Dolar 42,2365
%0.04
Euro 48,9132
%-0.06
Altın 5.582,190
%-0.43
Bist-100 10.576,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP’li Güç’ten sert çıkış: İzmir cezalandırılıyor, iktidar görevini yapmıyor!

CHP’li Güç’ten sert çıkış: İzmir cezalandırılıyor, iktidar görevini yapmıyor!

CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, göreve gelmesinin ardından yaptığı ilk basın toplantısında hükümeti sert sözlerle eleştirdi. Güç, İzmir’in kronikleşen sorunlarının çözümünün yerel yönetimlerde değil, merkezi iktidarda olduğunu vurgulayarak, “İzmir’i cezalandıran, yatırım yapmayan bir siyasi anlayışla karşı karşıyayız. Körfez, çöp, trafik... Bu sorunların çözümü Ankara’nın elinde ama tercih edilmiyor” dedi.

  • Ege Postası
  • 11.11.2025 - 18:48
  • Güncelleme: 11.11.2025 - 22:57

EGE POSTASI - İzmir örgütünde iki aşamalı yeni bir yapılanmaya gittiklerini belirten Güç, “İl başkan yardımcılarımız ve komisyonlarımızı yeniden yapılandırdık. Artık sadece yerel meseleleri değil, ulusal ve küresel sorunları da analiz eden bir örgüt olacağız. Biz koltuktan güç alan değil, koltuğa güç veren bir yönetimiz” ifadelerini kullandı.

Güç, “İzmir örgütü, sadece kendi işini yapan bir örgüt değil iktidar hazırlığını da taşıyan bir örgüttür. Bugün İzmir’imizin yaşadığı sorunların büyüklüğü, ülkemizin de yaşadığı sorunların büyüklüğü hepimize tarihi bir sorumluluk yüklüyor. Biz de örgütümüzü sadece İzmir’in değil CHP’nin iktidar yolunu açacak ana kadrolar olarak görüyoruz.  Her yönetici arkadaşım bunu içselleştirdi. Biz sadece il yönetimi değil Türkiye’nin geleceğini hazırlayan siyasi partiyiz. Halk ‘Artık Türkiye’yi CHP yönetsin’ diyor." diye konuştu. 

CHP İzmir örgütünün sadece kentte değil, partinin iktidar yolunda da kritik bir rol üstleneceğini belirten Güç, “Genel Merkez’in politikaları artık muhalefet refleksiyle değil, ülke yönetme iradesiyle hazırlanıyor. Biz bu vizyonun sahadaki ayağıyız” diye konuştu.

“Körfez’in temizlenmemesi bir tercihtir”

Güç, "İzmir’in yaşadığı sorunlardan bahsederken acı bir gerçekten bahsedeceğiz. Bu sorunların çözüm yetkisi, kaynağı merkezi hükümet. İzmir’i cezalandıran, yatırım yapmayan bir siyasi yaklaşım ile karşı karşıyayız. Bu yaklaşım özellikle Körfez’de, çöp krizinde, ulaşım ve sosyal yoksulluk ile ortadadır. Körfez sorununun yetkisi ve çözümü merkezi hükümette. Bu sorun bugün ortaya çıkmış bir sorun değil. Bu sorun yerel yönetimlerin isteğiyle çözülemez. Körfez ile ilgili her türlü yetki bakanlıkta. Hiçbir çalışmayı İzmir Büyükşehir Belediyesi kendi kendine yapamaz. Halkımız bilsin; belediyenin izin almadan adım atma şansı yok. Körfez’i kirleten unsurların denetimi de bakanlıktadır. Yani belediyenin müdahale edemeyeceği, ceza kesemediği ve denetim yapamadığı alanlardır. Devlet yapamıyorsa kurumun suçu değil iktidarın tercihidir. Körfez temizliğinin maliyeti 100 milyar TL’ye yaklaşıyor. Yerel yönetim bu yükün altında fiziki, mali ve hukuki olarak giremez. Bu ölçekte yatırım merkezi bütçe, devlet kaynağı, ulusal bütçe programı ister. İstanbul’a Bursa’ya Ankara’ya nasıl yatırım yapıyorsa ve İzmit Körfez’i nasıl temizlendiyse gelecekler İzmir Körfezi’ni de temizleyecekler. Devlet İzmit Körfezi’ne temizlerken neden İzmir Körfezi’ni temizlemiyor? Cevap net; bu iktidarın İzmir’e karşı yıllardır uyguladığı siyasi ayrımcılık var. Yani İzmir halkına olan sorumluluğunu yerine getirmiyorlar” diye konuştu. 

“Atık tesisi izni yıllardır bekliyordu. İzmir’in çöp sorununu kalıcı biçimde çözecek atık yakma tesisinin teknik olarak hazır olduğunu belirten Güç, “2016’da alınan izinler, merkezi hükümetin siyasallaşmış bürokrasisi nedeniyle yıllardır bekletiliyor. Tek eksik ÇED izni. İktidar bu süreci bilerek ağırdan alıyor, sonra da dönüp belediyeyi suçluyor. Bu, İzmir’e yapılan açık bir haksızlıktır” ifadelerini kullandı.

Trafiğin çözümü belli: İkinci çevre yolu”   

Güç, kentteki trafik sıkışıklığının temel nedeninin devletin yapmadığı yatırımlar olduğunu belirterek, “İzmir’in yükünü hafifletecek en önemli proje ikinci çevre yoludur. Karayolları 15 yıldır bu yatırımı rafta bekletiyor. Yol olmayınca araçlar şehir içine giriyor, trafik kilitleniyor. Trafiği kötü yapan belediye değil, görevini yapmayan iktidardır” dedi.

"İzmir’in yoksul mahallelerinin yükünü belediyeler taşıyor”

İzmir’in dezavantajlı bölgelerinde devletin değil belediyelerin omuzladığı büyük bir sosyal yük olduğunu vurgulayan Güç, Bayraklı, Bornova, Buca, Konak ve Karabağlar’daki yoksul mahalleleri tek tek sayarak, “Bu bölgelerde ön binlerce vatandaşımızın sosyal yükünü kim çekiyor, sosyal yardımı kim yapıyor? Kaymakamlıklar değil, belediyeler. İzmir Büyükşehir Belediyesi halkın yükünü çekiyor” diye konuştu.

“İzmir’in kaderi siyasi keyfiyete bırakılamaz”

Körfez, çöp ve trafik gibi sorunların yerel yönetimlerin tek başına çözebileceği konular olmadığının altını çizen Güç, “İzmir üretiyor, çalışıyor ama merkezi hükümet engelliyor. Bu şehir, AK Parti’nin siyasi keyfiyetine terk edilemez. İzmir’in hakkını hep birlikte savunacağız” ifadelerini kullandı. 

Soru-cevap

Basın açıklamasının ardından Çağatay Güç, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Görev döneminde AK Parti ile görüşme yapıp yapmayacağına ilişkin sorulan soruya İl Başkanı Güç, “Kamu kurumları kendi aralarında görüşürler, partiye bakılmaz. Önemli olan hükümetin kamu kurumlarına müdahale etmemesidir. Zaten bıraksalar kendi kendilerine işler. Siyaset bu kurumlara bulaşmamalı” diye yanıtladı. 

'Belediye başkanlarına yüklenmek haksızlık'

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun İzmir’de yaptığı açıklamada CHP’li belediyelere yönelik sert eleştirilere yönelik Güç, “Belediye başkanı arkadaşlarımız çok çalışkan ve işinin ehli. Bu ülkede sanki hiç ekonomik kriz yokmuş ya da belediyelere hiç baskı yapılmıyormuş gibi belediye başkanlarına yüklenmek haksızlık. Bu kent deprem geçirdi, pandemi dönemi yaşandı ve belediyeler halkına burada sahip çıktı. Üstüne Türkiye’nin en büyük depremi yaşandı. Bu dönemlerde SGK ve vergi borçları ile ilgili düzenleme yapılabilecekken merkezi hükümet devlet politikası olarak kendi kamu kurumundan faizi ile ödeme alıyor. Çok rahat bir şekilde pandemi dönemindeki borçlar silinebilir. Devlet kendi kurumundan faiz almaz. Nasıl özel sektörde teşvikler veriliyorsa devlet kendi kurumuna sahip çıkmalı” dedi. 

Zor zamanlar... '

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilgili bugün açıklanan iddianameye ilişkin sorulan soruya Çağatay Güç, “Zor zamanlar, Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu siyasi baskı altında. Bize ağır bir sorumluluk yüklüyor. Ancak bunlar bizi korkutacak ve sindirecek yaklaşımlar değil. Bunlar siyasi... İmamoğlu bizim Cumhurbaşkanı adayımızdır. Bize yapılan adaletsizlikleri kimseye yapmayacağız. Detaylı iddianame için arkadaşlarımız çalışacak ayrıca açıklama yapacağız” diye konuştu. 

İl Yönetim Kurulu ile ilgili iki aşamalı bir düzen oluşturduklarını belirten Güç, "Yönetimin belli kadrolarında başkan yardımcıları ve ikinci kesimde de komisyonlar oluşturduk. Bilinen komisyonları detaylandırdık. Bu komisyonları ve yönetim anlayışımızı bir çerçeveye oturduk. Görevlendirmelerde tanım var ancak içi boş olunca çalışmalar yavaş ve geri dönüşler zayıf oluyordu” dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.