Dolar 32,5004
%0.08
Euro 34,6901
%-0.12
Altın 2.496,860
%0.5
Bist-100 9.693,00
%1.77

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Uğur Poyraz: Siyasi partiler hakkında kapatma davası açabilmesini TBMM’nin iznine bağlıyoruz

Uğur Poyraz: Siyasi partiler hakkında kapatma davası açabilmesini TBMM’nin iznine bağlıyoruz

Altılı Masa’nın Ankara’da düzenlediği “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi” toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, "Demokratik hayatın vazgeçilmez unsuru olan siyasi partiler hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının kapatma davası açabilmesini TBMM’nin iznine bağlıyoruz. Kapatma kararının ancak odak olma halinde verilebileceği daha yalın olarak düzenlenip odak olma tanımına yoğun, sürekli ve demokratik düzene ciddi tehlike oluşturacak bir şekilde kavramları ile fıkranın son cümlesine yasama sorumsuzluğu kapsamında kullanılan oy, söz ve düşünce açıklamaları odak olmanın tespitinde gözetilemez hükmü ekliyoruz" dedi. Ayrıca Poyraz, "Kamuoyunun özgürce oluşmasını ve medyada çoğulculuğun sağlanmasını devlete bir ödev olarak yükleyerek basın hürriyeti üzerindeki keyfi uygulamalara son veriyoruz" diyerek basın özgürlüğüne vurgu yaptı.

  • Ege Postası
  • 28.11.2022 - 12:33

Altılı Masa’nın "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi", Ankara Bilkent Otel’de bugün düzenlenen tanıtım toplantısıyla açıklandı.  "Şimdi demokrasi zamanı" sloganıyla düzenlenen toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da katıldı. 

Altılı Masa'nın liderleri toplantı salonuna birlikte girdiler. 

Toplantıda Altılı Masa'nın hukukçu kurmaylarının komisyon olarak bir süredir üzerinde çalıştığı yeni anayasa önerisi açıklandı. Anayasa önerilerini, partilerin hukuktan sorumlu genel başkan yardımcıları özetleyerek anlattı. İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, yeni anayasa önerisine ilişkin şu açıklamaları yaptı:  

"ANAYASANIN İKİNCİ KISMININ BAŞLIĞI 'TEMEL HAK VE HÜRRİYETLER': Güçlü, kalkınmış ve demokratik Türkiye’nin inşası için hazırladığımız anayasa değişikliği çalışmamızda, temel hak ve hürriyetlerin güvenceye kavuşturulması ve hürriyetler üzerindeki baskılara son vermek için önerilerimizi hazırladık. Temel hak ve hürriyetler açısından değişiklik önerimizin ruhunu yansıtan ilk düzenleme başlığa ilişkindir. Anayasanın ikinci kısmının başlığını ‘Temel Hak ve Hürriyetler’ olarak değiştirerek otoriter anayasacılık anlayışına karşı demokratik ve özgürlükçü anayasa inşası inanç ve kararlılığımızı vurguluyoruz.

TEMEL HAK VE HÜRRİYETLERİN BÜTÜNLÜĞÜNÜ VE YASAMA, YÜRÜTME VE YARGIYI BAĞLAYICI OLDUĞUNU ANAYASANIN 12’NCİ MADDESİNE EKLİYORUZ: İnsan onurunun dokunulmazlığını ve devletin buna saygı gösterme ve bunu koruma yükümlülüğü ile temel hak ve hürriyetlerin bütünlüğünü ve yasama, yürütme ve yargıyı bağlayıcı olduğunu Anayasanın 12’nci maddesine ekliyoruz. Devlete insan hakları ihlallerini önleme ve herkesin haklardan yararlanmasını sağlama yükümlüğünü getiriyoruz. İnsan haklarına dayanan devlet düşüncesini daha belirgin kılmak için temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması olan 13’üncü maddenin kenar başlığını 'temel hak ve hürriyetlerin üstünlüğü' olarak değiştiriyor; madde metnine 'hürriyetin esas sınırlamanın istisna' olduğunu belirten düzenlemeyi ekliyoruz.

BASIN HÜRRİYETİ ÜZERİNDEKİ KEYFİ UYGULAMALARA SON VERİYORUZ:  Düşünce, kanaat ve ifade hürriyetini tek bir maddede düzenliyoruz. Hiç kimsenin düşüncelerinden ötürü ayrımcılığa tabi tutulamayacağını anayasal ilke olarak belirliyoruz. Bu değişiklik sonucunda ifade hürriyeti, çoğulcu bir demokrasinin gerektirdiği ölçüde genişlemiş olacaktır. Kamuoyunun özgürce oluşmasını ve medyada çoğulculuğun sağlanmasını devlete bir ödev olarak yükleyerek basın hürriyeti üzerindeki keyfi uygulamalara son veriyoruz. Toplumun haber alma hakkını koruma ve kamuoyunun serbestçe oluşmasını sağlama amacıyla kişiler ve siyasi partilerin kamu tüzel kişilerinin elindeki kitle haberleşme ve yayım araçlarından hakkaniyet ve adalet ilkesine uygun olarak yararlanma hakkına sahip olduğunu anayasal ilke olarak düzenliyoruz.

MÜREFFEH BİR ÜLKE HEDEFİMİZİN ANAYASAL ALT YAPISINI OLUŞTURUYORUZ: Sosyal ve ekonomik haklar ve hürriyetlerde önerdiğimiz değişikliklerle müreffeh bir ülke hedefimizin anayasal alt yapısını oluşturuyoruz. Anayasanın 62’nci maddesinin başlığını 'yurtdışında yaşayan Türkler' olarak değiştirerek devletin onların hak ve menfaatlerini koruma, dil ve kültürlerini muhafaza etme ve anavatanla bağlarını geliştirme çalışmaları yapma görevini vurguluyor, Devlete tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğumuz ülkeler ve topluluklarla ilişkileri gerçekleştirme yükümlülüğü getiriyoruz.

HAYVANLARA YÖNELİK EZİYET VE KÖTÜ MUAMELE YAPILMAMASI İÇİN GEREKEN TEDBİRLERİ ALMA GÖREVİ OLDUĞUNU BELİRTİYORUZ: Sosyal ve ekonomik haklar kısmına yeni haklar ekliyoruz. Herkesin sağlık hakkına sahip olduğunu ve hiç kimsenin temel sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılamayacağını hükme bağlıyoruz. Çevre hakkı ile çevreyi korumanın, çevre kalitesini yükseltmenin, gıdaların doğallığını sağlamanın devletin bir görevi olduğunu belirtiyoruz. Hayvan hakları da bu değişiklik önerimizde yer alıyor. Devletin doğal hayatı ve hayvanları korumak ile hayvanlara yönelik eziyet ve kötü muamele yapılmaması için gereken tedbirleri alma görevi olduğunu belirtiyoruz.

SİYASİ PARTİLER HAKKINDA YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISININ KAPATMA DAVASI AÇABİLMESİNİ TBMM’NİN İZNİNE BAĞLIYORUZ: Milletvekili genel seçimlerinde geçerli oyların yüzde birini alan partilere devletin mali yardımda bulunacağı ve bu yardımın dörtte birinin partiler arasında eşit olarak dağıtılacağı, geri kalan tutarın ise partilerin elde ettikleri oy oranına göre paylaştırılacağı düzenlemesini getiriyoruz. Demokratik hayatın vazgeçilmez unsuru olan siyasi partiler hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının kapatma davası açabilmesini TBMM’nin iznine bağlıyoruz. Kapatma kararının ancak odak olma halinde verilebileceği daha yalın olarak düzenlenip odak olma tanımına 'yoğun, sürekli ve demokratik düzene ciddi tehlike oluşturacak' bir şekilde kavramları ile fıkranın son cümlesine yasama sorumsuzluğu kapsamında kullanılan oy, söz ve düşünce açıklamaları odak olmanın tespitinde gözetilemez hükmü ekliyoruz.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE DAİR ÖNERİMİZİN DEMOKRATİK, ÖZGÜR VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN KURULUŞUNA VESİLE OLMASINI DİLİYORUZ: Kamu Denetçiliği'ni düzenleyen Anayasanın 74’üncü maddesinde yapılan değişiklikle kuruma, idarenin eylem ve işlemlerinin hukuka ve hakkaniyete uygunluğunu re’sen veya şikayet üzerine inceleme ve denetleme yetkisi tanıyoruz. Toplumun geniş kesimlerinin, tarafsızlığına, hakkaniyetine güven duyduğu bir kişinin kamu başdenetçiliği makamına seçilmesi sağlama gayesiyle Kamu Başdenetçisi'nin seçimi usulünü değiştirerek parlamentoya hakim olan siyasi çoğunluğun seçimi tek başına gerçekleştirmesini engelliyoruz. Anayasa değişikliğine dair önerimizin demokratik, özgür ve güçlü Türkiye’nin kuruluşuna vesile olmasını diliyorum."  

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.