Dolar 32,6013
%0.39
Euro 34,8180
%0.25
Altın 2.492,410
%0.32
Bist-100 9.508,00
%-0.18

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Kılıç’tan, Soylu’ya ekonomi tepkisi: Temmuz'da şahlanacağız dedikleri bu tablo mu?

Kılıç’tan, Soylu’ya ekonomi tepkisi: Temmuz'da şahlanacağız dedikleri bu tablo mu?

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, İzmir İl Başkanlığında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kılıç, Türkiye'nin ekonomik sorunlarına değindi ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Afyonkarahisar’da ekonomiye ilişkin yaptığı konuşmayı hatırlattı. Kılıç, " 'Ekonomimiz Temmuz ayından itibaren öyle bir atağa geçecek ki, buna hazır mıyız’ demek, dalga geçmekten başka bir şey değildir. Temmuz'da şahlanacağız dedikleri bu tablo mu? Dünya bizi kıskanacak derken bunu mu kast ediyorlardı? Ülkemizin ağır bir ekonomik krizin içinden geçtiği, geçim sıkıntılarının intiharlara sebep olduğu bir dönemde, insanları bu kadar da aptal yerine koymamak gerekiyor” dedi.

  • Ege Postası
  • 05.07.2021 - 12:35

EGEPOSTASI- Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, Saadet Partisi İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında konuştu.

Kılıç, ülke ekonomisine dair açıklamalarda bulunurken gündemi değerlendirdi. Kılıç, ekonomi politikaları ve vaatler üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya tepki gösterdi.

Ekonomi kaynaklı problemler nedeniyle vatandaşın sıkıntı çektiğini öne süren Kılıç, çözüm için ise Saadet Partisi’nin iktidar olması gerektiğini belirtti. Kılıç, “Milletimiz yetki verdiği zaman rüşvetlere, yolsuzluklara, kamu kaynaklarının çarçur edilmesine asla izin vermeyeceğiz” dedi.

“HAZIR OLMAK NE DEMEK SAYIN BAKAN?”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Afyonkarahisar ziyaretinde bir konuşma gerçekleştirmişti.Soylu konuşmasında, "Temmuz ayından itibaren Türkiye ekonomisinin atağa kalkacağını" dile getirmişti.

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, Soylu’nun bu sözlerini hatırlattı ve “Verdiği müjdenin konusunun İçişleri Bakanlığının yetki ve görev alanlarıyla ilgili olmamasını bir kenara bırakalım. Ekonominin atağa geçeceği tarihi, ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı olarak Lütfi Elvan’ın değil de, ülkenin İçişleri Bakanı’nın açıklıyor olmasının tuhaflığını da bir kenara bırakalım. Avrupa’yı Amerika’yı çatlatacak bir ekonomik sıçrayışa milletimizin hazır olup olmadığını soruyor Sayın Soylu. Hazır olmak ne demek Sayın Bakan? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, ülkenin ekonomisini uçuracağı vaadiyle getirilmedi mi? Bu sistemle yönetilmeye başladığımız Temmuz 2018 tarihinden bu yana, ekonomi ha bugün ha yarın atağa kalkacak diye bekliyor milletimiz. Bu kadar beklemeye sabır taşı olsa çatlardı” dedi.

“BİRÇOK PARLAK HAYALLER VAAT EDİLDİ”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği vaatleri hatırlatan Kılıç, “Milletimize ciddi vaatler verildi. Yönetimde istikrar. Ekonomide istikrar. Hızlı karar alma ve hızlı çözüm üretme. Ve daha birçok parlak hayaller vaat edildi. Haziran 2018’de yapılan seçimle başkanlık sistemi de başlamış oldu. Yani aradan 3 yıl geçti. Şöyle geriye doğru dönüp baktığımızda Türkiye’nin acil çözüm bekleyen problemleri çözülmüş mü, yoksa hala bekleme odasında mı duruyor? Örneğin hayat pahalılığı! Geçim sıkıntısı, pahalılık ve işsizlik vatandaşın en önemli sorunu haline geldi. Vatandaşın en fazla tükettiği tüm ürünlerde fiyatlar adeta uçmuş durumda. Fiyat artışı o kadar hızlı şekilde oluyor ki, birkaç ay öncesinin fiyatlarını hatırlamıyoruz bile.Kişi başına gelirleri 40 bin doların üstünde olan Almanya’yı, İngiltere’yi, Amerika’yı kıskançlıktan çatlatacak, patlatacak milli gelir artışı nasıl olacak? Ülkemizde 2013 yılında kişi başına 12 bin dolar gelir varken, bu kadar kötü bir ekonomi yönetimi yüzünden 8 bin dolara gerilemiş durumdadır. Cumhurbaşkanı, 2018’de yeni yönetim sistemine geçmek için halka şöyle sesleniyordu: “24'ünde bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra faizle, şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz”. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ülkedeki işsizlik sorunu bitecek, enflasyon olmayacak, bütün yetkiler tek elde toplanacak ve ülke şaha kalkacaktı. Peki, sonuç ne oldu? Faizin beli kırıldı mı? Türkiye ekonomisi dünyada enflasyonu en yüksek ülkelerden biri olma unvanından kurtuldu mu? Her üç vatandaştan birinin işsiz olduğu bir Türkiye gerçeği değişti mi? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçerken dolar kuru 4,5’lardaydı ve 4,5’larda olan doların belinin kırılacağı vaat edilmişti. Yapıldı mı?” diye sordu.

“ÇÖZÜM İÇİN SAADET PARTİSİ”

Son dönemde yapılan zamlardan da bahsederek çözüm için Saadet Partisi’ne duyulan ihtiyacın gün geçtikçe arttığını ifade eden Kılıç “Ak Parti iktidarının 2023 Hedefleri vardı hatırlarsanız. 2023’te Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alacaktı. Kişi başına gelir 25 bin dolar olacaktı. İşsizlik oranı yüzde 5 olacaktı. Hangisine yaklaşıldı? İçişleri Bakanı’nın söylediği sıçrama ve atağa kalkma ülke ekonomisinde olmadı ama hiçbir sıçrama yaşamadık da diyemeyiz. Neler sıçradı, neler atağa kalktı? Market ve pazar fiyatları atağa kalktı. Elektrik fiyatları atağa kalktı. 1 Temmuz itibariyle elektriğe yüzde 15 zam geldi. Böylece elektrik 3,5 yılda yüzde 122 oranında zamlandı. Hükümet yetkilileri gibi ‘fiyatlar güncellendi’ diyemiyoruz kusura bakmasınlar. Bunlara güncelleme falan demek insanların aklıyla dalga geçmektir. Elektriğe yapılan yüzde 15 zammın ardından aynı gece bu kez bir zam da doğalgaza geldi. Konutlar için yüzde 12, sanayi için yüzde 20 zam. Doğalgaz fiyatı da Ocak ayından bu yana yedinci defa artmış oldu. Bunlar basit zamlar değil. Üreticinin maliyetini yükselteceği için ürün fiyatlarında vatandaşa yansıyacak. Aynı şekilde evde kullanım açısından zaten direk aile bütçesine etki edecek. Bu dönemde işsiz kalan, geliri düşen vatandaşların hayatı daha da zorlaşacak. Emeklilerimiz, memurlarımız bu ay zam alacaklardı. Alacakları zam daha ceplerine bile girmeden kat kat fazlasıyla ceplerinden çıktı, eridi. Elektrik temel girdilerden biri olduğu için yüzde 15'lik zamla birlikte maliyetler artacak ve bu da enflasyonu yükseltecek. Yine mevcut şartlarda zaten ekonomik zorluklar yaşayan işletmelerin ayakta kalabilme mücadelesi verdiği bir dönemde enerji maliyetlerine yapılan zamlar, çok daha ciddi bir zorluğun içine girmelerine neden olacak. Asgari ücretle geçinen geniş kitlelerin ödeyemeyeceği fatura sayısı daha da artacak. “Ekonomimiz Temmuz ayından itibaren öyle bir atağa geçecek ki, buna hazır mıyız” demek, dalga geçmekten başka bir şey değildir.Temmuz'da şahlanacağız dedikleri bu tablo mu? Dünya bizi kıskanacak derken bunu mu kast ediyorlardı? Ülkemizin ağır bir ekonomik krizin içinden geçtiği, geçim sıkıntılarının intiharlara sebep olduğu bir dönemde, insanları bu kadar da aptal yerine koymamak gerekiyor. Ülkemizin ve milletimizin yaşadığı sorunlara yönelik çözüm için Saadet Partisi’ne duyulan ihtiyaç gün geçtikçe artıyor. Milletimiz yetki verdiği zaman rüşvetlere, yolsuzluklara, kamu kaynaklarının çarçur edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Devletin tüm kurumlarını saran bu çamur tabakasını temizleyip, kaynaklarımızı da insanımıza aktarmakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.