Dolar 32,5746
%0.11
Euro 35,0131
%0.53
Altın 2.431,880
%0.36
Bist-100 9.772,00
%0.51

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
‘Çeşme Projesi’nde dikkat çeken ayrıntı: Büyükşehir ve Soyer’in görüşleri çelişiyor mu?

‘Çeşme Projesi’nde dikkat çeken ayrıntı: Büyükşehir ve Soyer’in görüşleri çelişiyor mu?

TMMOB İKK, İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası, kentte büyük tartışmalara neden olan ve geçtiğimiz gün “kamu yararı uygun değildir” doğrultusunda bilirkişi raporu çıkan Çeşme Projesi’ne ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, alanın ranta açıldığına dikkat çekilirken cumhurbaşkanlığı kararıyla tek bir kişinin tahakkümü altına alınabileceği tehlikesinin de altı çizildi. Öte yandan açıklamada konuşan Avukat Ömer Erlat, projeye ilişkin Büyükşehir’in belirttiği görüş ile İzmir Büyükşehir Belediye Bakanı Tunç Soyer’in görüşleri arasında çelişkiler olduğunu belirtti ve “İBB ‘Çeşme’nin yüzde 75’ini ve sit alanlarını barındıran bir bölgede böyle bir proje uygun değildir. İBB buna uygun bakmamadadır’ demiş. Elimizde raporu var. İBB’nin görüşüyle başkanın görüşü arasında bariz bir çelişki var” dedi.

  • Ege Postası
  • 01.04.2022 - 14:54

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI-  Ocak 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile Çeşme Alaçatı'da 178, Urla Zeytineli'nde 333 olmak üzere toplam 511 parsel hakkında acele kamulaştırma kararı verilmesiyle birlikte ortaya çıkan “Çeşme Projesine” ilişkin tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.

Projeye ilişkin tartışma ve yargı süreci devam ederken Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, geçtiğimiz hafta Turizm Merkezi-Çeşme Projesi Bilgilendirme Toplantısı düzenlemiş ve projede gelinen son noktaya ilişkin ayrıntılı sunum yapmıştı.

Bakan Ersoy’un sunumunun ardından ise projeye ilişkin tepkiler dozunu artırarak devam etti.

Proje için hazırlanan bilirkişi raporu da projede “kamu yararı bulunmadığına” dikkat çekerken TMMOB İKK, İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Toplantıya, TMMBO İzmir İl Dönem Sekreteri Aykut Akdemir, İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı ve İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel katıldı.

“YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI VEİRLMELİ”

Toplantı başlangıcında konuşan İzmir Tabip Odası Başkanı Çamlı, rapor verilerinin ardından projeye ilişkin “yürütmeyi durdurma kararı” alınması gerektiğine dikkat çekti ve “Tam bir yağma projesi olan ve birçok kesimce Kanal İstanbul’un İzmir’deki uygulamasına vurgu yapan bu projeye karşı başta İzmir halkı, STK’lar en başından beri isyan etmiş ve bu projenin bir ekosistem ve doğal çevre yıkım projesi olduğunu söylemişlerdi. Buna yönelik olarak İzmir Barosu bir dava süreci başlatmıştır. Bununla ilgili olarak Danıştay’ın atadığı bilirkişi heyeti geçtiğimiz günlerde bilirkişi raporunu açıkladı. Rapora göre; bu projenin planlama ilkelerine aykırı olduğu ve kamu yararı olmadığı ifade edildi. Baktığımızda bölgenin ekosistemine, florasına, faunasına, su kaynaklarına yani her şeyine zarar veren bu yağma projesinde ne kadar haklı olduğumuzu ve haklı gerekçelerimiz olduğunu bu raporda gördük. Bir hukuk devletinde, bilirkişi heyetinin böyle raporundan sonra yapılması gereken bellidir. Bu projeyle iğli önce yürütmeyi durdurma kararı verilmeli ve ardından iptal edilmeli. Süreci takip edeceğiz ve sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

“EN KISA ZAMANDA MAHKEME KARARINA DÖNÜŞÜR”

İzmir Baro Başkanı Yücel ise, bilirkişi raporunun kısa sürede mahkeme kararına dönmesi gerektiğini belirtti ve “Öyle şeyler yaşıyoruz ki… Daha dün zeytin alanlarının talanına yönelik bir kanun değişikliği yapıldı. Aynı şekilde korunması gereken alanlar için bir başka değişiklik yapıp oraları da madencilik faaliyetlerine açmaya çalışıyorlar Bunun için de davalarımız devam ediyor. Çeşme projesi başka bir projenin parçası. Doğanın tahrip edildiği yok sayıldığı ve bir kez elinizden gittiğinde yerine koymanın mümkün olmadığı noktadayız Bunu anlatmaya çalıştık uzun zamandır. Ama bu kez gördük ki yurttaşına sahip çıkan bilirkişiler varmış. Bilirkişi raporu söylenenlerin ne kadar doğru olduğunu söyledi. Altyapıyı devlete yaptıracaksınız. 49-99 yıllığına öze sektöre kiralayacaksınız. Garanti otoyollar, hastaneler gibi bir takım rantlar sağlayarak halka yasaklayacaksınız. Kamu kaynaklarıyla yapılan yere halkın girmesi mümkün olmayacak. Bu ülke içinde özel planlamalar yaparak federatif bir sistem oluşturuluyor. Belli alanları parsellemeye çalışıyorlar ve bunun arkasından 5’li çete çıkıyor. Biz bunun karşısında durmaya kararlıyız. Akademik meslek örgütleri ve emek örgütleri olarak bu talana karşı birlikte hareket ediyoruz. Bu bilirkişi raporu umuyorum ki en kısa zamanda mahkeme kararına dönüşür. Çünkü kaybedilecek bir dakikamız bile yok. Her dakika kaybettiğimiz doğa parçası ve kaybettiğimiz gelecek anlamına geliyor” diye konuştu.

“ALAN TEK BİR KİŞİYE KİRALANABİLİR”

Bilirkişi raporuna ilişkin bilgi veren Avukat Ömer Erlat, bölgenin cumhurbaşkanlığı kararıyla tek bir kişiye verilebilme tehlikesi olduğuna dikkat çekti ve “Alan 16 bin hektarı kaplıyor. 12 bin alanı kara, 4 bin hektarı içinde adalarla birlikte deniz yüzeyi Kanun büyüklüğü dünyadaki 242 ülke ve bağımsız bölgenin 30 tanesinden daha fazla. Alan ayrıca Çeşme idari sınırlarının yüzde 75’inin kapsıyor. Alan, Çeşme ilçesinde şu anda mevcut olan yapılaşmış bölgelerin dışında kalan tüm arazileri kapsıyor. Alanın yüzde 65’i doğal sit alanıdır. Yani kesinlikle korunması ve yapılaşmanın olmaması gereken alanlardır. Alanın 6 bin hektarı korunması gereken orman alanıdır. Alan 47 km kıyıyı içermektedir. Kıyılar, Akdeniz hudut koruma alanıdır. Yani nadir kuşların ve türlerin koruma alanıdır. Kesinlikle evrensel ölçülerde korunması gereken doğa parçalarıdır. Peki bu alanda ne yapılacak? Yapılacak şey şu: Yapılacağı söylenen şeylere itibar etmeyin. Resmi bilgi şu: bu proje başlamadan önce bir gerekçe raporu hazırlanır ve bu rapor için belediyeler de dahil kurumların görüşleri de alınır ve sözüm ona bu görüşler doğrultusunda bir gerekçe raporu hazırlanır. Bu rapora göre; 20 tane golf sahası, Mersin Koyu’na mega yat limanları yapacaklar. Bu koy, nitelikli doğal koruma alanıdır. İçinde iki tane de küçük ada olan alan. Burada AVM’ler yapacaklar. Lüks yapılaşmaları oteller, lüks yaşama uygun yapılaşmalar yapacaklar. Peki burada mülkiyet durumu ne olacak? Bu alan turizm amacıyla birlerine tahsis edilirse mülkiyet durumunun anlamı nedir? Tahsis yönetmeliğine göre; cumhurbaşkanı tek başına vereceği bir kararla birlikte alanın tamamını bir kişiye tahsis edebilir. Bu kişi, gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Bu kişi yerli ya da yabancı olabilir. Peki bu kişinin buradaki tasarruf hakkı ne olacak? Yönetmelik diyor ki; bu alanda bu kişiye irtifak hakkı verilir. 99 yıllığına. Bunun anlamı, sınırlı ayni hak yani mülkiyet hakkıdır. Bu kişiler sahip oldukları taşınmaza bir başkasının müdahale etmesini engelleme hakkına sahipler. Biz irtifak hakkı vermekle bu 16 bin hektarlık alanda bir kişiye mülkiyet hakkı vereceğiz. Bilirkişi raporu şunu söylüyor: Proje, bölgede ilave 350 bin nüfus yaratır. Ancak şu anda yürürlükte olan planlara göre; idari kapasite 70 bine geldiğinde, bu planlara göre Çeşme’nin kaynakları bu nüfusu kaldırmaya uygun değil. İZSU raporu da bunu gösteriyor. Plana göre; bölgede 20 tane golf sahası yapmak istiyorlar. Ancak bölgede su yok. Su olmayınca 350 bin kapasite için ne yapacaklar? Olmayan suyu İzmir’in kısıtlı kaynaklarından elde edecekler. Ya da ters ozmos sistemi kullanacaklarmış. Hiç mantıklı değil. Bu işlemin maliyeti çok yüksektir. Bu işlem sonucunda doğaya atılacak tuz ve zehirli atıklarla doğanın kirlenme riski var. Ortada bir yanlış var” ifadelerini kullandı.

“ELİMİZDE OLUMSUZ GÖRÜŞÜN RAPORLARI VAR”

Erlat ayrıca, Büyükşehir’in projeye ilişkin daha önce olumsuz görüş belirttiğinin altını çizdi ve “Bu plan için İBB’den de görüş sorulmuş. İBB de şunu söylemiş. ‘Çeşme’nin yüzde 75’ini ve sit alanlarını barındıran bir bölgede böyle bir proje uygun değildir. İBB buna uygun bakmamadadır’ denilmiş görüşte. Elimizde raporu var. Ancak bakıyoruz ki Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kamuda, verilen görüşe aykırı beyanlarda bulunuyor. İBB’nin görüşüyle başkanın görüşü arasında bariz bir çelişki var” dedi.

“YARIN ORAYI İMARA AÇARIZ DİYE DÜŞÜNENLERE…”

Kanal İstanbul benzetmesi ve irtifak hakkı detaylarıyla birlikte alanın Kanal İstanbul parselleri gibi Araplara “peşkeş” çekilmek istenip istenmediğine ilişkin soruyu yanıtlayan Akdemir, proje hayta geçmezse alnın imara açılacağını düşünmelere seslendi ve “Nasıl ki Kanal İstanbul projesine kurumsal itirazlarımız varsa, oranın peşkeş ve yağma projesi olduğunu söylemişsek Çeşme için de kenti raporumuzda da daha sonra Kent konseyinde yaptığımız çalıştayda da onun sonu bildirgesinde de çok açık ve net bir şekilde ifade ettik. Bir doğru en az iki noktadan geçer. O bölgeye dair 100 binlik üst ölçekli planlar dahil olmak üzere aynı zamanda orası için 10 yıl öncesinde hazırlanmış bir stratejik plan var. Tunç Bey’in de bir plan. Onun öncesinde TMMOB’nin hazırladığı ön rapor var. Üçüncü olarak da bilirkişi raporu var. Bu 3 rapor birbirini bütünlüyor Eğer ki kamu yararı yoksa rant vardır. Eğer ki hükmet rapora rağmen devam ederse kamu yararını ihlal etmiş olurlar ve bu bir suç. O yüzden bu anların istedikleri kadar vasıflarını değiştirsinler, planlarla oynasınlar… Bu projenin yapılabileceğine inanmayan insanlar var. ‘Madem bu alanlar madem değişti, otel, proje açamıyoruz bari buraları imara açalım’ diyenler var. O kişiler şunu bilsinler: Bugünkü peşkeşçi kafayla yarın orayı imara açarız diye düşünenler aynı. Ranta da talana da yarın orayı imara açarız diye düşünenlere de tavrımız çok açık” dedi.

“KİMİN NEMALANDIĞI DERDİNDE DEĞİLİZ”

Alandan rant elde edilmeye çalışıldığı söylemeleri sonrası projeye destek verdiğini açıklayan yerel yönetimlerin de bir rant beklentisi mi var sorusuna yanıt veren Özkan Yücel, şunları söyledi; “Kimin ne beklentisinin olduğunu ilgilenmiyoruz. Kim alacak ne önemi var. Yurttaşa gitmeyeceği ve bizim olmayacağı kesin. Bugün özgürce dolaşabildiğiniz yerlerde yarın izne tabi, parasını verirsek dolaşabilir hale geleceğiz. Yani dolaşamayacağız. Bir yerlerde yanlış yapanlar varsa bu yanlıştan dönsünler diye uğraşıyoruz. Rapordan sonra Büyükşehir'in açıklaması oldu. Yanlış yapanlar varsa yanlıştan dönsün diye uğraşıyoruz. Çıkar çetelerine karşı onların yağmayı gerçekleştirmeye karşı bir mücadele. Biz muhatap ya da kimin nemalandığı derdinde değiliz. Biz yurttaşın olan yurttaşta kalsın istiyoruz.”

“EKMEK YOKSA GOLF OYNA!”

Okunan basın açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi;

“Ülkemizde yağ kuyrukları oluşurken, doğalgaz ve elektrik faturaları ödenemez hale gelmişken, temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat artışları takip edilemez durumdayken, projede yapılması hedeflenen, tüketeceği su miktarı Kutlu Aktaş Barajı'nın ortalama üretim kapasitesi düzeyinde olan 20 golf sahası için heyecan duymamazı beklediler. Böylece, dünya tarihine yeni bir yaklaşım kazandırdılar: “Ekmek yoksa golf oyna!”

Yetinmediler… Ülkemizin doktorlarına bilet kesip, ülke dışına yollamak isteyenler, Çeşme Projesi kapsamında, sağlık turizmi amaçlı sağlık köyü kurulmasından söz ettiler. Proje sonrasında, “Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi”ne halkımızdan kimsenin giremeyeceğini, “parsel parsel” ihale edilecek alanlar sonrasında ülkemize ait bir toprak kalmayacağını düşünmüş olmalılar ki, utanmak ne kelime, bunda bir çelişki görmediler. Herhalde Çeşme projesindeki hastanelerde çalışan doktorlar, ülke dışında çalışıyor kabul edilebilirdi onlar için.

Ne yazık ki, Çeşme projesinde, her şey, burada aktarıldığı gibi oluyor. Eksiği var, fazlası yok! Cümlelerimizin içerdiği ironi, trajedi ve komedi, tam da bu yüzden. Ülkemizin mesleki birikimini temsil eden meslek kuruluşlarının, böyle bir metni kaleme almasının nedeni de, maruz kaldığımız bu “gerçeklik.”

Geçen hafta içerisinde davacısı olduğumuz hukuki sürece ilişkin Bilirkişi Raporu; TMMOB Raporumuzu ve kamuoyu bilgilendirmelerimizin haklılığını oybirliği ile ortaya koydu.

Başta merkezi ve yerel yönetimler  olmak üzere; projenin içerisinde bir şekilde yer alan herkese bir kez daha sesleniyoruz.

“MAHKEMEYE İPTAL ÇAĞRISI”

Bizler; ortak akla inanan, ülkesine ve halkına karşı sorumluluk duyan herkesin, “Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” sınırları hakkında açılan davada hazırlanan bilirkişi raporunda belirtilen gerçeklere göre;“doğal, kültürel ve tarihi değerlerin korunması gerektiğine, kısa erimli finansman sorunlarının giderilmesi amacı gerçekleştirilen arazi sunumlarının kamusal kaynak israfı olduğuna, doğanın tahribatının insanlığın yıkımı anlamına geleceğine, tüm üst ölçekli planlarda  ‘Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’ ilan edilen alanın yapılaşmaya/kullanmaya/geliştirilmeye kesinlikle açılmaması gereken nitelikteki koruma alanları kapsamında kaldığı değerlendirmesine, projenin hazırlanmasında ciddi gerekçelere dayanmayan ‘gerekçe raporları’ oluşturulduğuna, proje alanının tamamının halka kapalı hale getirileceğine, yaşanacak doğa yıkımının geri döndürülemez olduğuna, proje sonucunda gelecek nüfusun su kaynaklarını ve alt yapıyı tamamen yetersiz bırakacağına, tarım topraklarının yok edildiği” yönündeki görüşlerimize hak vereceğine güvencimiz tamdır.

Bu hukuki süreçte sunulan bilirkişi raporunun ardından beklentimiz Yargının gecikmeksizin yürütmeyi durdurma kararı vermesidir.

Son 20 yılda rant uğruna ülkemizin çok değerli fabrikaları, çok değerli kamusal alanlarını satan ve ülkenin geleceğini ipotek altına alanlara sesleniyoruz. İzmirliler bu projenin yapılmaması için tek yürektir. Daha önceki örneklerden rant peşinde koşanların pes etmeyeceklerini, yasa ve yönetmelik değiştirmeye varacak ücretlerle bu projenin yapılmasının önünün açılmaya çalışılacağını biliyoruz. Bir kez daha belirtmek istiyoruz.  Halkın olanın halktan alınmasına da, doğanın tahrip edilmesine de izin verilmeyecektir

Ne demişti, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Bu bir Çeşme projesi değil, Ege turizm merkezinin Çeşme etabı.” O halde, yapılacak olan da bellidir:

Ege’yi de ülkemizi de yaşatmak için, Çeşme Projesi derhal iptal edilmelidir.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.