Dolar 40,1704
%0.22
Euro 47,0711
%0.09
Altın 4.315,870
%0.91
Bist-100 10.358,00
%0.26

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Dervişoğlu’nun duygusal anları

Dervişoğlu’nun duygusal anları

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, şehit aileleri bir araya geldiği ziyarette duygusal anlar yaşadı. “Şehitlerin ne için canlarını verdiğini idrak edemeyenler, tarihi sorumluluklarının farkında olmayan ve devlet yönettiğini zanneden zavallılardır.” diyen Dervişoğlu, “Huzurunuzda yemin ediyorum. Onların sebepsiz yere ölmediğini bu dünyaya haykıracağım. Onların hatıralarını sahipsiz bırakanların yakalarına yapışarak muhafaza edeceğim. Ve sizin sesiniz olmaya devam edeceğim” şeklinde konuştu.

  • Ege Postası
  • 12.07.2025 - 21:29
  • Güncelleme: 12.07.2025 - 21:36

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Edirne programı kapsamında şehit aileleri derneğini ziyaret etti.

Türkiye’nin kötü günler geçirdiğini söyleyen Dervişoğlu, “Hem şehitlerimizin ruhlarını inciten hem de ailelerin gönüllerini yaralayan süreçlerin yaşandığı günler içerisindeyiz. Ama bilmenizi istiyorum ki evlatlarınız boş yere ölmediler. Canlarını boş yere feda etmediler. Vatanın sağ olması için canlarını verdiler ve hepsi 85 milyonun avladı oldular.” dedi.

“Şehitlerin ne için canlarını idrak edemeyenler zavallılardır”

Konuşması sırasında duygusal anlar yaşayan Dervişoğlu, “Gönüllerin incinmesinin, hatıraların zedelenmesinin kabul edilebilecek bir yanı yoktur. Bugün bu hataları işleyenler, zamanı gelecek neye sebep olduklarını idrak edeceklerdir. O gerçeklerle buluşacaklardır. Onların ne için canlarını verdiğini idrak edemeyenler, tarihi sorumluluklarının farkında olmayan ve devlet yönettiğini zanneden zavallılardır.” şeklinde konuştu.

“Üzerimize düşen sorumlulukları yerine getireceğiz”

Atılan adımların sadece şehitlerin ruhlarını incitmediğine işaret eden Dervişoğlu, “Bugün yaşananlar bize emanet bırakılan değerlerin çiğnenmesidir. Bu sebeple bu değerlerin korunması, şehitlerimizin hatıralarının yaşatılması, onların ailelerinin taşıdıkları değerlere sahip çıkılması noktasında üzerimize düşen sorumlulukları yerine getireceğiz. Kimse tereddüde düşmesin” ifadelerini kullandı.

“Huzurunuzda yemin ediyorum”

Hiçbir emanetin sahipsiz kalmayacağının altını çizen Dervişoğlu, “Tüm bunlar ailelerimizi büyütecektir ve güçlendirecektir. Huzurunuzda yemin ediyorum. Onların sebepsiz yere ölmediğini bu dünyaya haykıracağım. Onların hatıralarını sahipsiz bırakanların yakalarına yapışarak muhafaza edeceğim. Ve sizin sesiniz olmaya devam edeceğim.” açıklamalarında bulundu.

“Bu adımların hesabını nerede sorulması gerekirse soracağım”

Dervişoğlu, “Bu işi, evlatlarını bu vatana feda etmiş insanları istismar ederek ele almak istemiyorum. Duygulardan yararlanmak gibi bir niyetin yok. Gerçekler üzerinden konuşuyorum. Şehitlik ve gazilik müessesinin bu denli görmezden gelinip atılmış bu adımların hesabını nerede sorulması gerekirse soracağım. Bu; sokaklar, meydanlar, kürsüler, TBMM, STK’lar olur. Neresi olursa olsun sizlerin hakkını hukukunu ve şehitlerimizin hatıralarını sonuna kadar müdafaa edeceğim” dedi.

“Olup bitenlerin mağduruyuz”

Tarih şuurundan yoksun insanların oluşturduğu düzenek içerisinde bir süreç sürdürüldüğünü kaydeden Dervişoğlu, “Evlatlarımızın katline sebep olan terör örgütlerinin de yol göstermesiyle bütün bunları yaşamaya geçirmeye çalışıyorlar. Biz olup bitenlerin mağduruyuz. Biz bu devleti yönetmiyorduk ki. Geçmişte alınan kararları biz almış değildik ki. Bugünkü kararları biz almadığımız gibi o dönemin faturalarını da bize ödettikleri gibi yarınların faturalarını da bize ödetmek için tetikte bekleyen insanlar var” değerlendirmesini yaptı.

“Bu bataklığın gerçek adı ihanettir”

Dervişoğlu, “Çocuklarımızın katillerine terörist diyemeyenlerle iş birliği yaptığını söyleyenler gaflet, delalet ve hatta ihanet içindedirler. İhanet demeyin diyorlar. Böyle durumlar da gafillik de ihanettir. Devlet yöneten insanlar gafil olmazlar. Devleti yönettiğini iddia ediyorsa, gaflet bataklığına düşmüşse, bunun düştüğü bataklığın gerçek adı ihanettir. Türkiye’yi yönettiğini zannedeler ve onların ayakdaşları da benim gözümde bu statüde insanlardır.” diye ekledi.

İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, “Bütün bunlara sebep olanları Cenab-ı Allah, kahrı perişan eğlesin.” dedi.

Köylüler Türkiye’nin geldiği yeri anlattı: Kuru soğan-ekmek

Öte yandan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Edirne programı kapsamında Uzunköprü ilçesine bağlı Çakmakköyü’de çiftçilerle bir araya geldi. 

Ülke genelindeki yaptığı ziyaretler sırasında toprağa düşürdüğü terin karşılığını alan tek bir çiftçiye bile rastlayamadığını belirten Dervişoğlu, “Herkes girdi maliyetlerinden, gübre, ilaç, elektrik fiyatlarından muzdarip. Anadolu çiftçisi perişan durumda. Çiftçilerimiz iklim değişikliğinden dolayı kuraklıkla da mücadele ediyor ve suya kavuşmakta zorlanıyor. Çiftçilerimizin karşı karşıya olduğu bütün sorunları TBMM’de araştırma önergeleri ve kanun teklifleri vererek gündeme getirmeye çalışıyoruz.” dedi.

“Çiftçinin çözülemeyecek sorunu yok”

Gerçekleştirdiği ziyaretleri iktidar mensuplarının da takip ettiğine işaret ederek sorunların çözümü noktasında katkı sağlamaya gayret sarf ettiklerini dile getiren Dervişoğlu, “Tekirdağ ziyaretimizde de Ergene Havzası’nı dolaştık. Oradaki çiftçilerimizin dertleriyle hemdert olmaya gayret sarf ettik. Gördüğümüz şudur; çiftçilerin çözülemeyecek sorunu yok.  Bütün dert yanlış politikalardan ve birbirine entegre olmuş sorunlardan kaynaklanıyor. O sorunların çözülebilmesi için doğru projelerin hayata geçirilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Vatandaşın kuru ekmek – soğan isyanı 

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, partisinin istişare toplantısındaki açıklamalarına daha sonra değineceğini belirten Dervişoğlu, “Türkiye’yi nereye götürdüklerini kamuoyu ile paylaşmaya devem edeceğim” dedi.

Bu sırada “Türkiye’nin geldiği yer burası” diyerek araya giren bir vatandaş elindeki kuru soğan ve ekmeği gösterdi.

İktidara tepki gösteren vatandaş “Çiftçimiz çok üzgün. Tarlalar boş kaldı. Maaşlara zam, tencereye soğan! Ben bunu oğlumun önüne nasıl koyacağım. Başarılı da bir oğlum var ama cebine harçlık koyamıyorum. Ben bir Karadenizliyim. Herkes gerçekleri görsün. Oğlum bana ‘ekmek döner getir’ diyor, onu bile getiremiyorum. Pazardan döküntülü soğan alıyorum. Benim hakkım bu mu? Ben ev hanımıyım, kocamın da bir maaşı var. Verdi zammı, elektrikten gitti. Verdi zammı, sudan gitti. Herkes susuyor. Tak kadın benim. Diğer kadınlar nerede? Herkes evinde oturup ‘açım’ diyor. Çıkın da konuşun. Bakalım aç kalacak mısınız?” ifadelerini kullandı. 

“Bizi iktidar yaparsınız öncelikle yoksulluğa son vereceğiz”

Muhalefet partisi olmaları sebebiyle iktidarı uyarmanın mücadelesini verdiklerini dile getiren Dervişoğlu, “Ama bu problemleri çözebilmek adına projelerimizi uygulama fırsatını bize verirseniz, bizi iktidar yaparsınız, öncelikle bu ülkedeki yoksulluğa son vereceğiz. Yoksulluğa son vermek için de önce yolsuzluğu ve ihaneti engelleyeceğiz. Her gün bir yerdeyiz ama televizyonları açtığınızda bizleri göremezsiniz. Çünkü bizi göstermeme için ellerinden geleni yapıyorlar. Madem onlar bizi göstermiyor ben de Anadolu yollarına düştüm. Sıkılacak elleri sıkacağım, girilecek gönüllere gireceğim ve Allah’ın izniyle bu millete kendi iktidarının sahibi olma mücadelesini sürdüreceğim” şeklinde konuştu. 

“Önümüzdeki dönemler için Erdoğan iktidarından bahsetmek mümkün değil”

Her siyasi partinin siyasi bir ömrünün olduğunu savunan Dervişoğlu, “İktidar da 25 senedir işbaşında ama görülen ve anlaşılan o ki onların da dönemi son bulmuştur.  Önümüzdeki dönemler için Recep Tayyip Erdoğan iktidarından bahsetmek çok mümkün görülmemektedir. Anadolu'ya çıktığımızda, vatandaşın gözlerine baktığımda onların yüreklerindeki hissiyatı böyle okuyorum. Siyaset böyle bir şey. ‘Ben geldim 25 sene kaldım. Bir 25 sene daha kalayım’ diye bir çaba gösterseniz bile o çabanız karşılık bulmuyor. Türkiye'de tek adamlığa evrildiğini söyleyebilmemiz mümkün olan birtakım rejim değişiklikleri de yaşandı. Bir sistem yaşama geçirildi. Bu sistem bile bir kişiye, ancak 10 sene cumhurbaşkanlığı yapma hakkı veriyor. Sayın Cumhurbaşkanı neredeyse 15 yılını tamamlamış durumda. Yani 5 sene fazla yaptı. Erdoğan bir kez daha cumhurbaşkanı olmak ve bu süreyi 20 yıla uzatmak istiyor olabilir. Ama ben vatandaşa gittiğimde görüyorum. Çiftçinin, işçinin, kadınların ve gençlerin kararlılığını görüyorum. Gördüğüm ve anladığım şudur: Bu iktidar abbas yolcudur gidecektir. Bu iktidar kalmak için hangi yöntemi kullanmaya kalkışırsa kalkışsın bunda muvaffak olamayacaktır” diye ekledi.

“Sorulacak hesap varsa soracağız”

İktidarın gitmekten korktuğunu söyleyen Dervişoğlu, “Bir iktidar gitmekten ‘gidersem hesap sorarlar’ diye korkar. Sorulacak hesap varsa vallahi de soracağız billahi de soracağız. Kimseyi hesapsız bırakmayacağız. Korkunun ecele faydası yoktur. Gitmemek için demokratik olmayan yöntemlere sapmanın da anlamı yoktur. Türkiye demokrasi ile yönetiliyorsa iktidar değişimine hazır olmalıdır. İktidar sandıkta değişmelidir. Sandıktan kaçmak ya da siyasi rakiplerini tasfiye ederek görevde kalmaya çabalamak beyhudedir. Demokrasi bir ahlak, inanç işidir. Siz demokrasiyi gitmemek için bir vasıta haline getirmeye kalkışırsanız her geçen gün diktatörlüğe bir adım daha yaklaşmış olursunuz. ‘Ben geldim, gitmiyorum’ demek Türk milletine hakarettir. Türk milletinin isteği ve beklediği geldiği gibi kalan siyasetçi tipi değildir. Türk milleti, istediğini yapabilmek için dini, yasaları istismar eden, anayasayı kendine uydurmak isteyen siyasetçiler aramıyor. Türk milleti, Cumhuriyet’in değerlerini sahiplenen siyasetçi fikrini arzuluyor.” ifadesini kullandı.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.