CHP’den iktidara ‘Bergama’ mesajı: ‘Negatif’ ayrımcılığa karşı ‘pozitif’ ayrımcılık

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında uygulanan ‘tam kapanma’ sürecinin sona ermesiyle birlikte ara verilen saha çalışmalarına yeniden start veren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Örgütü, çalışmalarına hız verdi.

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in, bayram sonrasında CHP İzmir milletvekilleriyle yaptığı toplantıda saha çalışmalarının ayrıntıları şekillendirilerek çalışmalara, CHP’nin oy oranlarının düşük olduğu ilçelerden başlanmasına ve bu bölgelere ağırlık verilmesine karar verilmişti.

Bu kapsamda kapsamında CHP İzmir milletvekilleri saha çalışmalarının ilk adımını Bergama’da attılar. Başkan Yücel ve CHP’li milletvekili heyeti bugün startını verdiği iki günlük Bergama ziyaretleri kapsamında bugün Bergama İlçe Başkanlığı'nda basın mensupları ile bir araya geldi.

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in başkanlığında düzenlenen basın açıklamasına ayrıca, CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat, Kamil Okyay Sındır, Atila Sertel, Bedri Serter'in yer aldığı heyete Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz de katıldı.

 “UMUYORUZ Kİ BERGAMALILAR TALEPLERİNE BİRİLERİ ÇAY ATARAK CEVAP VERMEZ”

2 günlük Bergama ziyaretlerinden notları paylaşarak konuşmasına başlayan İl Başkanı Yücel, “CHP İzmir İl Başkanlığı olarak düzenlediğimiz 2 günlük Bergama programı kapsamında il yön kurulu üyelerimi ile birlikte başta Bergamalı üreticiler olmak üzere birbirimizi dinledik. Atila Sertel, Bedri Serter, Kamil Okyay Sındır, Özcan Purçu ve Mahir Polat ile dün itibariyle 22 köy ziyaret etik. Bergama programımız bugün ziraat odası, sanayi sitesi ve köy ziyaretleriyle devam edecek. Yaptığımız ziyaretlerde pandemide köylülerin desteklenmediğine, çiftçinin ürettiği ürünlerin değerinde satılmadığına ya da çiftçinin elinde kaldığına tanık olduk. Köylümüz yüksek girdi maliyetleri altında ezilmiştir. İthalata dayalı tarım politikaları nedeniyle halkımız temel gıda maddelerini alamaz hale gelmiş ve adeta hayatta kalma mücadelesi vermek zorunda kalmıştır. Halkımız ekonomik buhranla mücadele etmek zorunda kalmıştır. Bergamalı hemşerilerimizle, esnafımızla, köylülerimizle, çiftçimizle ve tüm dostlarımızla değiştireceğiz. İl seçimde saray değil bilgi üreten, çiftçiyi destekleyen toplumcu anlayışı getirip sömürü ve talan üzenine son vereceğiz. Yaptığımız incelemelerde şunu tespit ettik. 2,5 senedir bırakın köylere hizmet götürmeyi kent merkezini bile yönetemeyen bir belediyecilik anlayışı var. Bergama’da bir yol problemi var. Herkes bundan yakınıyor. Yani Bergamalılar mevcut ilçe belediyesinden umudunuz kesmiş durumda. 2014 yılında yürürlüğü giren Bütün Şehir Yasası’nın en büyük mağdurlarından biri Bergama. Bunun da ötesinde köylülerin üretim arazilerini, tarihi tekstil fabrikasını parsel parsel satmaya çalışarak bütçe denkleştirmeye çalışan belediye yönetiminin, tıpkı geneldeki AKP iktidarı gibi satmak, harcamak ve buharlaştırmak üzerine kurulu yönetim anlayışı Bergamalıları bezdirmiş durumda. Umuyoruz ki Bergamalılar taleplerine birileri çay atarak cevap vermez. Yerel seçim üzerinden 2,5 yıl gibi kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen gördük ki Bergamalı hemşerilerimiz halkçı belediyeciliği çok çabuk özlemiştir Büyükşehir belediyemizin köylerde yaptığı çalışmaları görünce gururlandık. Birçok köyümüzde yol, kanalizasyon ve içe soyu çalışmaları halen devam etmekte. Bu çalışmaların bitmesiyle yapılacak ilk seçimde Bergamalıları özledikleri hizmetle buluşturacağız” dedi.

İKTİDARA UÇAK ÇAĞRISI

8 gündür toplamda 130 noktada patlak veren ve çoğu halen söndürülemeyen orman yangıları üzerinden iktidarı eleştiren Başkan Yücel, CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanının çağrısını da hatırlattı ve “Özellikle son bir haftadır Türkiye’nin dört bir yanında başlayan ve her ne hikmetse söndürülemeyen orman yangınları tüm Türkiye’yi kaygılandırıyor. Ormanlarımız, insanlarımız, geleceğimiz yanıyor ama yangına her nedense söndürülemiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı görev ve sorumluluklarının unutarak yangın söndürmek belediyelerin görevi diyor, yangın bölgesini ziyaret eden Cumhurbaşkanı insanlara çay fırlatıyor. Türk Hava Kurumuna kayyum atayanlar, geçtiğimiz yıllarda İzmir yangınına boş boş bakan tarım ve orman bakanı bugün yine aynı şekilde güneş gözlükleriyle ormanların yanışını izlemektedir. Biz, ülke yanıyor derken ekonomik çıkmazı ve tek adam sisteminin bir padişahlık rejimi olduğunu vurgulamak istiyoruz. AKP iktidarı basiretsiz ve liyakatsiz yöneticileriyle ülkeyi gerçekten yakıyor. Yanan ormanları söndürmek yerine günlük kirası 1.3 milyon olan Rus uçaklarına ülkeyi teslim etmiş durumdalar ve Türk Hava Kurumunun uçaklarını eski diyerek kullanmamaya devam ediyorlar. Eğer bu yangınlar bir an önce söndürülmek isteniyorsa Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Büyükşehir Belediyelerine uçak kiralama yetkisi verilmesi çağrısı ve 11 Büyükşehir Belediye Başkanımızın Türk Hava Kurumunun yangın söndürme uçaklarını aktif hale getirmeye hazır olduklarına dair açıklamaları iktidar tarafından dikkate alınması gerekmektedir. Yangında 8 vatandaşımız hayatını kaybetti. Dün de Bergama Tırmanlar Köyünde yaşayan ve yangın söndürme çalışmalarına destek olmak için Manavgat’a giden ve görev başında hayatını kaybeden Erdal Tokva’nın acılı ailesine taziye ziyaretinde bulunduk. Ben yangında hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza ve kamu görevlilerine Allah’tan rahmet acılı ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum” diye konuştu.

“SEÇİMDEN KAÇILMAZ”

Atila Sertel ise mevcut iktidarın halk değil “şahsım” iktidarı olduğuna dikkat çekerken erkem seçim çağrılarını yineledi ve  “Tek adama yönetiminin Türkiye genelinde olduğu gibi Bergama’yı da gözden çıkardığını görüyoruz bunlar halkımızı, emekçilerimizi, işçileri, köylüleri sevmiyorlar. Sevdikleri ve saydıkları kesim 5’li çete başta olmak üzere yandaş müteahhitler yandaş medya. Ziraat Bankası örneği vereyim. Ziraat Bankası Genel Müdürü’nün yüzüne de söyledim. 26 yıllık Genel Müdürüsün. Tüpçü ’nün, Demirören’in medya sahibi olması için 750 milyon doları hangi teminatla verdiniz? 750 milyon doları verdiniz? Bakıyoruz ki Tüpçüye 750 milyon doları veren banka çiftçiye 50 bin lira vermek için evini, tarlasını ipotek ediyorlar. 5 bin lirası masrafa gidiyor. Çiftçiye eziyet ediyorlar. Artık Ziraat Bankası çiftçinin bankası olmaktan çıkmıştır. Tüpçü’nün bankası olmuştur. Dün dram yaşadık. Erdal Tovka… Allah rahmet eylesin. Yangında yaşamını kaybeden arkadaşımızın eşi ve çocukları yalnız kaldı. Ailesini ziyaret etik. Bu dramdan o iktidar sorumlu. Çünkü o çocuğun anne ve babasının aldığı yoksulluk maaşı 740 lira. 740 lirayla insanları geçinmek zorunda bırakan bir tek adam rejimi. Kendin şaşaa içinde yaşayacaksın halk aç kalacak. Sen 248 makam aracı ve 13 uçakla ne yapıyorsun? Battı denilen Yunanistan’ın 38 yangın uçağı var. Herkes kendi ormanlarını korumak için uçakla donanmış. Bizimki de sefa sürmek için uçakla donanış. İtibardan tasarruf olmaz diyor. Ağlat’ta 90 trilyonluk saray yapıyor, Ankara’da bin odayı geçmiş sarayında yaşıyor. Bu ne doymak bilmez bir yapıdır! Türkiye sadece seninle yaşayan ve senin şatafatını sürdürmek için var olan bir ülke değil. Yeter artık! Türkiye’yi bitirdiler. Yakıyorlar Türkiye’yi. En kıymetli arazilerde yerlerimiz yanıyor. Hep denize nazır alanlar yanıyor. İçimiz yanıyor ve bir kararname çıkıyor. Deniliyor ki yana yerlerde yetki Turizm Bakanı’nındır. Bu iktidardan kurtulma zamanı gelmiştir. CHP iktidarında garibanların, çitçilerin, işçilerin, ezilenlerin yanın olacağız. Birlikte üreteceğiz. Bu Türkiye bizim. Beraber kalkındıracağız .Üretimden bize düşen payı halkla paylaşacağız. Saltanatla, saraylarda değil. Eski Türkiye’ymiş… Geride kalmışmış. Eski Türkiye’de insanlar mutluydu. Aç değildi açıkta değildi. İktidarınızın halkı getirdiği durum budur. Düşün halkın yakasından. Cesaretiniz varsa seçime gidin. Seçimden kaçılmaz, kaçmayın, halk erken seçim istiyor. Bir an önce seçime gidin” dedi.

BERGAMA’DA 3 TEMEL SORUN

Bergama’da kronikleşmiş hale gelen 3 temel soruna dikkat çeken Bedri Serter, “Bergama, CHP olarak çok önemsediğimiz bir kentimiz. Her şeyiyle çok zengin bir kent. Bu kentte çalışmalarla ilgi bazı anekdotlarım var. Barda son 2,5 yılda Bergama Belediyesi’ni AKP aldıktan sonra burada nelerin değiştiğini belirteceğim. Burada bir Sümerbank fabrikası var. 189 dönem bir arazi. AKP burayı alır almaz belediye burayı TOKİ arazisi yapmak iç oraya el koymak istedi. Ama biz buranın üniversite arazisi olması gerektiğini ve burada bir üniversiteye ihtiyaç olduğunu söyledik. Oranın bir an önce üniversiteye bağlanması için elimden geleni yapacağım. İkincisi hepimizin bildiği gibi Bergama’nın ortasın bir stadyum var. Burada bizim dönemimizde de sosunlar çıkmış ancak etrafında 100 e yakın ekmek yiyen esnafımız var, burasını tutturdular millet bahçesi yapacağız diye. Ve belediye meclis üyelerimize projeyi bile göstermediler. Biz zorlayınca ortaya bir proje çıkardılar. Ama 100 esnafımızı yok ederek 31 esnaflık bir yer ayırdılar. Bunun da üzerinde duruyoruz ve takipçisiyiz. Burada bir su zorunu vardı. Biz geçen sene Bakırçay Havzası’na gittik. Orası bir felaket. Bir an önce Çevre Bakanlığı’nı ve Tarım Bakanlığı’nı o havzanın temizlenmesi için çağrıda bulunuyorum. Oradan akan su bize ürü olarak geri geliyor. Bir diğer satışa çıkarılan köy arazileri. Köy arazileri satılarak belediyeye katkı koysun istediler. Burası yüzyıllardır bölge halkının ürelerini yetiştirdiği yerlerdi. Ama biz buraları kesinlikle sattırmayacağız. Burası köylümüzün yeri olacak ve 10 yıllık sistem yürüyecek” diye konuştu.

“BERGAMA’YA POZİTİF AYRIMCILIK YAPIYORUZ”

Bergama’daki su problemine ve dikkat çeken Mahir Polat ise“Bergama izim için çok önemli. Her geldiğimizde savrulan e yönetilemeyen Türkiye’nin Bergama’da ne durumda olduğunu görüyüz. Bergama’ya dokunulmuyor, hizmet gelmiyor. Biz buranın ilçe belediyesi tarafından görüyoruz. Bunun yanında yapılması gerek önemli işlerin hükümet tarafından görülmediğini görüyoruz. Ben Bergama Kozak köyüyle ilgili çalışmaları köylülerle yürütüyorum. Tarım Bakanı o bölge için hiçbir adıma atmış değil. Bergama, Türkiye’nin çam fıstığının yüzde 90’ını üretir Hastalık nedeniyle bu oran yüksek ölçüde düştü. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konuda köylülerimizin çığlığını duydu. Ancak Tarım Bakanlığı’nın da köylülere el uzatması gerekir. Yine susuzluk köylülerimiz için çok önemli bir problem Biz su nasıl rehabilite edilebilir derken duyduk ki su, özel bir çiftliğe aktarılıyor. Tarım Bakanlığı’na sorduk. Ücreti mukabilinde 10 bin metreküp suyun çiftliği aktarıldığını söylediler. Biz köylüye gittiğimizde bugünde susuzluktan yakınırken, suyun oraya verildiğin görüyoruz. Bergama sunağımız var. Bergama gelirinden daha büyüğü Almanya da sergilenerek daha fazla kazanıyor. Bununla ilgili iktidar hiçbir çalışma yapmadı. Bizim sözümüz olsun. Bergama Sunağını buraya getireceğiz. Biz Bergama’ya pozitif ayrımcılık yapıyoruz ve Bergama’yı hak ettiği hizmetle buluşturacağız” ifadelerini kullandı.

“BERGAMA’NIN HÜKÜMETİN GÖZÜNDE 3 BİN LİRALIK DEĞERİ VAR”

Kamil Okyay Sındır ise, merkezi hükümetin Bergama yatırımlarının tamamının durduğunun altını çizdi. Türkiye’nin dört bir yanını saran yangınlar üzerinden de iktidarı eleştiri yağmuruna tutan Sındır, şunları söyledi; “Bergama’yı Türkiye’nin sorunlarından ayırmak mümkün değil. Hele ki Bergama gibi verimli topraklarıyla, vefakâr üreticisiyle tarihi ve kültürel zenginlikleriyle… Kutsal kitaplara adı giren bir kent Bergama. Maalesef bugün hak ettiği yerde kesinlikle değil. Hükümet yan saray herhâlde Bergama’yı Türkiye’nin bir ilçesi olmaktan çıkarmış. 2021 yılı kamu yatırmalarında Bergama’yla ilgili 3 kamu yatırımı var. Bunlardan biri etüt proje işi. Bergama-Soma yolu. Bu proje 2018 yılında başlamış. Şu ana kadar hiçbir harcama yapılmamış ve 2021 yılında ayrılan ödenek bin lira Yani bu projeyi bu yıl da yapmayacaklarını söylüyorlar. 2.’si hepimizin çok iyi bildiği Aliağa-Çandarlı-Bergama İZBAN hattı. Bunu yapması gereken Devler Demiryolları Genel Müdürlüğü. Büyükşehir Belediyemiz de hat yapılınca istasyonlarını yapacak. BU yatırımın bugünkü değerden, 2015 yılında proje devreye konmuş bugünkü değerden başlangıç ödeneği 1 milyar 154 milyon lira. 2015 yılından bugüne kadar bu proje 96 bin lira harcanmış sadece. 2021 yılında bu projeyle ilgi kamu yatırımı olarak ne yapılacak? Hiçbir şey. Bin lira. Dolayısıyla İzmir’in ulaşımına katkı koymak gibi bir derdi yok. 3. Proje 1997 yılında ab aşlamış Bergama-Soma-Aksihar karayolu. Bu proje 201 yılında bitmesi gerekiyor. 2021 yılı kamu yatımı da bin lira. 3 kamu yatımına 3 bin lira. Bergama’nın kamu yatırımları konusunda hükümetin gözünde 3 bin liralık değeri var. Bergama'yı İzmir'den koparmaya çalışan bir anlayış var. Buna karşılık, buna engel olmaya çalışan bir siyasal irade var. Memleket yangın içinde. Hepimiz yanıyoruz. 3 tane uçak kiralamışız. Tarım ve Orman Bakanı diyor ki ‘Biz ihale yapmadık, kiraladık’ Sanki onu ihalesiz yapıyor da! Kiralamayla ihaleyi bilmeyen bir kişi. Bu uçakların sahibi özel sektöre kiralayabiliyorsa para kazanıyorsa nenen başka işlere kullanamıyorsa biz neden başkasına para kazandırıyoruz? Yunanistan 38 uçağa sahipken bizi 1 uçağımız bile yok. Türkiye büyük bir devlet ama yönetmelerin acizeydi ortada. Bu nedenle yanıyoruz. Yanan geleceğimiz. Bunun da bir sorumlusu olacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, çevreyi unutmuş, aklı fikri rant. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın da tarımla işi yok. Turizm Bakanı var. Onun yangın bölgesinde ne işi varsa… Yangın ve sonrasını ı düşünüyor bilemiyoruz. Böylesi bir siyasi iktidar. Bunları Bergama halkıyla görüştük. Dertleriyle hemdert olduk. Bergama halk sahipsiz değil. Biz onlara sahip çıkmaya devam ediyoruz.”