
Kocaoğlu'ndan 'Aykırı sorular'a cevap!
İzmir’de tüm hızıyla devam eden yerel seçim yarışını ve projelerini anlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kendisini sıkça eleştiren rakibi Binali Yıldırm’a “Yıldırım iş değil, şov yapıyor” diyerek seslendi. İzmir köy oldu eleştirilerine de “İzmir köy oldu demekle köy olmaz” şeklinde karşılık veren Kocaoğlu, son günlerde sıkça tartışılan “CHP-cemaat” ilişkisine de İzmir’de düzenlenen Türkçe Olimpiyatları üzerinden yorum getirerek, “Gülen de bu toplumun insanı” sözleri ile yanıt verdi.
- Ege Postası
- 20.03.2014 - 10:18
“ADAY OLAMAYAN BİZDEN BİLDİ”
Sözlerinin başında geçtiğimiz aya damgasını vuran aday belirleme sürecine açıklık getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu şunları kaydetti: “Genel merkezin, genel başkanın burada bu güçlüdür diyerek ona bu kadar yetki vermez. Görüş belirtirsiniz, onu değerlendirir, ya da değerlendirmez. Bir genel başkana, ben illa bunu severim, bunu istiyorum diyemezsiniz. Olur dersiniz geçer gidersiniz. Kimseye bu olur dedirtmezsiniz. Aday olanlar bunu kendinden, kendi meziyetinden bildi. Aday olamayanlar da bizden bildi.”
“TARAFSAM SONUNA AKDAR TARAFIM”
İlçe belediyeleri ile sorun yaşadığına ve geçinemediğine dair eleştirilere de açıklık getiren Kocaoğlu, “Ne ilçe belediyelerimiz kabadayılık yaptı. Arkadaşlarla öyle bir şeyim yok. Arkadaşların da yok. Bana bir şey yapılmadı. Belediye başkanlarımız ile on sendir bir problem yok. İlçe belediyesi karar alıp bize gönderiyor. İmar otoritesi biziz. Biz uygunsa onaylıyoruz. Bunun dışında bir şey yok. Biraz buruluyorlar, ama yapacak bir şey yok. Esas seçimden sonra 7-8 tane belediye başkanımız kurultayı toplayalım dedi. Benim kurultayla ne alakam va? Ben kurultayın toplanmasına gerek yok, imza atmayacağım dedim. İl delegelerinden imza toplayalım, il yönetimini değiştirelim dediler. Buna da onay vermedim. Sonra CHP Grup Başkanvekili’ni değiştirelim dediler. Tamam dedim. Ben de tarafsız kalıyorum dedim. Tarafsızsam tarafsızım siyasette. Tarafsam da, tam tarafım. Öyle ortada durmam. Sonra da baktılar ki, burada bu iş olmuyor, böyle bir şey yaşandı. Benimle bir ilgisi yok” ifadelerini kullandı.
“NAMUSSUZ DEMEYE KALKTILAR, PAYLARINI ALDILAR…”
“Ben Atatürk, bayrak, laiklik, cumhuriyet, demokrasi politikası yapmıyorum. Zaten benim Atatürkçülüğümü, laikliğimi, cumhuriyetçiliğimi kim tartışaca? Malumu ilan etmenin de gereği yoktur. Zaman kaybıdır. Ben iş yapıyorum. Projelerimi konuşuyorum. Muhalefet ne diyece? Namussuz, hırsız demeye kalktılar. Aldılar paylarını… 397 yılla yargılanıyorum. Dava bitmedi ama tüm bilirkişi raporları lehimize geliyor. Beceriksiz, kadrosu yok diyorlar. Niye beceriksiz oluyoru? Merkezi hükümet İzmir’e 12 senede 5 milyar 5 milyar 300 milyon TL yatırım yapmış. Minnacık İzmir Büyükşehir Belediyesi de 6 milyar 300 milyon TL yatırım yapmış. Nasıl bir beceriksizlik b? Merkezi iktidardan yasa ile verilen, ve İzmirlinin ödediği verginin karşılığı dışında bir kuruş almadım. Eğer zaten onu da vermeyeceklerse, İzmir’i bu ülkenin sınırlarından çıkarmaları lazım. İzmir köy değil. İzmir İstanbul değil. İstanbul’un imarını, trafiğini, yoğunluğunu bozdukları gibi, İzmirli İzmir’i bozdurmak istemiyor. Köy demekle köy olunmaz. Kimsenin İzmirlinin moralini bozmaya hakkı yok” dedi.
DİYARBAKIR YORUMU: AKP’NİN YAPACAĞI BARIŞ KALICI OLMAZ
Çok tartışılan Diyarbakır ziyaretine de değinen Başkan Kocaoğlu, “Benim siyasi şov yapmaya ihtiyacım yok. Zaten en beceremediğim iş de o. Zaten becerebilseydim, çok farklı yerde olurdum. Binali Bey onu daha iyi beceriyor. Ama icraatlerde değil, şov bölümünde. Kenti yönetmek bilimle, stratejik planla, kenti bilmekle, belli bir hedefle, hedefinde insan olan bir yol haritası ile olur. Ben Diyarbakır’ı bilerek tercih ettim. Ben AKP’nin ya da dış güçlerin yapacağı barışın kalıcı olacağına inanmıyorum. Bunu genel başkanıma bile sormadım. Ben Türkiye’nin en ileri kentinin belediye başkanıyım. İzmir’e faşist damgasını vurmaya kalktılar. 76 milyon TC vatandaşının birbirini tanıyarak, birbirinin geleneklerini öğrenerek, bir barış ve sağlam organik bağ kurması ile kalıcı barışa ulaşılabileceğine inandım. Ben gittim, geldim. Beni kimse damgalamadı. Amacınız olacak, hedefiniz belli olacak” şeklinde konuştu.
“FETULLAH GÜLEN DE BU TOPLUMUN İNSANI”
“CHP’de cemaat açılımı” eleştirilerine ve İzmir’in Türkçe Olimpiyatları’na ev sahipliği yapmasına dönük eleştirilere de sert yanıt veren Aziz Kocaoğlu, “Hem katıldım, hem destek verdim. Neden vermeyeyi? Fethullah Gülen de bu toplumun insanı. Ben tarikatçı değilim. Benim ne olduğum belli. Türkçe olimpiyatları yapılıyor. Biz buna yer temin ediyoruz. Kim gelirse gelsin, herkese bunu yapıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bütün salonları, tesisleri tüm Türkiye’nin hizmetinde. Ben paralelden filan anlamam. O kendi aralarında olan biten bir şey, beni ilgilendirmez. Bi140 ülkeden insan geliyor, kentimi, ülkemi tanıtıyorum. Bunu bir tanıtım olanağı, aktivite olarak görüyorum. İzmir Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı. Fuar geleneği İzmir’de var. İzmir bu fuar ile Türkiye’yi dünyaya taşımak istiyor. İzmir’in belli bir vizyonu var. İzmir fuarlar kenti olacak diyoruz. Dünyada hiçbir belediye tek başına fuar yapmamıştır. Türkiye’nin en büyük fuar kompleksini yapıyoruz. Kentte fuarcılığı beş kat büyütüyoruz” dedi.
“TOMALARA SU VERDİĞİME PİŞMAN OLDUM”
Son olaylarda TOMA’lara su vermediğinin altını çizen Başkan Kocaoğlu, “Daha önce verdiğime pişman oldum. Gezi olaylarına benim iki oğlum da gitti. Ben de gittim. Hatta milletvekili arkadaşlarla birlikte gittiğimiz de oldu. Orada çoluğa çocuğa bir şey olmasın diye gidiyoruz. Emniyetin, valiliğin, sivil polislere eline sopa vererek, beline de beylik tabancası ile insanları tahrik edeceğini, insanları yerlerde sürükleyeceğini tahmin bile edemedim” diyerek Haziran ayındaki gelişmelerden ötürü özürlerini yineledi.
“KİŞİYE ÖZEL VALİ” 31 MART’TA GİDECEK”
Kocaoğlu, sözlerinin devamında İzmir Valisi Mustafa Toprak’a yüklenerek, “Vali Bey valilik yapmıyor. Yapamaz da… Devletin valisi değil, hükümetin valisi de değil. Herhalde adayın valisi. Aday 30 Mart’ta giderse, o da 31 Mart’ta gider diye düşünüyorum. Kişiye özel vali. Çünkü şartlanmış olarak gelmiş. Binali Bey kazansın diye gelmiş, orada görev yapıyor. Bir Vali, tapeleri çıktı, savcıyı dinleme, oyala savcıyı, operasyon yapmayacaksın diye emniyet müdürüne der m? Biar vali bunu derse siz bir belediye başkanı olarak ne dersini? Halkın seçtiği belediye başkanı olarak valiye saygı duyar mısını? Saygı duymuyorum. Nasıl duyayım'” dedi.
“SEMA PEKTAŞ’I ATAMA YETKİM YOK”
Başkan Aziz Kocaoğlu, Konak ilçesinde Eski Baro Başkanı Sema Pektaş’ın tercih edilmesi sonrasında kendine yöneltilen eleştirilere de, “Sema Pektaş’ı benim atama gibi bir yetkim yok. Benim icadım değil. Kendisi Atatürkçüyüm diyenlerden misli misli Atatürkçüdür. Vatanseverim diyenlerden misli misli vatanseverdir. Adliye koridorlarında simgelerle dolaşılmasın, Adalet bundan etkilenmesin demek suç oldu... Bugüne kadar kişiliğiyle, tutarlılığı ile, insan hakları savunuculuğu ile, İzmir’de kimsenin karşı çıkmadığı, herkesin kabullendiği birisi oldu. Sema Pektaş, herkesin sevdiği saydığı iyi birisidir” diyerek yanıt verdi.
“HAKAN TARTAN KENDİSİ BİR MESELEDİR”
Konak Belediyesi için başkanlık yarışı veren Sema Pektaş ile DSP’den aday olan Hakan Tartan arasında geçen rekabete de değinen Kocaoğlu, “Hakan Tartan diye bir mesele yoktur. Kendisi bir meseledir. Onu da 30 Mart’ta halk çözecektir. Bu konuyu konuşmanın bir anlamı yok. Seçimlere hiçbir etkisi olmaz ve etkilemez. Konak Belediye başkanı yüzde 60 civarında oyla Sema Bektaş olacaktır ve bunun da ihtimali yüzde 99’dur” diye konuştu.
“BİNALİ BEY LAF OLSUN DİYE METROYU ELEŞTİRİYOR”
Metro eleştirilerine Göztepe İstasyonu’nun 25 Mart’ta açılacağını hatırlatarak cevap veren Kocaoğlu,”30 Nisan’da da diğer iki istasyonu devreye alıyoruz. Uzun bir hikayesi var. Son kalan 13 metreyi, üniversite ile birlikte 9 ay çalışarak, projede öngörülen şekilde aşmaya çalıştık ve ancak açabildik. Tünel bitti. Metro 30 Nisan’da tamamen bitecek. Binali Bey ister istemez söylüyor. Laf olsun diye söylüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi nasıl iş yapıyorsa, hükümet de aynı şekilde iş yapıyor. Hızlı tren 5 sefer ertelendi. Ben bunu açtım deyip de, 1,5 sene sonra hizmete almak da var. Ben ekonomiyi Binali Bey’den daha iyi bilirim. Finans yönetimini ve iş yapmasını ondan daha iyi bilirim. Yaptığım işin de hesabını gramına kadar veririm. Siyaset yapıyoruz diye yalan söylenmez. Sezar’ın hakkını Sezar’a vereceksin. Binali Bey, İZBAN’ı biz yaptık diyor. Hayır, TCDD ile birlikte yaptık. Ben yaptım demenin bir anlamı yok, doğru da değil. Biz oraya 700 milyon TL harcadık. Bunu TCDD’nin kayıtlarından söylüyoruz. Bunu ortak yaptık, ortak çalıştırıyoruz” dedi.
“İZMİRLİ RENCİDE DİLMEK İSTEMİYOR”
Başkan Kocaoğlu Başbakan Erdoğan’ın çok tartışılan İzmir Mitingi’ni de şöyle değerlendirdi: “Mitingi izlemedim. Kalabalık olması ayrı bir konudur, belli kitle partileri bu tür kalabalıkları toplayıp miting yapabilir. Böyle yoğun bir miting yapılaması ayrı bir anlam taşır. Çalışılmış, Türkiye’nin her tarafından insan toplanmış. AK Parti bu seçimde nereden baksanız yüzde 25 civarında oy alacak. Mitinge gelen İzmirliler de var. Oy verenlerin hepsi gelse zaten o alandaki kalabalıktan daha fazlası orada toplanır. Siyaset bir tahammül sanatı. İzmirlinin ne Sayın Başbakan ile bir problemi var, ne AKP ile bir problemi var, ne de bakanlar ile bir problemi var. İzmirli rencide edilmek istemiyor. Gavur İzmir dediniz, faşist İzmir imasında bulundunuz ,eli yüzü sümüklü dediniz. Hicap duyuyorum dediniz, sonra gelip büyükşehir belediye başkan adayı oldunuz. Bu sıfatları bu kente yükleyip de sizi sevmesini bekliyorsanız bu abesle iştigaldir. İzmirli dayatmalara, aba altından sopa göstermelere, bana oy ver sana hizmet getireceğim diyenlere, ben kendi gücümle kalkınırım, ama özgürlüğüme ve yaşam biçimime, sizin dayatmalarınıza kanmam diyerek cevap veriyor.”
Yorum Yazın