Erdoğan: Vatandaşlarımızı kira öder gibi taksitlerle ev sahibi yapacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Cumhurbaşkanlığı’nda 2.5 saat süren kabine toplantısı sonrasında tarım koridorundan, Ordu'da açıkladığı fındık fiyatına kadar birçok konuya değinerek; enerji tasarrufu ve konut projelerine ilişkin açıklama yaptı. Erdoğan, şunları söyledi:

“İNSANİ İHTİYAÇLARIN KARŞILANMASINA YÖNELİK ÖNEMLİ BİR DİPLOMATİK BAŞARIDIR”

“Son kabine toplantımızın ertesi günü Tahran’da Türkiye İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin yedinci toplantısı ile Astana süreci kapsamındaki Türkiye-Rusya- İran üçlü zirvesini gerçekleştirdik. Her iki toplantıda verimli geçti. Rusya ve Ukrayna tarafında da görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Dünyanın yakından izlediği tahıl krizinin aşılması konusunda atılan adımın tamamen ülkemizin gayretlerinin ürünü olduğu herkes tarafından kabul edilmektedir Öyle ki son olarak BM Genel Sekreteri Guterres Türkiye’ye teşekkürlerini iletti ve bugün adımlar atıldı ve gemiler yola çıktı.

İstanbul’da 22 Temmuz’da imzalanan anlaşmalar dünyanın neredeyse üçte birinin tahıl ihtiyacını karşılayan Rusya ve Ukrayna pazarındaki düğümün çözümü bakımından tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Türkiye- Rusya-Ukrayna ve BM iş birliği ile yürüyen bu sürecin sağlıklı bir şekilde devamı için her türlü gayreti gösteriyoruz. Bu süreci takip edecek müşterek koordinasyon merkezi 23 Temmuz’da İstanbul’da faaliyete geçti. Tahıl yüklü ilk gemi bugün Ukrayna’nın Odessa limanından hareket etti. Bu gemi, İstanbul Boğazı’na ulaştığında Rusya, Ukrayna, Türkiye, BM temsilcilerinden oluşan bir heyet tarafından kontrol edilecek, ardından yükünü indireceği limana doğru yolculuğunu sürdürecek. Diğer gemilerin de belirlenen şartlar çerçevesinde tahıl ve diğer gıda ürünlerini taşımaya devam edeceğine inanıyoruz. Her ne kadar muhalefet idrak edemese de ülkemizin öncülüğünde başlatılan bu çalışma insani ihtiyaçların karşılanmasına yönelik önemli bir diplomatik başarıdır. Benzer diplomatik çalışmaları enerji başta olmak üzere diğer alanlara da teşmil edebiliriz.

Esasen, Rusya-Ukrayna savaşının her iki taraf açısından adil bir barış ile neticelendirilmesi için de çok gayret sarf ettik. İstanbul ve Antalya’da yapılan toplantılarda ortaya çıkan olumlu hava sahadaki mühessif gelişmeler ile akamete uğradı. Şayet bir gün taraflar yeniden barışa yönelirlerse bunun bizim kolaylaştıracağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.

“24 MİLYAR LİRALIK ANKARA-YERKÖY, KAYSERİ HIZLI TREN HATTI PROJESİNİN DE TEMELİNİ ATTIK”

Milli Güvenlik Kurulu’muzun temmuz ayı toplantında terörle mücadeleden NATO Zirvesi’ne, Yunanistan’ın iyi komşuluk ilişkileri ile uyuşmayan tavırlarından Kıbrıs’a kadar pek çok meseleyi değerlendirdik. İstanbul’un tarihi ve potansiyeli ile önde gelen ilçelerinden Eyüp Sultan’da 22 Temmuz’da belediyemiz tarafından tamamlanan eser ve hizmetlerin açılış törenine katıldık. Bu vesile ile İstanbul’un manevi muhafızı Eyüp Sultan Hazretlerini bir kez daha rahmetle yad ettik. Aynı gün, İstanbul Arkeoloji Müzelerimizdeki sergilerin açılışını gerçekleştirerek her köşesi tarih, kültür ve sanat kokan İstanbul’umuzun zenginliğini bir kez daha hatırladık. Hafta sonları programımız el verdiği ölçüde bir şehrimizi ziyaret ederek hem vatandaşlarımızla hasret gideriyor hem de tamamlanan eser ve hizmetlerin resmi açılışını yapıyoruz. Önceki hafta sonu da Kayseri’deydik; kamunun, belediyelerimizin ve özek sektörün Kayseri’mize kazandırdığı 30 milyar liralık yatırımı hizmete açarken 24 milyar liralık Ankara- Yerköy, Kayseri hızlı tren hattı projesinin de temelini attık.

24 Temmuz’da ise seçkin bir yükseköğretim kurumu haline gelen İbn-i Haldun Üniversitemizin ilk mezuniyet töreninde öğrencilerimizin sevinçlerine ortak olduk. Cumartesi günü de Ordu’daydık hem toplu açılış törenine katıldık hem Toprak Mahsulleri Ofisi’mizin fındık fiyat alımlarını açıkladık hem de uzunca bir süredir yüz yüze görüşemediğimiz Ordulu kardeşlerimizle hasret giderdik ve orada da gerçekten büyük bir katılımın olduğu, resmi rakamla 55 bin kişinin katılımı ile Ordu’daki toplantı ayrı bir heyecan vesilesiydi.

“RANTİYE İLE BESLENEN İŞ DÜNYASI İLE, KİFAYETSİZ SİYASETÇİLERLE OYALANMA DEVRİ BİTMİŞTİR”

Dünya siyasi ve ekonomik olarak kaçınılmaz bir yeniden yapılanma sürecine girmiştir. Türkiye olarak bu tarihi dönüşümü asırlardır dışlandığımız küresel yönetim sisteminde hak ettiğimiz yeri almanın bir fırsatı olarak görüyoruz. Ülkemizi uzunca bir süredir küçük sorunlar, küçük aktörler, küçük krizler, küçük ödüller üzerinden oyalayanların bu fırsatı değerlendirmemize engel olmalarına müsaade etmeyeceğiz. Artık bu ülkeyi terörle, darbeci, sivil, askeri bürokrasi ile üretmek yerine rantiye ile beslenen iş dünyası ile, kifayetsiz siyasetçilerle oyalanma devri bitmiştir. Artık devlet ve millet olarak tüm bu hakikatlerin farkındayız. Ülkemize yapılan dış ve iç dayatmaları reddediyoruz.

Yaşı 35-40’ın üzerinde olan her vatandaşımız filmi şöyle bir geriye sardığında bu sürecin kendi hayatındaki izlerini rahatça görecektir; eski Türkiye’yi yaşamamış gencimiz ise hem büyüklerine sorarak hem de bilgiye erişmenin bu kadar kolay olduğu bir dönemde basit bir araştırma ile aynı gerçeklere ulaşabilecektir. Doğruyu eğriden ayırmazsak, hele bir de unutursak aynı felaketleri tekrar yaşamaya karşı bu tür hatırlatmaları zaman zaman yapıyoruz.

“GEÇTİĞİMİZ YIL ELDE ETTİĞİMİZ YÜZDE 11’LİK BÜYÜME İLE G20 ÜLKELERİ İÇİNDE İLK SIRAYA YERLEŞTİK”

Ülke olarak pek çok verdiğimiz istiklal ve istikbal mücadelesinin ekonomideki yol ayrımında hükümet olarak bir tercihte bulunduk. Ya faiz-kur-enflasyon denklemine uygun şekilde finansal sıkılaştırmaya gidilip bu arada 10 milyon vatandaşımızın işsiz kalmasına yol açacaktır ya da istihdam odaklı yeni bir yola girecektik. Bir ara 26,5 milyona kadar gerileyen istihdamın ekonomik ve sosyal maliyetlerini en iyi biz biliyoruz. Bunun için tercihimizi istihdamdan yani vatandaşlarımızın işinden, aşından, huzurundan, geleceğinden yana kullandık nitekim bu sayede dünya küçülürken biz üreterek büyüdük ve ihracatımızı 250 milyar dolar sınırına getirdik. Yine bu sayede dünyada istihdam azalırken biz 31 milyon sınırına dayanarak tarihimizin en yüksek rakamına ulaştık. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz yüzde 11’lik büyüme ile G20 ülkeleri içinde ilk sıraya yerleştik. Her ne kadar birileri bu politikanın başarısını gölgelemek için yalan üstüne yalan uyduruyorsa da uluslararası değerlendirmeler tam tersini gösteriyor. Geçtiğimiz günlerde IMF, dünyanın büyüme rakamını aşağı yönlü; ülkemizin büyüme rakamını yukarı yönlü güncellemiştir. Pek çok faktörün bir araya gelmesi ile yaşanan enerji ve gıda başta olmak üzere küresel emtia fiyatlarındaki dengesizlikler elbette bizi de etkiliyor. Petrol fiyatlarında bir ara yüzde 28 dolara varan artışların, ülkemizdeki pompa fiyatların 30 liraya kadar yükseltmesi bu dalgalanmanın bir sonucudur. Fiyatın neredeyse 11 kat artan doğalgaz da yaptığımız yüzde 80’i geçen sübvansiyon sayesinde vatandaşlarımızın olabilecek en düşük maliyetle evlerini ısıtmalarını sağlıyoruz.

Diğer yandan Amerika ve Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin küresel ekonomik krize verdikleri tutarsız tepkiler sorunu çözmek yerine daha da ağırlaştıracak neticeler doğurmaktadır. Biz ise; yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile ülkemizi büyütme esasına dayanan Türkiye ekonomi modelinden taviz vermeyerek dikkatle uyguluyoruz.

2022’yi 47 milyon turist ve 37 milyar dolar turizm geliri ile hedeflerimiz üzerinde bir seviyede kapatacağımızı işaret ediyor. Ordu’da fındık fiyatlarını açıkladık; Bay Kemal rahatsız oldu. Söylediği ne? Ben 72 söylemiştim diyor. Ben 72’yi düşünüyordum diyor. Ya sen düşünmeye devam et. Senin sırtında küfe yok, bak sen hala tahminlerden… Sen düşünce aleminden bahsediyorsun. Biz icraattan bahsediyoruz Bay Kemal icraattan.  Senin icraatın var mı yok? 72 düşünüyormuş; yavru ortağı da 75 düşünüyormuş. Bunların hepsi tahminlerle konuşuyor ve bunların hepsi -cek, -cak ile konuşuyor. Biz ise icraat ve 1 dolardan 3 dolar üzerine fındık fiyatlarına nasıl getirdik buna bakın. Biz orada vatandaşımızın da evinde bahçesinde sohbet ettik, evinde bahçesinde sohbet ederken kendilerine sordum ‘beklentiniz nedir, düşünceleriniz nedir’ hepsi samimiyet ile beklentilerini söyledi. Ya vatandaşın dili başka, vatandaşın gönlü başka ve vatandaşın dilinden ve gönlünden geçeni biz ne yaptık? Meydanda açıkladık. O zaman da meydan tabi patladı, vatandaş ile hemhal olmak başka bir şey…. Vatandaşı aldatmak başka bir şey; biz vatandaşımız ile beraberiz. Beraber olmaya da devam edeceğiz.

“HANELERDEKİ ISI YALITIMI ÇALIŞMALARI İÇİN DAİRE BAŞI 50 BİN LİRAYA KADAR UYGUN ŞARTLI KREDİ İMKNI SUNUYORUZ”

Aynı şekilde dış ticaretimizde ortaya çıkan açığın en önemli sebebi enerji ithalatımızın bedelinde üç kata varan artış ile sanayi üretiminde kullanılan diğer emtia fiyatlarındaki ciddi yükseliştir. Özellikle enerji fiyatlarında bu değersizlik olmasaydı Mayıs ayı itibari ile 12 aylık cari işlemlerde 34.5 milyon dolar fazla verecektik. Vatandaşlarımdan, dışa bağımlı olduğumuz enerji kaynaklarını, basit tedbirle daha verimli kullanmak suretiyle hem aile bütçelerine hem milli bütçeye katkı sağlamalarını istiyorum. Bunun için hanelerdeki ısı yalıtımı çalışmaları için daire başı 50 bin liraya kadar uygun şartlı kredi imkânı sunuyoruz. Enerji yalıtımı konusunda eksiği olan tüm vatandaşlarımızı bu imkândan yararlanmaya çağırıyoruz. 

“İLK DEFA EVLENEN GENÇLERİMİZ PROJEDE KOTA SAHİBİ OLACAK”

Yeni yılın ilk aylarıyla birlikte enflasyonun belirgin bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz. Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesini başlatıyoruz. Hazırlıklarımız bitmek üzere. Vatandaşlarımızı kira öder gibi taksitlerle, yerel ve yatay mimari anlayışına göre inşa edilmiş konut projeleriyle ev sahibi yapacağız. Şehit yakınları ve gazilerimiz ile emeklilerimize özel kontenjan ayıracağız. İlk defa evlenen gençlerimiz projede kota sahibi olacak.

“KYK YURTLARINDA ÜCRETSİZ KONAKLAMA İMKANINI 18-25 YAŞ ARALIĞINDAN 18-30 YAŞINA ÇIKARDIK”

Konut projelerinin tamamında yenilenebilir enerji sistemi kullanılacak. Bu adım kiraların da düşmesine yol açacaktır. Önümüzdeki ay bir tanıtım toplantısıyla projeyi tanıtacağız. KYK yurtlarında ücretsiz konaklama imkanını 18-25 yaş aralığından 18-30 yaşına çıkardık.”