Emekli soluğu yine sokakta aldı

Son dönemde eğitim, sağlık ve ücret artışları gibi birçok konuda sıkıntı yaşayan emekliler tepkisini dile getirmek için soluğu yeniden Konak Meydanı’nda aldı. DİSK’e bağlı sendikalardan Emekli-Sen tarafından düzenlenen eylemde 17 Aralık sonrasında yaşanan süreç masaya yatırılırken, “Emekliye kaynak yok dediler, yandaşları zengin ettiler” diyerek tepkisini dile getiren emekliler, iktidarın kendilerini sefalete ve yokluğa mahkum ettiğini savunarak 17 Aralık süreci sonrasında yaşananlara sert tepki gösterdi.

Ege Postası
30.01.2014 - 13:10

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Konak Meydan’ında emeklilerin “Savaşa değil, sağlığa bütçe”, “Her yer rüşvet, her yer yolsuzluk”, “Çetelere değil, emekçilere bütçe”, “İşte sendika, işte DİSK” sloganları eşliğinde başlayan eyleme DİSK ve Genel-İş’in Genel Merkez yöneticilerinden Remzi Çalışkan, Çetin Çalışkan, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve Genel-İş Sendikası şube başkanları, Emekli-Sen Konak Şube Başkanı İbrahim Yılmaz ve sendikanın diğer şube yöneticileri ile siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda emekli vatandaş katılım gösterdi.

“DERİN DEVLETİN YERİNİ PARALEL DEVLET ALDI”

“İşte Sendika, İşte DİSK” sloganları eşliğinde konuşmasına başlayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “17 Aralık operasyonundan sonra devlette ve hükümette yeni yeni sözcükler türemeye başladı. Biz 12 Eylül öncesinde ve sonrasında derin devleti biliyorduk ama paralel devlet anlayışını da 12 yıllık AKP iktidarında öğrenmiş bulunmaktayız. Paralel devlet diyorlar ama kimi kastettiklerini kamuoyuyla paylaşmıyorlar. Biz paralel devlet yerine hükümetin paralel sendikalar kurduğunu biliyoruz. 2,5 milyon memurumuzu ilgilendiren toplu sözleşmede 11 yıldır Memur-Sen üzerinden yapmış olduğu satış pazarlıklarına paralel sendikacıları oluşturarak arkadaşlarımızı, emeklilerimizi, yoldaşlarımızı açlığa ve yoksulluğa mahkum ettiler. Evet, bir paralellik varsa kurduğunuz sendikalardan başlıyor Sayın Başbakan… Siz mücadele eden, özgürlük savaşı veren sendikaları istemiyorsunuz. O yüzden ki emeklilerimiz bugün aldıkları maaşı hak etmiyorlar. Ama siz memur sendikalarınızla kurduğunuz tuzaklarla emeklilerimizi, işçilerimizi ve memurlarımızı yoksulluk sınırı altında yaşatıyorsunuz. Paralel devletiniz de sizin olsun, paralel sendikalarınız da sizin olsun, dün beraber yürüdüğünüz o yollar, beraber ıslandığınız o yollar da sizin olsun. Bizim mücadelemiz alanlardır. Bizim mücadelemiz özgürlük ve demokrasi mücadelesidir’’ şeklinde konuştu.

“EMEKLİYİ SEFALETE MAHKUM ETTİLER”

AKP İktidara gelir gelmez sosyal güvenlik reformu diye sunduğu sözde reformla sosyal devleti tasfiye etti. Bunun sonucunda devlet tarafından herkese eşit şekilde sunulması gereken sağlık, eğitim, sosyal güvenlik, gibi en temel hizmetleri bile özelleştirdi. Sağlığın özelleştirilmesi nedeni ile toplumun emekçi ve dar gelirli tüm kesimleri gibi sağlık hizmetlerine en çok ihtiyaç duyan milyonlarca emeklinin sağlık hizmetlerine ulaşmaları gün geçtikçe imkansızlaşmaktadır. Devletin sağlık hizmetlerinden çekilmesi sonrasında sermaye yaratılmakta ve özel sağlık kurumları kaynak aktarılmaktadır. 2013 yılı ve 2015 yılı için hükümet ve kamu çalışanları adına Memur-Sen arasında imzalanan sözde toplu sözleşmede, memurlara 175 TL ayık artış verilmiştir. Ancak bu rakam emekli aylıklarına 143 TL olarak yansımıştır. Emekliler bir yandan kaynak yok bahanesi ile sefalete mahkum edilirken, diğer yandan da sisteme teşvik amacı ile özel bireysel emeklilik sistemine devlet bütçesinden kaynak aktarılmaktadır. Bu politikanın asıl amacı kamu emeklilik sisteminden kaçışı hızlandırmak ve insanları fona teşvik ederek bireysel emeklilik şirketlerine kaynak aktarmaktır” dedi.

“GEİZ OLAYLARI DA HAKLILIĞIMIZI GÖSTERDİ”

Sözlerinin devamında 17 Aralık sürecine de değinen Emekli-Sen Konak Şube Başkanı İbrahim Yılmaz, “AKP’nin 11 yıllık iktidarının üzerinde oturduğu kirli ilişkiler ifşa olmuştur. Operasyonu komplo olarak açıklayıp karşı koymaya çalışan iktidar, mağduru oynamaya çalışmaktadır. Bir yandan rüşvet olarak alınan milyonlarca doların evdeki ayakkabı kutularında saklandığı, iktidar diğer yandan da kaynak yok diyerek emekliyi açlığa mahkum etmektedir. Ülke talan edilmiş, kent merkezleri ve doğal kaynaklar yandaşlara rant uğruna peşkeş çekilmiştir. AKP tarafından bu ülkeye demokrasi ve özgürlük getirilmesi mümkün değildir. Zira AKP, demokrasiyi sadece kendisi ve yandaşları için isteyen bir partidir. Özgürlük ve demokrasi ancak mücadele ile kazanılır. Haziran ayındaki Gezi olayları da bunu göstermektedir. Sendikamız önüne çıkan tüm engellemelere rağmen yılmadan mücadele etmeye devam etmektedir. Önce emekliler için, sonra da emek ve demokrasi karşıtı uygulamalara karşı mücadele etmeye kararlıdır. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın Emekli-Sen, yaşasın DİSK” diyerek konuşmasına son verdi.