Akşener: Hepsini emekliye sevk edeceğiz

Meral Akşener, esnaf ziyaretlerini bugün Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde sürdürdü. Kendisini karşılamaya gelen yurttaşlara seslenen Akşener, şunları söyledi:

"Seni dinlemiyorlar kardeşim. Senin derdini duymuyorlar kardeşim. Ama seçime giderken seni 'şucu-bucu' deyip, itham edip ve kardeşi kardeşe düşürüp, 'ceketimi assam oy alırım' hesabıyla çırak çıkan sensin, kazığı yiyen sensin.

“HAYVANLARI ORUCA MAHKUM EDEN UTANSIN”

Gebe ineğini kesime götürdüğü için ağlıyor. Bunu onlar söylüyor. Benim sözlerim değil. 7 tane ineğini memelerinden süt damlayarak kesime gönderiyor ve ineklerin sahibi genç kardeşim, karşımda sinir krizi geçiriyor. Kayseri'de bir besici kardeşim, ağlayarak, 'Abla, ben ineklerime oruç tutmayı öğretiyorum' dedi. Bu, 'az yem veriyorum, açlığa alıştırıyorum' demek. Bunu Manisa'da söylediğim zaman AK Partili bir yönetici, 'Hayvanlar oruç tutmaz' dedi. Elbet oruç tutmaz. Hayvanları oruca mahkum eden utansın.

Sizin dertlerinizle ilgilenmek, o dertleri görmek, o dertlerinin çaresini üretmek, daha sonra sizin karşınıza çıkıp rekabet etmek siyasetçinin işidir. 'Ben daha iyi hizmet ederim' demek siyasetçinin işidir. Yoksa sana parmak sallayarak 'Sen şucusun-bucusun' deyip, manevi değerlerinizle oynayıp sizi birbirinizle düşman ederek oy almak siyasetçinin işi değildir. Buraya, benim gibi herkesi getireceksiniz, karşınızda resmi tazim durduracaksınız. El ele verip bu harami düzeni, sandıkta, helal oylarınızla birlikte attaya gönderip emekliye sevk edeceğiz inşallah.

“SANDIKTA HELAL OYLARINIZLA HEPSİNİ EMEKLİYE SEVK EDECEĞİZ”

Birbirimizi beraber kurtaracağız. Önce sandığa gidilecek. Çiftçi gidecek, ‘Gübre alamadım, Hariri’nin cebine 24 milyar lira koydular’ deyip oyunu atacak. Esnaf gidecek, ‘Her gün zam geliyor, insanların alım gücü düştü, ben siftah yapamıyorum’ deyip gereğini yapacak. Sonuç itibariyle 5-10-11 maaşlı danışmalar için, 92 puanla atanamamış, 58 puanla atanmış gençler için, atanamamış öğretmenler için, açlığa mahkum edilmiş emekliler için; sizi düşünmeyen, sizi adam yerine koymayan bu iktidar için, bu zihniyet için sandıkta, helal oylarınızla hepsini emekliye sevk edeceğiz. El ele verip bu harami düzeni birlikte emekliye sevk edeceğiz.”

“ESKİDEN TEKİRDAĞ’DA BİR HAFTADA 600-700 HAYVAN KESİLİRKEN ŞİMDİ 150 HAYVANA DÜŞMÜŞ DURUMDA”

Akşener, daha sonra esnafın sorunlarını dinledi. Akşener’in “İşler nasıl” diye sorduğu bir esnaf, “İyi değil, zamlardan dolayı şikayetçiyiz. Sürekli zam, sürekli zam. Geçen yıl 8,5 liraya aldığımız ürünü bugün 45 liraya alıyoruz. Çok büyük bir enflasyon var” dedi.

Akşener’in sohbet ettiği bir çalışan ise “Müşterinin alım gücü de kötü, fiyat sorup geri dönenler var. Evliyim, eşim emekli, maaşı 2 bin 500. Valla ben çalışıyorum. 7 bin lirayla ayakta durmaya çalışıyoruz. Çocuğum yok, o yüzden Allah çocuğu olanlara selamet versin” diye konuştu.  

Akşener’in “Haftada bir kilo et alan sabit müşterileriniz şimdi ne yapıyor” sorusuna bir kasap, “İşler malum, anlatmaya gerek yok. Üç haftada bir geliyor. Eskiden Tekirdağ’da, mezbahada bir haftada 600-700 hayvan kesilirken şimdi 150 hayvana düşmüş durumda” yanıtını verdi.

AKŞENER’DEN ERDOĞAN’A: “ŞİMDİ KENDİ MAAŞINA DA YÜZDE 40 ZAM YAPIYOR, GEÇİNEMİYOR… 140 BİN LİRA İLE GEÇİNEMİYOR, NE YAPSIN”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, esnaf ziyaretlerine devam ediyor. Akşener, bugün Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde yurttaşlara seslendi.  

“HANİ TAYYİP BABA NEREDE? NE OLURSUNUZ, ÖLÜYORUZ ARTIK, BİZİ KURTARIN”

Konuşması sırasında Akşener'in mikrofon uzattığı bir yurttaş "Biz emekliler açız. Et alamıyoruz, rahatsızız doktora gidemiyoruz. Hani Tayyip baba nerede? Ne olursunuz, ölüyoruz artık, bizi kurtarın" diye konuştu.

Bu sözler üzerine Akşener, "İşte bu da emekli bir ablamız. 2 bin 500 lira maaş alıyordur 2 bin 500 liralık maaşla et de alamaz, elektrik parası da ödeyemez, hiçbir şey yapamaz” karşılığını verdi.

“ŞİMDİ KENDİ MAAŞINA DA YÜZDE 40 ZAM YAPIYOR, GEÇİNEMİYOR. 140 BİN LİRA İLE GEÇİNEMİYOR, NE YAPSIN?”

Bir başka yurttaşın "Belediye Başkanımız ondan daha çok yardım yapıyor" sözlerine Akşener şu yanıtı verdi:

"Kızım, Cumhurbaşkanı'nın çok derdi var. O kadar çok çok… 5 maaş alan danışmanlar var, 11 maaş alan danışmanlar var. Şimdi kendi maaşına da yüzde 40 zam yapıyor, geçinemiyor. 140 bin lira ile geçinemiyor, ne yapsın? 13 uçak var. İtibardan tasarruf olmaz. Senin çocuğun işsiz, 5 maaş alan, 10 maaş alan danışman var. Bu reva mı kardeşim? Elbet haram olsun, zıkkım olsun.

Bu sene Nisan ayında son gübre atılacaktı, atılamadı. İlaç atılacaktı, atılamadı. Anadolu'yu geziyorum ben, tarlaların aralarından geçiyorum, yabani otlar sarmış, ekinlerin boyu küçücük. Ağlayarak gebe hayvanını kesime gönderdiğini söyleyen besici gördüm, ağlayarak süt ineğini kesime gönderen süt üreticisi gördüm, ağlayarak 'bu sene ekin alamayacağız' diyen çiftçi gördüm. O dükkanların içinde ağlayarak bu gece ne pişireceğini bilmeyen kadınlar gördüm. Asgari ücretle çocuğunu okutmak konusunda ne yapacağını bilemeyen babalar gördüm.

“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI ASGARİ ÜCRET KADAR OLACAK”

El ele, kalp kalbe verip bu harami düzeni, demokrasiyle, oylarınızla, sandıkta emekli edeceğiz inşallah. Ondan sonra da en düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olacak. Asgari ücret zamlarla karşılaştığı zaman eğilmeyecek, bükülmeyecek derecede olacak. Hepimizin cebinden aldı Hariri'nin cebine koydu. Buna karşılık çiftçinin Nisan ayındaki gübresini bedava verebilirdi, vermedi. Bu bir harami düzendir. Bu bir haram düzenidir. El ele verip birlikte bitireceğiz."

Akşener’in “Ayda kaç satıyordunuz şimdi kaç” sorusuna bir esnaf; “Şu anda çeyreğe düştü satışlarımız. Tek kişiyim, işler durgun” diye yanıt verdi.

“BU DÜKKAN AYAKTA DURSUN DİYE BOĞAZIMIZDAN KISIYORUZ”

Akşener’in “İşler nasıl” sorusuna bir esnaf şu yanıtı verdi:

“İşlerimiz, kör topal gidiyor. Muhtemelen asgari ücretten az alıyoruz, bu dükkan ayakta dursun diye boğazımızdan kısıyoruz. Zaten pandemi iki sene bizi mahvetti. Ekonomiden başka bir şey konuştuğumuz yok. Eskiden nerede akşam orada sabah eşimle çok gezdik. Şimdi olmuyor benzin parasını düşünüyoruz, 30 yaşında bize bunları düşündürttüler.”

Bir kuyumcu ise Akşener’e; “İç açıcı değil, 1-2 tane müşteri geldi. Çeyrek altın veya gram altın satıyoruz. Ufak tefek şeyler” diye dert yandı.