Dolar 39,6802
%0.18
Euro 45,7275
%0.09
Altın 4.275,960
%-0.35
Bist-100 9.218,00
%1.27

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
DİSK’ten tutuklanan yöneticiler için açıklama: ‘İktidar muhalifleri cezalandırıyor’

DİSK’ten tutuklanan yöneticiler için açıklama: ‘İktidar muhalifleri cezalandırıyor’

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğuna karşı gerçekleştirilen eylemlerde ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ ettikleri gerekçesiyle DİSK 8 Nolu Şube Başkanı ve 3 Nolu Şube Kadın Komisyonu Başkanı tutuklandı. Genel İş Örgütlenme Dairesi Başkanı Ali Haydar Kaya, “Siyasi iktidar, temel hakları dahi yok saymakta; muhalif olanı, örgütlü olanı cezalandırmak istemektedir.” dedi.

  • Ege Postası
  • 17.06.2025 - 12:51
  • Güncelleme: 17.06.2025 - 17:15

ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından ülke genelinde yapılan eylemlere Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu (DİSK) yöneticileri ve üyeleri de destek vermişti.

İmamoğlu için gerçekleştirilen mitinglerde ise DİSK Genel İş Şube Başkanları ‘Diktatör Erdoğan’ ve ‘Hırsız Erdoğan’ sloganları attığı gerekçesiyle dün ifadeye çağırıldılar.

GÜMÜŞTEKİN VE BİLİR TUTUKLANDI

İfadelerinin ardından Genel İş; 2,6,9,10 Nolu Şube Başkanları serbest bırakılırken, 8 Nolu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve İzmir 3 Nolu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Mine Bilir tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi.

Mahkeme, Gümüştekin ve Bilir’in ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tutukluluğuna karar verdi.

Alınan kararın ardından bugün DİSK Ege Bölge Temsilciliği’nde açıklama gerçekleştirildi.

Açıklamayı, Genel İş Örgütlenme Dairesi Başkanı Ali Haydar Kaya, Genel İş 3 Nolu Şube Başkanı Serap Yılmaz ve 8 Nolu Şube Sekreteri İlham Uluç gerçekleştirdi.

“İKTİDAR MUHALİF OLANI CEZALANDIRIYOR”

Kaya, “Bu tutuklama sadece iki sendika yöneticisine değil, doğrudan sendikal hak ve özgürlüklere, ifade özgürlüğüne, kadın mücadelesine ve emek demokrasi mücadelesine yönelmiş açık bir gözdağıdır. Bu hukuksuz uygulama, ülkeyi yönetenlerin kendilerinden farklı düşünenleri bastırma ve örgütlü mücadeleyi sindirme çabalarının yeni bir örneğidir. Genel-İş Sendikası, tarihi boyunca yalnızca ekmek ve ücret için değil; adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi için mücadele etmiştir. 19 Mart sonrası artan baskılar, yargının siyasallaşması ve toplumsal muhalefetin hedef haline getirilmesi karşısında sendikamız demokrasi için sesini yükseltmeye devam etmiştir. Bugün yaşananlar, bu direngen duruşun cezalandırılmasıdır. Arkadaşlarımızın talebi yalnızca adalet ve demokrasi olmuştur. İfade ettikleri düşünceler Anayasa'nın ve uluslararası sözleşmelerin tanıdığı ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Ancak siyasi iktidar, bu temel hakları dahi yok saymakta; muhalif olanı, örgütlü olanı cezalandırmak istemektedir.” dedi.

“TUTUKLAMA İÇİN GEREKEN HİÇBİR KOŞUL BULUNMUYOR”

Kaya, tutuklamaların hürriyet ihlali olduğunu belirterek, “Sendikamız, konuyu bütün normların üstünde olması gereken Anayasamızda yer alan ve 24 ve 25. maddelerinde düzenlenen düşünce kanaat hürriyeti ile düşünce ve kanaat açıklama hürriyeti bakımından ele almaktadır. Bu tutuklama sözünü ettiğimiz bu temel hürriyetlerin ihlali anlamına gelmektedir. Yerleşik yargı kararlarında siyasi kişiliklere yapılan eleştirilerin çok sert nitelikte olsa bile hakaret olarak değerlendirilmeyeceği ifade edilmektedir. Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan demokratik ve çoğulcu bir siyasal düzenin temeli olan düşünce ve ifade özgürlüğü artık kullanılamaz hale getirilmiştir. Üstelik tutuklama için gereken hiçbir koşul bulunmamaktadır: Ortada kaçma şüphesi yoktur, delil karartma ihtimali yoktur, buna rağmen, arkadaşlarımız tutuklanmıştır.” ifadelerine yer verdi.

“DİRENİŞİN YIL DÖNÜMÜNDE OLMASI TESADÜF DEĞİL”

Öte yandan bu kararın siyasi bir karar olduğunu belirten Kaya, “Anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşleri kapsamında hakkını kullanan, düşünce ve kanaat açıklama özgürlüğünü kullanan Şube Başkanımız ve temsilcimizin tutuklanması; hukuki değil, siyasi bir karardır. Bu hukuksuzluk, yalnızca Genel-İş'e değil; tüm sendikalara, demokratik kamuoyuna verilmek istenen bir gözdağıdır. Ama bilinmelidir ki; bu baskılara boyun eğmeyeceğiz. Genel-İş Sendikası olarak hukuka aykırı bir biçimde tutuklanan yöneticilerimizin yanındayız. Bu hukuksuzluklar sendikal hak ve özgürlüklere yönelik müdahaledir. Çağrımızdır! 15-16 Haziran'ın 55. Yıldönümünde egemenlerin yaptığı tarihsel bir tutarlılık içermektedir. Tamda 15-16 Haziran Direnişinin yıl dönümünde Sendikamızın Hedef alınması tesadüf değildir. Bu karanlık düzeni, birlikte dayanışmayla aşacağız. Demokrasiyi, adaleti ve özgürlüğü savunmak, hepimizin görevidir. Tüm kamuoyunu, demokrasiye, hukuka ve sendikal haklara sahip çıkmaya çağırıyoruz.” diye konuştu.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.