Dolar 32,6139
%0.43
Euro 34,7867
%0.16
Altın 2.500,620
%0.65
Bist-100 9.525,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Bilgen'den il kongresi değerlendirmesi

CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Bilgen'den il kongresi değerlendirmesi

TV35'in sevilen programı Kent ve Siyaset programının konuğu olan CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Çağlayan Bilgen, partisinde sona eren delege seçimleri, yaklaşan ilçe ve il kongresini değerlendirdi. Bilgen,"İl başkanlığı adaylarımız ister Deniz Bey, ister Devrim Bey, ister başka bir isim olsun bu arkadaşlarımız CHP’yi iktidar yapacak isim olacak. Önemli olan partinin başarısı ve iktidara gitmesidir. Genel başkanımızın bir yaklaşımı var. Uzlaşarak gidelim önerisinde bulunuyor. Malum iktidar ve diğer partiler CHP’de en ufak bir kavga, kargaşa, tartışma gördüklerinde ‘Bakın bu CHP’de yine kavga var’ mantığıyla bizi hedef tahtası haline getiriyorlar"dedi. CHP'li Bilgen'den il kongresi değerlendirmesi

  • Ege Postası
  • 07.12.2019 - 09:37

EGEPOSTASI- TV35'te yayınlanan Kent ve Siyaset programında Alper Baran Esin'in sorularını yanıtlayan CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı gazeteci kökenli Çağlayan Bilgen, mahalle delege seçimleri takvimi açıklanır açıklanmaz seçimleri yapan ilk ilçe olduklarını belirterek, seçimleri sulh içinde hiçbir sorun çıkmadan, kadın ve gençlik kotasına dikkat ederek tamamladıklarını ve ilçe kongresine hazır olduklarını söyledi.

Geçmiş dönemde milletvekilliği, meclis üyeliği görevlerinde bulunmuş parti büyüklerinin yanı sıra mevcut yönetim kurulu, kadın-gençlik kolları üyeleri ve meclis üyeleriyle istişare ederek isim aldıklarını ve farklı renklerden listeler oluşturmadan seçimlere gittiklerini anlatan CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Çağlayan Bilgen, “İzmir’de ilk delege seçimini yapan ilçeydik. 8’inde takvim başladı, biz 9 Kasım’da delege seçimlerimizi gerçekleştirmeye başladık. 12 mahallede uyumlu şekilde delegelerimizi seçerken, bu arkadaşlarımızın partiye olan katkılarına baktık. Tek başına ne ben belirledim ne başka arkadaşlarımız. İlçemizde emeği geçen, meclis üyeliği, milletvekilliği yapmış partinin önde gelen kişileriyle görüştüm. Gençlik ve kadın kolları ile yönetim kurulu üyelerimizle görüştüm. Onların verdiği isimleri aldık. Öyle bir seçim yaptık ki burada hiçbir şekilde kimseyi gücendirmeden, küstürmeden listelerimize yazdık” dedi.

Örgüt ne derse o olur diye başkanla uyum içindeyiz

Partisinin belediye başkanı seçilen Mustafa İnce ile uyum içinde olduklarını, çalıştıklarını kaydeden CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Çağlayan Bilgen, “Sayın başkanla on yıldır birlikte siyaset yapıyoruz. Önceki çıraklık, kalfalık dönemi, şimdiki ustalık dönemi. Sevgili Mustafa İnce başkan daha olgun. Partiyle olan ilişkileri de tamamen partinin belediye başkanı şeklinde. Partinin direktiflerinden, emirlerden kesinlikle ayrılmayan, partiye sadakatta imtina etmeyen bir tavır sergiliyor. Örgüt ne derse o olur diyen bir başkan. Biz örgüt ve belediye işlerini birbirine karıştırmıyoruz. Vatandaşın bir talebi ya da şikayeti olduğunda onu biz belediyede siyasi başkan yardımcımız var, Kazım Çam. Ona talebi veya şikayeti iletiyoruz. Ya anında çözülüyorlar ya da neden hemen çözülemediği hakkında bilgi veriyor. Herkes kendi sınırını biliyor yani. Örgüt olarak biz kendi görevimizi yapıyoruz belediye de kendi görevini” ifadelerini kullandı.

İŞTE PROGRAMIN SATIRBAŞLARI:

28 yıllık meslek yaşamımda biz kalemimizi kırardık ama satmazdık. Uğur Mumcu’ya benzetiyorlar evet. Gazetecilik yapmak şu anda kolay gibi görünse de aslında zor. Yazılan bir takım yazılarda ya oto sansür uygulanıyor ya da direkt sansür uygulanıyor. Bir havuz medyası var malum. İktidara mensup gazetecilerin yer aldığı, daha çok iktidarla ilgili yayınlarda, onların eleştirilmeyecek haşa bir dokunulmaz zırla bürünmüş kişiler olarak görüyorlar. Hatta son zamanlarda bir takım olaylar olduğunda aynı A Haber’deki gibisin deniyor. Olaylar çarpıtılarak objektiflikten uzak veriliyor. Geçmişte böyle değildi. Geçmişte siyasi iktidar kim olursa olsun acımasızca eleştirebiliyorduk. Soru sorma konusunda istediğimiz soruyu sorabilirdik. Şu anda pek çok gazeteci arkadaşımız siyasi iktidarın başındakine istediği soruyu soramıyor.

Tutuklu gazeteci sayısında dünya lideri olduk

Bu kadar alenen yapılmıyordu. Bu kadar alenen baskı, tehdit yoktu. İnsanlar farklı nedenlerle susturulmaya çalışılıyor. Hiçbir dönemde bu kadar basın mensubu cezaevinde kalmadı. Tutuklu gazeteci sayısında dünya lideri olduk. Terör faaliyetlerinden kasıt n? Elinde silah var ve birini öldürmüşse amenna. Geçmişte Ergenekon Terör Örgütü’nü çıkaranların kim olduğu görüldü. Meslektaşımız Mustafa Balbay yazdığı yazılar nedeniyle tutuklu kaldı. Zindanlara atıldı. Aynı şekilde olmadığını kim iddia edebilir'

Kadın ve gençlik kotasına çok dikkat ettik

İzmir’de ilk delege seçimini yapan ilçeydik. 8’inde takvim başladı, biz 9 Kasım’da delege seçimlerimizi gerçekleştirmeye başladık. 12 mahallede uyumlu şekilde delegelerimizi seçerken, bu arkadaşlarımızın partiye olan katkılarına baktık. Tek başına ne ben belirledim ne başka arkadaşlarımız. İlçemizde emeği geçen, meclis üyeliği, milletvekilliği yapmış partinin önde gelen kişileriyle görüştüm. Gençlik ve kadın kolları ile yönetim kurulu üyelerimizle görüştüm. Onların verdiği isimleri aldık. Öyle bir seçim yaptık ki burada hiçbir şekilde kimseyi gücendirmeden, küstürmeden listelerimize yazdık. Kadın kotasına ve gençlik kotasına dikkat ettik. 135 delegemiz var. Yüzde 33’ün de üzerinde oldu. Gençler de 20’ye yakın yazdık.

Sulhu yakalamak kolay oldu

Farklı bir yöntem daha izledik. Partimizin üyesi olan STK başkanları var. Türk Kadınlar Birliği (TKB), Briç kulübü gibi 8-9 STK başkanlarını da delege yazdık. Yani STK’ları da dahil ettik. Muhtarları da delege olarak yazdık. Sulhu yakalamak çok kolay. Partinin önde gelen isimleriyle konuşurken partide emek vermiş Ahmet Abiyi ya da Fatma Abla’yı vermiyor sadece. Daha önce muhalefet yapmış arkadaşların isimlerini de verdiler.

Başka ilçelerde farklı renklerde gruplar oluşmuş ancak bizde…

Birebir görüşerek istişare yaptık. Başka ilçelerde farklı renklerde gruplar oluşmuş. Aslında bütün renkler bizim. Diğer ilçelerde yaşanan bazı durumların temelinde ne yattığını o arkadaşlara sormak lazım. Güzelbahçe’de biz seçimimizi yaptık. 15’inde de ilçe kongresini yapacağız.

Uzlaşı adayıyla il kongresi daha sağlıklı olur

Devrim Barış Çelik de il başkanlığı için adı geçiyor. Çelik’in arkasında Tuncay Özkan yok. Tam tersi. Önümüzdeki süreçte il başkanlığı adaylarımız ister Deniz Bey, ister Devrim Bey, ister başka bir isim olsun bu arkadaşlarımız CHP’yi iktidar yapacak isim olacak. Önemli olan partinin başarısı ve iktidara gitmesidir. Ancak sayın genel başkanımızın bir yaklaşımı var. Uzlaşarak gidelim önerisinde bulunuyor. Malum iktidar ve diğer partiler CHP’de en ufak bir kavga, kargaşa, tartışma gördüklerinde ‘Bakın bu CHP’de yine kavga var’ mantığıyla bizi hedef tahtası haline getiriyorlar. Önümüzdeki süreçte genel başkanımızın da uzlaşı adayı talebine katılıyorum. Demokrasi gereği birden fazla aday çıkabilir. Ama geçmişte bu tür ikili, üçlü yarışlarda çok kırılmalar oldu. Birtakım arkadaşlar yanlış söylemleriyle karşısındakileri kırdı. Ya da kazanan kaybedeni dışladı. Ama iktidara yürüdüğümüz süreçte bunların olmaması temennisindeyim. Uzlaşarak tek adayla gidilmesinin daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.

Örgüt ve belediye uyum içinde

Sayın başkanla on yıldır birlikte siyaset yapıyoruz. Önceki çıraklık, kalfalık dönemi, şimdiki ustalık dönemi. Sevgili Mustafa İnce başkan daha olgun. Partiyle olan ilişkileri de tamamen partinin belediye başkanı şeklinde. Partinin direktiflerinden, emirlerden kesinlikle ayrılmayan, partiye sadakatta imtina etmeyen bir tavır sergiliyor. Örgüt ne derse o olur diyen bir başkan. Biz örgüt ve belediye işlerini birbirine karıştırmıyoruz. Vatandaşın bir talebi ya da şikayeti olduğunda onu biz belediyede siyasi başkan yardımcımız var, Kazım Çam. Ona talebi veya şikayeti iletiyoruz. Ya anında çözülüyorlar ya da neden hemen çözülemediği hakkında bilgi veriyor. Herkes kendi sınırını biliyor yani. Örgüt olarak biz kendi görevimizi yapıyoruz belediye de kendi görevini. Benim her dediğime başkanın kayıtsız şartsız evet dediği anlamına gelmiyor. Kuşkusuz bizim yönetim kurulu, gençlik kadın kollarımız, meclis üyelerimiz  var. Ortak akılla yerel ölçekte belediye başkanımıza katkı koymaya çalışıyoruz.

Siyaseti dürüst ve temiz yaparsanız…

Bir durum olduğunda biz tamamen şeffaf davranıyoruz. Yapılacak bir şey varsa hep birlikte karar veriyoruz. Aksi durumda hayır diyoruz. Siyaseti dürüst ve temiz yapmak lazım. Farklı ajandalarınız olursa, o zaman o rantiyecilerin kulu ve kölesi olursunuz. Onların ekmeğine yağ sürerseniz. Temiz dürüst siyaset yaparsanız o zaman kimse sizden kanuna aykırı talepte bulunamaz, farklı bir yaklaşım bekleyemez sizden.

Go-kart pistini halk istemiyor

Son yıllarda ortaya çıkan bir tartışma konusu var. Yelki mahallemizde tarım alanı olarak ayrılan imarda zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgede Go-kart pisti yapılmak isteniyor. Girişimcinin başvurusu var. Bir yıl öne belediyeye başvuruyorlar. Belediye de yatırım için uygun olmadığını belirtiyor. İmar veremeyeceklerini belirtiyor. Söz konusu yeri mühürlüyor. Ancak adı geçen yatırımcı yemiyor içmiyor arkasına daha sağlam iktidar kanadından isimler alıyor. Örneğin Sofuoğlu öncülüğünde Ankara’da işlerini bitirip, çevre ve şehircilik bakanlığından 50 dönümlük tarım alanını şu an yarış pisti haline getirmeye çalışıyorlar. Bakanlığın imar yapma yetkisi var biliyorsunuz. Ama belediyenin itiraz hakkı var. Ardından yargı süreci var. Yine bu süreç içerisinde birtakım bizim gerekçelerimiz var. Belediyenin şerhi devam ediyor. Halkımızın istemediği bir olaya biz evet diyemiyoruz. Halk istemiyor. O bölgede çünkü doğal yaşam, tarım önemli. Gürültü insanları kaçıracak. Tarım alanının içerisinde bir kilometreyi aşkın asfalt çalışması, yan tesisler yapılacak. Bunları yapan girişimci her ne hikmetse bakanlığında planı yaptırırken oraya gelecek araçlar için bir yol geçiş yolu yok. Uluslararası otomobil yarışmaları yapılacakmış. En az 100-200 araç nereye park edece? Vatandaşın tarlasına mı park edecek. Otopark alanı yok, yol yok.

CHP hiçbir dönemde iktidara bu kadar yakın olmadı

CHP hiçbir dönemde bu kadar iktidara yakın olmadı. 30 yıldır ne koalisyon ne tek başına iktidar olmadı. AKP döneminin getirdiği sıkıntılar CHP’ye iktidar yolunu açıyor. İstanbul seçimlerindeki 13 bin fark 800 bine çıktı. Aynı şeyler Adana ve Mersin’de de yaşandı. Zam ve zulüm politikalarından bıkmış durumda halk. EYT’lilerin isteğini yerine getirmeyeceğim diyorsunuz Cibuti’ye cami yaptırıyorsun. Sen önce ülkendeki yoksulun durumunu düzelt. Bin liranın altında maaş alan kişi sayısı 8,5 milyon. Tüik rakamları bu. 649 lira para alan var, düşünün. Asgari ücret görüşmeleri yapılıyor. Açlık sınırını yakalayacaklarını sanmıyorum. Tahminim en fazla 2450 lirayı geçmeyecek asgari ücret.

İlk seçimlerde Abbas yolcu diyorum

Yeni kurulacak partilere geçenler olacaktır. Bence en büyük neden artık vatandaş yaka silkiyor. İllallah diyor. Doğalgaza, elektriğe, suya yüzde 40’lara varan oranda zam yapacaksın. Maaşa yüzde 4. İlk seçimlerde Abbas yolcu diyorum. Krizle gelen krizle gidecek .

Saraya giden CHP’li kim durumu tamamen kumpas

CHP’de hiçbir tartışma yok. Saraya giden CHP’li kim durumu ise kumpastan başka bir şey değil. Bu olayın suflörlüğünü yapan Talat Atilla daha önce yalan haber yaptığı için çalıştığı gazeteden kovulmuş. Kaynağım CHP’li demiş. O da yalan. Yalan üzerine bina inşa edilmez. Burada tamamen yalan oratoryosu oldu. Bunun içinde eski adayımız Muharrem İnce oyuna geldi. Ama o da kurulan kumpasın farkına vardı ve ben artık bu konuda konuşmayacağım dedi. CHP’nin iktidara yürüdüğünün en yakın adayı olduğunun kanıtı şu; CHP kimseyi ötekileştirmiyor, terörist gözüyle bakmıyor. HDP ile ittifakımız söz konusu değil. HDP’ye oy veren 7 milyon insan vatandaş değil m? AKP’ye oy verenler terörist olmuyor da CHP’ye oy verince mi terörist oluyo? AKP’nin ş yöneticisi FETÖ ile bağlantılı desem doğru değil. Varsa öyle bir iddia hakim ve savcılar gereğini  yapmalı. Aday gösterebilirdi HDP göstermedi. O onların sorunu. AKP iktidarına son verme adına onlar da bir tuğla koydular binaya.

Her şey güzel olacak

Tüm CHP’lilere ve Güzelbahçelilere, İzmir’in güzel insanlarına şunu söylemek istiyorum; Türkiye böyle bir iktidarı hak etmiyor. Yapılacak ilk seçimde oylarınızla CHP’yi iktidara getirin, daha güzel günler yaşamanın temellerini atın. Her şey güzel olacak olan İstanbul sloganımızı tüm Türkiye’ye yayalım. Her şey güzel olacak.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.