
İzmir Barosu'ndan 'konuşmasız' adli yıl açılışına tepki: Ses yükseltmeye devam edeceğiz
İzmir Barosu, adli yıl açılış töreninde konuşmalara yer verilmemesine tepki gösterdi: "Yargının diğer kurucu unsurları susmayı tercih etse de İzmir Barosu sesini yükseltmeye devam edecek."
- Ege Postası
- 01.09.2025 - 14:18
İzmir- İzmir Barosu, 2025-2026 adli yılının başlaması ve bu yılki adli yıl açılış töreninde konuşmalara yer verilmemesine ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Bayraklı’da yer alan İzmir Adliyesi önünde düzenlenen açıklamada basın metnini İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz okudu.
Bugün Türkiye’nin totaliter bir rejimle yönetildiğini kaydeden Sefa Yılmaz, “Haksız ve hukuka aykırı tutuklamalar, tutuklamaların artık bir kural ve ceza infazına dönüşmesi, muhalif her kişi ve söylemin davalarla, sürgünlerle, baskıyla yok edilmek istenmesi gibi uygulamaların kurumsallaştığı, sıradanlaştığı, normalleştiğini tüm yurttaşlar olarak görmekteyiz. Halkın adalet, özgürlük, demokrasi, iş ve aş beklentilerinin bu şekilde baskılanmasının, ülkemizin hukuk devleti niteliğini yitiriyor olmasının en olumsuz karşılığı da hukuka, adalete, yargıya olan güvenin azalması, ortadan kalması olmaktadır. Bugün hiçbir yurttaşın kendisini hukuken emniyette hissetmemesi toplumsal bir olgu olarak çok büyük bir soruna işaret etmektedir. Adil, toplumsal vicdanı zedelemeyen, eşit, özgür kararlar yerine savunma hakkı kısıtlandığı, yurttaşların en temel demokratik/hukuki hak ve özgürlüklerinin sürekli olarak hedefte olduğu bu tablo, yalnızca hukukçuların değil, doğrudan doğruya toplumun özgürlüğünü, eşitliğini ve geleceğini tehdit etmektedir” diye konuştu.
“Adalet, yaşamın her alanında kazanılması gereken bir mücadele alanıdır”
Açılış töreninde konuşmalara yer verilmemesinin kabul edilebilir olmadığını kaydeden Yılmaz, “İzmir Barosu’nun muhalif sesinin duyulmasının sorun teşkil ettiğini düşündüren bir uygulama ile, bu yılki adli yıl açılış protokolünün ilk kez konuşmasız bir törenle gerçekleştirilmesi de kabul edebileceğimiz bir durum değildir. Yargının diğer kurucu unsurları susmayı tercih etse de İzmir Barosu sesini yükseltmeye, sorunları dile getirmeye devam edecektir.
Mücadelemiz yalnızca bir hukuk mücadelesi değil, aynı zamanda özgür, eşit ve demokratik bir toplum mücadelesidir. Hukuku bu bağlamdan ayırmak ise her iki mücadeleyi de örseleyen bir tavırdır” dedi.
‘Avukatlar toplumun sorunlarından bağımsız bir meslek grubu değildir’
“Bizler geciken adalete, yavaş işleyen yargılamaya, avukatların ekonomik ve mesleki problemlerine, avukatlığı önemsizleştiren, ortadan kaldırmak isteyen, bir formaliteye çevirmeye çalışan, avukatsız bir yargı hayali kuranlara karşı gerek gündelik gerekse uzun soluklu mücadelemizi sürdürmekten bir an bile vazgeçmeyeceğiz” diyerek sözlerine devam eden Yılmaz, “Bu mücadele salt avukatların bir özlük mücadelesi, mesleki refleksi değil, avukatlığın yargı faaliyetindeki etkisinin ortadan kaldırılmasının toplumun adalete ulaşamamasına karşılık geldiğini bilerek verilen bir mücadele olarak değerlendirilmelidir. Avukatlar toplumdan ve toplumun sorunlarından bağımsız bir meslek grubu değildir” dedi.
Son olarak sorunlar silsilesi karşısında mücadelenin önemine değinen Yılmaz, “Ülkemizin hak ettiği demokrasi, hukukun üstünlüğü ve adalete ulaşması hedefinin aslında ekmek ve su gibi ne kadar zaruri bir ihtiyaç olduğu bugün dolup taşan cezaevleriyle, skandallarla, cezasızlık politikalarıyla, eşitlik ve adalet duygusunun bir türlü tatmin edilememesiyle her gün, her an görülmektedir. Dolayısıyla dün olduğu gibi bugün de adli yıl açılışlarını klişeleşmiş ancak asla içi doldurulmayan hukuk ve adalet söylemleriyle değil, gerçek sorunların tespiti ve bunların çözümü için hem tüm meslektaşlarımızla hem de halkla kol kola, omuz omuza mücadele etmek gerekliliğini bir an bile aklımızdan çıkarmadan, meslektaşlarımızın yeni adli yılını tebrik ederiz” dedi.
Yorum Yazın