CHP’nin ’25 Kasım’ açıklamasına AK Parti’den tepki: Bayraklı’daki şiddeti de konuşmalıydı!
İZSU Meclisi’nde CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, açılış konuşmasında 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü’nün önemini vurgulayan bir konuşma gerçekleştirdi. AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca ise, “Kendisinin meclis üyesi olduğu Bornova ilçesine komşu olan Bayraklı ilçesinde Fatma Akçam isimli bir CHP’li meclis üyesinin yine bir CHP’li örgüt mensubu tarafından uğradığı bir şiddet söz konusudur” dedi.
- Ege Postası
- 27.11.2025 - 18:03
- Güncelleme: 27.11.2025 - 18:11
ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU)’nin 2025 yılı Kasım Ayı Olağan Toplantısı’nın 2’inci birleşimi Belediye Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır’ın yönetiminde gerçekleşti.
Meclis’te CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, açılış konuşmasında 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü’nün önemini vurgulayan bir konuşma gerçekleştirdi.

"TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ NEDENİYLE İŞLENEN KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR"
25 Kasım’ın tarihine dikkat çeken Özkan, “Bu tür şiddet, güç ilişkilerindeki eşitsizliğin bir sonucu olup fiziksel, psikolojik, ekonomik ve dijital pek çok biçimde kendini göstermektedir. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için yerine getirilmesi gereken pozitif yükümlülükler gereği gibi icra edilmezken mevcut yasal düzenlemelerin de caydırıcı şekilde uygulanmadığı maalesef sayısal veriler ile de ortadadır. Bu kapsamda hazırlanan verilere göre 2024 yılı Türkiye genelinde ortalama 394 kadın cinayeti 259 şüpheli kadın ölümü; İzmir ilinde ortalama 27 kadın cinayeti gerçekleştirilmiştir. 2025 yılında ise Türkiye geneli 336 kadın cinayeti 145 şüpheli kadın ölümü; İzmir özelinde 11 kadın cinayeti gerçekleştirilmiştir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle işlenen cinayetler politiktir” dedi.
"KADINLARIN YAŞAM HAKKI TEHDİT EDİLİYOR"
Önleyici ve koruyucu tedbirlerin yetersiz olduğunu söyleyen Yağmur Yurdakul Özkan, Özellikle toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen politikalar tüm kadınların yaşam haklarını tehdit etmektedir. Türkiye’nin uluslararası sözleşmelerden çekilmiş olması, yalnızca uluslararası yükümlülüklerden kaçış değildir; aynı zamanda şiddetle mücadelede devletin ‘önleme-koruma-cezalandırma’ yükümlülüğünü zayıflatmıştır” diye konuştu.

“Ülkemizde, kadının insan hakları mücadelesini veren cesur ve onurlu kadınların mücadelesi, bizlerin de omuzlarındadır” diyen Özkan, “Şiddetin sürekliliğine neden olan kalıp yargılar, ataerkil normlar ve toplumsal roller, kadınların hem kamusal alanda hem de özel alanda güvenlik ve eşitlik haklarını ağır biçimde tehdit etmektedir. Bu nedenle toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmaya yönelik politikalar, şiddetin önlenmesi için temel bir gereklilik taşımaktadır. Devletin bireylerin yaşam hakkını koruma ve bu hakkı ihlal edecek her türlü duruma karşı önlem alma yükümlülüğü olduğunu kimse unutmamalıdır” şeklinde konuştu.
"EŞİTLİK SAĞLANANA KADAR MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Özkan, “Bizler ne AİHM’e aile içi şiddeti ihlal kararı olarak geçirmeyi başaran Nahide Opuz'u, ne bir valiz ile yol kenarına atılan Ayşe Tokyaz'ı, Ne babası aylardır benim kızım intihar etmezdi diyen Rojin'i, ne üniversite ortasında eşi tarafından öldürülen Meliha’yı, ne de arkadaşlarımın elinde isimleri bulunan hiç bir katledilen kadını unutmadık ve katledilen tüm kadınların hesabı sorulana eşitlik fiilen sağlanana kadar mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
“CHP’Lİ MECLİS ÜYESİNİN UĞRADIĞI ŞİDDETLE İLGİLİ DE KONUŞMALIYDI!”
AK Parti Sözcüsü Uğur İnan Atmaca, Yurdakul’un konuşmasının ardından söz alarak, yapılan konuşmanın eksik olduğunu belirtti. Atmaca, “Sayın sözcünün hukukçu kimliğiyle dile getirdiği ifadeler, hepimizin takdirini kazanmıştır. Bunları asla yok saymak mümkün değildir. Ancak eksik olduğunu düşünüyorum. Sayın sözcümüz aynı zamanda bir siyasidir, meclis üyesidir, grup sözcüsüdür. Kendisinin meclis üyesi olduğu Bornova ilçesine komşu olan Bayraklı ilçesinde Fatma Akçam isimli bir CHP’li meclis üyesinin yine bir CHP’li örgüt mensubu tarafından uğradığı bir şiddet söz konusudur. Ben beklerdim ki bu konuyla ilgili de bir açıklama yapsın. Yine personellerimiz arasında mobing uygulanan, işten çıkarılan, ötekileştirilen birçok kadın personelimiz var. Bunlar için de bir cümle kurmasını beklerdim. Aynı zamanda yine emekçi kooperatifimiz bünyesinde hem kooperatif üyesi olup hem mağdur olup hem de işten çıkarmayla karşı karşıya kalan personellerimiz var. Bunlarla da ilgili birkaç cümle kurmasını beklerdim” dedi.
Yorum Yazın