CHP’li Balcı’dan İstanbul Sözleşmesi’nin feshine tepki: Kararı tanımıyoruz

EGEPOSTASI- Kadına yönelik ve aile içi şiddeti engellemede uluslararası bazda en önemli anlaşmalardan olan ve Türkiye’nin ilk imzacılarından olduğu İstanbul Sözleşmesi’nin tarafı olmaktan, geçtiğimiz aylarda bir gece yarısı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile çıkılacağı duyurulmuştu.

Konuya ilişkin partilerin ve kadın derneklerinin Danıştay’a yaptıkları başvurular ise reddedildi. 

Türkiye’nin, 1 Temmuz tarihinde resmi olarak sözleşmenin taraf olarak sözleşmenin tarafı olmaktan çımasına ise tepkiler artarak devam ediyor.

Son olarak CHP Kadın Kolları MYK Üyesi Nurşen Balcı, sözleşmenin feshedilmesinin büyük bir yanlış olduğuna dikkat çekti ve neden taraf olmaktan çıkıldığını sordu. 

“FESHEDİLEN SÖZLEŞME DEĞİL BİZ KADINLARIN YAŞAM HAKKIDIR”

Biz İstanbul Sözleşmesi’nden neden çekiliyoruz? Cumhurbaşkanı Erdoğan istedi diye çekiliyoruz. Cemaatler ve bazı kesimlere mesaj vermek için, istediler diye çekiliyoruz.

Oysa ki; 3 Haziran 2011 de Recep Tayyip Erdoğan’nın Başbakan iken attığı ‘Kadına Şiddet artık “İnsan Hakları İhlali” sözleşme Türkiye’nin öncülüğünde hazırlandı.’ tweeti ile duyurduğu o dönemde Erdoğan‘ın Meclis’te yaptığı konuşmada ‘tarihi gurur duydum’ dediği ve TBMM de tüm partilerin oyuyla kabul edilen İstanbul Sözleşmesinden bir gecede ve tek kişinin kararı ile çıkılması kabul edilemez. 

Soruyorum. Hangi siyasi hesap kadınların hayatından daha değerli? İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış kararı gerekçesi olarak öne sürülen iddia ise eşcinselliği özendirdiği, aile birliğini bozduğu gibi bir kara propagandadan başka bir şey değildir. İstanbul Sözleşmesi yaşatır. Biz bir gece yarısı keyfi bir biçimde sözleşmeden çıkma kararını tanımadığımızı bu kararın alındığı gün kamuoyu ile paylaştık.  Bu kararı alırken Kadın Derneklerine danıştınız mı? Fikrini aldınız mı? Sadece belli bir kesimiz oyunu almak uğruna yapılan siyasi bir hesap... Feshedilen sadece sözleşme değil biz kadınların yaşam hakkıdır. Biz kadınlar için can simidi olan bu sözleşme kadınlara karşı işlenen suçlarda caydırıcı nitelik taşımaktadır. 

DANIŞTAY ‘RET KARARI VERDİ

İstanbul Sözleşmesinin tek imzayla iptali kararı alındıktan sonra kaç Kadın öldürüldü? Kaç kadın öldürülecek?  Biliyor musunuz? Oysa ki; Bu sözleşme kadının güçlendirilmesi, şiddetin önlenmesi, önlenemediği durumlarda gerekli tedbirlerin alınması, kadına desteğin sağlanması konularını içermekte kısaca “Kadına Yönelik Şiddet ve ev içi Şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye” dair Avrupa Konseyi Sözleşmesidir.  Üzülerek öğrendik ki biz Kadınlar ve çocuklar için koruma kalkanı niteliğinde olan bu sözleşmenin Danıştay tarafından kararın durdurulması talebine ‘ret’ kararı verdi. Gün geçmiyor ki ülkemizde Kadına Şiddet, Çocuğa Cinsel İstismar haberi duymayalım. Elmalı’da yaşanan, Çanakkale ‘de yaşanan olayda çocukların resimler çizerek kendilerini ifade etmeleri buna rağmen sanıkların tutuksuz yargılanmaları vicdanlarımızı yaralıyor. 

Ülkeyi yönetenlerin söylemlerine çok dikkat etmeleri gerekir. Söylemler halkımız üzerinde etki bırakmakta. Hatırlayalım AKP iktidarında Aile ve Sosyal Politikalardan sorumlu Kadın Bakanın çocuk tacizleri ile ilgili söylediği “Bir kereden bir şey olmaz “ ifadesi yüreğimizi yakmıştı. Bu nasıl bir zihniyet nasıl bir vicdan....İktidar sahipleri çocuklarımızı korumak zorunda, onlara zarar verenleri değil.

“HAKKIMIZI ALANA KADAR KARARLILIKLA MÜCADELE EDECEĞİZ”

CHP yapılacak ilk seçimde iktidar olacak. Ülkemiz Bu iktidardan ve bu zihniyetten kurtulacak. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ilk yapacağı icraatlardan birisinin “İstanbul Sözleşmesi’ni geri getirmek olacağı konusunda söz verdi. Biz kadınlar Kadın Kolları Genel Başkanımız Sayın Aylin Nazlıaka önderliğinde oluşturduğumuz #YaşamHak projemiz ile kadınlarımızın hayatına dokunduk. 81 İlimizden gelen Kadına Şiddet vakalarına destek vermek amacıyla 444 82 85 no’lu telefonumuz ile 24 saat kadınlarımızın bize ulaşmalarını sağladık. Hukuki Destek, psikolojik destek, sığınma evi desteği, karakollarda savcılıkta destek olarak yanlarında oluyoruz. YaşamHak otobüsümüz ile Genel Başkanımız Sayın Aylin Nazlıaka, MYK üyelerimiz 81 İlimizde İstanbul Sözleşmesini ve YaşamHak projemizi anlatıyor. 

Kadınları sosyal hayattan uzaklaştırmaya çalışan, çocuklarımızın hayatını karartan zihniyete karşı kararlılıkla sonuna kadar mücadele edeceğiz. 

Bizim tek amacımız eşit, Özgür, demokratik Adil bir yaşam sürmektir. Hakkımızı alana kadar kararlılıkla mücadele edeceğiz. 

Mustafa Kemal ATATÜRK ‘ ün sözleri ile bitirmek istiyorum. ‘Bir topluluk bir ulus erkek ve kadın olmak üzere iki ayrı cinsten oluşur. Bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer yarısının göklere yükselmesi mümkün müdür?’“