak, romanlar 50 bin çadır kurar. Tapusu olmayanlar var kiracı olanlar var’’ ifadelerine yer verdi. 

KENDİ VATANDAŞLARI ÇADIRDA YAŞARKEN SURİYELİLERE KONUT YAPILDI 

İzmir’de başlatılan kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Purçu, ‘’Kentsel dönüşüme bina üzerinden bakarsanız yanılırsınız. Sosyal dönüşümünü, toplumsal dönüşümünü yapacaksınız. İzmir’in şehir planları var ve alternatif yerleşme alanları bulunuyor. O insanlara alternatif bir model yapmak zorundayız. Tunç başkanımız Ege Mahallesi’nde örnek bir dönüşüm yapıyor. Hak sahibi olmayanın dahi ev sahibi olabileceği bir planlama yapıyor. Ege mahallesi Türkiye’nin en önemli örneğidir. Belediyenin İzmir’deki bütün dönüşümü tek başına sırtlayacak bir gücü yok. Suriyelilere yüz binlerce konut yapıldı. Kendi vatandaşları hala çadırda yaşarken’’ dedi. 

SELÇUK ROMAN KÖY BÜROKRATİK ENGELLERLE KARŞI KARŞIYA

İzmir Selçuk'un Belevi Mahallesi’nde tarım alanı olan bir arazinin üzerine yapılması planlanan konut yapımı tartışmaları günlerce kent siyasetine damgasını vurmuştu.  Selçuk Belevi’de “Roman Köy” kurmak için girişimlerinden bahseden CHP’li vekil Purçu, ‘’Selçuk’takilerin yüzde 90’ından fazlası İzmir Örnekköy doğumlu. Orada hak sahibi olmayan, hissesi, tapusu olmayan kişiler var. o kişiler için önce Urla’dan bir yer ayarlamaya çalıştık. Urla’daki romanların sorunları için dilekçe yazdık. Kaymakamlık, Valilik 30 dönüm bir yer buldular. Basında duyulunca bize baskı yapmaya başladılar. İptal edildi ve Seferihisar’a geçmek istedik. Seferihisar’da da insanlar ayağa kalktı. Ben Vali’ye Selçuk’taki yerimi söyledim ve geçici olarak oraya aldık. Ben devlete 30 dönüme yakın yer bağışladım. Konut yapmak şartıyla roman vatandaşlara bağışladım. Orada bürokratik engeller çıktı. Şu an hala çoğunluğu çadırda yaşıyor’’ ifadelerini kullandı. 

ROMAN KÖY’DE YAŞANAN AKRABA POLEMİĞİNE YANIT: HEPİMİZ AKRABAYIZ 

Selçuk’taki kurulması planlanan ‘Roman Köy’e akrabalarını yerleştirdiği iddialarına yanıt evren CHP’li vekil Özcan Purçu, ‘’Romanlarda dışarıdan evlilik yoktur. Kendimizi güvencede hissetmediğimiz için dışarıya kız alıp verilmez. Örnekköy’de 600 tane soy adı Purçu olan insan var. Diğer mahalleleri saymıyorum bile. Biz hepimiz birbirimizle akrabayız’’ dedi. 

HÜKÜMET CHP’Lİ BELEDİYELERİ ENGELLİYOR 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca hazırlanan Roman Vatandaşlara Yönelik Strateji Belgesi ve Eylem Planı kapsamında verilen sözlerin yerine getirilmesine dikkat çeken Purçu, ‘’ Biz 2016’dan beri Roman Eylem Planı’na dair hiçbir şey görmedik. Barınmak için konutlar vereceklerdi. Eğitim reformları vardı. Ayrımcılıkla mücadele vardı. Sanatla, müzikli ilgili projeler yapılacaktı. hiçbir şey yapılmadı. Bizim belediye başkanlarımıza hükümet set çekiyor. Hükümet belediyelerin elini güçlendirip, partizanlık yapmasalardı belediyelerimiz barınma sorunumuzu çözebilirdi. Belediye başkanlarımız İzmir’deki kentsel dönüşümü çok iyi bir şekilde götürebilir ve mağdur kalmazdı. Maalesef hükümet başkanlarımızı engelliyor. İktidar olduğumuzda, İzmir’de kentsel dönüşümün Tunç Beyin Ege Mahallesi’nde yaptığı gibi, Abdül Batur’un  mücadele ettiği için çok iyi bir şekilde sonuçlanacağını düşünüyorum. Kimseyi mağdur etmeden önce insan diyerek bir politika izlediler. Bu hedefle iktidar olduğumuzda kentsel dönüşümü en iyi şekilde yapacaklarına inanıyorum. Her ne kadar şu an elleri, kolları bağlı olsa da biz 7 ay sonra bu setleri aşacağız’’ ifadelerine yer verdi. 

MİLLETVEKİLİ ADALIĞI SORUSUNA YANIT: PARTİ NE GÖREV VERİRSE O OLUR 

Milletvekili adaylığı hakkında açıklamalarda bulunan Özcan Purçu, ‘’Partimiz bize ne görev verirse onu yaparız. Biz görev ayrımı yapmaksızın çalışacağız. Yapacak çok işimiz var. Dezavantajlı mahallelerle ilgili bir çok projemiz var. Muhalefet partisi olduğumuz için onları hayata geçiremedik. Yeni dönemde bu projeleri birlikte hayata geçireceğiz. Benim en büyük isteğim Millet İttifakı’nın iktidar olmasıdır. Genel Başkanımızı Cumhurbaşkanımız yapmak için elimizden ne geliyorsa yağacağız. Ülkemizden bu kötü hava dağılsın, çocuklarımıza, gençlerimize umutlu sağlıklı gelecekler bırakalım istiyoruz. Herkes bu görevlere gelir ve gider. Bu bir bayrak yarışıdır. Hangi arkadaşımız gelirse görevini en iyi şekilde yapacağından eminim. Daha eylem aşamasına yeni geçtik, işimiz daha çok. Biz adaleti en kısa sürede inşa edeceğiz. Genel Başkanımızın dediği gibi en yoksul mahallelerden başlayacağız. Herkes eşit hale gelecek, adaletli bir dünya, adaletli bir paylaşımla yaşayacağız. 7 ay sonra güzel günler bizi bekliyor’’ dedi.