“İzmir büyük bir köye dönüşüyor”

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Balçova’daki çiçek mezatını ziyaret etti. Çiçekçiler, Yıldırım’dan vakıflar kanunda değişiklik yapılmasını isteyip, cenazelerde ‘çiçek yollamayın bağış yapın’ anlayışına biz karşı çıkıyoruz. Vakıflar bizim işimize, satışımıza karışmasınlar” dedi. Yıldırım ise, “İzmir’in geriye gittiğini İzmir’i yönetenler de söylüyor. İzmir gittikçe geriye gidiyor. Büyük köye dönüşüyor. Bununla ilgili şikayet etmek bir şey ifade etmiyor. Buna dur demek gerekiyor” dedi.

Ege Postası
28.01.2014 - 13:44

ONUR ÇAKIR/HABER SERVİSİ - AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, çiçek üreticileri ile bir süre sohbet etti. Yıldırım, Yıldırım, çiçek borsasına girdi ve tanesi 23 kuruştan 2 bin 500 adet karanfil satın aldı. İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Ali Osman Öğmen, sektörün sorunların ile ilgili Yıldırım’a bilgi verip destek istedi. Öğmen, “Derdimiz çok. Haziran 2013’te yaptığımız tarım zirvesinde taleplerimizi ilettik. Su bitkileri sektörü İzmir’de 100 bin kişilik bir aile. İzmir’de 2 dönümlük seralarda devlete yük olmadan var olmaya çalışıyoruz. Emek yoğun bir şekilde ayakta durup harikalar yarattığımızı düşünüyoruz. Anlamadığımız tek şey var o da, sektöre destek istiyoruz. 6. Bölgede yatırım yaparsanız destek var ama İzmir’de yatırım yapacaksınız 40 dönümlük sera yapmanız gerekiyor. Jeotermal seralara tahsisi noktasında taleplerimiz var. Bu konuda bize yardımcı olunmasını istiyoruz. Sanki bizim seramızın yarısında marul yarısında gül var. Marulun KDV’si yüzde 8, gülün yüzde 18. Bizi Maliye Bakanı’nın önüne atmayın. Neden bir Hollanda gibi olamıyoruz. Orada KDV yüzde 6. Bu sektöre gerçek anlamda destektir. Çiçek dalında güzeldir anlayışı değildir bizim anlayışımız. ‘Çiçek yollamayın bağış yapın’ anlayışına biz karşı çıkıyoruz”. Vakıflar bizi taklit etmeden, bağış karşılığı makbuz versinler. Bizim işimize, satışımıza karışmasınlar. Vakıflar Kanunu’nda değişiklik istiyoruz” dedi.

CENAZEDE TİCARETİN OLMASI GELENEKLERİMİZE TERS
Yıldırım, “Burada günlük işlerin nasıl yapıldığını görme fırsatı yakaladık. Çiçekçilik iki türlü yapılıyor. İzmir’de süs bitkileri birçok dış ilçemizde çok yaygın olarak yapılıyor. Ciddi bir pazar payına sahip. Kesme çiçekçilikte durum daha da farklı. Orada tabiatı ile büyükşehir belediyeleri başta olmak üzere yıllık başta 15 ton gibi bir büyüklüğe ulaşan satımlar alıyorlar. Sözleşmeler yapıyorlar. Ciddi destek olduğunu görüyoruz.
İç ve dış talebe göre fiyat belirleniyor. Gittikçe küçülen üretim alanları bu sektörün büyümesindeki en büyük engeli
Satışı özendirecek bir iki ciddi düzenleme gerekiyor. Cenazelere çelenk gönderilmesi, vakıflara para yardımı yapılması işinin çiçekçiliği olumsuz etkilediğini öğrendik. Cenaze gibi maneviyatı yüksek olan bir yerde ticari alışveriş olması da bizim örf ve geleneklerimize uygun değil. Sebze ve meyvenin ayrı vergilendirilmesi ayrı bir sorun” dedi.

2 AY İÇERİSİNDE ÇÖZECEK DERSEK İNANMAYIN
“İzmir’in bütün katmanları, paydaşları bizim bir anlamda sorumluluğumdur” diyen Yıldırım, “İzmir’de her sektörü mümkün olduğunca ziyaret edip onları dinleyip sorunları not alıyoruz. 2 aylık süre içerisinde bu sorunları çözeceğimi söylesek de inanmayın. Seçim kampanyalarında verilen sözlerin ne kadar buharlaştığını görüyoruz. Geçmiş yönetimlerin sözlerinin havada kaldığını, gerçekleşme oranı çok düşük olduğu belgelerle ortada. Bizim tercihimiz sizi tanımak sorunlarını bilmek. İzmir halkı bize bu şerefli görevi verirlerse bu konu bizim konumuz değil, bu bizi ilgilendirmiyor gibi kolaycılığa kaçmayacağız. Sizlerle doğru olan projelerle arkanızda olacağız mücadele edeceğiz. Şuanda bununun sözünü verebilirim. Birbirimizi anlama ziyaretidir” dedi.

BALÇOVA GÜZELLİKLERDEN YARARLANAMIYOR
Yıldırım, Balçova’nın büyük bir değişim yaşadığını ancak bu değişimden yetirince yararlanamadığını öne sürerek, sözlerine şöyle devam etti:
“Termal turizm Balçova içi büyük önemi var. Sıcak suların çiçekçilik için ayrı bir önemi var. Eko sistemi iyi kullanmak gerekiyor. Bu yüzden de Balçova’da devam eden imar ve yapılaşmayla ilgili tartışmaların erimesi lazım. İlçenin geleceğinin hangi alanda olacağına karar verilmesi lazım. Aksi halde herkes mağdur. Çiçekçi mağdur, arsası olan mağdur. Bu konular geniş bir şekilde ele alınacak. Aksi halde geçici yapılarla şehrin kalbinde iyi bir görüntü yok. Çiçek dediğiniz zaman akılda çağrışan güzellik demektir. Bu güzelliği bu bölgeye yansıması lazım. Havadan baktığınız zaman bölgenin karmaşa içerisinde olduğunu fark ediyorsunuz. Fiilen denizle bağı hemen hemen kopmuş. Denizi kullanamıyorlar. Baraja doğru yükselen yeşil dağlar teleferik çalışmadığı için oradan da vatandaş maalesef istifade edemiyor. Güzelliklerden yararlanamıyorlar”

İZMİR BÜYÜK BİR KÖYE DÖNÜŞÜYOR
Yıldırım, Balçova’da seçim kazanmaları durumda ekip ruhuyla çalışacaklarını belirterek, “Biz mazeret üretmeyeceğiz. İş, hizmet üreteceğiz. Sorunların parçası olmayacağız. Çözümün parçası olacağız. Türkiye’nin her tarafına hizmetleri yayarken, hizmet odaklı çalıştık. Asla kolaycılığa kaçmadık. İzmir’in geriye gittiğini İzmir’i yönetenler de söylüyor. İzmir gittikçe geriye gidiyor. Büyük köye dönüşüyor. Bununla ilgili şikayet etmek bir şey ifade etmiyor. Buna dur demek gerekiyor. Antalya’ya 12 milyon, İstanbul’a 15 milyon ziyaretçi geliyor. İzmir’in nüfusunun yarısı bile misafir gelmiyorsa, bunun sorgulanması gerekiyor. Buraya ne kadar çok insan gelirse burada hareketlilik o kadar artar. Sizin sektörünüz de aynı derecede büyüyecek. Sadece süs bitkileri değil, kesme çiçek üreticilerini de destekleyeceğiz. Elimizde ne kadar imkan varsa kullanacağız. Vakıflar, ÖTV konusu notlarımızda var. Bunla ilgili çalışmayı seçimlerden sonra yapacağız. Biz derdimizi iyi anlatırsak doğru yerde çözüm ararsak çözüm bularız. Taleplerimizin makul ve mantıklı olmasını birlikte kararlaştıracağız. Ülke gerçeklerini dikkate alıp önceliklerimizi belirleyeceğiz” dedi.

AK Parti Balçova Belediye Başkan adayı Hasan Özcan ise, “Çelenk gönderme konusundaki görüşlerinize katılıyorum. Bu sektör işsizlik sorunun çözümünde önemli bir görev üslenebilir” dedi.