AK Partili Keseli ve CHP'li Koç arasında 'mülteci okulu' tartışması

Karşıyaka Bostanlı'da Milli Eğitim Bakanlığı ile Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu arasındaki protokol kapsamında yaptırılacak bir okula ilişkin, CHP Karşıyaka İlçe Başkanğı'nın "Mültecilere okul istemiyoruz." şeklindeki çıkışına AK Parti Karşıyaka İlçe Başkanı Didem Keseli sert tepki verdi. 

CHP Karşıyaka'nın çıkışı için "Irkçı provokasyon" ifadesini kullanan Keseli, "Bugüne kadar otoyol, köprü, havalimanı gibi lojistiğin, ticaretin ve hayatın gerekliliği olan birçok projeye karşı çıkan CHP'nin son olarak ilçemizde yapımına başlanacak bir okula karşı çıkması akıl tutulmasıdır. İzmir'de konunun en yetkin ismi olan İl Milli Eğitim Müdürümüz Sn. Ömer Yahşi'nin bu okulda Türk çocuklarının eğitim göreceğini ifade etmesine rağmen CHP Karşıyaka'nın burada eylem yapma girişimi ve Karşıyaka Belediye Başkanı Sn. Cemil Tugay'ın açıklamaları talihsizliğin ötesinde, CHP Genel Merkezi'nin son dönemde mülteciler üstünden oluşturmaya çalıştığı nifak ve fitne girişiminin tezahürüdür. Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz tarafından son olarak yapılan açıklamada da buranın yatılı olmayacağı bilgisi ve bölge halkının yararlanacağı bilgisi net bir şekilde verilmiştir." dedi.

CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Murat Koç'un açıklamalarının halkı kışkırtmaya yönelik olduğunu vurgulayan Keseli, "Sayın Koç insanları eyleme çağırmadan önce kentimizdeki il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinden bilgi alsaydı konu hiç buraya gelmezdi. Fakat anlaşılan o ki buradaki mesele bağcıyı dövmek ve CHP Genel Merkezi'ne kendisini göstermek. Bilinçli Karşıyakalılar bu provokasyona gelmez. 18 yaşının altındaki çocukların uyrukları üzerinden siyaset yapmaya çalışmak son derece yakışıksızdır. Kaldı ki vatandaşlık ve oturma hakkı alan ailelerin çocuklarının eğitim almasına engel olma çabası da bir insanlık suçudur." ifadelerini kullandı.

CHP'Lİ KOÇ NE DEMİŞTİ?

CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla, "Gün geçmiyor ki her gün sığınmacılar tarafından bir olay yaşanmakta, dün Akşam Ankara Altındağ'da 2 gencimizi yaraladığı gibi.

Bu yetmezmiş gibi Alman Kalkınma Bankası KFW (yatırım Bankası) İzmir'de Kriz zamanlarında herkese için eğitim projesi altında 8 okul yaptırıldığı ve müteahhit firmaya bedeli peşin olarak ödenmiş olduğu söylenmektedir, üst yüklenici firma var mı varsa kim. Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yapılan bu okulların yapılma amacı nedir, herkes için eğitim Ülkemde'ki sığınmacılar için mi bilinmemekte, amacı belli olmayan yapılan yatırım İzmir ve Karşıyaka'da nasıl bir sonuca sebep olacak, kriz zamanlarında var olan okullarımız yok mu, Depremde zarar görüp ve daha önce yıkılan okulların yerine neden Devlet okullarının yapımına başlanmıyor, taktir halkımızın.

Tabelada Avrupa birliği logosu var, Avrupa birliği bizi almıyor ancak ülkemize herkesi aldırması için elinden geleni yapıyor." ifadelerini kullanmıştı.

KOÇ'TAN YANIT

AK Partili Keseli'nin açıklamalarının ardından CHP'li Koç, sosyal medyadan yanıt verdi.

Koç açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

"Sayın Keseli; 

Benim sorduğum sorular anlamak isteyene çok net, öncelikle şurada anlaşalım bizler mağdur olan her insana elimiz uzatırız. Anlaşmamız gereken diğer konu ise kucak açtığımız vatandaşların mülteci değil sığınmacı olması. Ben bir soru sordum ve halen cevap arıyorum. İsterim ki ülkemde sokakta yatan insan olmasın, dilenen insan olmasın, isterim ki sığınmacıları evlerimizde ağırlayalım tabi kabul etmeye şahsi olarak kabulseniz. Muhakkak biliyorsunuzdur BM sığınmacı kurallarını. Bizler insani yaşam odaklıyız. Tevhid-i Tedrisat Kanunu da unutmamalıyız.

SOSYAL MEDYADA YAZDIKLARIM

Alman Kalkınma Bankası KFW (yatırım Bankası) İzmir'de Kriz zamanlarında herkese için eğitim projesi altında 4 okul yaptırıldığı ve müteahhit firmaya bedeli peşin olarak ödenmiş olduğu söylenmektedir. Üst yüklenici firma var mı? Varsa kimdir? Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yapılan bu okulların yapılma amacı nedir? Bizim çocuklarımızın zaten okuyacak okulları mevcutken “Herkes için eğitim” sloganıyla yapılmaya çalışan bu okullar niçin? Amacı belli olmayan yapılan yatırım İzmir ve Karşıyaka'da nasıl bir sonuca sebep olacak? Kriz zamanlarında var olan okullarımız yok mu? Depremde zarar görüp ve daha önce yıkılan okulların yerine neden Devlet okullarının yapımına başlanmıyor? Taktir halkımızındır. Tabelada Avrupa birliği logosu var, Avrupa birliği bizi almıyor ancak ülkemize herkesi aldırması için elinden geleni yapıyor.

YAPTIĞIM BİLDİRİ

Sayın Karşıyakalı Hemşerilerim

İzmir Türkiye’nin, Karşıyaka İzmir’in incisidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan 1920 TBMM kuruluşunu Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı olarak Çocuklarımıza hediye etti. 19 Mayıs 1919 Kurtuluş savaşının başlangıcını Gençlik ve spor bayramı olarak Gençlerimize hediye etti. Ülkemizin geleceği çocuklarımız ve Gençlerimizdir. Bizler onların geleceğine ve eğitimine sahip çıkarsak, onlar aldıkları emaneti koruyabilirler. 

Burada Milli Eğitim Bakanlığınca, tamamı Alman yatırım Bankası K.F.W tarafından hibe olarak, Kriz dönemlerinde herkes için eğitim adı altında yatılı okul yaptırılıyor. Neden K.F.W bankası bu okul yapımının tamamına hibe destek veriyor? Üstelik tamamı 8 adet okul ilk etapta 4 adet okulun finansmanını vermekte, hatta yüklenici firmaya işin bedeli peşin ödenmekte. 

Bizler herkes tarafında bilinen itibarlı bir ülkeyiz, bizler kendi okulumuzu yaptıramıyor muyuz? 

Yaptırılacak okullar hangi ülkelerin krizi için olacak?

Neden bu banka yapılacak okulların tamamına hibe veriyor?

Neden bu okulun ismi “Kriz döneminde herkes için eğitim”?

Neden ismi Anadolu lisesi, Fen lisesi, Atatürk lisesi değil ve neden İzmir ili? Bu durumun amacı ve kimlere hizmet edeceği bilinmemekte. 

Bizler kriz döneminde değil, Atatürk’ün bu Vatanın evlatlarına hediye ettiği Bayramlar gibi bizde bu vatanın evlatlarına sürekli eğitim verecek okul istiyoruz.

Bizler ticareti ve hayatın gerekliliğini hayatımız adadığımız mesleklerimizden ötürü gayet iyi biliriz. Karşı çıktığımız şey vatanımızın çocuklarının eğitimi için yapılacak okul değil, oy uğruna vatanımızda 10 kişiden 1 inin sığınmacı olup bu kişileri vatandaşlık ve oturma haklarıyla meşrulaştırmaya çalışıp kendi vatan evladının haklarını gözetmeyen akıl tutulmalarıdır. Bizler tüm dünya ülkelerinden yardıma muhtaç insanları misafir etmeye her daim hazırız. Ancak bu misafirliğin çocuklarımızın ve vatandaşlarımızın haklarının başladığı yerle sınırlı olduğunuda biliriz."