Dolar 32,4375
%-0.15
Euro 34,7411
%-0.66
Altın 2.441,870
%0.23
Bist-100 9.916,00
%2.05

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP'li Aksünger'den 'yerel yönetim' eleştirisi: Liyakat sorunu var

CHP'li Aksünger'den 'yerel yönetim' eleştirisi: Liyakat sorunu var

CHP 24. Dönem İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, Büyük İzmir TV’de yayınlanan Özgür Yorum programında çarpıcı açıklamalarda bulundu. İzmir'deki yerel yönetimlerin sorunlarına değinen Aksünger, "İzmir’in yönetiminin hep CHP'de olmasının getirdiği bir zehirlenme var. Liyakat da biraz diplerde dolaşıyor. Resmen garip garip adamların siyasi baskılarıyla belediye başkanları baskı altına alınıyor. Öyle bir siyasi baskılar yapılıyor ki kadro sorunu yaşıyorlar. Bu olmamalı. Liyakata bağlı olarak bir düzen ortaya konulması gerekir" dedi. Aksünger milletvekili adaylarını belirlemesi için ön seçim yapılmasından yana olduğu görüşünü belirterek, "Demokratik sistem olacak diyorsanız 6’lı masanın hepsi ön seçim yapsın" önerisinde bulundu.

  • Ege Postası
  • 25.06.2022 - 09:49

EGEPOSTASI – CHP 24. Dönem İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, Büyük İzmir TV’de yayınlanan Özgür Yorum programının konuğu oldu.

“6’LI MASANIN HEPSİ ÖN SEÇİM YAPSIN”

Türkiye ve İzmir gündemine ilişkin Doğan Beyazgül’ün sorularını yanıtlayan Aksünger, 6’lı masayı oluşturan partilerin kendi milletvekili adaylarını belirlemesi için ön seçim yapılmasından yana olduğunu dile getirdi. Aksünger, “Ön seçim olmalı bence. Neredeyse 3,5 yıldır parti içi seçim yok. Kongreler ertelendi. Dinamizm biraz ortadan kalktı gördüğüm kadarıyla ama üyelerin böyle bir açlığı olduğunu görüyorum. Bazı küçük dokunuşlarla yapılacak ön seçim muhteşem bir dinamizm getirebilir. Toplumsal olarak problemimiz, parti içi demokrasi konuşuluyor ama hiçbiri uygulanmıyor. Demokratik sistem olacak diyorsanız 6’lı masanın hepsi ön seçim yapsın” ifadelerini kullandı.

YEREL YÖNETİMLER İÇİN 'ÖZERKLİK’ ÖNERİSİ

Aksünger, programda yerel yönetimlerin özerk bir yapıya kavuşması önerisinde bulunarak şunları söyledi:

“Millet İttifakı, partilerin oyları değişmediği halde, tepki oylarını da eklediğinde başarılı oldu. İstanbul’un alınması çok büyük bir başarıdır. Bunu kimse inkar edemez. Şöyle de düşünebilirdik: 3-4 partini güçlü olduğu çift türlü bir seçim olsaydı. Çift türlü seçimde ittifağa ihtiyaç olmadan CHP adayları son 4 seçimi kazanabilirdi. Yerel yönetimlerde özerklik şartı olsa farklı olabilirdi. Herkes yerel yönetimlerin özerkliğini HDP’nin teklifi sanıyor ama hiç de öyle değil. 1920’lerin sonlarından itibaren yerel yönetimler yasası ve 30’lardan itibaren uygulanan bazı şeyler Fransa’dan alınmadır. Fransa’da da iki türlü seçim vardır. Bizde Büyükşehir Yasası gelmeden önce il genel meclisleri yerel parlamentolardı. İl Genel Meclisleri’nin başkanları vali olarak atanıyordu ama bizde öyle değil. Çünkü Fransa’dan getirilen sistemde il genel meclisleri veya halk iki türlü seçtikleri adama vali diyorlardı. Vali de il genel meclisinin başkanlığını yapıyordu. Ama burada böyle bir şey olduğunda İzmir merkezi bütçeye yüzde 40’ını veya yüzde 50’sini aktararak paranın geri kalanını kendi yönetecekti. İl genel meclisinde imar, bayındırlık hizmetleri kendisi yönetir. Savunma, eğitim, hukuk gibi işleri de merkez yönetir. Niye garip geliyor bu millete? İzmir tüm Türkiye’ye merkezi bütçenin yüzde 11’ini sağlıyor. İzmir’e gelen para ise yüzde 1. Bu sistem olsaydı bazı zorunluluklara ihtiyaç olmayacaktı.” 

“SOYER, İMAMOĞLU VE YAVAŞ BAŞARILI”

Millet İttifakı’nın üç büyükşehir belediye başkanı Tunç Soyer, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı başarılı bulduğunun altını çizen Aksünger, “Her şeyi engelleme üzerine kurulu bir iktidara rağmen başarılılar. Ama halka ne kadar yansır dersen onu kestiremiyorum. Çünkü temel şeylerden birisi de biz kendi büyükşehir belediye başkanlarımızı kendimiz yıpratan insanlarız” diye belirtti.

‘LİYAKAT’ VE ‘KADROLAŞMA’ ELEŞTİRİLERİ

İzmir’deki yerel yönetimlerde kadrolaşma sorunu ile ilgili çarpıcı bir değerlendirmede bulunan Aksünger “İzmir sorunlu bir yer. İzmir’in yönetiminin hep CHP'de olmasının getirdiği bir zehirlenme var. Liyakat da biraz diplerde dolaşıyor. Resmen garip garip adamların siyasi baskılarıyla belediye başkanları baskı altına alınıyor. Öyle bir siyasi baskılar yapılıyor ki kadro sorunu yaşıyorlar. Baskı yüzünden bazı atamalar yapılmak zorunda kalınıyor. Bu olmamalı. Liyakata bağlı olarak bir düzen ortaya konulması gerekir. Dönem dönem bazı şeyler duyuyorum. Tunç Bey’i arıyorum o da konuyla ilgili açıklama getiriyor. Objektif davrandığım konularda bir şeyler söylüyorum. Koltuklar kimseyi zehirlemez. Koltuk insanı özüne döndürür” dedi. 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.