Dolar 32,3823
%0.2
Euro 35,0462
%-0.05
Altın 2.326,580
%0.27
Bist-100 9,10
%0.26

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP'li Özel’den Bakan Kurum’a ‘gemi’ çıkışı: Senin sözlerinin tercümesi…

CHP'li Özel’den Bakan Kurum’a ‘gemi’ çıkışı: Senin sözlerinin tercümesi…

CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP İzmir İl Başkanlığında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Uzun süre Brezilya donanmasında kullanılan, Aliağa’da sökülecek olan ve bünyesinde barındırdığı asbest miktarıyla tartışmalara neden olan Nae Sao Paulo’ya ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a ateş püsküren Özel, aynı zamanda ‘Cahit Aral’ benzetmesi de yaptı ve “Dünyada böyle gemileri sökerek para kazanan 2 ülke var. Maalesef bizim bakarız bununla övünüyor. Sayın bakan kusura bakma ama senin sözünün tercümesi şudur: Bu geminin söktürülebildiği 2 enayi ülkeden birisi biziz. Bu övünülecek değil utanılacak bir şeydir. Bu gemide 9 ton asbest var demek hem meseleyi küçük göstermektir. Adeta Çernobil’in ardan çay içmek gibi bir sorumsuzluktur” dedi. Özel ayrıca, 6’lı masanın cumhurbaşkanı adayına ilişkin açıklamalarda da bulunurken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için de ‘Hitler’ benzetmesi yaptı.

  • Ege Postası
  • 20.07.2022 - 12:25

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, birtakım temaslar gerçekleştireceği bir günlük İzmir programı kapsamında ilk olarak CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’i İl Başkanlığı’nda ziyaret etti.

Ziyaretin ardından basın açıklaması gerçekleştiren Özel, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Özel, Menderes Belediyesi’ne yönelik operasyondan, İstanbul Sözleşmesi’nin iptaline ilişkin açılan davalara, koronavirüs salgınından erken seçim ve Aliağa’da, bünyesindeki asbest miktarıyla tartışmalara neden olan savaş gemisinin sökümüne kadar birçok konuya değindi.

Yerel seçimlerde AK Parti’nin Urla, Menemen ve Menderes’te ‘bozguna’ uğrayacağı mesajını veren Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Temmuz’daki konuşmasıyla ilgili de ‘hitler’ benzetmesi yaptı.

YÜCEL: SARAY İKTİDARI KENDİ YARATTIĞI UCUBE SİSTEMİNİN…

Açıklamanın başında kısa bir konuşma yapan İl Başkanı Yücel, “Ülkemiz her anamda ağır bir kriz içinde. Saray iktidarı kendi yarattığı ucube sisteminin kurbanı olduğu halde kendisini de bizimle birlikte dibe çekmekten rahatsızlık duymuyor. Neyse ki bu iktidara karşı halkımızın umudunu taze tutan CHP var. Dostlarımızla birlikte eşitliği, hukukun üstünlüğüne, liyakate inanan vatandaşlarımızla birlikte İzmir’de büyük bir inanç ve kararlılıkla çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

ÖZEL: ELİMDE NAZAR BONCUĞU OLSAYDI…

Konuşmasına İstanbul Sözleşmesi’nin imzacısı olmaktan çıkma kararına karşı CHP’nin açtığı davaya ilişkin Danıştay’ın verdiği ret kararını eleştirerek başlayan Özel, “Bugün İzmir’de 1 günlük bir çalışma programı yapacağız. Hem bazı meslek örgütlerini ve STK’ları ziyaret edeceğiz hem de esnafımızla bir araya geleceğiz. İzmir gibi bir kentte basın açıklaması yaparken h iyi şeylerden bahsetmek istiyoruz. Ama can sıkıcı konular var. Bunlardan en sıcak olanı da Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nin iptaline ilişkin açtığımız davanın kararıydı. Bu davayı partimiz adına ben açmıştım. Danıştay’da verilen karar 2 hakime karşı 3 hakimin oyuyla bunun hukuka uygun olduğu yönünde karar verdi. Burada en can sıkıcı olan hususlardan biri… Biz bunu konuşurken demiş tik ki toplumun yarısı kadın ama heyette 1 kadın var. Yani kadınların kaderine 4 erkek karar verdi Yani o isimler İstanbul Sözleşmesinin iptaline karar verdi. Tabii bu mücadele devam edecek. Temyiz dilekçemiz hazırlanıyor. Önümüzdeki günlerde Danıştay’a başvuracağız. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Maalesef ülkemizdeki baskılar, istemedikleri kararları verenleri ilk kararla sürenler, hakimlerin vicdanla karar vermesinin önünde en büyük engeldi ve bunu da dün gördük. Peki İstanbul Sözleşmesi’ne nasıl bakıyoruz… Elimde bir nazar boncuğu olsa ve AK Parti’ye takma hakkım olsa İstanbul Sözleşmesi için takardım. Gurur vesilesi İstanbul Sözleşmesi’nden tek adamın imzasıyla çıktılar ve o nazar boncuğunu da hak etmediklerini gösterdiler. Biz sözleşmeden çıkmayın dedik. Ama onlar da çıkacağız dediler Asında akıllarının arkasında kadınlara karşı şiddete karşı düşüncelerini önlerine döktüler. 1 Temmuz 2021’den bu yana kadar 548 kadın cinayetlerde hayatını kaybetti O karardan resmen çıkıldıktan 12 ay geriye gidelim. 453. Arada 95 fazladan cinayet var. Aslında cinayet rakamlarının düşmesi umulurken son 1 yıldaki artıştan sözleşmeyi yürürlükten kaldıran zihniyet ve buna sessiz kalıp yol verenler müştereken sorumludur. Sözleşmeden çıkanlar “6284 duruyor” diyorlar. Biz ilk gün söyledik. Temel niyetleri medeni kanunu aşındırmak, nafaka hakkını saldırmaktır. Biz, siz bir iklim yarattınız ve maalesef ülkede sizin yönetimsizde görev yan herkes, demek ki böyle istemiyor diye kanunları ona göre uygulayıp ona göre karar veriyorlar. Bugün Türkiye’de bazı işler talimatla pek çok iş de talimata bile gerek olmadan eğer Erdoğan talimat verseydi ne olurdu diye düşünülüp veriliyor. Dün verilen kararın kadına karşı şiddet, çocukların ve dezavantajlı grupların korunması konusunda zafiyet yaratacağı açık. Gerçek beka sorunu burada karşımıza çıkıyor. Ayrıca usulde paralellikle ilhali elimizde emsal bir karar var. İngiltere AB’ye parlamentonun oyuyla girdiler ve çıkarken de referandum yaptılar. Eğer siz daha güçlü bir karar mercii varken tek bir kişinin imzasına bakıyorsanız o ülkede demokrasi var diyemezsin” dedi.

“SAĞLIK BAKANININ BU RAHAT TUTUMU…”

Koronavirüs salgınında gelinen mevcut durum üzerinden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı eleştirirken Bilim Kurulu’na da çağrıda bulunan Özel, “Bugün ülkemiz büyük bir sağlık krizinden geçiyor. İzmir de bir sağlık kriziyle karşı karşıya. Telefonla randevu almanın mümkün olmadığı, doktorların 5 dakikada muayene yapmak zorunda olduğu, tedarikin yapılamadığı bir dönemdeyiz. ‘Bunlar, Covid’in zayıfladığı bir dönemde yaşanıyor’ deniliyordu. Ama dün Sağlık Bakanı Covid vakalarının 40 kat arttığını söyledi. Günlük bin vaka var dersek bu 40 bin vaka demektir. Bu geçen Mart ayının sayısıdır. Belki de Türkiye Covid’de kendi tarihinin en yüksek seyrini yaşıyor olabilir. Ama lehimize ona bir konu var ki o da virüsün son halinin ölümcül olmaması. Bu nedenle yatış oranı sadece 3 kat arttı. Ancak eylül ayında aha büyük sorunlar olabileceği ve yeni bir pik olabilme riski düşünüldüğünde Sağlık Bakanının bu rahat tutumu yanlıştır. Biz bir an önce Bilim Kurulu’nu bütün tedbirlerin sıkılaştırılmasına davet ediyoruz” diye konuştu.

“BU GEMİNİN SÖKTÜRÜLEBİLDİĞİ 2 ENAYİ ÜLKEDEN BİRİSİ BİZİZ”

Uzun süre Brezilya donanmasında kullanılan ve bünyesinde barındırdığı asbest miktarıyla hem kent hem de ülke gündeminde tartışmalara neden olan Nae Sao Paulo’nun Aliağa’ya söküme getirilmesi üzerinden de iktidarı sert bir dille eleştiren Özel, Çernobil felaketinden sonra halkın karşısında çay içen eski devlet bakanı Cahit Aral benzetmesi yaptı ve “Bazı tehditler virüsle bazıları da yüzerek geliyor. Yani başımızda Aliağa’yı ama aslında bütün Türkiye’yi bekleyen bir halk sağlığı sorunuyla karşı karşıyayız. Bünyesinde 900 tona yakın asbest barındırdığı iddia edilen Brezilya donanmasına ait gemisinin Türkiye’ye getirilmesini bütün dünya izliyor. Dünyada böyle gemileri sökerek para kazanan 2 ülke var. Maalesef bizim bakarız bununla övünüyor. Sayın bakan kusura bakma ama senin sözünün tercümesi şudur: Bu geminin söktürülebildiği 2 enayi ülkeden birisi biziz. Bu övünülecek değil utanılacak bir şeydir. Bu sadece çevre sorunu değil, halk sağlığı, iş kazası riskidir. Geminin bir benzerinden 740 ton asbest sökülmüşken bu gemide 9 ton asbest var demek hem meseleyi küçük göstermektir. Adeta Çernobil’in ardan çay içmek gibi bir sorumsuzluktur. Biz CHP olarak her yolu deneyerek bu meseleyle mücadele edeceğiz. Bu konuda verilen ilk soru önergesi İzmir milletvekilimiz tarafından 12 ay önce verilmiştir. O günlerde yalanladıkları konuyu bugün doğruladıklarını görüyoruz. Biz bütün gücümüzle bununla mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“FİTİL FİTİL BURNUNUZDAN GETİRECEĞİZ”

Menderes’te geçtiğimiz hafta yapılan “yolsuzluk operasyonu”, belediye başkanının görevden uzaklaştırılması ve belediye başkan vekili seçimleri üzerinden Menemen ve Urla da dahil olmak üzere 3 ilçe için yerel seçimler konusunda iddialı konuşan Özel, şunları söyledi; “Salonda büyük bir suçlu var. Suçu Menderes ilçesini AK Parti’den almak. Menderes Belediye Başkanımız Mustafa Kayalar, kendine yapılan birtakım iftiralar sonucunda hakim karşısına çıktı. 1 gün boyunca soğulandı ve hakim, kendini tutuklamadı. Kendisinin görevden alınmasını talep edebilirdi ama yapmadı. Görevine devam etmesi için kendisinin gözaltı halini ortadan kaldırdı. Ama alamadıkları her belediyelerdeki hazımsızlıklarıyla Süleyman Soylu devreye girdi ve kendisini görevden uzaklaştırdı. Tabii belediye meclisimizin tam oyuyla fire vermeksizin belediye başkan vekili seçilmesi bizim için memnuniyet verici. Ama kendinsin bir an önce göreve iade edilmesi Menderes halkının oyları içine elzemdir. Biz bunu İstanbul’da da yaşadık. Emin olan Menemen’e de, Urla’da da Menderes’te de böyle olacak. Kimse bundan endişe etmesin. Ayrıca Urlalılar, Urla’yı Ak Partili atanmış biri yönetsin isteseydi ona oy verirdi. Ama CHP’nin adayına oy verdiler. Ama siz n’aptınız oraya kayyum atadınız. Belediye meclisi yoktur, belediye başkanı yoktur dediler, ama unutturmayacağız. Seçimler gelsin. Nasıl insanların yüzüne bakamayacak haldesiniz göreceğiz. Menemen’de şikayetler başlayınca ilk soruşturmaya CHP yapmış. Sekim yapılacak ve kura olacak. Herkesin gözünün önünde kura çekiliş ama sonra da yok siyah torba diye kendin mızıkçılık ettin. Daha sonra kirli ilişkilerle Menemen Belediye meclisinden kendi istedikleri kişiyi seçtirdiler. Rezillikle ve kirli oyunlarla Menemen Belediyesi’ni Menemenlilerin elinden alıp AK Parti’ye verdiler. Bunların demokrasi anlayışı budur. Mustafa Kayalar’ın, Menderes’in Urla’nın ve Menemen’in hakkını soracağız. Yerel seçimlerde fitil fitil burnundan getireceğiz. Oyların nasıl arttığını göreceksiniz. Söz veriyorum, bu  ilçeye ayrı özen gösterip çalışacağım.”

“İZMİR’DE OTEL OLMAYACAK YERLERDEN DUMAN TÜTMÜYOR”

Çeşme’de çıkan yangınlar üzerinden de rant göndermesi yapan Özel, “2 gün önce Çeşme’de bir orman yangını oldu. Bu yangında Çeşme Belediye Başkanımız ilçe başkanları, yöneticiler, İzmir Büyükşehir ve itfaiye insanüstü bir gayret gösterdiler. Teşekkür ederiz İzmir’de otel olmayacak yerlerden duman tütmüyor. O alanlara büyüteçle bakacağız. O yangınların ardında kimler ne takip edecek bakanlık üzerinden ne almaya çalışacaklar takip edeceğiz” dedi.

“İŞARET MISIR’DAN SÖYLEM HİTLER’DEN”

Özel, 15 Temmuz kutlamalarında Recep Tayyip Erdoğan’ın kullandığı ifadeleri de yorumlarken “Tek millet, tek devlet, tek bayrak” söylemleri için de Hitler benzetmesi yapan Özel, “Zaman zaman çok eleştiriyorum. Ben eleştirince bir süre susuyor. Sonra yine başlıyor Tek millet tek devlet diye. Rabia işareti yapıyor. İşaret Mısır’dan söylem Hitler’den alıntı. Son olarak 15 Temmuz’da yeniden çıkardı. Tek millet, tek devlet tek lider Adolf Hitler diyorlardı. Onlar da Rabia’yla birleştiriyorlar. Hitler’in söylemini alıp Türkiye’de söylemek yakışıyor mu? Kimin şüphesi var tek devlet istediğimizden. Ama işin sonu tek lidere bağlanacak. Eper tek lider olursa o sen olmazsın. Tek bir lider var. O sen değilsin. Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibinden ve partisinden bahsedersin. Emekliye bayram ikramiyesi verdiler. CHP olsa 5 bin 500 lira olacaktı. Bin 200 lira verdiler, övündüler. Bugün verdikleri asgari ücret açlık sınırının altında. CHP olsa asgari ücret açlık sınırının üzerindedir. 3600 ek göstergede çok fazla başvuru var. Pek çok personel eksik kaldığını söylüyor. Onların düzeltilmesi için aç alışıyoruz. Öğrencilerin KYK’sı için... ‘45 liracıktı 850 liraya getirdim’ diyor. O zaman o parayla bir çeyrek altın alınıyordu şimdi yarım alınamıyor.  Parayı düzgün bir seviyeye getirmek de boynumuzun borcu” dedi.

“PSİKOLOJİK İKTİDAR EL DEĞİŞTİRMİŞTİR”

Son olarak 2023 seçimleri ve 6’lı masanın adayının kim olacağı sorularına da değinen Özel, erken seçim çağrısını yineledi ve şunları söyledi; “Bana hep soruyorlar cumhurbaşkanı adayınız kim diye. Adayımız, adayı merak eden herkestir. Başka aday aramalarına gerek yok. Nasılsa seçimi kazanacağız. İzmir çok güçlü olduğumuz ve potansiyelimizin de çok yüksek olduğu bir ildir. Görev, cumhuriyete gönül vermiş olan herkestir. O rejimi kurtaracak olan 50+1 oyu yapmak, cumhuriyeti, onun 100. Yılında kurtarmak hepimizin boynunun borcu. Bu konudaki anketler ve genel atmosfer de aynı şeyi gösteriyorlar İktidar da bunu biliyor. İktidar ve küçük ortağı iktidarlık etmiyorlar. Muhalefete muhalefet ediyorlar. Bir ülkede bu olmaya başladıysa psikolojik iktidar el değiştirmiştir. Siyasi iktidarın değişimi için seçimi beklemekten başka çare yok. Biz bir kez daha kara kış gelmeden erken değil derhal seçim çağrısı yapıyoruz. Biz hazırız. Bir avuç patrona hizmet edip milleti açlıktan kıranlara artık milletin yakasından düşün, cesaretiniz varsa sandığı önümüze koyun diyoruz.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.