Dolar 32,2064
%0.13
Euro 35,1177
%0.07
Altın 2.476,620
%0.36
Bist-100 10.217,00
%0.57

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Umutoğulları'ndan çarpıcı Kocaoğlu açıklamaları: Partiyi ve her şeyi yok sayıyor

Umutoğulları'ndan çarpıcı Kocaoğlu açıklamaları: Partiyi ve her şeyi yok sayıyor

TV 35 Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Umutoğulları, CHP’de son gelişmeleri ve Aziz Kocaoğlu’nun adaylık süreci ve süreç boyunca yaptığı açıklamarı değerlendirdi. Umutoğulları'ndan çarpıcı Kocaoğlu açıklamaları:

  • Ege Postası
  • 22.01.2019 - 14:17

EGEPOSTASI- Pınar Ağırbaş ile birlikte TV35 ve Egepostası ortak yayını 8. Gün programında gündemi değerlendiren Mithat Umutoğulları, “Kocaoğlu’nun CHP Genel Merkezine eğer aday konusunda bir fikriniz yoksa, ‘beni de değerlendirin bende aday olmak istiyorum’ çıkışının ardından ciddi bir İzmir kamuoyunda tepki oluştu. İşte bu nedenle Aziz Bey’de oluşan bu tepki üzerine açıklama yapma ihtiyacı duydu. Aziz Kocaoğlu’nun bütün konuşmasının tamamını milletvekillerinin, diğer siyasi figürlerini ve ilçe belediye başkanlarının hiç birinin bu işi yapamayacağı algısı yaratmaya çalışıyor. Ne diyor; Aziz Bey süreçte çok bekledim 3.5 ay geçti ama parti aday üretemeyince zorunluluktan aday oldum.” dedi.

Aziz Kocaoğlu’nun “3.5 ay geçti ama parti aday üretemeyince zorunluluktan aday oldum”  açıklamalarına tepki gösteren Umutoğulları, “Parti kendine göre bir strateji belirlemiş bu süreç içerisinde de illa ki kararını verecektir.Peki Aziz Bey nereden geld? Aziz Bey aday olduğunda büyükşehir belediye başkanı olarak mı atanmıştı ya da belediye başkanlığının bir kursu mu va? Bir kursa giderek staj mı yapmış gelip büyükşehir belediye başkanı olmuştur. Hayır o da Bornova’da seçilmiş bir belediye başkanıydı kaldı ki hiç belediye başkanlığı yapmadan tecrübesi olmadan Başkan Piriştina’nın vefatından sonra seçilerek büyükşehir belediye başkanı oldu.

KILIÇDAROĞLU’NA YAKIN KİŞİLERDEN ŞUNU DUYMUŞTUM

Umutoğulları, “2009’da Baykal’ın arkasından koştunuz çünkü sizi istemiyordu. Ama Baykal şunu gördü evet Aziz Bey burada aday olursa seçimi kazanır dedi ve sizi aday gösterdi. İkinci dönem dediniz hadi olmayacağım kumpas davası açıldı. Onun üzerine tekrar aday gösterildiniz. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun çok yakın olduğu kişilerden şunu duymuştum; ‘Bizim belediye başkanımız 300 yıl ile yargılandı biz eğer göstermezsek diyecekler ki bak belediye başkanları suçlu ki parti göstermiyor’ dedi ve sizi aday yaptı.” diye konuştu.

PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

Şimdi Aziz Bey’in basın toplantısı çok enteresandı aslında bir sürü çelişkilerle dolu. Aziz Bey’in açıklaması basın mensuplarıyla bu konuyu konuşmasının altındaki gerekçelerden bir tanesi de bence üzerinde ciddi bir kamuoyu baskısı var. 3.5 ay önce ben aday değilim diyerek arkasından bir sabah ansızın gidip CHP Genel Merkezine eğer aday konusunda bir fikriniz yoksa ‘beni de değerlendirin bende aday olmak istiyorum’ çıkışının ardından ciddi bir İzmir kamuoyunda tepki oluştu. İşte bu nedenle Aziz Bey’de oluşan bu tepki üzerine açıklama yapma ihtiyacı duydu. Aziz Kocaoğlu’nun bütün konuşmasının tamamını milletvekillerinin, diğer siyasi figürlerini ve ilçe belediye başkanlarının hiç birinin bu işi yapamayacağı algısı yaratmaya çalışıyor.

AZİZ BEY ADAY OLDUĞUNDA...

Ne diyor; Aziz Bey süreçte çok bekledim 3.5 ay geçti ama parti aday üretemeyince zorunluluktan aday oldum. Parti kendine göre bir strateji belirlemiş bu süreç içerisinde de illa ki kararını verecektir.Peki Aziz Bey nereden geld? Aziz Bey aday olduğunda Büyükşehir Belediye Başkanı olarak mı atanmıştı ya da belediye başkanlığının bir kursu mu va? Bir kursa giderek staj mı yapmış gelip büyükşehir belediye başkanı olmuştur. Hayır o da Bornova’da seçilmiş bir belediye başkanıydı kaldı ki hiç belediye başkanlığı yapmadan tecrübesi olmadan Başkan Piriştina’nın vefatından sonra seçilerek büyükşehir belediye başkanı oldu.

GENEL BAŞKAN YARDIMCILARINA MEKTUP YAZIYOR

Aday adaylarına baktığımızda biri Abdül Batur’dur 20 yıldır ilçe belediye başkanlığı yapmakta diğer taraftan ismi aday adayları içerisinde ismi en çok konuşulan Tunç Soyer 10 yıldır belediye başkanlığı yapmaktadır. Diyor ki; Milletvekilleri belediye başkanı olamaz neden olama? Bir kriter mi var ya da bunun bir branşı mı var onu anlayamadım. Kendince böyle gerekçeler sebepler uydurarak, uydurarak diyorum çünkü bunu madem bunlar yapamıyorsa o zaman Alaattin (Yüksel) Bey de yapamaz.Bir ilçe belediye başkanının vasfı yoksa istediğiniz arzuladığınız Olgun Atila da yapamaz. Eğer kriter buysa Aziz Bey’den başka hiç kimse yapamaz.Genel başkan yardımcılarına mektup yazıyor hatta bununla kalmıyor bu kez tek tek arıyor, onlara kendi durumunu anlatıyor buradaki tutum doğru değil ben Aziz Beyi çok öfkeli çok kızgın gördüm. Psikolojisinin de iyi olmadığını düşünüyorum. Bunun sebebi de şu; Söylediği cümlelerin hepsinde çelişkiler var. Söyledikleri aslında inanmadığı şeyler. Bunu zaten konuşurken hissediyorsunuz. Oysa bundan önce Aziz Bey basın toplantılarında çok dikkatli ne söylediğini bilen konuşurken kolay kolay hata yapmayan bir belediye başkanı olarak karşımıza çıkardı.  Ama tamamen kontrolü elden bırakmış kendisiyle çelişen bir basın toplantısı gerçekleştirdi. En çok sinirlendiği şey özelikle kendisiyle ilgili karşısına aday olanlarla ilgili soru sorulduğunda Aziz Bey çok çabuk sinirleniyor. Bunu soran gazetecilere de bunu söylemiyor, tepki gösteriyor.Bu kadar konuya hakim bir üst akıl gibi orada akıl veriyor. Gazeteciler soruyor ‘ne düşünüyorsunuz’ diyor ‘ben pişman değilim’ diyor. Pişman olmayan yaptığının hala doğru olduğunu savunan bir belediye başkanı. O mektuplarda ise koltuğu almak için bu tip hamleler yapabilir.

HER ŞEYİ YOK SAYIYOR

Partinin genel başkanını, MYK’sını, PM’sini, milletvekilerini, belediye başkanını her şeyi yok sayıyorsunuz. Tek başınıza çıkmış partinin parti programı yok, milletvekili bunu yapamaz, 15 bin kişilik beldenin belediye başkanı büyükşehir belediye başkanı olamaz, peki ne olu? Türkiye’de bir çok örneği var AK Parti’de çok basit örnekler var şöyle düşünelim Hamza Dağ en iyi örnektir mesela gençlik kolları il başkanlığında geldi şu anda partinin genel başkan yardımcısı ve dört dönemdir partinin İzmir Milletvekili. Böyle hikayelerde var. Az önce de söyledik siz geldiniz 3 ay belediye başkanı seçildiniz sonra gelip büyükşehir belediye başkanı oldunuz.

ONUN ÜZERİNE ADAY GÖSTERİLDİ

2009’da Baykal’ın arkasından koştunuz çünkü sizi istemiyordu. Ama Baykal şunu gördü evet Aziz Bey burada aday olursa seçimi kazanır dedi ve sizi aday gösterdi. İkinci dönem dediniz hadi olmayacağım kumpas davası açıldı. Onun üzerine tekrar aday gösterildiniz. Genel başkan Kılıçdaroğlu’nun çok yakın olduğu kişilerden şunu duymuştum ‘Bizim belediye başkanımız 300 yıl ile yargılandı biz eğer göstermezsek diyecekler ki bak belediye başkanları suçlu ki parti göstermiyor’ dedi ve sizi aday yaptı.

HEPİMİZ ÇOK TAKDİR ETTİK

Aziz Bey çıkıp dedi ki; hepimiz de çok takdir ettik ben aday değilim dediğinde koca koltuğu bir insan nasıl bırakır insanlar genel müdürlük ya da müdürlük koltuğunu bırakamazken adam Türkiye'nin üçüncü büyükşehir belediye başkanlığı koltuğunu kendi rızasıyla kendi isteğiyle bırakıyor. İnanılmaz güzel bir şeydi takdir edilmesi gereken bir şeydi ama sonra gördük ki bu da bir tiyatro oyunu gibiymiş.‘İzmir için olumsuzluk gördüm aday oldum’ diyor Aziz Bey, ‘71 yaşındayım benim İzmir’i terk etmem lazımdı’ diyor.  Böyle müthiş bir ego ben olmasam CHP seçim kazanamaz benimle seçim kazanabilir gelen hiçbir adayın seçim kazanamayacağını söylüyor. Bunu söylemek için elinizde çok güçlü verilerinizin olması lazım. Mustafa Sarıgül gibi olmalısınız Sarıgül’ü aday CHP göstermedi DSP’den aday oldu Şişli’de seçimi kazandı.
Bugün seçim kampanyasına bakıyoruz sokaklarda binlerce insan var. Sarıgül’ü seven ona gönül vermiş insanlar var. Aziz Yıldırım ben başkanlığı bırakıyorum dediğinde taraftarlar sokağa dökülmüştü Aziz Bey de böyle bir şey bekledi galiba ben yokum dediğinde insanlar sokağa dökülüp belediye önüne gelip başkanım ne yapıyorsun bizi bırakma demesini bekledi galiba. Ama bir baktık ki hiç kimse bir şey demiyor yanındakiler bile bugüne kadar beraber yürüdüğü yanında koştuğu beraber siyaset yaptığı insanlar bile demiyor. Alaattin Yüksel bile geldi karşısına aday oldu.

YANINIZDA MAKAMINIZDAN DOLAYI DURMUŞLAR

‘71 yaşımdayım ama 3.5 ayda öğrendiğimi 70 yılda öğrenmedim’ diyor. O zamanda insan şunu söylüyor insanlar demek ki sadece sizin yanınızda makamınızdan dolayı durmuşlar. Bir sevgi bağınız oluşmamış, bir gönül bağınız oluşmamış. Herkes Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a kızıyor değil m? AK Partinin nasıl iktidar olduğunu Cumhurbaşkanını seven, sevmeyen, taraflı, tarafsız herkes ne diyor karizmatik bir lider. Erdoğan bugün bağımsız aday olsa ülkemizde yüzde 30-35 bir oyu var kendi taraftarını yarattı.

PARTİYİ YOK SAYIYOR

 Aziz Kocaoğlu İzmir’de üç dönemdir belediye başkanı bu süreçte çalıştığı kaç tane belediye başkanı var bir bakın, bunlardan kaç tanesi kendisini seviyor öyle bir algı yaptı ki benim aklıma şu geliyor; beraber çalıştığı bir kaç belediye başkanı Büyükşehir’e aday oldu siz ben yokum diyorsunuz insanlar sizlere soruyor siz olmayınca örneğin Abdül Batur 20 yıldır belediye başkanı ben büyükşehir belediye başkanlığı yapabilirim diyor siz olmadığınız için. Siz geri dönüyorsunuz bu insanların kafasında tasarladığı, büyüttüğü hedeflerin önüne geçiyorsunuz. Aziz Bey atanırsa ilk etapta yiyeceği isimler bu isimler bu insanların bir suçu yok ki siz ben yokum deyince insanlar çıkıyor. O yüzden de Aziz Bey’in bu kadar kendisini partinin üzerinde görüyor olması CHP’nin artık şunu görmesi lazım Kocaoğlu’nun eğer tavrı böyle devam eder partiyi yok sayarsa partinin politikalarını bu kadar tartışan bir belediye başkanını getirip o makama oturtursa o zaman CHP kepengi indirsin.

İZMİRLİ SEÇMEN CHP’YI ÇOK SEVDİĞİNDEN OY VERMİYOR

Erdoğan, İstanbul büyükşehir belediye başkanını görevden aldı, aynı şekilde Ankara’yı da görevden aldı. Seçimle gelen seçimle gider gibi tartışmaları kenara bırakıyorum. Ama AK Parti böyle bir risk aldı, geldi, kendi gerekçelerini sıraladı, ‘istifa et kardeşim’ dedi. Türkiye’de birçok bölgede belediye başkanlarını istifa ettirdi. Şimdi seçime gidiyor göreceğiz kazanacak mı kaybedecek m? Öbür taraftan bakıyorsunuz Kayseri belediye başkanını getirip Ankara’da aday gösteriyor İzmir’den milletvekili seçilmiş Binalı Yıldırım’ı İstanbul’a gönderiyor. Bir taraftan partiyi kurumsallaştırıyor diyor ki ben AK Parti’yim benim bir markam var ben bu markamda müdürü, belediye başkanını, milletvekilini değiştiririm. Ama ben markamın varlığını devam ettiririm. Dönüyorsunuz CHP’ye acaba Aziz Bey olmazsa seçim kaybedilir mi bırakın artık bunları kardeşim. İzmirli seçmenin AK Parti’ye karşı bir ön yargısı var. ‘Aman diyor AK Parti gelmesin’ diyor CHP’nin adaylarını ve siyasetçilerini çok sevdiğinden ya da partiyi çok önemsediğinden değil oy verme sebebi.

CHP HER GEÇEN GÜN İVME KAYBEDİYOR

Sevgili Onur Çakır iyi bir gazeteci İzmir'de son dönem politikada İzmir'in en iyi gazetecilerinden bir tanesi. Soru soruyor tarihi sorumlukluk nedir biraz açarmısınz diyor. 2. soruda diğer adaylar çok konuşulmaya başlandı onlarla ilgili şey olduktan sonramı böyle bir karar verdiniz dediğinde sinirleniyor Aziz Bey. Buradaki temel sorun şu Aziz Kocaoğlu dün şurda sabahtan beri okuyorum, aslında totale vurduğunuzda yaklaşık 40-45 dakika süren basın toplantısında hep lafı dolaştırıp kendisiyle ilgili yani ben olursam bu olur ben böyle yaptım benim dışımda milletvekili yapamaz vesaire sürekli kendiyle ilgili bir çabası var. Tamamen somut açıklamalardan uzak sadece kendisiyle ilgili yapmış odluğu değerlendirmeler var. Aziz Bey talep edilen bir adaydan talep eden bir belediye başkanı  oldu. kendini MYK'nın önüne koydu zoraki baskıyla elindeki büyükşehir gücünü kullanarak. Aziz Bey İzmir'de talep edilen bir belediye başkanıydı. Genel başkanın açıklamaları vardı. Aziz Bey aday olmak istediği sürece bu partide aday olur demişti. Buradaki sıkıtı Aziz Bey’in bir dönem sonra artık ben egosu çok ağır bastığı için partide de maalesef kendini partinin üstünde genel başkanın üzerinde görüyor. Ben aday değilim demişsiniz ama tekrar aday oluyorsunuz. geçmiş zamanda aday değilim dediği zaman MYK'dan aday çıkacaktı bu kesin. Ben Ankara’daydım Ankara’da konuşulan MYK , genel başkan uzlaşmış aday üzerinde o gün aday zaten çıkacaktı. Adayın çıktığını öğrenince sabah MYK toplantısından önce saat 10:30'da gidip genel başkana böyle bir fikrinin olduğunu ve genel başkandan şöyle bir ricada bulunuyor Aziz Bey  ‘Beni de değerlendirin demiyor ben de aday olmak istiyorum mümkünse bu MYK'da İzmir'i gündeme almayın bir sonraki MYK benimde içinde olduğum bir değerlendirme yapın ve genel başkan hay hay diyor. Ben CHP'nin her geçen gün ivme kaybettiğini görüyorum ve bu adaylar üzerindeki belirsizlikler ciddi sıkıntı. 

DENİZ YÜCEL ANKARA'YA GİTTİ

Süre uzadıkça tansiyon artıyor. il başkanı üzerinde ciddi baskılar var. Bunu gören bazı yöneticiler il başkanına beraber Ankara’ya gidelim zor sürecinizde en azından genel başkanınızla yapacağınız görüşmede sizinle beraber olduğumuzu buraya bizi temsilen geldiğinizi kendilerine ifade edelim. En azından  burada biraz rahatlatalım sizi diye ifade etmişler. İlk önce il başkanı kabul etmemiş sonra ısrar edince il başkanı bunu kabul etmiş. Hatta il başkanı ilçe başkanlarını uyarmış kesinlikle genel başkanın yanında bir isim zikretmeyecek kimse demiş. Ben dahil olmak üzere buna da müsade etmem demiş. CHP'de durumla bu. Kavgalar var ilçelerde eski belediye başkanlarının ithamları var.

METİN SOLAK'IN SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI

Çantada ne gider seçim zamanı hep konuşulur ya çantada valizle para gider ama bu parayı hiç kimse görmez hep bir hurafedir. Birileri çantada elinde genel merkeze para taşır. Yani bu kadar millet salak Ankara'ya gidecek genel merkeze elinde çantayla girecek içeri, mevcut belediye başkanını ve 2 tane milletvekilini itham ediyor. CHP'de temel sıkıntı bu. 4.5 yıl o koltukta oturmuş bir belediye başkanının gelmiş olduğu ruh hali psikolojik durumunu ortaya koyar. Ben Metin Solak’ın psikolojisinin çok iyi olmadığını şu yorumları yapacak bir kişinin ruh hali hiç iyi değildir. Bu hukuki bir sonuç doğuracak, kendisi avukat kullandığı dilin cümlenin yarın yargıda sonuç oraya koyacağını bizden daha iyi biliyor. Ama demek ki bütün her şeyi göze almış ki yapıyor. Sayın başkan AK Parti’ye gitmek istemiş, haberi biz yaptık AK Parti’yle flört etti diye görüşmeye çalıştı fakat AK Parti görüşmedi. Kendi adaylarını çıkardılar. biraz onunda öfkesi olabilir. Zaten oradaki belediye başkanına karşı duyduğu öfkenin altında yatan ve AK Parti’ye gitme sebebi o zaten. Kendince bir intikam alacak. O kafayla yapılmış bir şey ama ben CHP'nin ilçe yönetiminin il yönetiminin bununla ilgili gereğinin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu partide 4.5 yıl belediye başkanlığı yapmış yıllarca siyaset yapmış bir kişinin seçim arifesinde kendi partisini ve partisinin milletvekili ve belediye başkanına bunları söylüyor. Ama şunu yapması gerekiyor. Eğer söylediği şeylerde bile samimiyet varsa belediye başkanlığında bilirsiniz yolsuzluk, hırsızlık bir belediye başkanı bir şey yapmışsa bunun nerelere gittiğini bilir. Çünkü kendisi yıllarca saçma sapan şeylerden soruşturma görmüş bir belediye başkanı. Belediye başkanı döneminde de çok kızıyordu. Kendi partililerine abuk subuk şeylerden varsayım üzerinden o zaman CİMER vardı oradan yazıp belediyeyi meşgul ediyorlardı. Bunun nasıl olabileceğini en iyi kendisi biliyor. Bence sayın Metin Solak'ın böyle bir endişesi varsa illegal bir durum hissediyorsa bence savcılığa gitmesi gerekiyor. Dürüst namuslu bir kişiye de bence bu yakışır. Belediye içerisinde böyle bir usulsüzlük varsa ya da birileri elinde çantayla para karşılığı belediye başkanı yapacaksa bence gidip suç duyurusunda bulunsun. 2  satır yazıyla gider kendisi bununla ilgili gereğini yapar. Hadi Facebook'tan bunları yazayım deyip insanları zan altında bırakmak doğru değil. belediye başkanlığı yapmış birine de yakışan hareketler değil. Ben sayın Metin Solak'ın bu tutumunu hayretle izliyorum. Şuan Metin Solak intihar ediyor, siyasi kariyerini bitiyor. Aday mısınız siyasi bir figürünüz var mı rakip partiye mi geçtini? Hayır. Hasan Arslan kötü bir belediye başkanlığı yapmıştır bunu konuşursunuz. Onun yapamadığını ben yaptım deyip konuşursunuz. Bakın bir örnek vereyim. Cevat Durak’ın sosyal medya hesabını takip ediyor musunuz bilmiyorum. Son dönemler adaylığı söz konusu 10 yılda yaptığı bütün önemli projeleri şuan tek tek paylaşıyor, bunları anlatıyor. Siz de yapın karşınızdaki belediye başkanı yatırım yapmamış bu kadar kötü belediye başkanlığı yapmışsa bu sizin için büyük bir şans değil mildir.

NASILDA İZMİR ÇANTADA KEKLİK

CHP'nin adaylarının ben sokakta çalışırım inancı yok. CHP ne diyor 1 anketten çıkacaksın 2 tanınma oranın iyi olacak 3 sokaktaki halk seni bilecek. Şimdi bunları uygulayan bir genel merkez olsa özellikle 2014'ten beri başlayan 15 tane belediye başkanı değişmişti PM'de işte bunlarla başlayan artık belediye başkan adaylarının genel merkezdeki yöneticilere güvenmiyorlar. Çünkü oraya gidip kulis yapıp orada işin döneceğini düşünüyorlar. Bu nedenle sokakta kimse çalışmıyor. Kimsenin böyle bir algısı yok, eskiden CHP'li adaylar broşür dağıtırlardı, pankart asarlardı, dolaşırlardı kendilerini tanıtırlardı halka. Atanırlarsa siz niye geldiniz kardeşim demesinler diye öncelik oradaydı. Ama son 2 dönemdir CHP'deki moda genel başkan yardımcısıyla ya da genel başkanla kurabilecekleri bir bağ ile kendisini atatmak. Nasılsa İzmir çantada keklik, insanlar oy veriyor, sokakta ne işimiz var. Öyle gördükleri içinde rahat davranıyorlar CHP Genel Merkezi de çok rahat davranıyor. CHP yönetimi utanmasa seçimlerden sonra açıklayacak adayı yani siz sandığa gidin CHP'ye oyunuzu verin biz sonra açıklayalım. Biz bunu aday yapmıştık diyelim inanın artık iş o noktaya geliyor. Bu kadar rahat bu kadar sorumsuz İzmirliyi bu kadar rencide edecek başkada bir durum söz konusu olamaz.

CHP’LİLER BU ADAMI ÇOK YABANA ATIYOR

Defalarca Nihat Zeybekci ile ilgili CHP'liler çok ciddiye almıyor söylediklerimizi ama hep diyoruz ya biz söylemiştik. Yarın bu stüdyoda da bunları söyleyeceğiz. Ben burada Aziz Kocaoğlu aday olacak dediğimde yayından sonra 2-3 gün boyunca insanlar beni aradı böyle bir şey olamaz imkansız mümkün değil ama bakın Aziz Bey aday oldu. CHP inanılmaz bir şımarıklık içerisinde daha önce olduğu gibi İstanbul, Ankara, Gaziantep birçok yeri CHP böyle kaybetti. Şimdi İzmir kaldı ellerinde eğer böyle giderlerse İzmir’i de kaybedecekler AK Parti'nin adayı sayın Nihat Zeybekci bir İzmirli gibi o kadar güzel diyalog kuruyor ki yarın CHP'den atanacak olan adayın parti içi kavgadan gürültüden oradaki insanlarla nasıl bağ kuracağını çok merak ediyorum ben. Şu diyaloğu şu mimikleri gördük zaten samimiyeti görüyorsunuz. Şimdi bunun gibi yüzlerce örnek göreceğiz. Az önce dedik ya lidere sadakat partiyi öne çıkarmak kurumsallık ne diyor orada ' Tayyip Erdoğan'ın size selamı var diyor. Hiç CHP'lilerden böyle bir şey duydunuz m? Herhangi bir milletvekilinin belediye başkanının size selamı var dediğini. Çünkü öyle bir dert yok ki adamlarda inanılmaz bir ego patlaması var. CHP'li milletvekili olduğunda yürüyüşü değişiyor belediye başkanı olduğunda telefonlara çıkmıyor vatandaşın derdi olduğunda kimse koşmuyor. Şimdi bakanlık yapmış bir adam  çok iyi dönemde bakanlık yapmış 10 yıl belediye başkanlığı yapmış. İzmir'e aday geliyor ben şahsen bakanlık yapsam milletvekilliği yapsam gidip büyükşehir adayı falan olmam yani. AK Parti'nin böyle bir derdi yok. Bugün milletvekili olan yarın bakan olan AK Parti genel başkan yardımcısı oluyor yani bir görev tanımı yok. buradaki hikaye şu arkadaş biz bir ülke yönetiyoruz bizim rollerimiz değişebilir burada rolümüzü nereye biçerler ise biz de oradaki yerimizi alırız, partinin kurumsallaşması partinin ülkeye göre vatandaşa göre kendini monte etmesi böyle bir şey. Şimdi Nihat Zeybekci dışarıdan geldi tamam geldi de bak Tire'ye gitti Safiye nineyle kurduğu diyaloğu gördük dili şivesi 50 yıldır orada oturuyormuş gibi. Bizim aslında CHP'lilere en çok verdiğimiz buradaki mesaj buydu. Bu adamı çok yabana atmayın. Ben Zeybekci’nin iki tane basın toplantısına gittim. İnanılmaz müthiş bir iletişim gücü var vatandaşla. O yüzden CHP'nin bu iç kavgaları bir kenarı bırakması gerekiyor.

ZEYBEKCİ, YILDIRIM’DAN FAZLA OY ALACAK

 AK Parti’ye de gelince geçen seferde söyledim ben Zeybekci'nin, Binali Yıldırım'dan daha fazla oy alabileceğini düşünüyorum. Geçen seçimlerde Binali Bey  ile arada 230 binlik bir oy farkı vardı. ama MHP'nin de oylarını da katarsak 240 bin civarı almıştı MHP.  Ben şunu söyleyeyim size eğer CHP böyle devam ederse AK Parti burada seçimi kazanır. Zeybekci'de burada bir destan yazabilir. Onu da söyleyeyim ben size. Biz burada birçok şey konuşuyoruz bizi çok eleştiriyorlar, beni sanki bir Aziz Kocaoğlu düşmanı ya da bir CHP düşmanı gibi görmesinler bak biz CHP'nin yaşadığı sorunları konuşuyoruz. Niye bu kadar çok CHP'yi konuşuyoruz gündem CHP çünkü bırakın İzmir'i bugün hangi ulusal televizyonu açarsanız açın ilk yarım saati kırk dakikası İzmir. CHP'nin de bu gündemi bir kenara bırakıp artık gerçekte adayları açıklaması gerekiyor.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.